215 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Ubeyd b. Meymûn, ona İsa b. Yunus, ona Ömer b. Saîd, ona da İbn Ebu Müleyke şöyle demiştir: İbn Abbâs'ın yanına girdik, o bize şöyle dedi: Şu hilafet davasına kalkışan İbn Zübeyir'e hayret etmiyor musunuz? Ben kendi kendime “nefsimle, Ebu Bekir ve Ömer için yapmadığım muhasebeyi İbn Zübeyir için yapacağım, Çünkü Ebu Bekir ve Ömer'in, hayır konusunda İbn Zübeyir'e önceliği vardır” dedim. Ve yine kendi kendime “İbn Zübeyir, Hz. Peygamber'in halasının oğlu, Zübeyir'in oğlu, Ebu Bekir'in oğlu (torunu), Hatice'nin erkek kardeşinin oğlu, Âişe'nin kız kardeşinin oğludur” dedim. Ama gördüm ki, o üstünlük taslayarak benden uzaklaşıyor ve beni kendi yakınında istemiyor. Bunun üzerine ben de kendi kendime şöyle dedim: Ben artık, benim ona yumuşak ve mütevazi davranmamın, onun bu tavrını terk etmesine ve benim hakkımda hayır düşünmesine yol açacağını zannetmiyorum. Bu durumda şüphesiz başkalarının emir olup idareyi ele almasındansa amcamın oğullarının idareyi ele alması bana daha sevimlidir.
Bize Ebu Velîd, ona Şu'be, ona Ebu Teyyâh, ona da Enes (ra) şöyle demiştir: Mekke'nin fethi günü Rasulullah (sav), yeni Müslüman olan Kureyş büyüklerinden her birine (gönüllerini İslam'a ısındırmak için) bolca pay vermişti. Ensâr'dan bazı kimseler bunu görünce, sebebini, ve hikmetini anlamayarak “vallahi bu ne şaşılacak bir iştir. Kılıçlarımız henüz Kureyş kanı damlatırken, kazandığımız ganimetlerimiz Kureyş eşrafına geri veriliyor” dediler. Onların bu sözü Peygamber'in kulağına gelince, Peygamber (sav) Ensâr'ı davet etti ve onlara "Sizden bana erişen sözler nedir?" diye bunun mahiyetini sordu. Ensâr da yalan söylemez olduklarından “Sana ulaşan bu sözleri biz söyledik” dediler. Bunun üzerine Peygamber (sav) "insanlar, ganimetle evlerine dönerken, siz de Allah'ın Rasulü ile evinize dönmeye razı olmaz mısınız? Eğer Ensâr bir dere veya dağ yoluna girse, muhakkak ki ben de Ensâr'ın dere yoluna yahut dağ yoluna girerdim" buyurdu
Açıklama: İlgili rivayet için bkz. M002150 numaralı hadis.