Giriş

Bize Muhammed b. Yusuf, ona Malik, ona İbn Şihâb, ona Humeyd b. Abdurrahman ona da Ebu Hüreyre’nin (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:
"Kim inanarak ve mükâfatını (Allah'tan) bekleyerek Ramazan (gecelerini) ibadetle ihya ederse geçmiş günahları bağışlanır."
İbn Şihâb dedi ki: 'Hz. Peygamber (sav) vefat edene kadar durum böyle devam etti. Sonra Ebu Bekir'in halifeliği ile Ömer'in halifeliğinin (r.anhüma) ilk zamanlarında da uygulama böyle devam etmiştir.'


Açıklama: İbn Şihâb ez-Zührî'nin açıklamasında geçen "uygulama", hadisin yer aldığı bâb başlığından da anlaşılacağı üzere Ramazan gecelerinde teravih kılınmasıyla ilgilidir. Hz. Peygamber farz kılmamakla birlikte müslümanları teravih namazı kılmaya teşvik etmiş, iki veya üç gün de cemaate kendisi kıldırmıştır. Fakat daha sonra Allah’ın farz kılabileceği endişesiyle cemaate kıldırmayı bırakmış, müslümanlar bu namazı tek başlarına kılmışlardır. Hz. Ömer'in halifeliği döneminde ise teravih namazı tekrar cemaatle kılınmaya başlanmıştır (bk. Saffet Köse, “Teravih”, TDV İslâm Ansiklopedisi [İstanbul, 2011], 40/482).

    Öneri Formu
10796 B002009 Buhari, Salatu't-teravih, 1

Bize Yahya b. Bukeyr, ona Leys, ona Ukayl, ona İbn Şihâb ona da Ebu Seleme'nin rivayet ettiğine göre Ebu Hüreyre (ra) şöyle demiştir:
Ben Hz. Peygamber'i (sav) Ramazan hakkında şöyle derken işittim:
"Kim inanarak ve mükâfatını Allah'tan bekleyerek, Ramazan'ı ibadetle geçirirse geçmiş günahları bağışlanır."


    Öneri Formu
10795 B002008 Buhari, Salatu't-teravih, 1


Açıklama: Yani Hz. Peygamber (sav) kurbanlarını gönderdikten sonra, ihrama yasaklarına uymadı.

    Öneri Formu
10777 B001696 Buhari, Hac, 106


    Öneri Formu
10779 B001698 Buhari, Hac, 107

Bize Ebu Numan, ona Hammâd, ona Eyyub, ona Nâfi‘in şöyle dediğini rivayet etmiştir:

Abdullah b. Abdullah b. Ömer (r.anhum) babası İbn Ömer'e “Burada kal, gitme. Ben senin Kabe'ye varmana engel olunmayacağı konusunda emin değilim” dedi. Abdullah b. Ömer de şöyle cevap verdi: O halde ben de Rasulullah’ın (sav) yaptığı gibi yaparım. Zaten yüce Allah da "And olsun ki Allah’ın Rasulü’nde sizin için uyulmaya değer güzel örnekler vardır" (Ahzab, 21) buyurmuştur. Sizleri, kendime umre yapmayı vacip kıldığıma şahit tutuyorum” diyerek umre niyetiyle ihrama girdi ve yola çıktı. Beydâ denilen yere varınca hem hac hem umre yapmak niyetiyle ihrama girdi ve “Hac ile umrenin durumu ancak aynıdır” dedi, ardından Kudeyd’den hediyelik kurbanlığını satın aldı ve daha sonra (Mekke’ye) varıp, her ikisi için bir tek tavaf yaptı. Her ikisinin ihramından birlikte çıkacağı vakte kadar da ihramdan çıkmadı.


    Öneri Formu
10775 B001693 Buhari, Hac, 105

Bize Ahmed b. Muhammed, ona Abdullah, ona Ma'mer, ona ez-Zührî, ona da Misver b. Mahreme ve Mervan şöyle demiştir:

"Peygamber (sav) Hudeybiye zamanında Medine'den yüzer kişilik on küsur sahabi müfrezesiyle yola çıktı. Nihayet Zü'l-Huleyfe'ye geldiklerinde Peygamber kur­ban hayvanına (hedy) gerdanlık taktı, işaretledi ve umre niyetiyle ihrama gir­di."


    Öneri Formu
10776 B001694 Buhari, Hac, 106


    Öneri Formu
10774 B001692 Buhari, Hac, 104


    Öneri Formu
10778 B001697 Buhari, Hac, 107


    Öneri Formu
10780 B001699 Buhari, Hac, 108


    Öneri Formu
10781 B001700 Buhari, Hac, 109