Giriş

Bize Muhammed b. Kesîr, ona Süfyân, ona Ma’bed b. Halid el-Kaysî, ona da Hârise b. Vehb el-Huzâ’î'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Size cennetlikleri haber vereyim mi? Zayıf ve mütevazı kişilerdir. Yemin etseler, Allah onları yeminlerinde sadık çıkarır. Size cehennemlikleri haber vereyim mi? Katı ve sert, mal biriktiren ve cimrilik yapan, kibirli kimselerdir."


    Öneri Formu
20584 B006071 Buhari, Edeb, 61

Bize Ahmed b. Abde ed-Dabbî, ona Hammad b. Zeyd, ona Eyyûb, ona Ebu Osman en-Nehdî, ona da Ebu Musa el-Eş'arî rivayet etmiş ve şöyle demiştir: Hz. Peygamber'le (sav) birlikte yürüyordum Ensardan birinin bahçesine girdi ve tuvalet ihtiyacını karşıladı. Ardından bana, "Ey Ebu Musa! Kapıya dikkat et de hiç kimse izinsiz yanıma gelmesin." dedi. Derken bir adam gelip kapıyı çaldı. "Kim o?" diye sordum. "Ebu Bekir." diye cevap verdi. "Ya Rasulallah! Bu gelen Ebu Bekir'dir. Yanınıza gelmek için izin istiyor." dedim. "Ona izin ver ve kendisini Cennet'le müjdele!" buyurdu. Ebu Bekir içeri girdi ve kendisini Cennet'le müjdeledim. Sonra başka bir adam geldi ve kapıyı çaldı. "Kim o?" diye sordum. "Ömer." diye cevap verdi. "Ya Rasulallah! Bu gelen Ömer'dir. Yanınıza gelmek için izin istiyor." dedim. "Ona kapıyı aç ve kendisini Cennet'le müjdele!" buyurdu. Ben de kapıyı açtım ve kendisini Cennet'le müjdeledim. Ardından bir başka adam daha geldi. Kapıyı çaldı. "Kim o?" dedim. "Osman." diye cevap verdi. "Ya Rasulallah! Bu gelen Osman'dır. Yanınıza gelmek için izin istiyor." dedim. "Ona kapıyı aç ve başına gelecek bir musibet karşısında kendisini Cennet'le müjdele!" buyurdu. Ebu İsa (Tirmizi) şöyle dedi: Bu, hasen sahih bir hadistir. Bu hadis, Ebu Osman en-Nehdî yoluyla bir çok kişiden rivayet edilmiştir. Bu konuda Cabir (b. Abdullah) (ra) ve (Abdullah) b. Ömer'den de (r. anhümâ) rivayet bulunmaktadır.


    Öneri Formu
21887 T003710 Tirmizi, Menâkıb, 18

Bize Said b. Ebu Meryem, ona Ebu Gassân, ona Ebu Hâzim, ona da Sehl b. Sa'd şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber'in (sav) de bulunduğu bir gazvede, Müslümanlar için çok yararlılıklar gösteren bir adam vardı. Peygamber ona doğru baktı ve "Her kim cehennem ehlinden bir kimseye bakmak isterse, şu adama baksın!" buyurdu. Bu söz üzerine oradaki topluluktan bir kimse, o adamın arka­sından gitti. Adam hâlâ müşriklere en ağır darbeleri indirmekteydi. Nihayet yaralandı ve ölümünü hızlandırmak istedi. Hemen kılıcının sivri tarafını göğsünün ortasına koydu ve üzerine yüklendi. Kılıcın ucu iki omzunun arasından dışarı çıktı. Onu takip edip gözetleyen adam süratle Hz. Peygamber'in (sav) yanı­na döndü ve "Şehâdet ederim ki, Sen Allah'ın resulüsün!" dedi. Rasûlullah: "Bu şehâdetin sebebi nedir?" diye sordu. Adam: Filan kimse için "Cehennem ehlinden olan bir kimseye bak­mak isteyen, şu adama baksın" demiştiniz. Halbuki o kişi, aramızda bu savaşta müslümânlara en fazla fayda verenlerden biriydi. Bu sözünüzden, ben onun bu hal üzere (savaşıp cihad ederken) ölmeyeceğini anladım ve onu takip ettim. Yaralanınca ölümünü hızlandırmak istedi ve intihar etti' dedi. Hz. Peygamber (sav): "Şübhesiz bir kul, cehennem ehlinin amelini işler halbuki o cennet ehlindendir. Yine bir kul da cennet ehlinin amelini işler ama cehennemlik olur. Ameller ancak sonuçları ile değerlendirilir" buyurdu.


