Giriş

Bize İbrahim b. Musa, ona Hişâm b. Yusuf, ona Ma'mer, ona ez-Zührî, ona Ubeydullah b. Abdullah, ona da Hz. Aişe şöyle söylemiştir: Hz Peygamber (sav) ağırlaşıp da ağrısı şiddetlendiği zaman, benim evimde bakılmak üzere eşlerinden izin istedi. Onlar da kendisine izin verdiler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) bir tarafında Abbas, diğer tarafında başka bir kimseyle birlikte ayakları yerde sürünerek evinden çıktı. Ubeydullah b. Abdullah şöyle dedi: Aişe'nin bu dediğini İbn Abbas'a zikrettim. O bana 'Aişe'nin ismini söylemediği kişinin kim olduğunu biliyor musun?' dedi. Ben de 'Hayır', dedim. O, Ali b. Ebu Talib'tir, dedi.


    Öneri Formu
4887 B000665 Buhari, Ezan, 39

“Bize İbn Numeyr, ona Hişâm, ona da babası (Urve b. Zübeyir) şöyle rivayet etmiştir: "Hz. Âişe, Esmâ’dan bir kolye ödünç almıştı. O kolye kayboldu. Bunun üzerine Rasulullah (sav), bazı sahâbîleri kolyeyi aramaları için gönderdi. Onlar kolyeyi ararken, namaz vakti girdi. Yanlarında su yoktu, bu yüzden abdest alamadılar ve abdestsiz olarak namaz kıldılar. Sonra da bu durumu Rasulullah'a (sav) şikâyet ettiler. Bunun üzerine Aziz ve Celil Allah, teyemmüm ayetini indirdi. Üseyd b. Hudayr, Hz. Âişe’ye 'Allah sana hayırlı mükâfatlar versin! Vallahi, senin başına asla hiçbir iş gelmemiştir ki, Allah, sana ondan bir çıkış yolu, Müslümanlar için de bir bereket kılmış olmasın' dedi."


    Öneri Formu
75160 HM024803 İbn Hanbel, VI, 57

Bize Yahyâ b. Durust el-Basrî, ona Hammâd b. Zeyd, ona Hişâm b. Urve, ona babası (Urve b. Zübeyir) ona da Âişe şöyle demiştir: "İnsanlar (Rasulullah'a (sav) bir hediye takdim etmek istediklerinde) Âişe’nin gününü (Rasulullah'ın (sav) onun yanında olduğu günü) gözetirlerdi. Bunun üzerine kumalarım Ümmü Seleme’nin yanına toplanıp 'Ey Ümmü Seleme! İnsanlar, hediyelerini Âişe’nin gününe denk getiriyorlar. Biz de Âişe’nin istediği hayrı istiyoruz. Rasulullah'a (sav) söylesen de, insanlara, nerede bulunursa bulunsunlar hediyelerini getirmelerini emretse' dediler. Ümmü Seleme bunu Rasulullah'a (sav) iletti. Fakat Peygamber (sav) onu dikkate almadı. Sonra tekrar geldi ve 'Ey Allah'ın Rasulü! Arkadaşlarım bana 'İnsanlar hediyelerini Âişe’nin gününe göre ayarlıyorlar' diye anlattılar. İnsanlara emretsen de, hediyelerini sen nerede olursan oraya getirseler' diyerek talebini tekrarladı. Üçüncü defasında aynı sözü tekrar edince, Rasulullah (sav) 'Ey Ümmü Seleme! Beni Âişe hakkında incitme! Çünkü, aranızdan, yalnızca onun (Âişe’nin) örtüsü altındayken bana vahiy indirildi' buyurdu." [Ebu Îsâ (et-Tirmizî) der ki: Bu, hasen garîb bir hadistir. Bazıları bu hadisi, Hammâd b. Zeyd, ona Hişâm b. Urve, ona babası, ona Nebî (sav) senediyle rivayet etmiştir. Yine Hişâm b. Urve, ona Avf b. Hâris, ona Rumeysa, ona Ümmü Seleme senediyle de benzer bir rivayet aktarılmıştır. Bu hadis, Hişâm b. Urve’den farklı rivayetlerle nakledilmiştir. Süleyman b. Bilâl de, Hişâm b. Urve, ona babası, ona da Âişe senediyle, Hammâd b. Zeyd’in rivayetine yakın bir hadis nakletmiştir.]


    Öneri Formu
24067 T003879 Tirmizi, Menâkıb, 62

Bize İbrahim b. Musa, ona Hişâm b. Yusuf, ona Ma'mer, ona ez-Zührî, ona Ubeydullah b. Abdullah, ona da Hz. Aişe şöyle söylemiştir: Hz Peygamber (sav) ağırlaşıp da ağrısı şiddetlendiği zaman, benim evimde bakılmak üzere eşlerinden izin istedi. Onlar da kendisine izin verdiler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) bir tarafında Abbas, diğer tarafında başka bir kimseyle birlikte ayakları yerde sürünerek evinden çıktı. Ubeydullah b. Abdullah şöyle dedi: Aişe'nin bu dediğini İbn Abbas'a zikrettim. O bana 'Aişe'nin ismini söylemediği kişinin kim olduğunu biliyor musun?' dedi. Ben de 'Hayır', dedim. O, Ali b. Ebu Talib'tir, dedi.


    Öneri Formu
278280 B000665-2 Buhari, Ezan, 39


    Öneri Formu
13381 M007022 Müslim, Tevbe, 58