176 Kayıt Bulundu.
Giriş
Bize Abdullah b. Muhammed en-Nüfeylî, ona Züheyr, ona Hasan b. Hur, ona da Kasım b. Muhaymira şöyle rivayet etmiştir: Alkame (b. Kays) elimden tutup Abdullah b. Mesud'un da onun elinden tuttuğunu ve Hz. Peygamber'in (sav) de kendisinin elinden tut(arak) ona namazda teşehhüd duasını öğrettiğini rivayet etti. (Sonra), A'meş'in rivayetindeki duaya benzer (misl) (bir dua) zikredip Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Bu (Tahiyyat duasını) okuduğunda -ravi şüpheye düşüp benzer anlama gelen kadayte (قَضَيْتَ) kelimesini zikretmiştir- namazını kılmış olursun. (Bundan sonra selam verip) kalkmayı dilersen kalk, oturmayı istersen de otur."
Bize Ebu Nuaym, ona A'meş, ona Şakîk b. Seleme, ona da Abdullah şöyle demiştir: Peygamber'in arkasında namaz kıldığımız vakitlerde, es-selâmu ala Cibrîle ve Mîkâîle, es-Selâmu alâ fulânin ve fulânin (Cebrail'e ve Mikâîl'e selam olsun. Falan ve falanca meleklere selam olsun) derdik. Rasulullah (sav) bize döndü de şöyle buyurdu: "Selam Allah'ın kendisidir. Her hangi biriniz namaz kıldığında et-Tahıyyâtu li'llâhi ve's-salâvâtu ve't-tayyibâtu. es-Selâmu aleyke eyyühe'n-nebiyyu ve rahmetullâhi ve be-rekâtuhu, es-selâmu aleynâ ve alâ ibâdillâhi's-sâlihîn (Selamlar Allah'a dönücü ve O'na mahsustur. Salavat Allah içindir; tayyibat da O'na mahsustur. Ey Peygamber, selam, Allah'ın rahmeti ve bereketi Senin üzerine olsun. Bize ve Allah'ın salih kullarına selam olsun), desin. Zira 'ibâdullâhi's-sâlihin' dediğinizde, gökte ve yerde olan her salih kula dönmüş olur. (Bundan sonra da:) Eşhedu en lâ ilahe illallah ve eşhedu enne Muhammeden abduhu ve rasûluhu (Şehadet ederim ki, Allah'tan başka ilah yoktur. Yine şehadet ederim ki, Muhammed O'nun kulu ve elçisidir), deyiniz" buyurdu.
Bize İbrahim b. Hasan el-Mıssîsî, ona Haccâc, ona İbn Cüreyc, ona Ziyad, ona Muhammed b. Aclân, ona Âmir b. Abdullah, ona da Abdullah b. Zübeyr şöyle rivayet etmiştir: "Nebi (sav), dua ettiğinde parmağı ile işaret eder ve parmağını hareket ettirmezdi." [İbn Cüreyc, bu hadisi Amr b. Dinar'dan, o Âmir'den, o da babasından şu ziyade ile nakletmiştir: 'Hz. Peygamber'i (sav), sol elini sol uyluğuna koymuş vaziyette dua ederken gördüm'.]
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Yahya, ona İbn Aclân, ona Âmir b. Abdullah b. Zübeyr, ona da babası (Abdullah b. Zübeyr) bu hadisi rivayet edip, 'Gözü, işaretinden ayrılmazdı' ifadesini de zikretmiştir. [(Ebu Davud), Haccâc rivayetinin daha eksiksiz olduğunu belirtmiştir.]
Bize Abdullah b. Muhammed en-Nüfeylî, ona Osman b. Abdurrahman, ona Büceyle oğullarından İsâm b. Kudâme, ona Mâlik b. Nümeyr el-Huzâî, ona da babası (Ebu Mâlik Nümeyr) şöyle rivayet etmiştir: "Nebi'nin (sav), (namazda otururken) sağ kolunu sağ uyluğuna koymuş vaziyette, işaret parmağını da biraz bükerek kaldırdığını gördüm."
Bize Eyyüb b. Muhammed el-Vezzân, ona Haccac, ona İbn Cüreyc, ona Ziyad, ona Muhammed b. Aclan, ona Amir b. Abdullah b. Zübeyr, ona da Abdullah b. Zübeyr şöyle rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sav) tahiyyatta dua ederken şehadet parmağını kaldırır fakat hareket ettirmezdi. İbn Cüreyc der ki: Amr, kendi rivayetinde şöyle bir ilavede bulunmuştur: Bana Amir b. Abdullah b. Zübeyir'in dediğine göre babası (Abdullah b. Zübeyir, Hz. Peygamber'in (sav) tahiyyatta bu şekilde dua ettiğini ve sol elini sol baldırı üzerine koyduğunu görmüştür."