1 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, ona İshak b. Süleyman, ona Eflah b. Humeyd, ona Kasım, ona da Aişe (r.anha) şöyle rivayet etti:
"Rasulullah (sav) ile hac aylarında, hac yerlerinde ve hac gecelerinde hacca niyet ederek yola çıktık. Şerif denilen yere indiğimizde Peygamber (sav) ashabının yanına çıkarak 'sizden hanginizin yanında hedy kurbanı yok da haccını umre ile yapmak isterse yapsın. Beraberinde hedy kurbanı olanlar bunu yapmasın' buyurdu. Bunun üzerine beraberinde hedyi olmayanlardan bazıları umreye niyet etti, bazıları da onu terk ettiler. Rasulullah'ın (sav) yanında hedyi vardı. Ashabından vakti hâli yerinde olan bazı kimselerin de hedyleri vardı. Müteakiben Rasulullah (sav) benim yanıma girdi. Ben ağlıyordum. 'Neye ağlıyorsun' diye sordu. Ben de 'ashabına söylediklerini işittim, umreyi de duydum. (Halbuki ben, umreden mahrumum)' dedim. Rasulullah (sav) 'neyin var?' diye sordu, 'Namaz kılamıyorum' dedim. 'O sana zarar etmez. Sen, haccında daim ol! Umulur ki Allah onu sana nasip edecektir. Sen, Âdem'in kızlarından birisin. Allah onlara neyi takdir buyurduysa, sana da onu takdir etmiştir' buyurdu. Bunun üzerine haccıma devamla yola çıktım. Mina'ya indiğimiz vakit temizlendim. Sonra Kâbe'yi tavaf ettik. Rasulullah (sav), el-Muhassab denilen yere indi. Ve Abdurrahman b. Ebu Bekir'i çağırarak 'kız kardeşini haremden çıkar da umreye niyet etsin, sonra Kâbe'yi tavaf eylesin! Ben, sizi burada bekleyeceğim' dedi. Biz de (Tenîm'e) çıktık, (orada umreye) niyetlendim. Sonra Kâbe'yi tavaf ettim, Safa ile Merve arasında sa'y yaptım. Müteakiben Rasulullah'ın (sav) yanına geldik gece yarısı, konakladığı yerde duruyordu. Bana 'bitirdin mi' diye sordu. 'Evet' cevabını verdim. Bunun üzerine ashabına hareket emrini verdi. Yola çıktı, (Mekke'ye varınca) evvelâ Kâbe'ye uğrayarak sabah namazından önce onu tavaf etti. Daha sonra Medine'ye doğru yola çıktı."