حَدَّثَنِى زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا مَرْوَانُ بْنُ مُعَاوِيَةَ الْفَزَارِىُّ أَخْبَرَنَا يَزِيدُ بْنُ كَيْسَانَ عَنْ أَبِى حَازِمٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ أَعْتَمَ رَجُلٌ عِنْدَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم ثُمَّ رَجَعَ إِلَى أَهْلِهِ فَوَجَدَ الصِّبْيَةَ قَدْ نَامُوا فَأَتَاهُ أَهْلُهُ بِطَعَامِهِ فَحَلَفَ لاَ يَأْكُلُ مِنْ أَجْلِ صِبْيَتِهِ ثُمَّ بَدَا لَهُ فَأَكَلَ فَأَتَى رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَذَكَرَ ذَلِكَ لَهُ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"مَنْ حَلَفَ عَلَى يَمِينٍ فَرَأَى غَيْرَهَا خَيْرًا مِنْهَا فَلْيَأْتِهَا وَلْيُكَفِّرْ عَنْ يَمِينِهِ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
1442, M004271
Hadis:
حَدَّثَنِى زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا مَرْوَانُ بْنُ مُعَاوِيَةَ الْفَزَارِىُّ أَخْبَرَنَا يَزِيدُ بْنُ كَيْسَانَ عَنْ أَبِى حَازِمٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ أَعْتَمَ رَجُلٌ عِنْدَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم ثُمَّ رَجَعَ إِلَى أَهْلِهِ فَوَجَدَ الصِّبْيَةَ قَدْ نَامُوا فَأَتَاهُ أَهْلُهُ بِطَعَامِهِ فَحَلَفَ لاَ يَأْكُلُ مِنْ أَجْلِ صِبْيَتِهِ ثُمَّ بَدَا لَهُ فَأَكَلَ فَأَتَى رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَذَكَرَ ذَلِكَ لَهُ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"مَنْ حَلَفَ عَلَى يَمِينٍ فَرَأَى غَيْرَهَا خَيْرًا مِنْهَا فَلْيَأْتِهَا وَلْيُكَفِّرْ عَنْ يَمِينِهِ."
Tercemesi:
Bize Züheyr b. Harb, ona Mervan b. Muaviye el-Fezârî, ona Yezid b. Keysan, ona Ebu Hazim, ona da Ebu Hureyre şöyle haber verdi: Bir adam Peygamber'in (sav) yanında zifiri karanlık basıncaya kadar oturdu. Sonra evine döndü ama çocuklarını uyurken bulmuş. Derken karısı ona yemeğini getirmiş. Adam ise çocuklarından dolayı yemek yememeğe yemîn etmiş. Sonra fikrini değiştirerek yemiş. Bunun üzerine Rasulullah'a (sav) gelerek meseleyi ona anlattı. Rasulullah (sav); "bir kimse bir şeye yemin eder de başkasını ondan daha hayırlı görürse, o (başka) işi yapsın! Yemininden dolayı da kefaret versin" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Eymân 4271, /694
Senetler:
()
Konular:
Sahabe, sünneti sorarak öğrenmeleri
Yargı, keffaret
Yemin, yeminle istenileni vermek
وَحَدَّثَنِى أَبُو الطَّاهِرِ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى مَالِكٌ عَنْ سُهَيْلِ بْنِ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ:
"مَنْ حَلَفَ عَلَى يَمِينٍ فَرَأَى غَيْرَهَا خَيْرًا مِنْهَا فَلْيُكَفِّرْ عَنْ يَمِينِهِ وَلْيَفْعَلْ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
1443, M004272
Hadis:
وَحَدَّثَنِى أَبُو الطَّاهِرِ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى مَالِكٌ عَنْ سُهَيْلِ بْنِ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ:
"مَنْ حَلَفَ عَلَى يَمِينٍ فَرَأَى غَيْرَهَا خَيْرًا مِنْهَا فَلْيُكَفِّرْ عَنْ يَمِينِهِ وَلْيَفْعَلْ."
