193 Kayıt Bulundu.
Bize Amr b. Asım, ona Hammâd –İbn Seleme-, ona da Asım (b. Ebu Necûd), Zirr’in şöyle dediğini rivayet etti: Sabah (erkenden) Safvan b. Assâl el-Muradî’nin yanına gittim. Ona mestler üzerine mesh etme konusunu sormak istiyordum. Bana 'Seni buraya ne getirdi?' diye sordu. Ben de, 'İlim elde etme arzusu' cevabını verdim. Safvân: '(O halde) Sana bir müjde vereyim mi?' dedi. Ben de: 'Elbette' cevabını verince, Rasulullah'a nisbet ederek (merfu olarak) şu hadisi rivayet etti: "Melekler, elde etmek istediği şeyden hoşnut oldukları için ilim talibinin (ayakları) altına kanatlarını sererler."
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: وَإِنَّ الْمَلاَئِكَةَ لَتَضَعُ أَجْنِحَتَهَا رِضًا لِطَالِبِ الْعِلْمِ
Bize Hişam b. Ammar, ona Sadaka b. Hâlid, ona Osman b. Ebu Âtike, ona Ali b. Yezid, ona el-Kasım, ona da Ebu Umâme’nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Kabzedilmeden önce bu ilmi öğrenmeye bakınız. Onun kabzedilmesi ise kaldırılmasıdır. Bu arada orta parmağı ile şehadet parmaklarını şöylece birleştirdi, sonra da şöyle buyurdu: Âlim ve müteallim (öğrenci) ecirde ortaktırlar. Sair insanlarda ise hayır yoktur."
Bize Harun b. Abdullah el-Bezzâz, ona Ravh b. Ubâde, ona Hişam b. Hassan (el-Ezdî), ona da Hasan (el-Basrî), "Rabbimiz! Bize Dünya'da da güzellik, Âhiret'te de güzellik ver." [Bakara, 2/201] ayeti ile ilgili olarak şöyle demiştir: "Dünya'daki ile ilim ve ibadet, Âiheret'teki ile de Cennet kast edilmiştir." [Bize Muhammed b. Müsennâ, ona Halid b. Hâris, ona Humeyd, ona Sabit, ona da Enes (b. Malik), buna benzer bir rivayette bulunmuştur.]
Bize Muhammed b. Abdüla‘lâ es-San‘anî, ona Seleme b. Recâ’, ona Velîd b. Cemil, ona da Kasım Ebu Abdurrahman, Ebu Ümâme el-Bâhilî’nin şöyle dediğini nakletmiştir: "Rasulullah’a (sav) biri âbid diğeri âlim olan iki kişiden bahsedildi. Bunun üzerine o: Âlimin âbide üstünlüğü benim sizin (mertebece) en düşük olanınıza üstünlüğüm gibidir, buyurdu. Sonra Rasulullah (sav) şöyle dedi: Şüphesiz insanlara hayrı öğretene Allah merhamet, melekleri, göklerin ve yerlerin ehli, hatta yuvasındaki karınca ve hatta balık bile dua ederler." [Ebu İsa et-Tirmizî şöyle demiştir: Bu, garib hadistir. Ebu Ammar Hüseyin b. Hureys el-Huzâî’yi şöyle derken işittim: Fudayl b. İyâz’dan işittim, şöyle diyordu: Âlim, ilmiyle amel eden ve onu öğreten kimse gökler âleminde büyük kişi olarak çağrılır.]
