Açıklama: Hadis sahih li-gayrihidir, bu isnad zayıftır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
42370, HM002040
Hadis:
حَدَّثَنَا ابْنُ نُمَيْرٍ أَخْبَرَنَا حَجَّاجٌ عَنِ الْحَكَمِ عَنْ مِقْسَمٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ
لَمَّا خَرَجَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ مِنْ مَكَّةَ خَرَجَ عَلِيٌّ بِابْنَةِ حَمْزَةَ فَاخْتَصَمَ فِيهَا عَلِيٌّ وَجَعْفَرٌ وَزَيْدٌ إِلَى النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَقَالَ عَلِيٌّ ابْنَةُ عَمِّي وَأَنَا أَخْرَجْتُهَا وَقَالَ جَعْفَرٌ ابْنَةُ عَمِّي وَخَالَتُهَا عِنْدِي وَقَالَ زَيْدٌ ابْنَةُ أَخِي وَكَانَ زَيْدٌ مُؤَاخِيًا لِحَمْزَةَ آخَى بَيْنَهُمَا رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ لِزَيْدٍ أَنْتَ مَوْلَايَ وَمَوْلَاهَا وَقَالَ لِعَلِيٍّ أَنْتَ أَخِي وَصَاحِبِي وَقَالَ لِجَعْفَرٍ أَشْبَهْتَ خَلْقِي وَخُلُقِي وَهِيَ إِلَى خَالَتِهَا
Tercemesi:
Açıklama:
Hadis sahih li-gayrihidir, bu isnad zayıftır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Abdullah b. Abbas b. Abdulmuttalib 2040, 1/614
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Kasım Miksem b. Becere (Miksem b. Becere)
3. Ebu Abdullah Hakem b. Uteybe el-Kindî (Hakem b. Uteybe)
4. Haccac b. Dinar el-Eşcei (Haccac b. Dinar)
5. Ebu Hişam Abdullah b. Nümeyr el-Hemdânî (Abdullah b. Nümeyr b. Abdullah b. Ebu Hayye)
Konular:
Akraba, akrabalık ilişkileri, sıla-i rahim
Akraba, amcanın konumu
Dostluk, Hz. Peygamber'in özel dostları
Ehl-i Beyt, Hz. Ali
Ehl-i Beyt, Hz. Hamza
Hz. Peygamber, en çok sevdiği kişiler
Kardeşlik, muhacir ve ensar arasında
Sahabe, Aralalarındaki ihtilaflar
Sahabe, fazilet sıralaması
Sahabe, Fazileti
Sahabe, İlk Müslüman Nesiller
Siyer, Hicret Medine'ye
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْحَارِثِ بْنِ رَاشِدٍ الْمِصْرِىُّ حَدَّثَنَا الْحَكَمُ بْنُ عَبْدَةَ عَنْ أَبِى هَارُونَ الْعَبْدِىِّ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « سَيَأْتِيكُمْ أَقْوَامٌ يَطْلُبُونَ الْعِلْمَ فَإِذَا رَأَيْتُمُوهُمْ فَقُولُوا لَهُمْ مَرْحَبًا مَرْحَبًا بِوَصِيَّةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَاقْنُوهُمْ » . قُلْتُ لِلْحَكَمِ مَا اقْنُوهُمْ قَالَ عَلِّمُوهُمْ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8591, İM000247
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْحَارِثِ بْنِ رَاشِدٍ الْمِصْرِىُّ حَدَّثَنَا الْحَكَمُ بْنُ عَبْدَةَ عَنْ أَبِى هَارُونَ الْعَبْدِىِّ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « سَيَأْتِيكُمْ أَقْوَامٌ يَطْلُبُونَ الْعِلْمَ فَإِذَا رَأَيْتُمُوهُمْ فَقُولُوا لَهُمْ مَرْحَبًا مَرْحَبًا بِوَصِيَّةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَاقْنُوهُمْ » . قُلْتُ لِلْحَكَمِ مَا اقْنُوهُمْ قَالَ عَلِّمُوهُمْ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. el-Haris b. Reşad el-Mısriyy, ona el-Hakem b. Abde, ona da Ebû Harun el-Abdiyy, ona da Ebu Said el-Hudri'den (ra) rivayet edildiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"İlim talep eden topluluklar size gelecekler. Sizler onları gördüğünüz zaman onlara: Ey Rasulullah (sav)tavsiye ettiği cemaat merhaba sizlere! deyiniz ve onları razı ediniz." Ben ravi el-Hakem'e: 'Onları razı ediniz' ne demektir? diye sordum. Kendisi: 'Onlara ilim öğretiniz.' diye cevap verdi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Mukaddime 22, /53
