237 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Yeman, ona Şuayb, ona Zührî, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre (ra) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu haber vermiştir: "Kendini beğenme ve böbürlenme deve ve sığır güden çığırtkan bedevilerde, sükunet ve tevazu ise koyun besleyenlerdedir. İman Yemenlidir. Hikmet de Yemenlidir." [(Buhârî der ki:) Yemen, Kabe'nin sağında olduğu için öyle isimlendirilmiştir. Şam da Kabe'nin solundadır. O yüzden Meş'eme (uğursuzluk) Meysere (sol) anlamına gelmekdir. Sol el uğursuzluğa işaret olarak söylenir. Sol taraf uğursuzluktur.]
Bedevîler "İnandık" dediler. De ki: Siz iman etmediniz, ama "Boyun eğdik" deyin. Henüz iman kalplerinize yerleşmedi. Eğer Allah'a ve elçisine itaat ederseniz, Allah işlerinizden hiçbir şeyi eksiltmez. Çünkü Allah çok bağışlayan, çok esirgeyendir.
Açıklama: Sahabî Seleme, Hz. Peygamber (sa) henüz hayatta iken onun izni ile sık sık badiyeye gider, oranın temiz havasından istifade eder ve avlanırdı. Sahabe biyografilerini haiz eserler onun hakkında bu tip bilgiler içermektedir.
Bize Affân, ona Hammâd b. Seleme, ona da Ebu Rabîa, Enes b. Malik’in şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sav), ateşli bir hastalığa (hummaya) yakalanan bir bedeviyi ziyaret etmek üzere yanına varmıştı. Ona 'Bu hastalığın günahlarına kefaret ve onların temizlenmesine bir vesiledir' dedi. Bedevi 'Bilakis bu hastalık, yaşlı bir adamı alev alev yakan ve onu kabre doğru sürükleyen (ölümcül) bir sıtmadır' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) kalktı ve oradan ayrıldı."
Açıklama: mütabileriyle sahihtir.
Bize Ebu Yemân, ona Şuayb, ona ez-Zührî, ona Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe b. Mesud, ona da Ebu Hureyre şöyle demiştir: Bedevinin biri mescitte ayağa kalkıp küçük abdestini bozdu. İnsanlar hemen (üzerine yürüyüp) adamı tuttular. Nebi (sav): "Onu bırakın ve idrarının üzerine bir kova yahut büyükçe bir kova dolusu su dökün. Sizler ancak kolaylaştırıcı olarak gönderildiniz, işleri zorlaştırmak için gönderilmediniz" buyurdu.
Bize İbn Ebu Adiy, ona Humeyd, ona Enes b. Malik (ra) şöyle rivayet etmiştir: "Çölden bir adamın gelip Rasulullah'a (sav) sorular sorması hoşumuza giderdi. Bir gün çöl Araplarından (bedevî) biri geldi. Namaz için kamet de getirilmiş idi. Adam 'Ya Rasulallah! Kıyamet ne zaman kopacak?' diye sordu. Rasulullah (sav), namaza kalktı, namazını bitirince 'Kıyamet hakkında sorular soran nerede?' dedi. Adam 'Ben buradayım. Ey Allah'ın Rasulü!' dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) 'Kıyamet için ne hazırladın?' buyurdu. Adam 'Kıyamet için fazladan ne namaz ve ne oruç hazırladım fakat ben Allah'ı ve Rasulünü seviyorum' dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav) 'Kişi sevdiğiyle beraberdir. Sen de sevdiğinle beraber olacaksın' buyurdu. Enes der ki: Müslümanların Müslüman olmaları dışında bu söze sevindikleri kadar başka bir şeye sevindiklerini görmedim."