1 Kayıt Bulundu.
Bize Yezid b. Harun, ona Hammâd b. Seleme, ona Zübeyr Ebu Abdüsselam, ona Eyyub b. Abdullah b. Mikrez, ona Vâbisa b. Ma'bed şöyle söylemiştir: İyilik ve kötülüğe dair sorulmadık hiç bir şey bırakmamak (her şeyi sormak) maksadıyla Hz. Peygamber'e (sav) geldim. Onun yanında bir kalabalık/topluluk vardı. İnsanları yararak ilerledim. Oradakiler bir kaç kez bana Hz. Peygamber'den (sav) uzak dur dediler. Ben de ben Vâbisa, beni bırakın ona yaklaşayım, o bana insanların en sevimlisi ona yaklaşayım dedim. Bunun üzerine Rasulullah (sav) iki kez "Yaklaş Ya Vâbisa!" diyerek seslendi. Ona dizlerim dizine değecek kadar yaklaştım. Bana, "Niçin geldiğini ben mi sana söyleyeyim yoksa sen mi bana sorunu sorarsın" dedi. Ben de 'sen bana söyle/haber ver Ya Rasulallah!' dedim. Şöyle buyurdu: "Sen bana iyilik ve kötülüğü sormaya geldin." Ben de 'evet' dedim. Bunun üzerine üç parmağını birleştirdi ve göğsüme vurarak şöyle dedi:
"Ya Vâbisa! Kendine/kalbine danış. İyilik, gönle huzur veren ve içe sinen şeydir. Kötülük ise, insanlar sana fetva verip onaylasalar bile, vicdanını rahatsız eden ve içinde bir kuşku bırakan şeydir."
Süfyân أَفْتَاكَ النَّاسُ ibaresini أَفْتَوْكَ şeklinde nakletmiştir.