Giriş

Bana Abdurrahman b. Bişr el-Abdî, ona Yahya b. Said, ona Hişâm, ona Katâde, ona Mutarrif, ona İyâz b. Hımâr, Rasulullah'ın (sav) bir gün hutbe irad ettiğini söyledi ve hadisi nakletti: Buna göre Rasulullah (sav) bir gün hitabında şunları söyledi: "Muhakkak ki Rabbim (cc) bana öğrettiklerinden bilmediklerinizi bugün size öğretmemi emretti. Kullarıma verdiğim her mal helaldir. Ben kullarımın hepsini Hanif/Müslüman olarak yarattım. Ancak şeytanlar onlara gelip onları dinlerinden saptırarak hakkında delil indirmediğim ve benim helal kıldığım şeyi haram kıldılar ve bana ortak koşmalarını onlara emrettiler. Sonra Allah (cc) yeryüzü ehline baktı, onların Arabına ve Acemine şiddetle buğzetti. Yalnız Ehl-i kitaptan bir takım kişiler hariç! (Allah buyurdu:) Ben seni ancak imtihan edeyim ve seninle başkalarını imtihan edeyim diye gönderdim. Sana suyun silip yıkayamayacağı bir kitap indirdim. Onu uyurken, uyanıkken okursun. Gerçekten Allah bana Kureyş'i yakmamı emretti. Ben: Ya Rabbi! O zaman benim başımı ezip onu bir ekmeğe çevirirler, dedim. Onlar seni nasıl çıkardılarsa sen de onları yurtlarından çıkar. Onlara savaş aç ki, savaşta senle savaşarak sana yardım edelim. Onlara karşı harcama yap ki, biz de sana lütuf ve ihsanda bulunalım! Sen bir ordu gönder ki, biz de onun beş katını gönderelim! Sana itaat edenlerle birlikte isyan edenlere karşı savaş" buyurdu. Sonra şöyle devam etti: "Cennetlikler üç kısımdır: 1- Güç ve kuvvet sahibi, adaletli, insanlara iyilikte bulunan ve başarılı olanlar, 2- Tüm Müslümanlara ve akrabalara karşı ince kalpli, merhametli kişi, 3- İffetli, çoluk çocuk sahibi infakı seven fakir kişi. Cehennemlikler ise beş kısımdır : 1- Mal ve aile edinmeyen, size tabi olarak içinizde bulunan, haram işlemeye zaafı olan kişiler, 2- Tamahkarlığı gizli olmayan, kapısını çaldığı kimseye hainlik eden kişi, 3- Akşam-sabah ailen ve malın hakkında seni aldatmaya çalışan kişi, 4- Cimri ve yalancı kişi, 5- Çok ahlaksız kişi." Ebu Ğassân hadisinde: "Onlara karşı harcama yap ki, biz de sana lütuf ve ihsanda bulunalım" cümlesini rivayet etmedi. Ve ravi hadisi naklederek sonunda şöyle söylemiştir: Yahya, Şu'be'den, o Katâde'den o da Mutar­rif'ten bu hadisi nakletmiştir.


    Öneri Formu
14252 M007209 Müslim, Cennet ve Sıfât'u Naîmihâ ve Ehlihâ, 63

Bize Osman b. Ebu Şeybe el-Absî, ona Cerir, ona A'meş, ona Ebu Salih, ona da Ebu Said'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah (ac), “ey Adem” dedi. Adem “emret, buyur, hayır senin elindedir” dedi. Allah “Cehennem topluluğunu çıkar” dedi. Adem “cehennem topluluğu da ne kadardır?” dedi. Allah “her bin kişiden dokuz yüz doksan dokuz kişi” dedi. İşte bu an, küçüğün yaşlandığı, her hamilenin çocuğunu düşürdüğü, sarhoş olmadıkları halde insanları sarhoş olarak gördüğün andır. Ancak Allah'ın azabı çetindir” buyurdu." Râvî der ki: Bu sözler ashaba ağır geldi ve “ey Allah'ın Rasulü, o (bin kişiden biri olan) adam hangimiz?” diye sordu. Hz. Peygamber (sav) "sevinin, Yecüc ve Mecüc'den bin, sizden bir kişi" buyurdu. Ardından "canımı kudretinde bulundurana ant olsun ki siz cennetliklerin dört biri olursunuz diye umut ediyorum" dedi. Biz de Allah'a hamd edip tekbir getirdik. Sonra "canımı kudretinde bulundurana ant olsun ki siz cennetliklerin üçte biri olursunuz diye umut ediyorum" buyurdu. Biz de Allah'a hamd edip tekbir getirdik. Ardından "canımı kudretinde bulundurana ant olsun ki siz cennetliklerin yarısı olursunuz diye umut ediyorum. Zira sizin diğer ümmetlere kıyasla misaliniz siyah öküzün derisindeki beyaz kıl veya eşeğin ön ayağındaki bere gibidir" buyurdu.