Tercemesi:
Bize Ebu Tahir, ona Abdullah b. Vehb, ona Malik, ona Süheyl b. Ebu Salih, ona babası, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav); "bir kimse bir şeye yemin eder de başkasını ondan daha hayırlı görürse, hemen yemininden dolayı kefaret versin ve o işi yapsın" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Eymân 4272, /694
Senetler:
()
Konular:
Yargı, keffaret
Yemin, yeminle istenileni vermek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
1447, M004273
Hadis:
وَحَدَّثَنِى زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى أُوَيْسٍ حَدَّثَنِى عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ الْمُطَّلِبِ عَنْ سُهَيْلِ بْنِ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"مَنْ حَلَفَ عَلَى يَمِينٍ فَرَأَى غَيْرَهَا خَيْرًا مِنْهَا فَلْيَأْتِ الَّذِى هُوَ خَيْرٌ وَلْيُكَفِّرْ عَنْ يَمِينِهِ."
Tercemesi:
Bize Züheyr b. Harb, ona Ebu Üveys, ona Abdülaziz b. el-Muttalib, ona Süheyl b. Ebu Salih, ona babası, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav); "bir kimse bir şeye yemin eder de başkasını ondan daha hayırlı görürse hemen o hayırlı işi yapsın; yemininden dolayı da kefaret versin" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Eymân 4273, /694
Senetler:
()
Konular:
Yargı, keffaret
Yemin, yeminle istenileni vermek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
1450, M004274
Hadis:
وَحَدَّثَنِى الْقَاسِمُ بْنُ زَكَرِيَّاءَ حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ مَخْلَدٍ حَدَّثَنِى سُلَيْمَانُ - يَعْنِى ابْنَ بِلاَلٍ - حَدَّثَنِى سُهَيْلٌ فِى هَذَا الإِسْنَادِ [عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ] بِمَعْنَى حَدِيثِ مَالِكٍ "فَلْيُكَفِّرْ يَمِينَهُ وَلْيَفْعَلِ الَّذِى هُوَ خَيْرٌ."
Tercemesi:
Bize el-Kasım b. Zekeriyya, ona Halid b. Mahled, ona Süleyman b. Bilal, ona da Süheyl bu isnadda Malik'in hadisi manasında; "hemen yemininden dolayı kefaret versin ve o hayırlı olan işi yapsın" diye rivayette bulundu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Eymân 4274, /694
Senetler:
()
Konular:
Yargı, keffaret
Yemin, yeminle istenileni vermek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
1453, M004275
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنْ عَبْدِ الْعَزِيزِ - يَعْنِى ابْنَ رُفَيْعٍ - عَنْ تَمِيمِ بْنِ طَرَفَةَ قَالَ جَاءَ سَائِلٌ إِلَى عَدِىِّ بْنِ حَاتِمٍ فَسَأَلَهُ نَفَقَةً فِى ثَمَنِ خَادِمٍ أَوْ فِى بَعْضِ ثَمَنِ خَادِمٍ. فَقَالَ لَيْسَ عِنْدِى مَا أُعْطِيكَ إِلاَّ دِرْعِى وَمِغْفَرِى فَأَكْتُبُ إِلَى أَهْلِى أَنْ يُعْطُوكَهَا. قَالَ فَلَمْ يَرْضَ فَغَضِبَ عَدِىٌّ فَقَالَ أَمَا وَاللَّهِ لاَ أُعْطِيكَ شَيْئًا ثُمَّ إِنَّ الرَّجُلَ رَضِىَ فَقَالَ أَمَا وَاللَّهِ لَوْلاَ أَنِّى سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ:
"مَنْ حَلَفَ عَلَى يَمِينٍ ثُمَّ رَأَى أَتْقَى لِلَّهِ مِنْهَا فَلْيَأْتِ التَّقْوَى." مَا حَنَّثْتُ يَمِينِى.