Senetler:
()
Konular:
Bilgi, Öğrenilmesi, Öğretilmesi
Sahabe, İlk Müslüman Nesiller
Sahâbe, sahabiler ve hadîs
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8592, İM000248
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ عَامِرِ بْنِ زُرَارَةَ حَدَّثَنَا الْمُعَلَّى بْنُ هِلاَلٍ عَنْ إِسْمَاعِيلَ قَالَ دَخَلْنَا عَلَى الْحَسَنِ نَعُودُهُ حَتَّى مَلأْنَا الْبَيْتَ فَقَبَضَ رِجْلَيْهِ ثُمَّ قَالَ دَخَلْنَا عَلَى أَبِى هُرَيْرَةَ نَعُودُهُ حَتَّى مَلأْنَا الْبَيْتَ فَقَبَضَ رِجْلَيْهِ ثُمَّ قَالَ دَخَلْنَا عَلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حَتَّى مَلأْنَا الْبَيْتَ وَهُوَ مُضْطَجِعٌ لِجَنْبِهِ فَلَمَّا رَآنَا قَبَضَ رِجْلَيْهِ ثُمَّ قَالَ « إِنَّهُ سَيَأْتِيكُمْ أَقْوَامٌ مِنْ بَعْدِى يَطْلُبُونَ الْعِلْمَ فَرَحِّبُوا بِهِمْ وَحَيُّوهُمْ وَعَلِّمُوهُمْ » . قَالَ فَأَدْرَكْنَا وَاللَّهِ أَقْوَامًا مَا رَحَّبُوا بِنَا وَلاَ حَيَّوْنَا وَلاَ عَلَّمُونَا إِلاَّ بَعْدَ أَنْ كُنَّا نَذْهَبُ إِلَيْهِمْ فَيَجْفُونَا .
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Âmir b. Zürâre, ona el-Muâllâ b. Hilal, ona da İsmail'den (İbn Müslim) (ra) rivayet edildiğine göre şöyle söylemiştir: Hasan el- Basrî (ra) (Bir ara hasta olduğundan) ziyaretine gittik. Evi ziyaretçilerle dolunca (önceden uzatmış olduğu) ayaklarını kendisine doğru çekti ve: Biz (hastalanan) Ebu Hureyre'nin (ra)ziyaretine gidip evini doldurduk. Ebû Hureyre ayaklarını kendisine doğru çekti sonra, şöyle buyurdu, dedi: Biz bir defa Rasulullah'ın (sav) yanına girerek evini ziyaretçilerle doldurduk. Rasulullah, yan üstü yatıyordu. Bizi görünce ayaklarını kendisine doğru çekti sonra buyurdu ki:
"Muhakkak benden sonra birtakım topluluklar sizlere gelerek ilim talep edeceklerdir. Sizler onlara merhaba edip selamlayınız ve onlara ilim öğretiniz." Hasan (-ı Basri) dedi ki: Bu tavsiyeye rağmen Allah’a yemin ederim biz böyle topluluklara yetiştik ki bize ne merhaba ettiler ne de selam verdiler ve ne de ilim öğrettiler. Ancak biz onların (ayağına) kadar gittikten sonra bir şeyler alırdık. O zaman da bize cefa ediyorlar idi.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Mukaddime 22, /53
Senetler:
()
Konular:
Bilgi, Öğrenilmesi, Öğretilmesi
Sahabe, İlk Müslüman Nesiller
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ مُحَمَّدٍ الْعَنْقَزِىُّ أَنْبَأَنَا سُفْيَانُ عَنْ أَبِى هَارُونَ الْعَبْدِىِّ قَالَ كُنَّا إِذَا أَتَيْنَا أَبَا سَعِيدٍ الْخُدْرِىَّ قَالَ مَرْحَبًا بِوَصِيَّةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم . إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ لَنَا « إِنَّ النَّاسَ لَكُمْ تَبَعٌ وَإِنَّهُمْ سَيَأْتُونَكُمْ مِنْ أَقْطَارِ الأَرْضِ يَتَفَقَّهُونَ فِى الدِّينِ فَإِذَا جَاءُوكُمْ فَاسْتَوْصُوا بِهِمْ خَيْرًا » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8593, İM000249
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ مُحَمَّدٍ الْعَنْقَزِىُّ أَنْبَأَنَا سُفْيَانُ عَنْ أَبِى هَارُونَ الْعَبْدِىِّ قَالَ كُنَّا إِذَا أَتَيْنَا أَبَا سَعِيدٍ الْخُدْرِىَّ قَالَ مَرْحَبًا بِوَصِيَّةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم . إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ لَنَا « إِنَّ النَّاسَ لَكُمْ تَبَعٌ وَإِنَّهُمْ سَيَأْتُونَكُمْ مِنْ أَقْطَارِ الأَرْضِ يَتَفَقَّهُونَ فِى الدِّينِ فَإِذَا جَاءُوكُمْ فَاسْتَوْصُوا بِهِمْ خَيْرًا » .
