308 Kayıt Bulundu.
Bize Müsedded, ona Halid b. Abdullah, ona Amr b. Yahya, ona da babası (Yahya b. Umare) şöyle rivayet etmiştir: "Abdullah b. Zeyd, su kabından ellerine su döktü ve ellerini yıkadı. Sonra ağzını ve burnunu her defasında birer avuç su vererek üçer kez yıkadı veya temizledi. Ardından kollarını dirseklerine kadar ikişer kez yıkadı. Sonra başını, önünden arkasına doğru mesh etti. Ayaklarını da ayak bileklerine kadar yıkadı ve 'Hz. Peygamber'in (sav) abdesti işte böyleydi.' dedi."
Bize Abdülaziz b. Yahya el-Harrânî, ona Muhammed b. Seleme, ona Muhammed b. İshak, ona Muhammed b. Talha b. Yezid b. Rukâne, ona Ubeydullah el-Havlani, ona da İbn Abbas şöyle nakletmiştir: "Bir gün Ali b. Ebî Tâlib bulunduğum yere geldi, o sırada kendisi abdest bozmuş idi. Hemen su istedi. Biz de ona içinde su bulunan bir kap getirip önüne koyduk. Bana, Ey İbn Abbas! Rasulullah'ın (sav) nasıl abdest aldığını sana göstereyim mi? dedi. Ben de evet göster, dedim. Bunun üzerine önce kaptan eline su dökerek elini yıkadı. Sonra sağ elini suya daldırıp onunla sol elini yıkadı. Sonra da bileklerine kadar iki elini yıkadı. Sonra ağzına ve burnuna su verdi. Sonra iki elini birden kaba daldırıp su ile doldurarak yüzüne çarptı. Sonra baş parmaklarını kulaklarının iç kısımlarına soktu. İkinci ve üçüncü yıkayışında da aynı şeyi yaptı. Sonra sağ eliyle bir avuç su alıp yüzünden su akabilecek şekilde alnına döktü. Sonra kollarını dirsekleriyle beraber üçer kere yıkadı. Sonra başını ve kulaklarının dış kısmını mesh etti. Sonra ellerini suya daldırdı, bir avuç su aldı ayağına döktü; ayağında nalın (ayakkabı) vardı, bu yüzden ayağını su ile ovaladı. Sonra diğer ayağına da aynı şeyi yaptı. Ayağında ayakkabısı varken mi bunları yaptı? diye sordum. Evet, ayakkabısı varken, dedi. Sonra tekrar, ayakkabısıyla mı böyle yaptı? diye sordum. Evet! Ayakkabısıyla dedi. Tekrar, ayakkabısıyla mı böyle yaptı? diye sordum. Evet! Ayakkabısıyla dedi." [Ebu Davud şöyle: İbn Cüreyc'in Şeybe'den rivayeti de Hz. Ali'nin rivayetine benzemektedir. Ancak Haccac b. Muhammed'in İbn Cüreyc'ten rivayet ettiği hadiste, başını bir defa mesh etti denilirken, İbn Vehb'in, İbn Cüreyc'ten rivayet ettiği hadiste, üç defa meshetti denilmektedir.]
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Malik, ona Amr b. Yahya el-Mâzinî, ona da babasını (Yahya b. Umare) şöyle rivayet etmiştir: "Bir adam Amr b. Yahya'nın dedesi olan Abdullah b. Zeyd'e, 'Rasûlullah'ın (sav) nasıl abdest aldığını bana gösterebilir misin?' diye sordu. Abdullah b. Zeyd, 'Evet gösterebilirim' diye cevap verdi ve kendisine su getirilmesini istedi. Ellerine su döküp iki kez ellerini yıkadı. Sonra ağzına ve burnuna üçer kez su verip temizledi. Ardından üç kez yüzünü yıkadı. Sonra kollarını dirseklerine kadar ikişer kez yıkadı. Akabinde iki eliyle başını, önünden arkasına doğru sıvazlayarak mesh etti. Bunu yaparken ellerini kafasının ön kısmından başlayarak ensesine kadar götürdü ve tekrar ellerini başını mesh etmeye başladığı noktaya kadar geri götürdü. Ardından ayaklarını yıkadı."
Bize İbrahim, ona Salih b. Keysan ona İbn Şihab, ona Urve, ona da Humran şöyle rivayet etmiştir: Osman abdest aldıktan sonra 'Size bir hadis rivayet edeyim mi? Şu âyet olmasaydı onu size rivayet etmezdim' dedi. Ardından şöyle devam etti: Ben Rasulullah'ı (sav) şöyle buyururken işittim: "Güzelce abdest alıp namazını kılan bir kimsenin, kıldığı o namaz ile kılacağı bir sonraki namaz arasında işlediği günahlar bağışlanır." Urve, Osman'ın kastettiği âyetin (İndirdiğimiz açık delilleri gizleyenler...) (Bakara 2/159) âyeti olduğunu söylemiştir.
