Giriş

Bize Ebû Âmir, ona Hişâm b. Sa'd, ona Zeyd b. Eslem, ona Atâ b. Yesâr, ona da Zeyd b. Halid el-Cühenî'nin (ra) rivâyet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle dedi: "Her kim güzelce abdest alır, sonra da hatasız iki rekât namaz kılarsa, Allah onun geçmiş günahlarını bağışlar."


Açıklama: mütabileriyle sahihtir.

    Öneri Formu
64365 HM017180 İbn Hanbel, IV, 116

Bize Ebu Âmir, ona Yezîd b. Yezîd b. Câbir, ona Hâlid b. Laclâc, ona da Abdurrahman b. Âiş, ona da Sahabede bazıları şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) bir sabah yanımıza çıktı. Yüzü parlak, gönlü huzurlu, sevinçliydi. Biz 'Ey Allah’ın Rasulü, bugün seni ne kadar neşeli ve yüzü nurlu görüyoruz' dedik, şöyle buyurdu: Beni (böyle olmaktan) ne alıkoyabilir ki! Bu gece Rabbim bana en güzel surette geldi ve 'Ey Muhammed!' buyurdu. Ben 'Buyur Rabbim, emrine amadeyim' dedim. 'Mele-i a'lâ (Yüce Melekler Topluluğu) hangi konuda çekişiyor?' buyurdu. 'Bilmiyorum, ey Rabbim' dedim. Bunu iki veya üç kez sordu. Sonra avuçlarını iki omzumun arasına koydu; serinliğini göğsümde hissettim. Bunun üzerine göklerde ve yerde ne varsa bana ayan oldu. Sonra Hz. Peygamber (sav) 'İşte böylece, kesin iman edenlerden olsun diye, İbrahim’e göklerin ve yerin melekûtunu gösterdik.' [En'âm, 6/75] ayetini okudu. Ardından şöyle buyurdu: Rabbim bana 'Ey Muhammed,Mele-i a'lâ (Yüce Melekler Topluluğu) hangi konuda çekişiyor?' buyurdu. Ben 'Kefaretler konusunda' dedim. 'Kefaretler nedir?' buyurdu. Ben 'Cemaatle namaza yürüyerek gitmek, Namazlardan sonra mescitte oturmak, zorluklara rağmen abdesti tam almak. Kim bunları yaparsa hayır üzere yaşar, hayır üzere ölür ve günahlarından annesinin kendisini doğurduğu gün gibi arınmış olur. Dereceler ise şunlardır: Güzel söz söylemek, selamı yaymak, yemek yedirmek, insanlar uykuda iken gece namazı kılmak' dedim. Rabbim bana 'Ey Muhammed! Namaz kıldığında şöyle dua et' buyurdu: Allah’ım! Senden iyi şeyleri yapmayı, kötü şeyleri terk etmeyi, miskinleri sevmeyi ve tevbemi kabul etmeni dilerim. Eğer kulların arasında bir fitne dilersen, beni fitneye düşürmeden yanına al."


Açıklama: Izdıraptan dolayı isnadı zayıftır. Bu daha önce İbn Abbas'ın 3484. numaralı rivayetinde açıklanmıştır.

    Öneri Formu
65724 HM016738 İbn Hanbel, IV, 66

Bize Kuteybe (b. Saîd), ona Abdülaziz b. Muhammed, ona da Alâ (b. Abdurrahman b. Yakub) benzer bir şekilde rivayet etmiştir. Kuteybe rivayet ettiği hadiste, 'İşte sizin ribatınız budur, işte sizin ribatınız budur, işte sizin ribatınız budur.' ifadesini üç kere tekrar etmiştir. [Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: 'Bu konuda Ali, Abdullah b. Amr, İbn Abbas, Abîde -Ubeyde olarak da söylenir- b. Amr, Âişe, Abdurrahman b. Â'iş el-Hadramî ve Enes'ten nakledilen rivayetler de vardır.' Ebu İsa (Tirmizî): 'Ebu Hureyre'nin bu konudaki hadisi, hasen-sahih'tir. Alâ' b. Abdurahman, İbn Yakub el-Cühenî (el-Hurakî) adlı kişidir; hadis âlimlerine göre sika bir ravidir.' demiştir.]


Açıklama: Hadiste geçen "ribat" kelimesi, bir vaktin namazını mescidde kıldıktan sonra bir sonraki namaz vaktinin gelmesini arzulamak ve böylece tüm vakit namazlarını mescidde kılmak anlamına gelmektedir. Bk. İbn Abdilber, el-İstizkâr, II, 303.

    Öneri Formu
9481 T000052 Tirmizi, Tahare, 39

Bize Yahya b. Yahya, ona Malik, ona Ebu Bekir'in mevlası Sümey, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Şayet insanlar ezan okumak ile ilk saftaki fazileti bilselerdi bunlara ulaşmak için kura çekmekten başka yol olmasaydı, mutlaka kura çekerlerdi. Namazı ilk vaktinde kılmanın faziletini bilselerdi, bunun için yarışırlardı. Yatsı ve sabah namazlarındaki fazileti bilselerdi, emekleyerek dahi olsa namaza giderlerdi."


    Öneri Formu
3573 M000981 Müslim, Salât, 129

Bize Ali b. Hucr, ona İsmail b. Cafer, ona Alâ b. Abdurrahman, ona babası (Abdurrahman b. Yakub), ona da Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Beş vakit namaz ve diğer cumaya kadar kıldığı cuma (namazı), büyük günahlar işlenmediği sürece, aralarında işlediği günahlara kefarettir." [Tirmizî şöyle demiştir: Bu konuda Câbir, Enes ve Hanzala el-Esediyye'den de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: Ebu Hureyre'nin bu hadisi, hasen-sahih bir hadistir.]