Tercemesi:
Bize Ali b. Muhammed, ona Amr b. Muhammed el-Ankaziyy, ona Süfyan, ona da Ebu Harun el-Abdi'den (ra) şöyle dediği rivayet edilmiştir. Biz Ebu Saidi Hudri'nin (ra) yanına uğradığımız zaman bize şöyle hitab ederdi: Merhaba ey Rasulullah'ın (sav) kendileri için tavsiye ettiği insanlar! Şüphesiz Rasulullah (sav) bize buyurdu ki:
"Muhakkak insanlar size tabidirler ve behemhal onlar dinde fıkıh bilgisini edinmek için dünyanın her tarafından sizin yanınıza geleceklerdir. Onlar size geldikleri zaman siz onlara hayrı tavsiye etmek isteyin. (İyiliklerini isteyiniz.)"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Mukaddime 22, /53
Senetler:
()
Konular:
Bilgi, Öğrenilmesi, Öğretilmesi
Din, din eksikliği
Sahabe, İlk Müslüman Nesiller
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8413, İM000164
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ إِبْرَاهِيمَ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى فُدَيْكٍ عَنْ عَبْدِ الْمُهَيْمِنِ بْنِ عَبَّاسِ بْنِ سَهْلِ بْنِ سَعْدٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « الأَنْصَارُ شِعَارٌ وَالنَّاسُ دِثَارٌ وَلَوْ أَنَّ النَّاسَ اسْتَقْبَلُوا وَادِيًا - أَوْ شِعْبًا - وَاسْتَقْبَلَتِ الأَنْصَارُ وَادِيًا لَسَلَكْتُ وَادِىَ الأَنْصَارِ وَلَوْلاَ الْهِجْرَةُ لَكُنْتُ امْرَأً مِنَ الأَنْصَارِ » .
Tercemesi:
Bize Abdurrahman b. İbrahim, ona İbn Ebû Fudeyk, ona Abdülmüheymin b. Abbas b. Sehl b. Sad'dan (ra) rivayet edildiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Ensar, şiar (= Bedene en yakın iç elbise) gibidir. Diğer insanlar da disar (nisbeten tenden uzak olan en üst elbise) gibidir. Eğer insanlar bir dere veya dağ yoluna yönelip ve Ensar da başka bir dere yoluna yönelmiş olsalardı şüphesiz ben Ensar’ın yöneldiği dere yolunda giderdim ve eğer hicret (in yüce şeref ve üstün fazileti) olmasaydı muhakkak ben (kendimi) Ensar'dan bir kişi (saymış) olurdum."
Açıklama:
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: لَوْلاَ الْهِجْرَةُ لَكُنْتُ امْرَأً مِنَ الأَنْصَارِ
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Mukaddime 11, /40
Senetler:
1. Sehl b. Sa'd es-Sâidi (Sehl b. Sa'd b. Malik b. Halid b. Sa'lebe)
2. Abbas b. Sehl el-Ensari (Abbas b. Sehl b. Sa'd b. Malik b. Halid)
3. Abdülmüheymin b. Abbas es-Sâ'idi (Abdülmüheymin b. Abbas b. Sehl b. Sa'd b. Malik)
4. Ebu İsmail Muhammed b. Ebu Füdeyk ed-Dîlî (Muhammed b. İsmail b. Müslim b. Ebu Füdeyk)
5. Ebu Said Dühaym el-Kuraşî (Abdurrahman b. İbrahim b. Amr b. Meymun)
Konular:
Ensar, Ensara kin beslemek
Sahabe, İlk Müslüman Nesiller
Öneri Formu
Hadis Id, No:
194, M007271
Hadis:
وَحَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى وَمُحَمَّدُ بْنُ حَاتِمٍ قَالاَ حَدَّثَنَا مُعَاذُ بْنُ مُعَاذٍ حَدَّثَنَا ابْنُ عَوْنٍ عَنْ مُحَمَّدٍ قَالَ قَالَ جُنْدُبٌ جِئْتُ يَوْمَ الْجَرَعَةِ فَإِذَا رَجُلٌ جَالِسٌ فَقُلْتُ لَيُهَرَاقَنَّ الْيَوْمَ هَا هُنَا دِمَاءٌ . فَقَالَ ذَاكَ الرَّجُلُ كَلاَّ وَاللَّهِ . قُلْتُ بَلَى وَاللَّهِ . قَالَ كَلاَّ وَاللَّهِ . قُلْتُ بَلَى وَاللَّهِ . قَالَ كَلاَّ وَاللَّهِ إِنَّهُ لَحَدِيثُ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حَدَّثَنِيهِ . قُلْتُ بِئْسَ الْجَلِيسُ لِى أَنْتَ مُنْذُ الْيَوْمِ تَسْمَعُنِى أُخَالِفُكَ وَقَدْ سَمِعْتَهُ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَلاَ تَنْهَانِى ثُمَّ قُلْتُ مَا هَذَا الْغَضَبُ فَأَقْبَلْتُ عَلَيْهِ وَأَسْأَلُهُ فَإِذَا الرَّجُلُ حُذَيْفَةُ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. el-Müsennâ ve Muhammed b. Hatim, onlara Muaz b. Muaz, ona İbn Avn, ona Muhammed’in şöyle dediğini rivayet etti: Cündüb dedi ki: el-Cere’a günü geldim, oturan bir adam görüverdim, ben: Bugün burada çok kan dökülecek, dedim. O adam: Hayır asla, vallahi, böyle bir şey olmayacak, dedi. Ben: Evet vallahi (böyle olacak), dedim. O: Hayır asla, vallahi (böyle olmayacak), dedi. Ben: Evet, vallahi (böyle olacak) dedim. O: Hayır, asla vallahi (böyle olmayacak). Çünkü Rasulullah’ın (sav) bana söylediği bir hadis bunu gösteriyor, dedi. Bu sefer ben: Şu andan itibaren sen benim için çok kötü bir meclis arkadaşısın, bunu Rasulullah’tan (sav) işittiğin halde, benim sana muhalefet ettiğimi dinliyorsun ve bundan vazgeçmemi bana söylemiyorsun, sonra da: Bu öfke nedir, dedim ve ona dönüp baktım. Meğer adam Huzeyfe imiş.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Fiten ve Eşratu's-sâat 7271, /1184
Senetler:
1. Ebu Abdullah Huzeyfe b. Yeman el-Absî (Huzeyfe b. Huseyl b. Cabir)
2. Ebu Abdullah Cündeb b. Abdullah el-Becelî (Cündeb b. Abdullah b. Süfyan)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Sirin el-Ensarî (Muhammed b. Sirin)
4. Ebu Avn Abdullah b. Avn el-Müzenî (Abdullah b. Avn b. Ertabân)
5. Ebu Müsenna Muaz b. Muaz el-Anberî (Muaz b. Muaz b. Nasr b. Hassan b. Hur b. Malik)
6. Ebu Abdullah Muhammed b. Hatim es-Semîn (Muhammed b. Hatim b. Meymun)
Konular:
Bilgi, Hz. Peygamber'in verdiği gaybi haberler
Sahabe, Hz. Peygamber'den sonraki durumları
Sahabe, İlk Müslüman Nesiller
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ وَعَمْرُو بْنُ عَبْدِ اللَّهِ قَالاَ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ قَالَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ نُسَيْرِ بْنِ ذُعْلُوقٍ قَالَ كَانَ ابْنُ عُمَرَ يَقُولُ لاَ تَسُبُّوا أَصْحَابَ مُحَمَّدٍ صلى الله عليه وسلم فَلَمَقَامُ أَحَدِهِمْ سَاعَةً خَيْرٌ مِنْ عَمَلِ أَحَدِكُمْ عُمْرَهُ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8411, İM000162
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ وَعَمْرُو بْنُ عَبْدِ اللَّهِ قَالاَ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ قَالَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ نُسَيْرِ بْنِ ذُعْلُوقٍ قَالَ كَانَ ابْنُ عُمَرَ يَقُولُ لاَ تَسُبُّوا أَصْحَابَ مُحَمَّدٍ صلى الله عليه وسلم فَلَمَقَامُ أَحَدِهِمْ سَاعَةً خَيْرٌ مِنْ عَمَلِ أَحَدِكُمْ عُمْرَهُ .
