Öneri Formu
Hadis Id, No:
2285, M004553
Hadis:
حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ مَنْصُورٍ وَهَنَّادُ بْنُ السَّرِىِّ قَالاَ حَدَّثَنَا ابْنُ الْمُبَارَكِ عَنْ مُوسَى بْنِ عُقْبَةَ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَطَعَ نَخْلَ بَنِى النَّضِيرِ وَحَرَّقَ وَلَهَا يَقُولُ حَسَّانُ وَهَانَ عَلَى سَرَاةِ بَنِى لُؤَىٍّ حَرِيقٌ بِالْبُوَيْرَةِ مُسْتَطِيرُ وَفِى ذَلِكَ نَزَلَتْ "(مَا قَطَعْتُمْ مِنْ لِينَةٍ أَوْ تَرَكْتُمُوهَا قَائِمَةً عَلَى أُصُولِهَا)" الآيَةَ.
Tercemesi:
Bize Said b. Mansur ve Hennâd b. Serî, o ikisine İbn Mübarek, ona Musa b. Ukbe, ona Nafi', ona da İbn Ömer şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) Benî Nazîr'in hurmalığını kesti (ve ağaçlarını) yaktı. (Bundan dolayı) Hassan (b. Sabit) Lüey oğulları (olan Kureyş) ileri gelenlerine Büveyre'nin kasıp kavuran yangını cız dahi etmemiştir şeklinde bir şiir söylemiş ve "hurma ağaçlarından, herhangi birini kesmeniz veya olduğu gibi bırakmanız" ayeti bu hususta inmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4553, /742
Senetler:
()
Konular:
Savaş, Hukuku
وَحَدَّثَنَا سَهْلُ بْنُ عُثْمَانَ أَخْبَرَنِى عُقْبَةُ بْنُ خَالِدٍ السَّكُونِىُّ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ عَنْ نَافِعٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ قَالَ:
"حَرَّقَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم نَخْلَ بَنِى النَّضِيرِ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2287, M004554
Hadis:
وَحَدَّثَنَا سَهْلُ بْنُ عُثْمَانَ أَخْبَرَنِى عُقْبَةُ بْنُ خَالِدٍ السَّكُونِىُّ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ عَنْ نَافِعٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ قَالَ:
"حَرَّقَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم نَخْلَ بَنِى النَّضِيرِ."
Tercemesi:
Bize Sehl b. Osman, ona Ukbe b. Halid es-Sekûnî, ona Ubeydullah, ona Nafi', ona da Abdullah b. Ömer şöyle rivayet etmiştir:
"Rasulullah (sav) Benî Nazîr hurmalığını yakmıştır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4554, /743
Senetler:
()
Konular:
Savaş, Hukuku
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2551, M004593
Hadis:
وَحَدَّثَنِى أَبُو الطَّاهِرِ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى حَفْصُ بْنُ مَيْسَرَةَ عَنْ مُوسَى بِهَذَا الإِسْنَادِ. هَذَا الْحَدِيثَ وَحَدِيثُ ابْنُ جُرَيْجٍ أَكْثَرُ وَأَتَمُّ.
Tercemesi:
Bize Ebu Tahir, ona Abdullah b. Vehb, ona Hafs b. Meysere, ona da Musa bu isnad ile söz konusu hadisi rivayet etmiştir. İbn Cüreyc hadisi (içerik bakımından) daha zengin (ekser) ve daha tamdır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4593, /752
Senetler:
()
Konular:
Ganimet, taksim edilmesi, miktarları
Savaş, Hukuku
Savaş, Hukuku, çocuk, yaşlı, kadın vs. öldürülmemesi
وَحَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ حَدَّثَنَا ابْنُ نُمَيْرٍ حَدَّثَنَا هِشَامٌ قَالَ قَالَ أَبِى فَأُخْبِرْتُ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ:
"لَقَدْ حَكَمْتَ فِيهِمْ بِحُكْمِ اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2563, M004599
Hadis:
وَحَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ حَدَّثَنَا ابْنُ نُمَيْرٍ حَدَّثَنَا هِشَامٌ قَالَ قَالَ أَبِى فَأُخْبِرْتُ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ:
"لَقَدْ حَكَمْتَ فِيهِمْ بِحُكْمِ اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ."
