Öneri Formu
Hadis Id, No:
18277, B002449
Hadis:
حَدَّثَنَا آدَمُ بْنُ أَبِى إِيَاسٍ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى ذِئْبٍ حَدَّثَنَا سَعِيدٌ الْمَقْبُرِىُّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ - رضى الله عنه - قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَنْ كَانَتْ لَهُ مَظْلَمَةٌ لأَحَدٍ مِنْ عِرْضِهِ أَوْ شَىْءٍ فَلْيَتَحَلَّلْهُ مِنْهُ الْيَوْمَ ، قَبْلَ أَنْ لاَ يَكُونَ دِينَارٌ وَلاَ دِرْهَمٌ ، إِنْ كَانَ لَهُ عَمَلٌ صَالِحٌ أُخِذَ مِنْهُ بِقَدْرِ مَظْلَمَتِهِ ، وَإِنْ لَمْ تَكُنْ لَهُ حَسَنَاتٌ أُخِذَ مِنْ سَيِّئَاتِ صَاحِبِهِ فَحُمِلَ عَلَيْهِ » . قَالَ أَبُو عَبْدِ اللَّهِ قَالَ إِسْمَاعِيلُ بْنُ أَبِى أُوَيْسٍ إِنَّمَا سُمِّىَ الْمَقْبُرِىَّ لأَنَّهُ كَانَ نَزَلَ نَاحِيَةَ الْمَقَابِرِ . قَالَ أَبُو عَبْدِ اللَّهِ وَسَعِيدٌ الْمَقْبُرِىُّ هُوَ مَوْلَى بَنِى لَيْثٍ ، وَهُوَ سَعِيدُ بْنُ أَبِى سَعِيدٍ ، وَاسْمُ أَبِى سَعِيدٍ كَيْسَانُ .
Tercemesi:
Bize Adem b. Ebu İyas, ona İbn Ebu Zi'b, ona Said el-Makburî, ona da Ebu Hureyre (ra), Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Birinin namusu ya da bir başka şeyi sebebiyle günahı bulunan kimse dinar ve dirhemin olmayacağı gün gelmeden önce bugün onunla helalleşsin. Aksi durumda onun salih ameli varsa günahı kadarınca kendisinden alınıp hesap gününde hak sahibine verilir. Sevapları yoksa da hakkına girdiği arkadaşının günahlarından alınıp kendisine yüklenir.
Ebu Abdullah el-Buhârî şöyle demiştir: İsmail b. Ebu Üveys'in el-Makburî diye isimlendirilmesi kabirlerin etrafında yerleşmesinden dolayıdır.
Ebu Abdullah el-Buhârî şöyle demiştir: Said el-Makburî, Leys oğullarının mevlâsı olup Said b. Ebu Said'in ta kendisidir ve Ebu Said'in adı da Keysân'dır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Mezâlim 10, 1/677
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
3. İbn Ebu Zi'b Muhammed b. Abdurrahman el-Amiri (Muhammed b. Abdurrahman b. Muğîre el-Kureşî el-Âmirî)
4. Ebu Hasan Adem b. Ebu İyas (Adem b. Abdurrahman b. Muhammed b. Şuayb)
Konular:
Hak, haksızlık yapmak
Helalleşmek, hak sahipleriyle helalleşmek
İFLAS
Mizan/hesaplaşma, Ahirette sevabı bitene hak sahibinin günahının yüklenmesi