Tercemesi:
Bize Ali b. Muhammed ve Amr b. Abdullah, o ikisine Vakı', ona Süfyan, ona da Nüseyr b. Zu'lük'ten (ra) rivayet edildiğine göre (Abdullah) İbn Ömer (ra) şöyle söylerdi: “(Ey Müslümanlar!) Sakın (Hz.) Muhammed'in (sav) ashabına sövmeyin! Çünkü, onlardan birisinin bir saatlik kıyamı sizden birisinin ömür boyunca işlediği amelinden daha hayırlıdır.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Mukaddime 11, /39
Senetler:
()
Konular:
Sahabe, İlk Müslüman Nesiller
Saygı, sahâbilere saygısızlık yapmamak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8412, İM000163
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ مُحَمَّدٍ وَعَمْرُو بْنُ عَبْدِ اللَّهِ قَالاَ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ عَنْ شُعْبَةَ عَنْ عَدِىِّ بْنِ ثَابِتٍ عَنِ الْبَرَاءِ بْنِ عَازِبٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَنْ أَحَبَّ الأَنْصَارَ أَحَبَّهُ اللَّهُ وَمَنْ أَبْغَضَ الأَنْصَارَ أَبْغَضَهُ اللَّهُ » . قَالَ شُعْبَةُ قُلْتُ لِعَدِىٍّ أَسَمِعْتَهُ مِنَ الْبَرَاءِ بْنِ عَازِبٍ قَالَ إِيَّاىَ حَدَّثَ .
Tercemesi:
Bize Ali b. Muhammed ve Amr b. Abdullah, o ikisine Vakı', ona Şu'be, ona Adî b. Sabit, ona el-Bera b. Azib (ra), Rasulullah'ın (sav) şöyle dediğini rivayet etmiştir:
"Kim Ensar’ı severse Allah da onu sever ve kim onlara buğzederse Allah da ona buğzeder." Hadisin senedindeki ravilerden Şube şöyle demiştir: (Bana bu hadisi nakleden) Adi'ye (İbn Sabit): -Sen bu hadisi bizzat Bera b. Azib’den işittin mi? diye sordum. Adî:-(Bu hadisi) Bera bana nakletti, dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Mukaddime 11, /39
Senetler:
()
Konular:
Ensar, Ensara kin beslemek
Sahabe, İlk Müslüman Nesiller
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8414, İM000165
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ مَخْلَدٍ حَدَّثَنِى كَثِيرُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرِو بْنِ عَوْفٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « رَحِمَ اللَّهُ الأَنْصَارَ وَأَبْنَاءَ الأَنْصَارِ وَأَبْنَاءَ أَبْنَاءِ الأَنْصَارِ » .
Tercemesi:
Bize Ebû Bekr b. Şeybe, ona Halid b. Mahled, ona da Kesir b. Abdullah b. Amr İbn Avf (ra), Rasulullah'ın (sav) şöyle dediğini rivayet etmiştir:
"Allah Ensar’a, Ensar’ın oğullarına ve Ensar’ın oğullarının oğullarına (yani Ensar’ın torunlarına) rahmet eylesin."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Mukaddime 11, /40
Senetler:
()
Konular:
Ensar, Ensara kin beslemek
Sahabe, İlk Müslüman Nesiller
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12026, B001763
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ يُوسُفَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ الثَّوْرِىُّ عَنْ عَبْدِ الْعَزِيزِ بْنِ رُفَيْعٍ قَالَ سَأَلْتُ أَنَسَ بْنَ مَالِكٍ أَخْبِرْنِى بِشَىْءٍ عَقَلْتَهُ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَيْنَ صَلَّى الظُّهْرَ يَوْمَ التَّرْوِيَةِ قَالَ بِمِنًى . قُلْتُ فَأَيْنَ صَلَّى الْعَصْرَ يَوْمَ النَّفْرِ قَالَ بِالأَبْطَحِ . افْعَلْ كَمَا يَفْعَلُ أُمَرَاؤُكَ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Müsenna, ona İshak b. Yusuf, ona Süfyan es-Sevrî, ona da Abdülaziz b. Rüfey' şöyle demiştir: Ben, Enes b. Malik'e Peygamber'den (sav) hatırladığın şeyi bana bildir, Peygamber Zü'l-hicce'nin sekizinci günü olan terviye gününde öğle namazını nerede kıldı? diye sordum.
Enes: Mina'da kıldı, dedi. Ben yine Enes'e: Mina'dan memleketlere dağılma günü ikindi namazını nerede kıldı? diye sordum. Enes de: Ebtah'da (Muhassab) kıldı. Sen emirlerin yaptığı gibi yap! diye cevap verdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Hac 146, 1/536
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Abdullah Abdulaziz b. Rufey' el-Esedî (Abdulaziz b. Rufey')
3. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
4. Ebu Muhammed İshak b. Yusuf el-Ezrak (İshak b. Yusuf b. Mirdas)
5. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
Hac, sünnetleri
Sahabe, İlk Müslüman Nesiller
Umre