Tercemesi:
Bize Ebu Küreyb, ona İbn Nümeyr, ona Hişam, ona da babası (Urve b. Zübeyr) şöyle rivayet etmiştir: Bana bildirildiğine göre Rasulullah (sav); "onlar hakkında Allah'ın (ac) hükmü ile hükmettin" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4599, /753
Senetler:
()
Konular:
Savaş, Hukuku
Yargı, hakemlik, bir olayı çözmek için
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2801, M004685
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَإِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ كِلاَهُمَا عَنْ حَاتِمِ بْنِ إِسْمَاعِيلَ عَنْ جَعْفَرِ بْنِ مُحَمَّدٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ يَزِيدَ بْنِ هُرْمُزَ أَنَّ نَجْدَةَ كَتَبَ إِلَى ابْنِ عَبَّاسٍ يَسْأَلُهُ عَنْ خِلاَلٍ. بِمِثْلِ حَدِيثِ سُلَيْمَانَ بْنِ بِلاَلٍ غَيْرَ أَنَّ فِى حَدِيثِ حَاتِمٍ وَإِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لَمْ يَكُنْ يَقْتُلُ الصِّبْيَانَ فَلاَ تَقْتُلِ الصِّبْيَانَ إِلاَّ أَنْ تَكُونَ تَعْلَمُ مَا عَلِمَ الْخَضِرُ مِنَ الصَّبِىِّ الَّذِى قَتَلَ. وَزَادَ إِسْحَاقُ فِى حَدِيثِهِ عَنْ حَاتِمٍ وَتُمَيِّزَ الْمُؤْمِنَ فَتَقْتُلَ الْكَافِرَ وَتَدَعَ الْمُؤْمِنَ.
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve İshak b. İbrahim, o ikisine Hatim b. İsmail, ona Cafer b. Muhammed, ona babası (Muhammed el-Bakır), ona da Yezid b. Hürmüz, Necde'nin, İbn Abbas'a (mektup) yazıp bazı şeyler hakkında sordu sorduğu (ile alakalı hadisi) Süleyman b. Bilal rivayetine benzer şekilde aktarmıştır. Ancak Hatim'in rivayetinde; Rasulullah (sav) çocukları öldürmezdi. Sen de çocukları öldürme! Yalnız, Hızır'ın öldürdüğü çocuğa dair bilginin (sende) olması durumunda (öldür) ifadesi vardır. İshak, Hâtim'den aktardığı rivayetinde; mümini ayırt edip kafiri öldürürsün ve mümini de bırakırsın bilgisi bulunmaktadır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4685, /777
Senetler:
()
Konular:
Savaş, Hukuku
Savaş, Hukuku, çocuk, yaşlı, kadın vs. öldürülmemesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2805, M004687
Hadis:
وَحَدَّثَنَاهُ عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ بِشْرٍ الْعَبْدِىُّ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ أُمَيَّةَ عَنْ سَعِيدِ بْنِ أَبِى سَعِيدٍ عَنْ يَزِيدَ بْنِ هُرْمُزَ قَالَ كَتَبَ نَجْدَةُ إِلَى ابْنِ عَبَّاسٍ. وَسَاقَ الْحَدِيثَ بِمِثْلِهِ.
[قَالَ أَبُو إِسْحَاقَ حَدَّثَنِى عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ بِشْرٍ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بِهَذَا الْحَدِيثِ بِطُولِهِ.]
Tercemesi:
Bize Abdurrahman b. Bişr el-Abdi, ona Süfyan, ona İsmail b. Ümeyye, ona Said b. Ebu Said, ona da Yezid b. Hürmüz, Necde'nin, İbn Abbas'a (mektup) yazdığı (ile alakalı) rivayet etmiş ve hadisi (önceki hadisin) benzeri şekilde sevk etmiştir.
[Ebu İshak şöyle demiştir: Bana Abdurrahman b. Bişr, bu hadisi Süfyan kanalıyla uzunca aktarmıştır.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4687, /777
Senetler:
()
Konular:
Savaş, Hukuku
Savaş, Hukuku, çocuk, yaşlı, kadın vs. öldürülmemesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2809, M004689
Hadis:
وَحَدَّثَنِى أَبُو كُرَيْبٍ حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ حَدَّثَنَا زَائِدَةُ حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ الأَعْمَشُ عَنِ الْمُخْتَارِ بْنِ صَيْفِىٍّ عَنْ يَزِيدَ بْنِ هُرْمُزَ قَالَ كَتَبَ نَجْدَةُ إِلَى ابْنِ عَبَّاسٍ. فَذَكَرَ بَعْضَ الْحَدِيثِ وَلَمْ يُتِمَّ الْقِصَّةَ كَإِتْمَامِ مَنْ ذَكَرْنَا حَدِيثَهُمْ.
