Giriş

Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Muhammed b. Fudayl, ona Yezid b. Ebu Ziyad, ona Mücahid, ona da Abdurrahman b. Safvân veya Safvân b. Abdurrahman el-Kureşî şöyle rivayet etmiştir: Abdurrahman Mekke'nin fetih günü babasını huzura getirerek “ey Allah'ın Rasulü, babama hicretten pay versen” diye istekte bulundu. Hz. peygamber (sav) "Mekke fethinden sonra artık hicret yoktur" buyurdu. Bunun üzerine oradan ayrılıp Abbas’ın yanına girdi ve “beni tanıdın mı?” dedi. Abbas “Evet” dedi, sonra cübbesini giymeden, bir gömlekle hemen çıkıp huzura geldi ve “ey Allah'ın Rasulü, sen falan adamı tanırsın, bizimle onun arasındaki münasebet de malumdur. Bu adam, babasını, hicret üzere sana biat etsin diye getirdi” dedi. Bunun üzerine Peygamber (sav) "Mekke fethinden sonra hicret yoktur" buyurdu. Abbas, Hz. Peygamber'e (sav) “senin üzerine yemin ederim” dedi. Bunun üzerine Peygamber (sav) mübarek elini uzatıp adamın babasının elini tuttu ve "amcamın yeminini yerine getirdim, ama hicret yoktur" buyurdu.


    Öneri Formu
19818 İM002116 İbn Mâce, Kefaret, 12

Allah, (gerektiğinde) yeminlerinizi bozmanızı size meşru kılmıştır. Sizin yardımcınız Allah'tır. O, bilendir, hikmet sahibidir.


    Öneri Formu
58551 KK66/2 Tahrîm, 66, 2


    Öneri Formu
21022 D003266 Ebu Davud, Eyman ve Nüzur, 9, +


    Öneri Formu
274753 D003266-2 Ebu Davud, Eyman ve Nüzur, 9, +

Bize Kuteybe, ona Ebu Ahves, ona Simak b. Harb, ona Alkame b. Vâil b. Hucr, ona da babası (Vâil b. Hucr) şöyle demiştir: Birisi Hadramevt'li diğeri de Kinde'li olan iki kişi Rasulullah'a (sav) geldi. Hadremevt'li adam “ey Allah’ın Rasulü, bu adam benim toprağımı elimden aldı” dedi. Kinde'li adam da “o toprak benim mülkümdür, bu toprakta onun hiçbir hakkı yoktur” diye itirazda bulundu. Bunun üzerine Rasulullah (sav), Hadremevt'li adama "delilin var mı?" dedi. Adam da “hayır” dedi. Rasulullah (sav) da: "Öyleyse davacı olduğun bu kimseye yemin ettirebilirsin" buyurdu. Hadremevt'li adam “bu adam yalancı birisidir. Neye yemin ettiğine de aldırış etmez. Hiçbir şeyden sakınıp korunmaz” dedi. Rasulullah da (sav) "senin için bundan başka yapılacak bir şey yoktur" buyurdular. Ravi der ki: Kinde'li arkasını dönüp giderken Rasulullah (sav) "Eğer haksız yere senin malını elde etmek için yemin ederse Allah'ın huzuruna, Allah kendisinden yüz çevirmiş olduğu halde varacaktır" buyurdular. Tirmizî der ki: Bu konuda Ömer, İbn Abbas, Abdullah b. Amr ve Eş'as b. Kays'tan da hadis rivayet edilmiştir. Vâil b. Hucr hadisi hasen sahihtir.


    Öneri Formu
18441 T001340 Tirmizi, Ahkam, 12

Bize Kuteybe, ona İsmail b. Cafer, ona Abdullah b. Dinâr, ona da Abdullah b. Ömer'in (r.anhuma) dediğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Dikkat edin! Her kim yemin etmek zorunda kalırsa yalnız Allah adına yemin etsin." Abdullah der ki: Kureyş, babaları üstüne yemin ederdi. Peygam­ber (sav) onlara "babalarınızın üstüne yemin etmeyiniz" buyurdu.


    Öneri Formu
34964 B003836 Buhari, Menakıbu'l-Ensar, 26

Yeminlerini kalkan yapıp Allah yolundan yan çizdiler. Gerçekten onların yaptıkları ne kötüdür!


    Öneri Formu
58487 KK63/2 Münâfikûn, 63, 2

Bize Humeyd b. Mes’ade ve İsmail b. Mesud, onlara Bişr, ona Humeyd’in şöyle dediğini rivayet etti: Enes’in zikrettiğine göre halası, bir kız çocuğunun ön dişini kırmıştı. Rasulullah (sav) da kısas yapılmasına hükmetti. Kardeşi Enes b. Nadr “falanca kızın ön dişi kırıldı diye mi, hayır seni hak ile gönderene yemin ederim ki filanca kızın da ön dişi kırılmayacaktır” dedi. Daha öncesinde, dişi kırılan o küçük kızın ailesine, ya affetmelerini ya da diyeti kabul etmelerini istemişlerdi. Ancak halasının kardeşi ve Enes’in Uhud’da şehit düşen amcası yemin edince onlar da affetmeye razı oldular. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Şüphesiz Allah’ın kulları arasından, Allah’a yemin ile and verecek olsa, Allah’ın da yeminini doğru çıkartacağı kimseler vardır" buyurdu.


    Öneri Formu
28465 N004760 Nesai, Kasâme, 17-18

Bize Humeyd b. Mes’ade ve İsmail b. Mesud, onlara Bişr, ona Humeyd’in şöyle dediğini rivayet etti: Enes’in zikrettiğine göre halası, bir kız çocuğunun ön dişini kırmıştı. Rasulullah (sav) da kısas yapılmasına hükmetti. Kardeşi Enes b. Nadr “falanca kızın ön dişi kırıldı diye mi, hayır seni hak ile gönderene yemin ederim ki filanca kızın da ön dişi kırılmayacaktır” dedi. Daha öncesinde, dişi kırılan o küçük kızın ailesine, ya affetmelerini ya da diyeti kabul etmelerini istemişlerdi. Ancak halasının kardeşi ve Enes’in Uhud’da şehit düşen amcası yemin edince onlar da affetmeye razı oldular. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Şüphesiz Allah’ın kulları arasından, Allah’a yemin ile and verecek olsa, Allah’ın da yeminini doğru çıkartacağı kimseler vardır" buyurdu.


    Öneri Formu
277818 N004760-2 Nesai, Kasâme, 17-18