Öneri Formu
Hadis Id, No:
281480, M002078-4
Hadis:
وَحَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ يَحْيَى وَيَحْيَى بْنُ أَيُّوبَ وَقُتَيْبَةُ وَابْنُ حُجْرٍ قَالَ يَحْيَى أَخْبَرَنَا وَقَالَ الآخَرُونَ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ جَعْفَرٍ عَنْ شَرِيكِ بْنِ أَبِى نَمِرٍ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ رَجُلاً دَخَلَ الْمَسْجِدَ يَوْمَ جُمُعَةٍ مِنْ بَابٍ كَانَ نَحْوَ دَارِ الْقَضَاءِ وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَائِمٌ يَخْطُبُ فَاسْتَقْبَلَ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَائِمًا ثُمَّ قَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ هَلَكَتِ الأَمْوَالُ وَانْقَطَعَتِ السُّبُلُ فَادْعُ اللَّهِ يُغِثْنَا . قَالَ فَرَفَعَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَدَيْهِ ثُمَّ قَالَ « اللَّهُمَّ أَغِثْنَا اللَّهُمَّ أَغِثْنَا اللَّهُمَّ أَغِثْنَا » . قَالَ أَنَسٌ وَلاَ وَاللَّهِ مَا نَرَى فِى السَّمَاءِ مِنْ سَحَابٍ وَلاَ قَزَعَةٍ وَمَا بَيْنَنَا وَبَيْنَ سَلْعٍ مِنْ بَيْتٍ وَلاَ دَارٍ - قَالَ - فَطَلَعَتْ مِنْ وَرَائِهِ سَحَابَةٌ مِثْلُ التُّرْسِ فَلَمَّا تَوَسَّطَتِ السَّمَاءَ انْتَشَرَتْ ثُمَّ أَمْطَرَتْ - قَالَ - فَلاَ وَاللَّهِ مَا رَأَيْنَا الشَّمْسَ سَبْتًا - قَالَ - ثُمَّ دَخَلَ رَجُلٌ مِنْ ذَلِكَ الْبَابِ فِى الْجُمُعَةِ الْمُقْبِلَةِ وَرَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَائِمٌ يَخْطُبُ فَاسْتَقْبَلَهُ قَائِمًا فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ هَلَكَتِ الأَمْوَالُ وَانْقَطَعَتِ السُّبُلُ فَادْعُ اللَّهَ يُمْسِكْهَا عَنَّا - قَالَ - فَرَفَعَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَدَيْهِ ثُمَّ قَالَ « اللَّهُمَّ حَوْلَنَا وَلاَ عَلَيْنَا اللَّهُمَّ عَلَى الآكَامِ وَالظِّرَابِ وَبُطُونِ الأَوْدِيَةِ وَمَنَابِتِ الشَّجَرِ » . فَانْقَلَعَتْ وَخَرَجْنَا نَمْشِى فِى الشَّمْسِ . قَالَ شَرِيكٌ فَسَأَلْتُ أَنَسَ بْنَ مَالِكٍ أَهُوَ الرَّجُلُ الأَوَّلُ قَالَ لاَ أَدْرِى .
Tercemesi:
Bize Yahya b. Yahya, Yahya b. Eyyub, Kuteybe ve İbn Hucr rivayet etti, Yahya: “Ahberenâ: Bize haber verdi” derken, diğerleri: “Haddesenâ: Bize tahdis etti” dediler, (onlara) İsmail b. Cafer, ona Şerik b. Ebu Nemir, ona Enes b. Malik’in rivayet ettiğine göre, bir adam bir Cuma gününde Daru’l-Kaza yakınlarındaki bir kapıdan mescide girdi. Rasulullah (sav) da ayakta hutbe veriyordu. Adam ayakta durarak Rasulullah’a (sav) döndü sonra:
-Ey Allah’ın Rasulü, mallar telef oldu, yollar kesildi (çaresiz kaldık), Allah’a dua et de, imdadımıza yetişsin (bize yağmur yağdırsın), dedi. (Enes) dedi ki: Rasulullah (sav) ellerini kaldırarak:
-Allah’ım, imdadımıza yetiş, Allah’ım, imdadımıza yetiş, Allah’ım, imdadımıza yetiş (bize yağmur yağdır)! buyurdu. Enes dedi ki: Hayır (bildiğiniz gibi değil) vallahi, gökte bulut diye bir şey görmüyorduk, hatta bir bulut parçası bile yoktu. Bizlerle Sel‘ tepesi arasında bir ev ve bir bina da yoktu. Enes (devamla) dedi ki: Sel‘ tepesinin arkasından, kalkan misali bir bulut çıktı, bulut semanın tam ortasına gelince yayıldı, sonra yağmur yağdırdı. Enes (devamla) dedi ki: Hayır, bildiğiniz gibi değil, vallahi, bir hafta boyunca güneşi göremedik.
(Devamla) dedi ki: Sonra ertesi Cuma günü Rasulullah (sav) ayakta hutbe vermekte iken, o kapıdan bir adam içeri girdi. Adam ayakta durarak Allah Rasulü’ne döndü ve:
-Ey Allah’ın Rasulü, mallar telef oldu, yollar kesildi (çaresiz kaldık), Allah’a dua et de, üzerimize yağan bu yağmuru kessin, dedi. (Enes) dedi ki: Bunun üzerine Rasulullah (sav) ellerini kaldırarak:
-Allah’ım, üzerimize değil etrafımıza, Allah’ım, dağlara, tepelere, vadilerin iç taraflarına ve ağaç yetişen yerlere (yağmur yağdır)! buyurdu. Yağmur derhal kesildi. Bizler de dışarı çıkıp, güneşte yürüyerek gittik.
Şerik dedi ki: Enes b. Malik’e: O ikinci gelen adam ilk gelen adamın kendisi miydi? diye sordum. Enes: Bilemiyorum, dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Salâtu'l-Istiskâ 2078, /347
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Abdullah Şerik b. Abdullah el-Leysi (Şerik b. Abdullah b. Ebu Nemr)
3. Ebu İshak İsmail b. Cafer el-Ensarî (İsmail b. Cafer b. Ebu Kesir)
4. Ebu Zekeriyya Yahya b. Yahya en-Neysâbûrî (Yahya b. Yahya b. Bekir b. Abdurrahman)
Konular:
Dua, İstiska, yağmur duası, elbisenin ters çevrilmesi
HZ. PEYGAMBER'İN DUALARI
KTB, NAMAZ,