Öneri Formu
Hadis Id, No:
7243, M006168
Hadis:
حَدَّثَنِى حَرْمَلَةُ بْنُ يَحْيَى أَخْبَرَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى يُونُسُ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُتْبَةَ بْنِ مَسْعُودٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَبَّاسٍ أَنَّهُ تَمَارَى هُوَ وَالْحُرُّ بْنُ قَيْسِ بْنِ حِصْنٍ الْفَزَارِىُّ فِى صَاحِبِ مُوسَى عَلَيْهِ السَّلاَمُ فَقَالَ ابْنُ عَبَّاسٍ هُوَ الْخَضِرُ. فَمَرَّ بِهِمَا أُبَىُّ بْنُ كَعْبٍ الأَنْصَارِىُّ فَدَعَاهُ ابْنُ عَبَّاسٍ فَقَالَ يَا أَبَا الطُّفَيْلِ هَلُمَّ إِلَيْنَا فَإِنِّى قَدْ تَمَارَيْتُ أَنَا وَصَاحِبِى هَذَا فِى صَاحِبِ مُوسَى الَّذِى سَأَلَ السَّبِيلَ إِلَى لُقِيِّهِ فَهَلْ سَمِعْتَ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَذْكُرُ شَأْنَهُ فَقَالَ أُبَىٌّ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ: "بَيْنَمَا مُوسَى فِى مَلإٍ مِنْ بَنِى إِسْرَائِيلَ إِذْ جَاءَهُ رَجُلٌ فَقَالَ لَهُ هَلْ تَعْلَمُ أَحَدًا أَعْلَمُ مِنْكَ قَالَ مُوسَى لاَ. فَأَوْحَى اللَّهُ إِلَى مُوسَى بَلْ عَبْدُنَا الْخَضِرُ - قَالَ - فَسَأَلَ مُوسَى السَّبِيلَ إِلَى لُقِيِّهِ فَجَعَلَ اللَّهُ لَهُ الْحُوتَ آيَةً وَقِيلَ لَهُ إِذَا افْتَقَدْتَ الْحُوتَ فَارْجِعْ فَإِنَّكَ سَتَلْقَاهُ فَسَارَ مُوسَى مَا شَاءَ اللَّهُ أَنْ يَسِيرَ ثُمَّ قَالَ لِفَتَاهُ آتِنَا غَدَاءَنَا. فَقَالَ فَتَى مُوسَى حِينَ سَأَلَهُ الْغَدَاءَ أَرَأَيْتَ إِذْ أَوَيْنَا إِلَى الصَّخْرَةِ فَإِنِّى نَسِيتُ الْحُوتَ وَمَا أَنْسَانِيهُ إِلاَّ الشَّيْطَانُ أَنْ أَذْكُرَهُ. فَقَالَ مُوسَى لِفَتَاهُ ذَلِكَ مَا كُنَّا نَبْغِى. فَارْتَدَّا عَلَى آثَارِهِمَا قَصَصًا فَوَجَدَا خَضِرًا. فَكَانَ مِنْ شَأْنِهِمَا مَا قَصَّ اللَّهُ فِى كِتَابِهِ." إِلاَّ أَنَّ يُونُسَ قَالَ فَكَانَ يَتَّبِعُ أَثَرَ الْحُوتِ فِى الْبَحْرِ.
Tercemesi:
Bize Harmele b. Yahya, ona İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihab, onaa Ubeydullah b. Abdullab b. Utbe b. Mesud, ona da Abdullah b. Abbas şöyle haber verdi: İbn Abbas ve Hur b. Kays b. Hısn el-Fezârî, Musa'nın (as) arkadaşı hakkında münakaşa etmişler. İbni Abbas; O Hızır'dır demiş. Az sonra yanlarından Übey b. Kâ'b el-Ensârî geçmiş. İbn Abbas onu çağırarak; ey Ebu Tufeyl yanımıza gel! Çünkü ben ve şu arkadaşım Musa'nın görüşmek için çare sorduğu arkadaşı hakkında münakaşa ettik. Sen Rasulullah'ın (sav) onun hakkında bir şey söylediğini işittin mi demiş. Bunun üzerine Übey şunu söylemiş: Ben Rasulullah'ı (sav) şöyle buyururken işittim: "Bir defa Musa, Benî İsrail'den bir cemaatin içinde bulunuyordu. Ansızın kendisine bir adam gelerek; sen kendinden daha âtim bir kimse biliyor musun diye sordu. Musa; hayır diye cevap verdi. Bunun üzerine Allah Musa'ya bilâkis kulumuz Hızır (senden daha âlimdir) diye vahy indirdi. Musa da onunla görüşmenin yolunu sordu. Allah bunun için balığı alâmet yaptı. Musa'ya denildi ki: Balığı kaybettin mi hemen geri dön! Ona rastlayacaksın! Artık Musa Allah'ın dilediği kadar yürüdü. Sonra hizmetçisine; sabah kahvaltımızı getir dedi. O kahvaltıyı istediği vakit hizmetçisi; gördün mü, kayaya vardığımızda ben balığı unuttum. Ama onu hatırlamayı bana unutturan ancak şeytandır dedi. Bunun üzerine Musa hizmetçisine; bizim aradığımız buydu dedi. Hemen kendi İzlerini takib ederek geri döndüler. Ve Hızır'ı buldular. Artık onların halüşanlan Allah'ın kitabında hikaye ettiği şekilde oldu." Yalnız Yunus; denizde balığın izini takip ediyordu demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Fedâil 6168, /997
Senetler:
1. Ebu Münzir Übey b. Ka'b el-Ensarî (Übey b. Ka'b b. Kays b. Ubeyd b. Zeyd)
Konular:
Bilgi, ilm-i ledün
Kıssa, Musa Hızır'la kıssası