    Öneri Formu
11162 T000214 Tirmizi, Salat, 46

Bize Ebû Abdullah el-Hafız ile Ebû Saîd b. Ebî Amr, onlara Ebû'l-Abbas Muhammed b. Yakub, ona Ahmed b. Abdülcebbâr, ona ona Ebû Muâviye, ona el-A'meş, ona Ebû Salih, ona da Ebû Hureyre Rasûlullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu haber verdi: “İnsanın cemâatle kıldığı namazın sevâbı, evinde ve dükkânında tek başına kıldığı namazın sevâbından 25 kat daha fazladır. Çünkü insan, abdestini güzelce alır, sonra sadece namaz gâyesiyle evinden çıkıp câmiye giderse, camiye girinceye kadar attığı her adımdan dolayı bir derecesi yükseltilir ve bir günahı silinir. Camiye girince de, namazı beklediği müddetçe namazda sayılır. Namazgâhta bulunduğu müddetçe de, kimseye eziyet vermediği ve abdesti bozulmadığı müddetçe melekler; ‘Allah’ım, ona merhamet eyle! Allah’ım, onu bağışla!’ diye duâ ederler." Bu hadîsi Buhârî ve Müslim, Müsedded'den rivâyet ettiler. Ayrıca Müslim rivâyetin tamamını Ebû Bekir b. Ebî Şeybe vasıtasıyla Ebû Muâviye'den de rivâyuet etti.


    Öneri Formu
141801 BS005030 Beyhaki, Sünenü'l Kübra, III, 89

Bize Ebû’l-Hasan Ali b. Muhammed el-Mukriî, ona el-Hasan b. Muhammed b. İshak, ona Yusuf b. Yakub, ona Ebû’r-Rabî’ ez-Zehrânî, ona İsmail b. Cafer, ona Ebû Abdullah el-Hafız, ona Ebû’n-Nadr, ona Muhammed b. Nuaym, ona Kuteybe b. Saîd, ona İsmail b. Cafer, ona el-Alâ’, ona babası, ona da Ebû Hureyre (ra), Rasûlullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: “Cenâb-ı Hakk’ın hataları sildiği ve dereceleri yükselttiği amelleri size haber vereyim mi?” “- Buyur, ey Allah’ın Rasûlü” dediler. Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: “Zor zamanlarda da abdesti tam olarak almak, camilere giderken çok adım atmak, bir namazı kıldıktan sonra diğer namazı beklemek. İşte sizin ribatınız (nöbet beklemeniz) budur!” Bunu Müslim Sahîh’inde Kuteybe ve diğerlerinden rivayet eder.


    Öneri Formu
141804 BS005033 Beyhaki, Sünenü'l Kübra, III, 90

Bize Bağdat’ta Ebû’l-Hüseyin b. Bişrân, ona Ebû Cafer Muhammed b. Amr er-Rezzâz, ona Ahmed b. Abdulcebbâr, ona Ebû Muâviye, ona el-A’meş, ona Ebû Salih, ona da Ebû Hureyre (ra), Rasûlullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu haber verdi: “Kim güzelce abdest alır, sonra Cuma’ya gider, öne doğru yaklaşır, susar ve hatibi dinlerse, o Cuma’dan gelecek Cuma’ya kadar, ayrıca üç gün de ilave olarak işlediği (küçük günahları) bağışlanır. Fakat camde çakıl taşlarıyla oynasa bile lağiv yapmış olur.” Bunu Müslim Sahîh’inde Yahya b. Yahya ve diğerleri vasıtasıyla Ebû Muâviye’den rivayet eder. Bu rivayet, abdest almanın Cuma gününün guslüne yeterli olacağına delalet etmektedir.


    Öneri Formu
142672 BS005915 Beyhaki, Sünenü'l Kübra, III, 321

Bize Ebû Abdullah el-Hafız ile Ebû Saîd b. Ebî Amr, onlara Ebû'l-Abbas Muhammed b. Yakub, ona Ahmed b. Abdülcebbâr, ona ona Ebû Muâviye, ona el-A'meş, ona Ebû Salih, ona da Ebû Hureyre Rasûlullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu haber verdi: “İnsanın cemâatle kıldığı namazın sevâbı, evinde ve dükkânında tek başına kıldığı namazın sevâbından 25 kat daha fazladır. Çünkü insan, abdestini güzelce alır, sonra sadece namaz gâyesiyle evinden çıkıp câmiye giderse, camiye girinceye kadar attığı her adımdan dolayı bir derecesi yükseltilir ve bir günahı silinir. Camiye girince de, namazı beklediği müddetçe namazda sayılır. Namazgâhta bulunduğu müddetçe de, kimseye eziyet vermediği ve abdesti bozulmadığı müddetçe melekler; ‘Allah’ım, ona merhamet eyle! Allah’ım, onu bağışla!’ diye duâ ederler." Bu hadîsi Buhârî ve Müslim, Müsedded'den rivâyet ettiler. Ayrıca Müslim rivâyetin tamamını Ebû Bekir b. Ebî Şeybe vasıtasıyla Ebû Muâviye'den de rivâyuet etti.


    Öneri Formu
285938 BS005030-2 Beyhaki, Sünenü'l Kübra, III, 89


    Öneri Formu
288976 BS005033-2 Beyhaki, Sünenü'l Kübra, III, 90