90 Kayıt Bulundu.
Bize İsmail b. Musa es-Süddî, ona Şerik, ona Ebu Ömer, ona da Ebu Cuhayfe şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) namazdayken, yanında zenginlerden bahsedildi. Bir adam “falanın zenginliği atlardadır” dedi. Bir başkası “falanın zenginliği develerdedir” dedi. Diğer birisi “falanın zenginliği koyunlardadır” dedi. Bir başka kişi “falanın zenginliği kölelerdedir” dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) namazın son rükuundan başını kaldırdığında “Allahümme rebbenâ leke’l-hamdü mil’e’s-semâvâti ve mil’e’l-ardi ve mil’e mâ şi’te min şey’in ba’du. Allahümme lâ mâniaa limâ a’tayte, velâ mu’tıye li mâ mena’te ve lâ yenfau ze’l-ceddi minke’l-ceddü - Allah’ım! Ey Rabbimiz! Gökler dolusu, yer dolusu ve dilediğin şey dolusu hamd sana mahsustur. Allah’ım! Senin verdiğine engel yoktur. Vermediğini verecek de yoktur. Hiçbir zenginin zenginliği, Senin katında ona bir fayda sağlayamaz” diye dua etti ve onların dediklerinin doğru olmadığını anlamaları için “el-Cedd” kelimesini uzatarak söyledi."
Açıklama: Elbani bu hadisin zayıf olduğunu, dua kısmının ise sahih olduğunu ifade etmiştir Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: اَ يَنْفَعُ ذَا الْجَدِّ مِنْكَ الْجَدُّ
Harîs (açgözlü), helâl olmayan yoldan kazanç arayan kimsedir.
Açıklama: İlgili kaynakta senet bulunmamaktadır. Başka varyantı bulunmamaktadır.
Bize Huzaî, ona Leys b. Sa'd, ona Said, ona kardeşi Abbad, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle dua ederdi: "Allah'ım dört şeyden: Fayda vermeyen ilimden, ürpermeyen kalpten, doymayan nefisten ve işitilmeyen (dikkate alınmayan) duadan sana sığınırım"
Açıklama: Hadis sahihtir. Abbâd adlı raviden sadece kardeşi Saîd rivâyette bulunmaktadır. İsnad hakkında zikredilen bilgi sadece bundan ibaret olup geri kalan ravilerin sika oldukları belirtilmiştir.
Bize Süveyd b. Said ve Mücahid b. Musa, onlara Mervan b. Muaviye, ona Abdurrahman b. Ebu Şümeyle, ona Seleme b. Ubeydullah b. Mıhsan el-Ensarî, ona da babası (Ubeydullah b. Mihan el-Ensarî) Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletti: "Kim bedenî sağlığı yerinde, bulunduğu yerde güven içinde ve günlük rızkını temin etmiş olarak sabahlarsa, sanki dünya nimetlerinin tamamı ona verilmiş gibidir."
Bize Süveyd b. Said ve Mücahid b. Musa, onlara Mervan b. Muaviye, ona Abdurrahman b. Ebu Şümeyle, ona Seleme b. Ubeydullah b. Mıhsan el-Ensarî, ona da babası (Ubeydullah b. Mihan el-Ensarî) Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletti: "Kim bedenî sağlığı yerinde, bulunduğu yerde güven içinde ve günlük rızkını temin etmiş olarak sabahlarsa, sanki dünya nimetlerinin tamamı ona verilmiş gibidir."
Bize Amr b. Malik ve Mahmud b. Hidaş el-Bağdadî, onlara Mervan b. Muaviye, ona Abdurrahman b. Ebu Şümeyle el-Ensarî, ona Seleme b. Ubeydullah b. Mihsan el-Hatmî, ona da sahabî olan babası (Ubeydullah b. Mihsan el-Ensarî) Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletti: "Kim bedenî sağlığı yerinde, bulunduğu yerde güven içinde ve günlük rızkını temin etmiş olarak sabahlarsa, sanki dünya nimetlerinin tamamı ona verilmiş gibidir." [Tirmizî der ki: Bu hadis hasen-garibtir. Bu hadisi sadece Mervan b. Muaviye’nin rivayetiyle bilmekteyiz. Hadiste geçen “hîzet” kelimesi toplanmış anlamındadır. Aynı şekilde Muhammed b. İsmail, Humeydî vasıtasıyla Mervan b. Muaviye’den bu hadisin bir benzerini rivayet etmiştir. Bu konuda Ebu Derdâ’dan da hadis rivayet edilmiştir.]
Açıklama: Aşağıdaki tarik muallaktır. Müellif ile Amr b. Malik arasında inkıta' vardır.