    Öneri Formu
24345 B006607 Buhari, Kader, 5

Bize Muhammed b. Müsennâ, ona Gunder, ona Şu’be, ona Mabed b. Halid, ona da Hârise b. Vehb'in rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Size cennetlikleri haber vereyim mi? Zayıf ve insanların zayıf gördüğü kişilerdir. Yemin etseler, Allah onları yeminlerinde sadık çıkarır. Size cehennemlikleri haber vereyim mi? Mal biriktiren ve cimrilik yapan, Katı ve sert, kibirli kimselerdir."


    Öneri Formu
24452 B006657 Buhari, Eymân ve'n-Nuzûr, 9

İman edip iyi davranışlarda bulunanlara, içinden ırmaklar akan cennetler olduğunu müjdele! O cennetlerdeki bir meyveden kendilerine rızık olarak yedirildikçe: Bundan önce dünyada bize verilenlerdendir bu, derler. Bu rızıklar onlara (bazı yönlerden dünyadakine) benzer olarak verilmiştir. Onlar için cennette tertemiz eşler de vardır. Ve onlar orada ebedî kalıcılardır.


    Öneri Formu
53040 KK2/25 Bakara, 2, 25

İman edip güzel işler yapanlara gelince, imanları sebebiyle Rableri onlara kılavuz olup kendilerini altlarından ırmaklar akan nimet dolu cennetlerde ağırlar.


    Öneri Formu
54175 KK10/9 Yûnus, 10, 9

Bize Hâşim, ona Süleyman, ona Sabit, ona da Enes b. Malik şöyle rivayet etmiştir: (Ey iman edenler! Sesinizi Peygamberin sesinden fazla yükseltmeyin; birbirinize bağırdığınız gibi ona bağırmayın. Yoksa yaptığınız iyilikler mahvolur gider de farkına bile varmazsınız.) -Hucurat, 2- ayeti indiğinde sesi gür olan Sabit b. Kays b. Şemmâs "ben sesi, Allah Rasulü'nün (sav) sesinden daha yüksek çıkan biriyim, amelim boşa gitti. Ben cehennemliğim" dedi ve üzüntülü bir şekilde evinde oturdu (dışarı çıkmadı). Allah Rasulü (sav) onun yokluğunun farkına varıp soruşturdu. toplumdan bazı kişiler onun yanına varıp "Allah Rasulü (sav) seni soruyor, ne oldu sana" dediler. Sabit "ben sesi, Allah Rasulü'nün (sav) sesinden daha gür ve yüksek çıkan biriyim, amelim boşa gitti ve ben cehennemliğim" dedi. Gelip Hz. Peygamber'e (sav) durumu bildirdiler. Hz. Peygamber "aksine o cennetliktir" buyurdu. Enes der ki: "Biz onu aramızda yürürken görüyor ve onun cennetlik olduğunu biliyorduk. Yemâme günü olunca hezimete uğrar gibi olduk. Sabit b. Kays b. Şemmâs geldi, kokulu yağlar süründü, kefenini giydi ve 'size denk düşmanın karşısında kaçışınız ne kötü' dedi. Sonra öldürülene kadar savaştı."


    Öneri Formu
60364 HM012426 İbn Hanbel, III, 137


    Öneri Formu
22498 N002591 Nesai, Zekât, 86

Bize İsmail, ona Mâlik, ona Amr b. Yahya el-Mâzinî, ona babası (Yahya b. Umare), ona da Ebu Said el-Hudrî'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Cennetlikler cennete, cehennemlikler de cehenneme girdikten sonra Yüce Allah ‘Kimin kalbinde bir hardal tanesi ağırlığınca iman varsa onu (ateşten) çıkarınız’ diye emreder. Bunun üzerine bu kimseler simsiyah kesilmiş oldukları halde çıkarılıp Hayâ (veya Hayat) nehri içine atılırlar ve orada sel uğrağında kalan yabani otların tohumları nasıl (hızlıca) yerden biterse öylece biterler. Görmez misin, bunlar sapsarı olarak ve iki tarafa salınarak (ne güzel) sürerler." [Vüheyb’in Amr’dan nakline göre kelime “hayat” şeklindedir. Ve o “hardal tanesi ağırlığınca iman” cümlesini, “hardal tanesi ağırlığınca hayır” şeklinde nakletmiştir.]


    Öneri Formu
666 B000022 Buhari,İman,15


    Öneri Formu
22737 D003575 Ebu Davud, Kada' (Akdiye), 2