1 Kayıt Bulundu.
Bize Harmele b. Yahya et-Tücîbî, ona Abdullah b. Vehb, ona Üsame, ona Yakub b. Abdullah b. Ebu Talha el-Ensarî, ona Enes b. Malik (ra) şöyle rivayet etmiştir:
"Bir gün Rasulullah'ın (sav) huzuruna gitmiştim. Ashabıyla birlikte oturmuş onlara bir şeyler anlatıyordu. Karına, taş üzerine -Üsame bunda şüphe ediyorum demiştir-, bir sargı sarmıştı. Ashabından bazılarına:'Allah Elçisi (sav) karnını niçin sarmış?' diye sordum. 'Açlıktan' olduğunu söylediler. Bunun üzerine (annem) Ümmü Süleym bt. Milhan'ın kocası olan (üvey babam) Ebu Talha'nın yanına vardım ve ona: 'Ey babacığım, Rasulullah'ın karnına bir şey sardığını gördüm. Ashabına sordum. Açlıktan olduğunu söylediler' dedim. Ebu Talha annemin yanına geldi ve: 'Evde yiyecek bir şey var mı?' diye sordu. Annem: 'Evet, biraz ekmek kırıntısı ve birkaç hurma var. Sadece Rasulullah (sav) gelirse onu doyurabiliriz. Ama onunla başkası da gelirse yiyeceğimiz yetmez' dedi." Ravi (bundan sonra) kıssanın geri kalanını da anlattı.
"(Üvey babam) Ebu Talha beni Rasulullah'ı yemeğe davet etmem için gönderdi. Yanına vardığımda etrafında insanlarla birlikteydi. Rasulullah (sav) bana bakınca utandım ve 'Ebu Talha sizi davet ediyor' deyiverdim. Hz. Peygamber (sav) yanındakilere: 'Haydi kalkın, gidelim' buyurdu. Ebu Talha: 'Ey Allah'ın Rasulü! Ancak size yetecek kadar yemek yapmıştık' deyince, Rasulullah (sav) elini yemeğin üstüne dokundurdu ve bereketlenmesi için dua etti. Ardından Ebu Talha'ya: 'Ashabımdan on kişiyi içeri al' buyurdu. Onlara parmaklarının arasından yemek çıkardı. Doyana kadar yediler ve evden çıktılar. Sonra: 'On kişi daha çağır' buyurdu. Onlar da doyana kadar yediler. Nihayetinde içeri girip doymuş olarak çıkan kimse kalmayıncaya kadar, her seferinde on kişi girmeye ve çıkmaya devam etti. En sonunda Ebu Talha sofrayı hazırlamaya gidince onun ilk hazırladığı gibi olduğunu (hiç eksilmediğini) gördü."