Bize Yakub b. İbrahim, ona Yahya b. Saîd el-Kattân, ona Ubeydullah, ona Said b. Ebu Said, ona da babası (Keysan el-Makburî), ona Ebu Hüreyre (ra) şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah’a (sav) 'Ey Allah’ın Rasulü! İnsanların en değerlisi kimdir?' diye soruldu. Hz. Peygamber (sav) 'Allah’a karşı en takvalı olan (O'nu en çok dikkate alan) kimsedir' buyurdu. Soru soranlar 'Biz onu sormuyoruz' dediler. Bunun üzerine Rasulullah (sav) 'öyleyse babası peygamber (Yakub), dedesi peygamber (İshak), dedesinin babası Halilullah (İbrahim) olan Allah'ın Peygamberi Yusuf (as), (insanların nesep ve şeref açısından en değerlisidir)' dedi. Soru soranlar 'Biz Sana bunu da sormuyoruz' dediler. Bu defa Allah Rasulü (sav) 'Siz Arapların asıllarını soruyorsunuz? Sizin Cahiliye döneminde en değerli olanınız, (İslam'ın ahkâmını) derinlemesine bilip yaşadığı takdirde İslâm'da da en değerli olanınızdır' buyurdu."
Bize Affan, ona Hammad b. Seleme, ona da Asım b Behdele, Zir b. Hubeyş'in şöyle dediğini rivayet etmiştir: Safvan b. Assal el-Muradi'ye mestler üzerine mesh etmeyi sormak için gittim. Bana 'Seni buraya ne getirdi?' diye sordu. Ben de, 'İlim talebi' cevabını verdim. 'Sana bir müjde vereyim mi?' dedi ve Rasulullah'a nisbet ederek (merfu olarak) şu hadisi rivayet etti: "Melekler, elde etmek istediği şeyden hoşnut oldukları için ilim talibinin (ayakları) altına kanatlarını sererler." Ve hadisin geri kalanını zikretti.
Bize Ebu Rabî' el-Atekî, ona Hammad yani İbn Zeyd, (T) Bize Yahya b. Yahya, ona Abbad b. Abbad ve Ebu Muaviye, (T) Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Züheyr b. Harb, onlara Vekî', (T) Bize Ebu Küreyb, ona İbn İdris, Ebu Üsame, İbn Nümeyr ve Abde, (T) Bize İbn Ebu Ömer, ona Süfyan, (T) Bize Muhammed b. Hatim, ona Yahya b. Said, (T) Bize Ebu Bekir b. Nâfi', ona Ömer b. Ali, (T) Bize Abd b. Humeyd, ona Yezid b. Harun, ona Şube b. Haccac, onların hepsine Hişam b. Urve, ona babası, ona Abdullah b. Amr, Hz. Peygamber'den Cerir'in hadisine benzer bir hadis nakletti. (Ravi) Ömer b. Ali'nin hadisinde şu ziyadeyi de zikretmiştir: Abdullah b. Amr'a sene başında denk geldim. Ona sordum, bize hadisi daha önce naklettiği gibi nakletti ve 'Ben Hz. Peygamber'i şöyle söylerken işittim...' dedi.
Bize Ebu Rabî' el-Atekî, ona Hammad yani İbn Zeyd, (T) Bize Yahya b. Yahya, ona Abbad b. Abbad ve Ebu Muaviye, (T) Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Züheyr b. Harb, onlara Vekî', (T) Bize Ebu Küreyb, ona İbn İdris, Ebu Üsame, İbn Nümeyr ve Abde, (T) Bize İbn Ebu Ömer, ona Süfyan, (T) Bize Muhammed b. Hatim, ona Yahya b. Said, (T) Bize Ebu Bekir b. Nâfi', ona Ömer b. Ali, (T) Bize Abd b. Humeyd, ona Yezid b. Harun, ona Şube b. Haccac, onların hepsine Hişam b. Urve, ona babası, ona Abdullah b. Amr, Hz. Peygamber'den Cerir'in hadisine benzer bir hadis nakletti. (Ravi) Ömer b. Ali'nin hadisinde şu ziyadeyi de zikretmiştir: Abdullah b. Amr'a sene başında denk geldim. Ona sordum, bize hadisi daha önce naklettiği gibi nakletti ve 'Ben Hz. Peygamber'i şöyle söylerken işittim...' dedi.