Giriş

Bize Abdullah b. Yusuf, ona Malik, ona İshak b. Abdullah b. Ebu Talha, Enes b. Malik’in şöyle anlattığını rivayet etti:
"Terzinin biri yapmış olduğu bir yemeğe Rasulullah’ı (sav) davet etmişti. Enes b. Malik şöyle devam etti: 'Bu yemeğe Rasul-i Ekrem (sav) ile birlikte ben de gittim. Terzi Rasulullah’a ekmek, içinde kabak ve kurutulmuş ince et parçaları olan bir çorba sundu. (Yemek yerken) Peygamber’i (sav) çanağının içindeki kabakları araştırırken gördüm. Enes, 'artık o günden itibaren kabağı çok severim' dedi."


    Öneri Formu
12956 B002092 Buhari, Büyu', 30

Bize Abdullah b. Yusuf, ona Malik, ona da Nafi şöyle demiştir:

Abdullah b. Ömer (r.anhüma) fitne yılında umre yapmak niyetiyle Mek­ke'ye doğru yola çıktı. (Fitne sebebiyle Kabe'ye girişinin engelleneceği kendisine söylendiğinde) İbn Ömer “Eğer benim Kabe'yi ziyaret etmem engellenirse, ben de Peygamber (sav) ile birlikte yaptığımız gibi yaparım” dedi. Sonra da umre için telbiye getirip ihrama girdi. Çünkü Peygamber de Hudeybiye senesinde böyle umre niyetiyle ihrama girmişti.


    Öneri Formu
12954 B001806 Buhari, Muhsar, 1

Bize Abdullah b. Muhammed b. Esma, ona Cüveyriye, ona Nâfi, ona da Ubeydullah b. Abdullah ve Salim b. Abdullah şöyle söylemiştir:
Şam askeri İbn Zubeyr ile savaşmak için Mekke'ye indikleri gecelerde, biz babamız Abdullah b. Ömer'e (ra): Bu sene hac yapmaman sana hiçbir zarar vermez. Çünkü biz seninle Kabe arasına girilip sana engel olunmasından korkuyoruz, dedik. İbn Ömer şöyle cevap verdi: 'Biz Hudeybiye yılında Peygamber (sav) ile birlikte umre niyetiyle yola çıktığımızda, Kureyş kafirleri bizimle Kabe arasına girip, ona ulaşmamıza engel olmuşlardı. Bunun üzerine Peygamber (sav) kur­banını (Hudeybiye'de) kesti, başını tıraş etti (ihramdan çıktı). Sizler şahit olun, ben kesinlikle umre yapmayı kendime vacib kıldım. Allah dilerse ben Mekke'ye giderim. Kabe ile benim aram boş bırakılırsa, onu tavaf ederim. Eğer Kabe ile benim arama engel girerse, ben de Peygamber ile birlikte Hudeybiye'de bulunduğum zaman Peygamber'in yaptığını yaparım.' dedi. Ardından Zü'l-Huleyfe'den umre niyetiyle ihrama girdi. Sonra bir süre gitti ve ardından: 'Alıkonulmak ile ihramdan çıkma izninde hac ile umrenin ikisi de birdir, aralarında bir fark yoktur. Siz şahit olun ki, umremle birlikte haccı kendime vacip kıldım' dedi. (Ve böylece kıran haccına niyet etti.) Artık bu ikisinden dolayı girdiği ihramdan kurban günü kurban kesip ihramdan çıkıncaya ka­dar çıkmadı ve şöyle dedi: 'Kıran haccı niyetiyle ihrama giren kişi (Arafat dönüşü) Mek­ke'ye gireceği gün Beyt'i bir defa-tavaf edinceye kadar ihramdan çık­maz.'


    Öneri Formu
12955 B001807 Buhari, Muhsar, 1

Bize Yahya b. Bükeyr, ona Yakub b. Abdurrahman, ona Ebu Hâzım, ona da Sehl b. Sa'd (ra) şöyle rivayet etmiştir:
Bir kadın Hz. Peygamber'e (sav) bir bürde (hırka) getirmişti. -Sehl, yanındaki­lere dönerek "bürde nedir bilir misiniz" diye sordu. kendisine "evet yeni dokunmuş ve kenarları kesilmemiş kumaştır" cevabı verildi.- Kadın "Ey Allah'ın Rasûlü, bu hırkayı size giydirmek üzere kendim elimle dokudum" dedi. Hz. Peygamber (sav) ihtiyaç duyarak o hırkayı aldı, ardından onu gömlek olarak giyinip yanımıza geldi. Topluluktan bir kim­se"Ey Allah'ın rasûlü, o hırkayı bana giydirseniz ya" dedi. Hz. Peygamber (sav) "olur" diyerek meclisin bitiminde odasına gitti, hırkayı çıkarıp o adama yolladı. Bunun üzerine mecliste bulunan topluluk "güzel bir iş yapmadın, Hz. Peygamber'in isteyen hiç bir kimseyi eli boş göndermediğini bildiğin halde O'ndan bu hırkayı istedin" diye adama serzenişte bulundular. Adam da "Vallahi ben o hırkayı, öleceğim günde benim kefenim olsun diye istedim" dedi.
Sehl der ki: Gerçekten de o hırka o adamın kefeni oldu.


    Öneri Formu
12991 B002093 Buhari, Büyu', 31

Bize Kuteybe, ona Abdülaziz, ona da Ebu Hâzim, Sehl b. Sa'd'ın -kendisine minber hakkında soru soranlara- şöyle dediğini rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav) falan kadına -Sehl kadının adını belirtmiştir-: "Senin o marangoz kölene emir ver de, bana, insanlara hitap edeceğim vakit üzerine oturabileceğim tahta(dan bir minber) yapsın" diye bir haber gönderdi.
Bunun üzerine kadın, o kölesine emretti. Köle de ormandaki ılgın ağacından tahtalar hazırlayıp kadına getirdi. Kadın bunları Hz. Peygamber'e (sav) yolladı. Hz. peygamber (sav) de onların kurulmasını emretti ve kurulduktan sonra minber üzerine oturdu.


    Öneri Formu
12992 B002094 Buhari, Büyu', 32

Bize Hallâd b. Yahya, ona Abdülvâhid b. Eymen, ona babası (Eymen b. Ubeyd), ona da Câbir b. Abdullah (r.anhuma) şöyle rivayet etmiştir:
Bir kadın Hz. Peygamber'e (sav) "ey Allah’ın Rasulü, benim marangoz bir kölem var, (istersen) sana üzerine oturabileceğin bir şey yaptırayım?" dedi. Rasulullah (sav) "Dilersen (yaptır)" buyurdu. Râvî der ki: Bunun üzerine kadın Hz. Peygamber (sav) için minber yaptırdı. Cuma günü olunca Peygamber( sav) kendisi için yapılan minbere oturdu. Bunun üzerine, daha önce yanında (dayanarak) hutbe okuduğu hurma kütüğü öyle bir feryat etti ki neredeyse ortadan ikiye ayrılacaktı. Hz. Peygamber minberden indi, onu tuttu ve kucakladı. O sırada kütük teskin edilen bir çocuk gibi içini çekerek inliyordu. Ni­hayet sakinleşip sustuktan sonra Hz. Peygamber (sav) "O, işittiği zikirden dolayı ağladı" buyurdu.


    Öneri Formu
12993 B002095 Buhari, Büyu', 32


    Öneri Formu


    Öneri Formu
12953 B001805 Buhari, Umre, 20


    Öneri Formu
12957 B001808 Buhari, Muhsar, 1


    Öneri Formu
12958 B001809 Buhari, Muhsar, 1