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Said, ona Cerir, ona Abdülaziz b. Rufey', ona da Temim b. Tarafe şöyle rivayette bulundu:
Adî b. Hatim'e biri gelerek bir hizmetçinin kıymeti yahut hizmetçinin kıymetinin bir kısmı hakkında ondan harçlık istedi. Adî; sende zırhımla miğferimden başka sana verecek bir şey yok; aileme yazayım da onları sana versinler dedi. Fakat adam razı olmadı. Adî de kızdı ve beri bak! Vallahi sana hiçbir şey vermiyorum dedi. Sonra adam razı oldu. Bu sefer Adî beri bak! Vallahi eğer Rasulullah (sav); "bir kimse bir şey yemin eder de sonra Allah için ondan daha makbul bir şey görürse, hemen o makbulü yapsın" buyururken işitmiş olmasaydım yeminimi bozmazdım dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Eymân 4275, /694
Senetler:
()
Konular:
Yargı, keffaret
Yemin, yeminle istenileni vermek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
1455, M004276
Hadis:
وَحَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ مُعَاذٍ حَدَّثَنَا أَبِى حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ عَبْدِ الْعَزِيزِ بْنِ رُفَيْعٍ عَنْ تَمِيمِ بْنِ طَرَفَةَ عَنْ عَدِىِّ بْنِ حَاتِمٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"مَنْ حَلَفَ عَلَى يَمِينٍ فَرَأَى غَيْرَهَا خَيْرًا مِنْهَا فَلْيَأْتِ الَّذِى هُوَ خَيْرٌ وَلْيَتْرُكْ يَمِينَهُ."
Tercemesi:
Bize Ubeydullah b. Muaz, ona babası, ona Şube, ona Abdülaziz b. Rufey', ona Temim b. Tarafe, ona da Adî b. Hatim'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav); "bir kimse bir şeye yemin eder de başkasını ondan daha hayırlı görürse, hemen o hayırlı işi yapsın; yeminini de terk etsin" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Eymân 4276, /695
Senetler:
()
Konular:
Yargı, keffaret
Yemin, yeminle istenileni vermek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
1456, M004277
Hadis:
حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ وَمُحَمَّدُ بْنُ طَرِيفٍ الْبَجَلِىُّ - وَاللَّفْظُ لاِبْنِ طَرِيفٍ - قَالاَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ فُضَيْلٍ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ عَبْدِ الْعَزِيزِ بْنِ رُفَيْعٍ عَنْ تَمِيمٍ الطَّائِىِّ عَنْ عَدِىٍّ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِذَا حَلَفَ أَحَدُكُمْ عَلَى الْيَمِينِ فَرَأَى خَيْرًا مِنْهَا فَلْيُكَفِّرْهَا وَلْيَأْتِ الَّذِى هُوَ خَيْرٌ."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr ve Muhammed b. Tarif el-Becelî, o ikisine Muhammed b. Fudayl, ona A'meş, ona Abdülaziz b. Rufey', ona Temim et-Tâi, ona da Adî'nin riyet ettiğine göre Rasulullah (sav); "biriniz bir şeye yemin eder de ondan daha hayırlısını görürse hemen o yeminin kefaretini versin ve o hayırlı işi yapsın" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Eymân 4277, /695
Senetler:
()
Konular:
Yargı, keffaret
Yemin, yeminle istenileni vermek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
1457, M004278
Hadis:
وَحَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ طَرِيفٍ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ فُضَيْلٍ عَنِ الشَّيْبَانِىِّ عَنْ عَبْدِ الْعَزِيزِ بْنِ رُفَيْعٍ عَنْ تَمِيمٍ الطَّائِىِّ عَنْ عَدِىِّ بْنِ حَاتِمٍ أَنَّهُ سَمِعَ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ ذَلِكَ