    Öneri Formu
1558 M000532 Müslim, İman, 379

Bize Yahya b. Bukeyr, ona Leys, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona Enes b. Malik, ona da Ebu Zer'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Ben Mekke’de iken evimin tavanı açıldı. Cebrail inerek göğsümü açtı. Sonra onu Zemzem suyu ile yıkadı. Sonra hikmet ve iman ile dolu altından bir leğen getirdi. Onun içindekileri benim göğsüme boşalttıktan sonra göğsümü kapattı. Sonra elimi tutup beni dünya semasına yükseltti. Ben dünya semasına gelince Cebrail semanın bekçisine “aç”, dedi. O “kim” diye sordu. Cebrail “bu Cebrail’dir” dedi. Bekçi “yanında kimse var mı?” dedi. Cebrail “evet, Muhammed (sav) var”, dedi. Bekçi “”ona davet gönderildi mi?” dedi. Cebrail “evet” dedi. Kapıyı açınca biz de dünya semasının üstüne çıktık. İki tarafında da karartılar bulunan, sağına baktığı zaman gülen, soluna baktığı zaman ağlayan, oturmakta olan bir adam gördük. O adam “salih Nebi’ye ve salih evlada merhaba” dedi. Ben Cebrail’e: “bu kim?” dedim. Cebrâil “o Âdem’dir. Sağ ve sol tarafındaki bu karartılar ise onun evlatlarının ruhlarıdır. Bunların sağda bulunanları cennetlikler, sol tarafında bulunanları ise cehennemliklerdir. Bundan dolayı sağ tarafına baktığı vakit güler, sol tarafına doğru bakınca ağlar” dedi. Nihayet beni ikinci semaya yükseltti. Bekçisine “aç” dedi. Bekçisi de birincisinin dediğinin aynısını ona söyledi ve sonra kapıyı açtı." Enes der ki: (Ebu Zer) Hz. Peygamber'in (sav), semalarda Âdem, İdris, Musa, İsa ve İbrahim (Allah’ın salat ve selamları üzerlerine olsun) ile karşılaştığını söyledi ancak konumlarının nasıl olduğunu zikretmedi. Sadece, Âdem’i dünya semasında, İbrahim’i de altıncı semada gördüğünü zikretti. Enes der ki: “Cebrail, Nebi (sav) ile birlikte İdris’in yanından geçince İdris “salih Nebi’ye ve salih kardeşe merhaba” dedi. Rasulullah (sav) "Ben “bu kim?” dedim. Cebrail “bu İdris’tir” dedi. Sonra Musa’nın yanından geçtik. O da “salih Nebi’ye ve salih kardeşe merhaba” dedi. Ben “bu kim?” dedim. Cebrail “bu Musa’dır” dedi. Sonra İsa’nın yanından geçtim. O da “salih kardeşe ve salih Nebi’ye merhaba” dedi. Ben “bu kim?” dedim. O “bu İsa’dır” dedi. Sonra İbrahim’in yanından geçtim. O da “salih Nebi’ye ve salih evlada merhaba” dedi. Ben “bu kim?” dedim. O “bu İbrahim’dir (as)” dedi." İbn Şihab der ki: Bana İbn Hazm, ona da İbn Abbas ve Ebu Habbe el-Ensarî'nin haber verdiğine göre Nebi (sav) şöyle buyurmuştur: "Sonra beni alıp yükselttiler. Hatta kalemlerin cızırtısını duyacağım bir yüksekliğe kadar çıktım." İbn Hazm ile Enes b. Malik der ki: Nebi (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah ümmetime elli vakit namaz farz kıldı. Ben de bu farz ile birlikte döndüm. Musa’nın yanından geçerken o “Allah senin için ümmetine neyi farz kıldı” dedi. Ben “elli vakit namaz farz kıldı” dedim. O “Rabb'ine dön, şüphesiz senin ümmetinin buna gücü yetmez” dedi. Ben de Rabbime döndüm yarısını kaldırdı. Musa’nın yanına geri geldiğimde “yarısını kaldırdı” dedim. O “Rabbine dön, çünkü senin ümmetinin (buna) gücü yetmez” dedi. Ben de Rabbime müracaat edince, o kalanın yarısını da kaldırdı. Ona geri geldiğimde yine “Rabbine dön, senin ümmetinin buna gücü yetmez” dedi. Ben de ona müracaat ettim. Rabbim “Onlara, elli vaktin değerinde olan beş vakti farz kıldım. Söz benim katımda değişikliğe uğramaz” dedi. Musa’nın yanına döndüğümde bana “Rabb'ine müracaat et” dedi. Ben de “Rabbimden hayâ ettim” dedim. Sonra Cebrail beni Sidretü’l müntehâ’ya kadar alıp götürdü. Onu mahiyetlerini bilemediğim renkler bürüdü. Sonra beni cennete soktular. Cennette sıra sıra dizilmiş inciler vardı, toprağı da miskti."


