2 Kayıt Bulundu.
Bize Züheyr b. Harb ve İshak b. İbrahim, onlara Cerir, -Züheyr 'an Cerir' yerine 'ahberana Cerir' dedi-, ona Mansur, ona da İbrahim'in naklettiğine göre Esved şöyle demiştir:
Hz. Aişe Mina'dayken Kureyşli bir grup genç gülüşerek yanına geldiler. Hz. Aişe 'Neden gülüyorsunuz?' dedi. Onlar, 'Filan kişi çadır ipine takılıp düştü. Neredeyse boynu kırılacak veya gözü çıkacaktı' dediler. Hz. Aişe, '(Böyle durumlarda) gülmeyin. Zira ben, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle dediğini işittim:
"Bir müslümanın ayağına bir diken yahut ona benzer bir şey batsa bu sayede onun mertebesi bir derece yükseltilir ve bir günahı affedilir."
Bize Züheyr b. Harb ve İshak b. İbrahim, onlara Cerir, -Züheyr burada 'haddesenâ Cerir' lafzını kullandı-, ona Mansur, ona da İbrahim'in naklettiğine göre Esved şöyle demiştir:
Hz. Aişe Mina'dayken yanına Kureyşli bir kaç genç geldi. Bu gençler gülüşüyorlardı. Hz. Aişe 'Neden gülüyorsunuz?' dedi. Onlar, 'Fülan kişi çadırın ipine takılıp düştü. Neredeyse boynu kırılacaktı (veya gözü çıkacaktı)' dediler. Hz. Aişe, 'Gülmeyin (alay etmeyin), çünkü ben Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu işittim:
'Bir müslümanın ayağına bir diken batsa (yahut) daha büyük bir musibete düçar olsa, muhakkak onun derecesi bir derece yükseltilir ve kendisinin bir günahı silinir!'