["إِذَا حَلَفَ أَحَدُكُمْ عَلَى الْيَمِينِ فَرَأَى خَيْرًا مِنْهَا فَلْيُكَفِّرْهَا وَلْيَأْتِ الَّذِى هُوَ خَيْرٌ"]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Tarif, ona Muhammed b. Fudayl, ona Şeybânî, ona Abdülaziz b. Rufey', ona Temim et-Tâî, ona da Adî b. Hatim şöyle rivayet etti: Adî, Peygamber'i (sav) bunu söylerken işitmiş.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Eymân 4278, /695
Senetler:
()
Konular:
Yargı, keffaret
Yemin, yeminle istenileni vermek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
1458, M004279
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى وَابْنُ بَشَّارٍ قَالاَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ جَعْفَرٍ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ سِمَاكِ بْنِ حَرْبٍ عَنْ تَمِيمِ بْنِ طَرَفَةَ قَالَ سَمِعْتُ عَدِىَّ بْنَ حَاتِمٍ وَأَتَاهُ رَجُلٌ يَسْأَلُهُ مِائَةَ دِرْهَمٍ. فَقَالَ تَسْأَلُنِى مِائَةَ دِرْهَمٍ وَأَنَا ابْنُ حَاتِمٍ وَاللَّهِ لاَ أُعْطِيكَ. ثُمَّ قَالَ لَوْلاَ أَنِّى سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ:
"مَنْ حَلَفَ عَلَى يَمِينٍ ثُمَّ رَأَى خَيْرًا مِنْهَا فَلْيَأْتِ الَّذِى هُوَ خَيْرٌ."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. el-Müsenna ve İbn Beşşâr, o ikisine Muhammed b. Cafer, ona Şube, ona Simak b. Harb, ona Temim b. Tarafe şöyle rivayet etti: Ben Adî b. Hatim'den dinledim. Kendisine yüz dirhem istemek için bir adam gelmişti de ben Hatim'in oğlu olduğum halde benden yüz dirhem istiyorsun ha? Vallahi sana vermiyorum dedi. Sonra şunu ilave etti: Eğer Rasulullah'ı (sav); "bir kimse bir şeye yemin eder de sonra ondan daha hayırlısını görürse hemen o hayırlı işi yapsın" buyururken işitmiş olmasaydım!
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Eymân 4279, /695
Senetler:
()
Konular:
KTB, BORÇ, BORÇLANMA
Yargı, keffaret
Yemin, yeminle istenileni vermek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
1461, M004280
Hadis:
حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ حَاتِمٍ حَدَّثَنَا بَهْزٌ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ حَدَّثَنَا سِمَاكُ بْنُ حَرْبٍ قَالَ سَمِعْتُ تَمِيمَ بْنَ طَرَفَةَ قَالَ سَمِعْتُ عَدِىَّ بْنَ حَاتِمٍ أَنَّ رَجُلاً سَأَلَهُ فَذَكَرَ مِثْلَهُ
[وَأَتَاهُ رَجُلٌ يَسْأَلُهُ مِائَةَ دِرْهَمٍ. فَقَالَ تَسْأَلُنِى مِائَةَ دِرْهَمٍ وَأَنَا ابْنُ حَاتِمٍ وَاللَّهِ لاَ أُعْطِيكَ. ثُمَّ قَالَ لَوْلاَ أَنِّى سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ: "مَنْ حَلَفَ عَلَى يَمِينٍ ثُمَّ رَأَى خَيْرًا مِنْهَا فَلْيَأْتِ الَّذِى هُوَ خَيْرٌ"] وَزَادَ وَلَكَ أَرْبَعُمِائَةٍ فِى عَطَائِى.
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Hatim, ona Behz, ona Şube, ona Simak b. Harb, ona Temim b. Tarafe, ona da Adî b. Hatim, bir adam ondan dilenmiş ve yukarıdaki hadis gibi rivayette bulundu: Benim bahşişim meyanında sana dört yüz (dirhem) var cümlesini de ziyade etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Eymân 4280, /695
Senetler:
()
Konular:
Yargı, keffaret
Yemin, yeminle istenileni vermek