1 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Husayn Abdullah b. Ahmed b. Abdullah b. Yunus, ona Abser, ona Husayn, ona Mücâhid, ona da Abdullah b. Amr şöyle rivayet etmiştir:
"Babam beni bir hanımla evlendirip onu ziyaret etmek için gelmişti. 'Kocan hakkında ne dersin?' diye eşimin fikrini sorduğunda, şöyle cevap verdi: 'O ne iyi adamdır! Geceleri uyumuyor, gündüzleri de oruç tutuyor!' Bunun üzerine babam yanıma geldi ve 'Seni müslümanlardan bir hanımla evlendirdim. Sense onu sıkıntıya maruz bıraktın' dedi. Ben, kendimde gördüğüm güç ve kudretten dolayı (yani bu ibadetleri de eşimin isteklerini de yerine getirebileceğime güvendiğim için), babamın sözüne aldırış etmiyordum. Bu durum Nebî'ye intikal edince, bana 'Ben, (geceleri) hem namaz kılıyorum hem uyuyorum. (Gündüzleri) bazen oruç tutuyorum, bazen de tutmuyorum. (Geceleri) namazını da kıl, uykunu da uyu. (Gündüzleri) orucunu da tut, iftarını da yap. Her aydan üç gün oruç tut(san yeter)' buyurdu. Ben 'Bundan daha fazlasına güç yetirebilirim' deyince, 'O zaman, Davud (as) orucu tut. Bir gün oruç tut, bir gün tutma' buyurdu. Ben 'Bundan daha fazlasını yapabilirim' dedim. Rasulullah (sav) 'Kur'ân'ı da ayda bir hatmet' buyurdu. Ardından bu süreyi on beş güne kadar düşürdü. Ben ise hâlâ 'Bundan daha fazlasını yapabilirim' diyordum."