Tercemesi:
Bize Ebu Küreyb, ona Ebu Üsame, ona Zaide, ona Süleyman el-A'meş, ona Muhtar b. Sayfî, ona da Yezid b. Hürmüz, Necde'nin, İbn Abbas'a (mektup) yazdığını nakledip hadisin bir kısmını rivayet etmiş ve (fakat) rivayetlerini kaydettiğimiz raviler gibi kıssayı tamamen zikretmemiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4689, /778
Senetler:
()
Konular:
Ehl-i beyt
Savaş, Hukuku
Savaş, Hukuku, çocuk, yaşlı, kadın vs. öldürülmemesi
Yargı, miras Hukuku
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2803, M004686
Hadis:
وَحَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى عُمَرَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ إِسْمَاعِيلَ بْنِ أُمَيَّةَ عَنْ سَعِيدٍ الْمَقْبُرِىِّ عَنْ يَزِيدَ بْنِ هُرْمُزَ قَالَ:
"كَتَبَ نَجْدَةُ بْنُ عَامِرٍ الْحَرُورِىُّ إِلَى ابْنِ عَبَّاسٍ يَسْأَلُهُ عَنِ الْعَبْدِ وَالْمَرْأَةِ يَحْضُرَانِ الْمَغْنَمَ هَلْ يُقْسَمُ لَهُمَا وَعَنْ قَتْلِ الْوِلْدَانِ وَعَنِ الْيَتِيمِ مَتَى يَنْقَطِعُ عَنْهُ الْيُتْمُ وَعَنْ ذَوِى الْقُرْبَى مَنْ هُمْ فَقَالَ لِيَزِيدَ اكْتُبْ إِلَيْهِ فَلَوْلاَ أَنْ يَقَعَ فِى أُحْمُوقَةٍ مَا كَتَبْتُ إِلَيْهِ اكْتُبْ إِنَّكَ كَتَبْتَ تَسْأَلُنِى عَنِ الْمَرْأَةِ وَالْعَبْدِ يَحْضُرَانِ الْمَغْنَمَ هَلْ يُقْسَمُ لَهُمَا شَىْءٌ وَإِنَّهُ لَيْسَ لَهُمَا شَىْءٌ إِلاَّ أَنْ يُحْذَيَا وَكَتَبْتَ تَسْأَلُنِى عَنْ قَتْلِ الْوِلْدَانِ وَإِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لَمْ يَقْتُلْهُمْ وَأَنْتَ فَلاَ تَقْتُلْهُمْ إِلاَّ أَنْ تَعْلَمَ مِنْهُمْ مَا عَلِمَ صَاحِبُ مُوسَى مِنَ الْغُلاَمِ الَّذِى قَتَلَهُ وَكَتَبْتَ تَسْأَلُنِى عَنِ الْيَتِيمِ مَتَى يَنْقَطِعُ عَنْهُ اسْمُ الْيُتْمِ وَإِنَّهُ لاَ يَنْقَطِعُ عَنْهُ اسْمُ الْيُتْمِ حَتَّى يَبْلُغَ وَيُؤْنَسَ مِنْهُ رُشْدٌ وَكَتَبْتَ تَسْأَلُنِى عَنْ ذَوِى الْقُرْبَى مَنْ هُمْ وَإِنَّا زَعَمْنَا أَنَّا هُمْ فَأَبَى ذَلِكَ عَلَيْنَا قَوْمُنَا."