Bize Musa, ona Vüheyb, ona Amr, ona da babası (Yahya b. Umare) şöyle rivayet etti: "Amr b. Ebu Hasan'ı, Abdullah b. Zeyd'e, Hz. Peygamber'in (sav) nasıl abdest aldığını sorarken görmüştüm. Bunun üzerine Abdullah b. Zeyd bir kap su istedi ve Hz. Peygamber'in (sav) nasıl abdest aldığını onlara göstermek için abdest aldı. Abdest alırken ellerine su döktü ve üç kez yıkadı. Sonra kabın içine elini daldırarak ağzına ve burnuna üçer avuç su verip temizledi. Ardından tekrar elini kaba daldırıp su alarak yüzünü üç kez yıkadı. Sonra yine elini kabın içine daldırıp su aldı ve dirseklerine kadar kollarını ikişer kez yıkadı. Tekrar elini kabın içine daldırdı, iki elini kafasının ön kısmından arka kısmına kadar bir kez sıvazlayarak başını mesh etti. Sonra bileklerine kadar ayaklarını yıkadı."
Bize Amr b. Ali, ona Abdülvehhab, ona Yahyâ b. Saîd, ona Sa'd b. İbrahim, ona Nafi' b. Cübeyr b. Mut'im, ona Urve b. Muğire b. Şube ona da Muğire b. Şube şöyle rivayet etti: "Kendisi bir yolculukta Hz. Peygamber'le (sav) birlikteydi. Bir ara Hz. Peygamber (sav) tuvalet ihtiyacını gidermek için biraz uzaklaştı. Geri döndüğünde Muğire su döküyor, Hz. Peygamber (sav) abdest alıyordu. Abdest alırken yüzünü ve kollarını yıkadı. Başını ve mestlerini de mesh etti."
Bize Harun b. Maruf, ona İbn Vehb, ona Cerîr b. Hâzim, ona Katade b. Diame, ona da Enes b. Malik şöyle demiştir: Bir adam abdest almış ve ayağında tırnak büyüklüğünde bir yeri yıkamamış olduğu halde Hz. Peygamber'in (sav) yanına gelmişti. Rasulullah (sav) ona şöyle dedi: "Dön, abdestini güzel bir şekilde al!" [Ebû Davud şöyle dedi: Bu hadis, Cerîr b. Hâzim rivayetiyle maruf değildir. Bu hadisi Cerîr'den sadece İbn Vehb rivayet etmiştir. Hadîsi Ma'kıl b. Ubeydullah el-Cezerî, Ebu Zübeyr'den, o da Cabir'den, o da Hz. Ömer'den ve o da Hz. Peygamber'den (İbn Vehb rivayetinin) benzerini rivayet etmiştir. (Bu rivayete göre) Rasulullah (sav), "dön abdestini güzel bir şekilde al" demiştir.]
Bize Hayve b. Şurayh, ona Bakiyye, ona Bahîr b. Sa'd, ona Halid, ona da Hz. Peygamber'in (sav) ashabından biri şöyle demiştir: "Hz. Peygamber (sav), ayağının üstünde dirhem miktarı su değmemiş kuru bir yer bulunduğu halde namaz kılan bir adam gördü, ona abdestini ve namazını iade etmesini emretti."
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Malik, ona Musa b. Ukbe ona da İbn Abbas'ın mevlası Küreyb, Üsame b. Zeyd'den onu şöyle derken işittiğini nakletmiştir: Rasulullah (sav) Arafat'tan ayrılıp dağ yoluna vardığında bineğinden inip tuvalet ihtiyacını giderdi. Sonra hafif bir abdest aldı. Ben kendisine 'Ey Allah'ın Rasûlü! Namaz?' deyince "Namaz ileride kılınacak." buyurdu ve bineğine bindi. Müzdelife'ye vardığında bineğinden indi ve güzelce abdest aldı. Namaz için kâmet getirildi ve akşam namazını kıldı. Ardından herkes develerini yerlerine çökertti. Sonra yatsı namazı için kamet getirildi. Rasulullah (sav) yatsıyı kıldı. Akşam ile yatsı arasında herhangi bir namaz kılmadı.
Bize İsmail, ona Malik, ona Mahrame b. Süleyman, ona da İbn Abbas'ı âzâtlısı Küreyb'in rivayet ettiğine göre; İbn Abbas, bir gece Rasûlullah'ın (sav) eşi ve kendisinin teyzesi olan Meymune'nin yanında kalmıştı. (İbn Abbas o geceyi şöyle anlatmıştır:) "Ben başımı yastığın enine koyarak uzandım. Rasûlullah (sav) ve eşi ise başlarını yastığın (uzun kenarı olan) boyuna koyarak uzandılar. Rasûlullah (sav) uyudu. Vakit gece yarısının biraz öncesi veya biraz sonrası olduğunda Rasûlulah (sav) eliyle yüzünü ovuşturarak uyanıp oturdu. Sonra Âl-i İmran sûresinin son on âyetini okudu. Ardından duvarda asılı duran bir kırbaya uzandı, onunla güzelce abdest aldı. Sonra namaz kılmaya başladı." İbn Abbas şöyle devam etti: "Ben de kalkıp onun yaptığı gibi yaptım ve gidip (sol) yanında namaza durdum. Sağ elini başımın üzerine koydu ve (beni sol yanından alıp sağ yanına geçirmek için) sağ kulağımdan tutup çevirdi. İkişer ikişer olmak üzere kıldığı toplam on iki rekât namaz kıldı, ardından bir rekât da vitir kıldı. Sonra yatağa uzandı. Müezzin geldiğinde kalkıp iki rekât kısa bir namaz kıldı. Ardından evden çıkıp sabah namazını kıldırdı."