Bize Musa b. İsmail, ona Cerîr b. Hâzim, ona Hasen, ona da Amr b. Tağlib şöyle söylemiştir: Rasulullah (sav) bir topluluğa mal verdi, diğerlerine de vermedi. Bunun üzerine (o mal vermedikleri) kendisini kınar gibi oldular. Bu gelişme üzerine Rasul-i Ekrem (sav) şöyle buyurdu: "Şüphesiz ben kalplerinde hastalık ve sabırsızlık olduğundan endişe ettiğim birtakım insanlara mal veririm. Bazılarını da Allah'ın kalplerinde yarattığı (fıtrî) hayra ve zenginliğe havale ederim. Amr b. Tağlib de bunlardan biridir." Ravi Amr b. Tağlib 'Rasulullah'ın (sav) bu sözünü kırmızı develerden daha çok sevdim' demiştir. Ebu Asım, Cerîr b. Hâzım'dan yaptığı rivayete şunu eklemiştir: Hasen'in naklettiğine göre Amr b. Tağlib (ra) şöyle söylemiştir: (Bir defasında) Rasulullah'a (sav) (birçok) mal veya esir getirilmişti. Akabinde Rasulullah (sav) onu burada zikredildiği şekilde taksim etti.
Açıklama: Aşağıdaki tarik muallaktır. Müellif ile Dahhak b. Mahled arasında inkıta' vardır.
Bize Musa b. İsmail, ona Cerîr b. Hâzim, ona Hasen, ona da Amr b. Tağlib şöyle söylemiştir: Rasulullah (sav) bir topluluğa mal verdi, diğerlerine de vermedi. Bunun üzerine (o mal vermedikleri) kendisini kınar gibi oldular. Bu gelişme üzerine Rasul-i Ekrem (sav) şöyle buyurdu: "Şüphesiz ben kalplerinde hastalık ve sabırsızlık olduğundan endişe ettiğim birtakım insanlara mal veririm. Bazılarını da Allah'ın kalplerinde yarattığı (fıtrî) hayra ve zenginliğe havale ederim. Amr b. Tağlib de bunlardan biridir." Ravi Amr b. Tağlib 'Rasulullah'ın (sav) bu sözünü kırmızı develerden daha çok sevdim' demiştir. Ebu Asım, Cerîr b. Hâzım'dan yaptığı rivayete şunu eklemiştir: Hasen'in naklettiğine göre Amr b. Tağlib (ra) şöyle söylemiştir: (Bir defasında) Rasulullah'a (sav) (birçok) mal veya esir getirilmişti. Akabinde Rasulullah (sav) onu burada zikredildiği şekilde taksim etti.
Bize Amr b. Malik ve Mahmud b. Hidaş el-Bağdadî, onlara Mervan b. Muaviye, ona Abdurrahman b. Ebu Şümeyle el-Ensarî, ona Seleme b. Ubeydullah b. Mihsan el-Hatmî, ona da sahabî olan babası (Ubeydullah b. Mihsan el-Ensarî) Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletti: "Kim bedenî sağlığı yerinde, bulunduğu yerde güven içinde ve günlük rızkını temin etmiş olarak sabahlarsa, sanki dünya nimetlerinin tamamı ona verilmiş gibidir." [Tirmizî der ki: Bu hadis hasen-garibtir. Bu hadisi sadece Mervan b. Muaviye’nin rivayetiyle bilmekteyiz. Hadiste geçen “hîzet” kelimesi toplanmış anlamındadır. Aynı şekilde Muhammed b. İsmail, Humeydî vasıtasıyla Mervan b. Muaviye’den bu hadisin bir benzerini rivayet etmiştir. Bu konuda Ebu Derdâ’dan da hadis rivayet edilmiştir.]
Bize Amr b. Malik ve Mahmud b. Hidaş el-Bağdadî, onlara Mervan b. Muaviye, ona Abdurrahman b. Ebu Şümeyle el-Ensarî, ona Seleme b. Ubeydullah b. Mihsan el-Hatmî, ona da sahabî olan babası (Ubeydullah b. Mihsan el-Ensarî) Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletti: "Kim bedenî sağlığı yerinde, bulunduğu yerde güven içinde ve günlük rızkını temin etmiş olarak sabahlarsa, sanki dünya nimetlerinin tamamı ona verilmiş gibidir." [Tirmizî der ki: Bu hadis hasen-garibtir. Bu hadisi sadece Mervan b. Muaviye’nin rivayetiyle bilmekteyiz. Hadiste geçen “hîzet” kelimesi toplanmış anlamındadır. Aynı şekilde Muhammed b. İsmail, Humeydî vasıtasıyla Mervan b. Muaviye’den bu hadisin bir benzerini rivayet etmiştir. Bu konuda Ebu Derdâ’dan da hadis rivayet edilmiştir.]