    Öneri Formu
2454 B000349 Buhari, Salat, 1

Bize Yahya b. Said, ona Hişâm, ona Katâde, ona Mutarrif, ona İyaz b. Hımâr'ın söylediğine göre Hz. Peygamber (sav) bir gün hutbede şöyle hitap etti: "Muhakkak ki Rabbim (cc) bana öğrettiklerinden bilmediklerinizi bugün size öğretmemi emretti. Kullarıma verdiğim her mal helaldir. Ben kullarımın hepsini Hanif/Müslüman olarak yarattım. Ancak şeytanlar onlara gelip onları dinlerinden saptırarak hakkında delil indirmediğim ve benim helal kıldığım şeyi haram kıldılar ve bana ortak koşmalarını onlara emrettiler. Sonra Allah (cc) yeryüzü ehline baktı, onların Arabına ve Acemine şiddetle buğzetti. Yalnız Ehl-i kitaptan bir takım kişiler hariç! (Allah buyurdu:) Ben seni ancak imtihan edeyim ve seninle başkalarını imtihan edeyim diye gönderdim. Sana suyun silip yıkayamayacağı bir kitap indirdim. Onu uyurken, uyanıkken okursun. Gerçekten Allah bana Kureyş'i yakmamı emretti. Ben: Ya Rabbi! O zaman benim başımı ezip onu bir ekmeğe çevirirler, dedim. Onlar seni nasıl çıkardılarsa sen de onları yurtlarından çıkar. Onlara savaş aç ki, savaşta senle savaşarak sana yardım edelim. Onlara karşı harcama yap ki, biz de sana lütuf ve ihsanda bulunalım! Sen bir ordu gönder ki, biz de onun beş katını gönderelim! Sana itaat edenlerle birlikte isyan edenlere karşı savaş, buyurdu. Cennetlikler üç kısımdır : 1- Güç ve kuvvet sahibi, adaletli, insanlara iyilikte bulunan ve başarılı olanlar, 2- Tüm Müslümanlara ve akrabalara karşı ince kalpli, merhametli kişi, 3- İffetli, infakı seven fakir kişi. Cehennemlikler ise beş kısımdır : 1- Mal ve aile edinmeyen, size tabi olarak içinizde bulunan, haram işlemeye zaafı olan kişiler, 2- Tamahkarlığı gizli olmayan, kapısını çalana hainlik eden kişi, 3- Akşam-sabah ailen ve malın hakkında seni aldatmaya çalışan kişi, 4- Cimri ve yalancı kişi, 5- Çok ahlaksız kişi."


    Öneri Formu
65638 HM017623 İbn Hanbel, IV, 162

Bize Ahmed b. Meni', ona İsmail b. İbrahim, ona Eyyüb (es-Sahtiyânî), ona Ebu Reca el-Utâridî (İmran b. Milhân), ona da (Abdullah) b. Abbas (r.anhüma), Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Cennete baktım Cennettekilerin çoğunluğunun fakirler olduğunu gördüm; Cehenneme baktım cehennemdekilerin çoğunluğunun kadınlar olduğunu gördüm."