Tercemesi:
Bize İbn Ebu Ömer, ona Süfyan, ona İsmail b. Ümeyye, ona Said el-Makburî, ona da Yezid b. Hürmüz şöyle rivayet etmiştir:
"Necde b. Amir el-Harûrî, İbn Abbas'a (mektup) yazıp ona köle ve kadının ganimete ortak edilmeleri (meselesi) hakkında onlara pay verilip verilmeyeceğine, çocukların öldürülmesine, yetimlerin yetimlik çağının ne zaman biteceğine ve yakınlık sahibi (Zü'l-kurbâ) kimselerin kimler olduğuna dair soru sordu. (İbn Abbas) Yezid'e; ona yaz! Onda ahmaklık olmasa kendisine yazmazdım! Kadın ve kölenin ganimete katılıp katılmayacağına, onlara bir pay verilip verilmeyeceğine dair bana soru sorup yazmışsın. Gerçek şu ki, hediye dışında onlara ganimet payı yoktur! Çocukların öldürülmesine dair bana soru sorup yazmışsın. Rasulullah (sav) onları öldürmedi. Sen de onları öldürme. Yalnız, Musa'nın arkadaşının öldürdüğü çocuğa dair bildiğini onlar hakkında bilmen durumunda (öldürebilirsin)! Yetimin yetimlik çağının ne zaman biteceğini bana sorup yazmışsın. Gerçek şu ki, buluğ çağına erene ve kendisinde olgunluk görülene dek yetimlik çağı son bulmaz. Yakınlık sahibi (Zü'l-kurbâ) kimselerin kimler olduklarını bana sorup yazmışsın. Biz, onların bizler olduğunu söylüyoruz. Kavmimiz ise bu konuda bize katılmıyor dedi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4686, /777
Senetler:
()
Konular:
Ganimet, taksim edilmesi, miktarları
Savaş, Hukuku
Savaş, Hukuku, çocuk, yaşlı, kadın vs. öldürülmemesi
Yetim,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2813, M004691
Hadis:
وَحَدَّثَنَا عَمْرٌو النَّاقِدُ حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ هَارُونَ حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ حَسَّانَ بِهَذَا الإِسْنَادِ نَحْوَهُ.
Tercemesi:
Bize Amr en-Nakıd, ona Yezid b. Harun, ona da Hişam b. Hassan bu isnad ile benzeri şekilde nakilde bulunmuştur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Cihâd ve's-Siyer 4691, /778
Senetler:
()
Konular:
Savaş, Hukuku
Savaş, Hukuku, çocuk, yaşlı, kadın vs. öldürülmemesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
3449, M004998
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ يُونُسَ حَدَّثَنَا زُهَيْرٌ حَدَّثَنَا أَبُو الزُّبَيْرِ عَنْ جَابِرٍ ح
وَحَدَّثَنَاهُ يَحْيَى بْنُ يَحْيَى أَخْبَرَنَا أَبُو خَيْثَمَةَ عَنْ أَبِى الزُّبَيْرِ عَنْ جَابِرٍ قَالَ بَعَثَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَأَمَّرَ عَلَيْنَا أَبَا عُبَيْدَةَ نَتَلَقَّى عِيرًا لِقُرَيْشٍ وَزَوَّدَنَا جِرَابًا مِنْ تَمْرٍ لَمْ يَجِدْ لَنَا غَيْرَهُ فَكَانَ أَبُو عُبَيْدَةَ يُعْطِينَا تَمْرَةً تَمْرَةً - قَالَ - فَقُلْتُ كَيْفَ كُنْتُمْ تَصْنَعُونَ بِهَا قَالَ نَمَصُّهَا كَمَا يَمَصُّ الصَّبِىُّ ثُمَّ نَشْرَبُ عَلَيْهَا مِنَ الْمَاءِ فَتَكْفِينَا يَوْمَنَا إِلَى اللَّيْلِ وَكُنَّا نَضْرِبُ بِعِصِيِّنَا الْخَبَطَ ثُمَّ نَبُلُّهُ بِالْمَاءِ فَنَأْكُلُهُ قَالَ وَانْطَلَقْنَا عَلَى سَاحِلِ الْبَحْرِ فَرُفِعَ لَنَا عَلَى سَاحِلِ الْبَحْرِ كَهَيْئَةِ الْكَثِيبِ الضَّخْمِ فَأَتَيْنَاهُ فَإِذَا هِىَ دَابَّةٌ تُدْعَى الْعَنْبَرَ قَالَ قَالَ أَبُو