11698 Kayıt Bulundu.
Bize Müsedded, ona Bişr, ona Hâlid ve Ebû Kılâbe, -Ebu Kılâbe rivayetinde “isteseydim aşağıdaki hadisi 'Hz. Peygamber şöyle buyurdu' deyip merfu olarak rivayet ederdim” demiştir.- onlara da Enes (ra) şöyle demiştir:
Bir kişi, dul üzerine, bakire bir kızla evlendiğinde yedi gün; bakire üzerine, dul bir kadınla evlendiğinde, ise üç gün onun yanında kalır. (Sonra hanımları arasında nöbet taksimi yapar). Sünnet olan budur.
Bize Yusuf b. Raşid, ona Ebu Usame, ona Süfyân, ona Eyyûb ve Hâlid, onlara Ebu Kılâbe, ona da Enes (ra) şöyle demiştir:
Erkek, dul üzerine bakire bir kızla evlendiği zaman, o kızın yanında yedi gün kalır, sonra hanımları arasında nöbet taksimi yapar. Bakire üzerine dul bir kadınla evlendiği zaman ise, o dulun yanında üç gün kalır, sonra nöbet taksimi yapar. Sünnet olan budur.
Ebu Kılâbe der ki: Eğer isteseydim, “Enes bu hadisi merfu olarak (Hz. Peygamber'den) rivayet etti” derdim.
Abdurrazzâk der ki: Bize Sufyân, ona da Eyyûb ve Hâlid'in rivayetinde Halid “Eğer isteseydim, 'Enes bu hadisi merfu olarak (Hz. Peygamber'den) rivayet etti' derdim” ifadesini kullanmıştır.
Bize Ebu Nuaym, ona Abdulvahid b. Eymen, ona Abdullah b. Ebu Müleyke, ona Kâsım , ona da Âişe şöyle rivayet etmiştir:
Hz. Peygamber (sav) bir sefere çıkmak istediğinde hanımları arasında kura çekerdi. Bir seferinde kura Âişe ile Hafsa'ya isabet etti. Peygamber (sav) gece olunca Âişe'nin beraberinde, onunla konuşarak yol alırdı. Bir gün Hafsa, Âişe'ye “Bu gece sen benim deveme binsen, ben de senin devene binsem, sen görmediğin manzaraları görürsün, ben de görmediğim yerleri görürüm” dedi. Âişe de “tamam” dedi.
Bunun üzerine onlardan her biri diğerinin devesine bindi. Peygamber (sav), Âişe'nin devesinin yanına geldi, hâlbuki onun üstünde Hafsa bulunuyordu. Hafsa'ya selâm verdi. Sonra yola devam etti. Nihayet bir yerde konakladılar ve Âişe, (burada) Peygamber'i kaybetti. Konakladıklarında Âişe (kederinden) iki ayağını (zehirli haşeratların yaşadığı) ızhır otlarının arasına sokup Rabbim, bana akrep yahut yılan musallat de beni soksun, ben de Peygamber'e (sav) bir şey söylemeye muktedir olmayayım” diye dua etmeğe başladı