وَالَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ سَنُدْخِلُهُمْ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الأَنْهَارُ خَالِدِينَ فِيهَا أَبَدًا وَعْدَ اللّهِ حَقًّا وَمَنْ أَصْدَقُ مِنَ اللّهِ قِيلاً

İman eden ve iyi işler yapanları, içinde ebedî kalmak üzere, zemininden ırmaklar akan cennetlere koyacağız. Allah, (bu söylenenleri) hak bir söz olarak vâdetti. Söz verme ve onu tutma bakımından kim Allah'tan daha doğru olabilir?

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Nisâ 4/122, /

إِنَّ اللَّهَ يُدْخِلُ الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ جَنَّاتٍ تَجْرِي مِن تَحْتِهَا الْأَنْهَارُ يُحَلَّوْنَ فِيهَا مِنْ أَسَاوِرَ مِن ذَهَبٍ وَلُؤْلُؤًا وَلِبَاسُهُمْ فِيهَا حَرِيرٌ

Muhakkak ki Allah, iman edip iyi davranışlarda bulunanları, zemininden ırmaklar akan cennetlere kabul eder. Bunlar orada altın bileziklerle ve incilerle bezenirler. Orada giyecekleri ise ipektir.

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Hac 22/23, /

وَمَنْ يَأْتِهِ مُؤْمِنًا قَدْ عَمِلَ الصَّالِحَاتِ فَأُوْلَئِكَ لَهُمُ الدَّرَجَاتُ الْعُلَى

Kim de iyi davranışlarda bulunmuş bir mümin olarak O'na varırsa, üstün dereceler işte sırf bunlar içindir.

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Tâhâ 20/75, /

مَن كَفَرَ فَعَلَيْهِ كُفْرُهُ وَمَنْ عَمِلَ صَالِحًا فَلِأَنفُسِهِمْ يَمْهَدُونَ

Kim inkâr ederse, inkârı kendi aleyhine olur. İyi işler yapanlara gelince, onlar da kendileri için (cennetteki yerlerini) hazırlamış olurlar.

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Rûm 30/44, /

هَذَا مَا تُوعَدُونَ لِكُلِّ أَوَّابٍ حَفِيظٍ

İşte size vâd edilen cennet! Ki o, daima Allah'a yönelen,(O'nun buyruklarını) koruyan,

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Kâf 50/32, /

إِلَّا أَصْحَابَ الْيَمِينِ

Ancak sağdakiler başka.

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Müddessir 74/39, /

فِي جَنَّاتٍ يَتَسَاءلُونَ

Onlar cennetler içinde sorarlar.

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Müddessir 74/40, /

عَنِ الْمُجْرِمِينَ

Günahkârların durumunu:

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Müddessir 74/41, /

مَا سَلَكَكُمْ فِي سَقَرَ

"Sizi şu yakıcı ateşe sokan nedir?" diye

• Kur'an Kur'an-ı Kerim Müddessir 74/42, /

حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ عُثْمَانَ بْنِ سَعِيدِ بْنِ كَثِيرِ بْنِ دِينَارٍ الْحِمْصِىُّ حَدَّثَنَا أَبِى حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ عِرْقٍ سَمِعْتُ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ بُسْرٍ يَقُولُ قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « طُوبَى لِمَنْ وَجَدَ فِى صَحِيفَتِهِ اسْتِغْفَارًا كَثِيرًا » .

• İbn Mâce Sünen-i İbn Mâce Edeb 57, /612