عُبَيْدَةَ مَيْتَةٌ ثُمَّ قَالَ لاَ بَلْ نَحْنُ رُسُلُ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَفِى سَبِيلِ اللَّهِ وَقَدِ اضْطُرِرْتُمْ فَكُلُوا قَالَ فَأَقَمْنَا عَلَيْهِ شَهْرًا وَنَحْنُ ثَلاَثُ مِائَةٍ حَتَّى سَمِنَّا قَالَ وَلَقَدْ رَأَيْتُنَا نَغْتَرِفُ مِنْ وَقْبِ عَيْنِهِ بِالْقِلاَلِ الدُّهْنَ وَنَقْتَطِعُ مِنْهُ الْفِدَرَ كَالثَّوْرِ - أَوْ كَقَدْرِ الثَّوْرِ - فَلَقَدْ أَخَذَ مِنَّا أَبُو عُبَيْدَةَ ثَلاَثَةَ عَشَرَ رَجُلاً فَأَقْعَدَهُمْ فِى وَقْبِ عَيْنِهِ وَأَخَذَ ضِلَعًا مِنْ أَضْلاَعِهِ فَأَقَامَهَا ثُمَّ رَحَلَ أَعْظَمَ بَعِيرٍ مَعَنَا فَمَرَّ مِنْ تَحْتِهَا وَتَزَوَّدْنَا مِنْ لَحْمِهِ وَشَائِقَ فَلَمَّا قَدِمْنَا الْمَدِينَةَ أَتَيْنَا رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَذَكَرْنَا ذَلِكَ لَهُ فَقَالَ:
"هُوَ رِزْقٌ أَخْرَجَهُ اللَّهُ لَكُمْ فَهَلْ مَعَكُمْ مِنْ لَحْمِهِ شَىْءٌ فَتُطْعِمُونَا." قَالَ فَأَرْسَلْنَا إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِنْهُ فَأَكَلَهُ.
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Yunus, ona Züheyr, ona Ebu Zübeyr, ona Cabir; (T)
Bize Yahya b. Yahya, ona Ebu Hayseme, ona Ebu Zübeyr, ona da Cabir şöyle haber verdi: Rasulullah (sav) bizi gönderdi üzerimize de Ebu Ubeyde'yi kumandan tayin etti. Kureyşin bir kervanı üe karşılaşacaktık. Bize azık olarak bir dağarcık kuru hurma verdi başkasını bulamadı. Ebu Ubeyde bize birer hurma yeriyordu. (Ebu Zübeyr) diyor ki: Ben bununla ne yapıyordunuz diye sordum. Onu çocuğun emdiği gibi emiyor; sonra üzerine su içiyorduk. Bu bize o gün geceye kadar yetiyordu. Bir de sopalarımızla selem ağacını yaprağını silkiyor sonra onu su ile ıslatarak yiyorduk -dedi- (ve devamla) şunları söyledi: Deniz boyuna gittik derken denizin boyunda bize yüksek kum tepesi şeklinde bir şey yükseldi. Ona vardık. Bir de ne görelim. Balina denilen hayvan! Ebu Ubeyde; bu iaşedir dedi. Sonra; hayır. Biz Rasulullah'ın (sav) elçileriyiz ve Allah yolundayız, siz muztar da kaldınız. Bimaenaleyh yeyin dedi. Artık onun yanında bir ay kaldık. Üç yüz kişi idik. Hatta semizledik. Vallahi kendimizi onun gözünün içinden testilerle iç yağı aldığımızı görmüşümdür. Ondan öküz gibi (yahut öküz kadar) parçalar kesiyorduk. Gerçekten Ebu Ubeyde bizden on üç kişi alarak bu hayvanın gözünün içine oturttu. Onun kaburgalarından bir kaburga alarak dikti. Sonra beraberimizdeki en büyük deveyi semerledi ve deve onun altından geçti. Onun etinden et haşlamaları yaptık. Medine'ye geldiğimiz vakit. Rasulullah'a (sav) giderek onu kendisine anlattık da "o Allah'ın sizin için çıkardığı bir rızıktır. Yanınızda onun etinden bir şey yar mı, bize de tattırın" buyurdu. Bunun üzerine Rasulullah'a (sav) ondan bir parça gönderdik, O da yedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Sayd ve'z-zebâih ve mâ yü'kelü mine'l-hayevân 4998, /824
Senetler:
()
Konular:
Avlanma, deniz avları
Cihad, seriyyeye katılmak
Kültürel Hayat, yemek kültürü
Rızık, Rızık, Rızıklanma
Sahabe, ictihadı
Savaş, Hukuku
Savaş, ve Barış
Yönetici, tenkit edilmesi, hakaret edilmesi vs.