Giriş

Bize İsmail, ona Malik, ona Nafi', ona da Abdullah İbn Ömer, Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir:
"Sizden biri, kardeşinin (bitirmek üzere olduğu) alışverişine, alıcı ya da satıcı olarak müdahil olmasın."


    Öneri Formu
13076 B002139 Buhari, Büyu', 58

Bize Adem, ona Şu'be, ona Amr b. Dinar, ona da Cabir b. Zeyd, İbn Abbas'ın (r.anhumâ) şöyle dediğini rivayet etmiştir:
Nebi (sav) Arafat’ta bize hutbe irad etti ve şöyle buyurdu:
“(İhrama girmek için) İzâr bulamayan kimse şalvar giysin. Nalın (terlik, ayakkabı) bulamayan kimse ise mest giysin."


    Öneri Formu
13077 B001843 Buhari, Cezau's-Sayd, 16

Bize Ebu Velid, ona Hemmâm, ona Atâ, ona Safvan b. Ya'lâ, ona babası (Yaʼlâ b. Ümeyye) şöyle rivayet etmiştir:
Hz. Peygamber'in (sav) yanındaydım. Üzerinde safran veya onun gibi (renkli koku tarzı) bir şeyin izi olan elbise giymiş bir adam çıkageldi. Hz. Ömer bana, "Hz. Peygamber'e vahiy gelirken onu görmek ister misin?" diye sordu. Bu esnada Hz. Peygamber'e (sav) vahiy geldi. Daha sonra ondan vahiy hali geçip gitti. Hz. Peygamber (sav) o kişiye "Hacc yaparken yaptığın şeylerin aynısını umre yaparken de yap!" buyurdu.


    Öneri Formu
13082 B001847 Buhari, Cezau's-Sayd, 19

Bize Süleyman b. Harb, ona Hammâd b. Zeyd, ona Amr b. Dînâr, ona Saîd b. Cübeyr, ona da İbn Abbâs (ra) şöyle demiştir:
Bir adam Arafat'ta Hz. Pey­gamber'le (sav) birlikte vakfe yaparken ansızın devesinden düştü. Dü­şer düşmez de devesi onun boynunu kırdı. -Burada "vekasa" fiilini yahut aynı manaya gelen "ek'asa" fiilini kullandı-. Sonra Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Onu su ve sidr ile yıkayın ve iki bez ile -yahut giydiği iki ihram ihram bezi ile- kefenleyin. Ona koku sürmeyin ve başını da örtmeyin. Çünkü Allah onu kıyamet gününde telbiye eder hâlde diriltecektir."


    Öneri Formu
13085 B001849 Buhari, Cezau's-Sayd, 20

Bize Ali b. Abdullah, ona Süfyan b. Uyeyne, ona ez-Zührî, ona Said b. Müseyyeb, ona da Ebu Hureyre (ra) şöyle demiştir: Hz. Peygamber (sav), şehirlinin, köylü adına satış yapmasını yasakladı ve şöyle buyurdu:
"Hileli arttırma ile malın fiyatını yükselterek müşteri kızıştırmayın. Kimse kardeşinin (bitirmek üzere olduğu) satışı üzerine satış yapmasın. Yine kimse kardeşinin dünür gönderdiği bir kadına dünür göndermesin. Hiçbir kadın da yerine konmak için kardeşinin boşanmasını talep etmesin."


Açıklama: Şehirlinin köylü adına satış yapmasından maksat, pazara mal getiren, ancak piyasa durumunu bilmeyen köylüleri yolda karşılayıp mallarını ucuza almak, sonra da pazara götürüp pahalıya satmaktır. Burada üreticinin aldatılması söz konusu olduğundan haram görülmüştür. Müşteri kızıştırmaktan maksat da şudur: Satılan bir mala, alma niyeti bulunmadığı halde, sırf fiyat yükseltmek için başka birinin müşteri gibi davranmasıdır; bu da haramdır. Alıcı ile satıcı arasında akit tamamlanmak üzere iken, araya bir başka satıcının girerek müşteriye, o maldan daha iyisini ve kalitelisini daha ucuza verebileceğini söylemek suretiyle onu caydırmaya çalışması da haram görülmüştür. Birinin talip olduğu ve söz kestiği bir kadına, başka birinin araya girerek bu işi bozması ve ona talip olması da haramdır. Çünkü bu durum, insanlar arasında kavgalara ve düşmanlıklara sebep olmaktadır. Evli çiftlerin boşanmasını istemek hiç kimse için helal değildir, haramdır. Özellikle bir kadının kendisi evlenmek için başka bir kadının yuvasını yıkması, erkekten karısını boşayıp kendisini almasını istemesi de haramdır.

    Öneri Formu
13079 B002140 Buhari, Büyu', 58

Bize Abdullah b. Yusuf, ona Malik, ona İbn Şihab, ona da Enes b. Malik (ra) şöyle rivayet etmiştir:

Peygamber (sav), fetih senesi Mekke'ye, başında demir bir miğfer ile girmişti. Peygamber bu miğ­feri başından çıkardığı zaman birisi geldi ve “İbnu Hatal Kabe'nin örtüsüne sarılmış (aman bekliyor)” dedi. Peygamber de ashabına: "Onu öldürün" buyurdu.


    Öneri Formu
13081 B001846 Buhari, Cezau's-Sayd, 18

Bize Bişr b. Muhammed, ona Abdullah, ona Hüseyin el-Müktib, ona Atâ b. Ebu Rebâh, ona da Cabir b. Abdullah (r.anhuma) şöyle demiştir:

Bir sahâbî ken­disine ait bir köleyi müdebber olarak (kendi ölümünden sonra olmak kaydıyla) azat etmişti. Daha kendisi muhtaç duruma düştü. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) bu köleyi aldı ve "bunu benden kim satın alır?" buyurdu. Nuaym b. Abdullah bu köleyi bir bedel ödeyerek satın aldı. Hz. Peygamber (sav) o bedeli alıp sahibine ödedi.


    Öneri Formu
13083 B002141 Buhari, Büyu', 59


    Öneri Formu
13078 B001844 Buhari, Cezau's-Sayd, 17


    Öneri Formu
13080 B001845 Buhari, Cezau's-Sayd, 18


    Öneri Formu
13084 B001848 Buhari, Cezau's-Sayd, 19