    Öneri Formu
14942 T002602 Tirmizi, Sıfatü Cehennem, 11

Bize Ebu Velid, ona Selm b. Zerîr, ona Ebu Recâ, ona da İmran b. Husayn (r.anhuma) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu haber vermiştir: "Cenneti gördüm, halkının çoğunluğu fakirlerdi, cehennemi gördüm, halkının çoğunluğu kadınlardı." [Eyyûb ve Avf bu hadisin rivayetinde Ebu Recâ'ya mutabaat etmiştir.] [Yine Sahr ve Hammâd b. Necîh, bu hadisi Ebu Recâ'dan, o da İbn Abbâs'tan rivayet etmiştir.]


    Öneri Formu
23761 B006449 Buhari, Rikâk, 16

Bize Saîd b. Ufeyr, ona Leys, ona Ukayl, ona İbn Şihâb, ona Saîd b. Müseyyeb, ona da Ebu Hureyre (ra) şöyle demiştir: Hu­zurunda bulunduğumuz bir sırada Rasulullah (sav) bize "Ben uyurken kendimi cennette gördüm. O sırada bir kadın bir köşkün yanında abdest almakta idi. Ben 'Bu köşk kimindir?' diye sordum. Onlar 'Ömer b. Hattâb'ın' dediler. Ben Ömer'in kıskançlığını hatırladım ve hemen yüzümü çevirdim" buyurdu. Bunun üzerine Ömer ağlayarak “ey Allah'ın Rasulü, sana karşı mı kıskançlık edeceğim” dedi.


    Öneri Formu
27631 B007023 Buhari, Ta'bîr, 31

Bize Yahya b. Bükeyr, ona Leys, ona Ukayl, ona İbn Şihâb, ona Saîd b. Müseyyeb, ona da Ebu Hureyre (ra) şöyle demiştir: Hu­zurunda bulunduğumuz bir sırada Rasulullah (sav) bize "Ben uyurken kendimi cennette gördüm. O sırada bir kadın bir köşkün yanında abdest almakta idi. Ben 'Bu köşk kimindir?' diye sordum. Onlar 'Ömer'indir' dediler. Ben Ömer'in kıskançlığını hatırladım ve hemen yüzümü çevirdim" buyurdu. Bunun üzerine Ömer ağlayarak “ey Allah'ın Rasulü, sana karşı mı kıskançlık edeceğim” dedi.


    Öneri Formu
27638 B007025 Buhari, Ta'bîr, 32

Bize Ebu Velid, ona Selm b. Zerîr, ona Ebu Recâ, ona da İmran b. Husayn Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu haber vermiştir: "Cenneti gördüm, halkının çoğunluğu fakirlerdi, cehennemi gördüm, halkının çoğunluğu kadınlardı."


    Öneri Formu
32534 B003241 Buhari, Bed'ü'l-Halk, 8

Bize İshak b. Nasr, ona Ebu Usame, ona A'meş, ona Ebu Salih, ona da Ebu Said'in (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah (ac), “ey Adem” dedi. Adem “emret, buyur, hayır senin elindedir” dedi. Allah “Cehennem topluluğunu çıkar” dedi. Adem “cehennem topluluğu da ne kadardır?” dedi. Allah “her bin kişiden dokuz yüz doksan dokuz kişi” dedi. İşte bu an, küçüğün yaşlandığı, her hamilenin çocuğunu düşürdüğü, sarhoş olmadıkları halde insanları sarhoş olarak gördüğün andır. Ancak Allah'ın azabı çetindir” buyurdu." Ashab “ey Allah'ın Rasulü, o (bin kişiden) biri hangimiz?” diye sordu. Hz. Peygamber (sav) "sevinin, Yecüc ve Mecüc'den bin, sizden bir kişi" buyurdu. Ardından "canımı kudretinde bulundurana ant olsun ki siz cennetliklerin dört biri olursunuz diye umut ediyorum" dedi. Biz de Allah'a hamd edip tekbir getirdik. Sonra "canımı kudretinde bulundurana ant olsun ki siz cennetliklerin üçte biri olursunuz diye umut ediyorum" buyurdu. Biz de Allah'a hamd edip tekbir getirdik. Ardından "canımı kudretinde bulundurana ant olsun ki siz cennetliklerin yarısı olursunuz diye umut ediyorum. Zira siz diğer ümmetlere kıyasla ancak beyaz öküzün derisindeki siyah kıl veya siyah öküzün derisindeki beyaz kıl kadarsınız" buyurdu.


    Öneri Formu
32838 B003348 Buhari, Ehadisü'l-Enbiya, 7