550 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. İsa, ona Abbâd b. el-Avvâm, ona Avf b. Ebu el-Âliye'nin şöyle dediğini rivayet etti: "İbn Abbas'a bir hususta soru sordum." O, "Ey Ebu el-Âliye, sen müftü mü olmak istiyorsun?" diye sordu. Ben, "Hayır, ama biz geride kalırken sizin (ölüp) gitmeyeceğinizden emin değilim" dedim. Bunun üzerine İbn Abbas: "Ebu el-Âliye doğru söyledi!" dedi.
Açıklama: Ebu el-Âliye, İbn Abbas'a soru sorarak bazı meselelerin bilinmesini, gizli kalmamasını sağlamaktadır. Zira sahâbî İbn Abbas'ın vereceği bilgilerin hem tabiîn hem de onlardan sonraki nesiller için önemi vardır.
Bize Ali b. Müslim, ona Hüşeym, ona da pek çok kişi rivâyet etmiştir, ki bunlardan biri Muğîre'dir, falancıdır ve üçüncü olarak başka bir adamdır, onlara eş-Şa'bî, ona Muğîre b. Şu'be'nin kâtibi olan Revvâd'ın haber verdiğine göre; Halife Muâviye, Muğîre'ye, "Bana Hz. Peygamber'den (sav) duyduğun bir hadisi yazıp gönder" diye bir mektup yazdı. Muğîre de ona şöyle yazdı: "Hz. Peygamber'in (sav) namazdan çıktıktan sonra üç defa şunları dediğini duydum: "Allah'tan başka ilâh yoktur. O tektir, ortağı yoktur. Mülk ve hamd O'na aittir. O'nun her şeye gücü yeter." Muğîre şunları da yazdı: "Hz. Peygamber, dedikoduyu, çok soru sormayı, malı zayi etmeyi (savurganlığı), verilmesi gerekeni vermeyip alınması gerekmeyeni almayı, annelere itaatsizlik etmeyi, kızları diri diri toprağa gömmeyi yasakladı." Hüşeym dedi ki: Abdülmelik b. Umeyr bize şöyle söyledi: Revvâd'ın bu hadisini, Muğîre vasıtasıyla Hz. Peygamber'den (sav) rivayet ettiğini işittim.
Açıklama: muhakkik bu isnadın muhtemelen hasen olduğunu belirtmiştir.