Giriş

Bize Abdullah b. Muhammed b. Esmâ ed-Dubaî, ona Cüveyriye b. Esmâ, ona Nafi, ona da Abdullah (b. Ömer) şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) Hendek Savaşı dönüşü 'Hiç kimse ikindi namazını, Kurayza oğulları yurduna ulaşmadan kılmasın' buyurdu. İnsanların bazısı vaktin çıkmasından endişe edip Kurayza oğulları yurduna gelmeden namaz kıldılar. Diğerleri de 'vaktini kaçırsak da sadece Rasulullah'ın (sav) emrettiği yerde namaz kılacağız' dediler. Hz. Peygamber (sav) iki gruptan hiç birini kınamadı."


    Öneri Formu
2578 M004602 Müslim, Cihad ve Siyer, 69

Bize Muhammed b. Davud b. Süfyan, ona Abdürrezzak, ona Mamer, ona (İbn Şihab) ez-Zührî, ona Abdurrahman b. Ka'b b. Malik, ona da Hz. Peygamber'in (sav) ashabından birisi şöyle nakletmiştir: "Bedir savaşından önce, Hz. Peygamber (sav), Medine'de iken Kureyş kâfirleri, içlerinde Abdullah b. Übey'in olduğu Evs ve Hazreç kabilelerinden putlara tapan kişilere mektup yazarak 'Siz, bizim kabilemizden olan birisine sahip çıkıp onu şehrinizde barındırıyorsunuz. Allah'a yemin olsun ki ya siz onunla savaşır, ya da onu oradan kovarsınız. Aksi takdirde biz bütün birliklerimizle üzerinize yürür, savaşçılarınızı öldürür, kadınlarınızı kendimize helal kılarız' dediler. Bu mektup Abdullah b. Übey ve beraberindeki putperestlere ulaşınca Hz. Peygamberle (sav) savaşmak için bir araya geldiler. Bu durumdan haberdar olan Hz. Peygamber (sav) onlarla bir araya geldi ve onlara 'Kureyş'in size yaptığı tehdit haberi bana ulaştı. Sizin bana karşı kurmak istediğiniz tuzak, size Kureyşlilerin size karşı kurmak istedikleri tuzaktan daha fazla zarar verir. Zira siz (bize karşı tuzak kurarken) kendi çocuklarınız ve kardeşlerinizle savaşacaksınız' dedi. Hz. Peygamber'i (sav) dinleyince ayrılığa düşüp dağıldılar. Bu haber Kureyş kâfirlerine ulaştı." "Bedir savaşından sonra Kureyş kâfirleri bu sefer Yahudilere mektup yazarak 'sizler silah ve korunaklı kale sahiplerisiniz. Ya kabilemizden olan kişiyle savaşırsınız ya da size şöyle şöyle yaparız ve o zaman da sizin kadınlarınızın halhalları ile bizim aramıza hiçbir şey giremez' dediler. Yazdıkları bu mektubun haberi Hz. Peygamber'e (sav) ulaştı. Nadîr oğulları Hz. Peygamber'e suikast için toplandılar. Hz. Peygamber'e (sav) (haber) göndererek 'ashabından otuz kişiyi çıkar biz de din adamlarımızdan otuz kişiyi çıkaralım da orta bir yerde buluşalım ve seni dinleyelim, eğer (din adamlarımız) seni tasdik ederlerse sana inanırlar, biz da sana inanırız' dediler. Hz. Peygamber (sahabeye) onların haberini anlattı. Ertesi gün olunca Hz. Peygamber (sav) bir birlikle onların üzerine yürüyüp onları muhasaraya aldı ve onlara 'Allah'a yemin olsun ki benimle anlaşma yapıncaya kadar benim katımda sizin bir güvenilirliğiniz yok' dedi. Nadir oğulları anlaşma yapmaya yanaşmayınca o gün onlarla savaştı. Ertesi gün Nadîr oğullarını kendi hallerine bırakıp, bir birlikle Kurayza oğullarının üzerine yürüdü ve onları kendisiyle anlaşma yapmaya çağırdı. (Kurayza oğulları) Hz. Peygamberle (sav) anlaşma yapınca oradan ayrılıp ertesi gün Nadîr oğullarına bir birlikle gitti. Sonra (tekrar) Benî Nadr üzerine ordu birlikleriyle yürüdü ve sürgüne razı oluncaya kadar onlarla savaştı. Böylece Nadîr oğulları develerin taşıyabildiği kadar eşyalarını, evlerinin kapılarını ve ağaç kirişlerini bile yanlarına alıp götürdüler." "Yüce Allah Nadîr oğullarının hurmalığı hakkında 'Onların mallarından Allah'ın, savaşılmaksızın peygamberine kazandırdığı mallar için siz, at ya da deve koşturmuş değilsiniz' (Haşr 59/6) yani savaşsız alındı, buyurarak bu hurmalığı Hz. Peygamber'e tahsis etti. Hz. Peygamber (sav) de o malların birçoğunu muhacirlere verdi, Ensar'dan da ihtiyaç sahibi iki kişi hariç başka kimseye pay vermedi. Hz. Peygamber'e (sav) de Hz. Fatıma'nın (r.anha) oğullarına intikal etmiş olan kısmı kalmış oldu."


    Öneri Formu
18763 D003004 Ebu Davud, Harac, Fey' ve 'İmare, 22, 23

Bize Muhammed b. Yahya b. Fâris, ona Abdürrezzak b. Hemmam, ona İbn Cüreyc, ona Musa b. Ukbe, ona Nafi', ona da İbn Ömer şöyle haber vermiştir: "Nadîr ve Kurayza oğulları Yahudileri Hz. Peygamber'le (sav) savaştılar. Hz. Peygamber (sav) de Nadir oğulları Yahudilerini sürgün etti. Kurayza Yahudilerini de bağışlayıp yerlerinde bıraktı. Kurayza oğulları da daha sonra savaş açınca, Hz. Peygamber (sav), bir kısmı hariç, erkeklerini öldürüp kadınlarını, çocuklarını ve mallarını Müslümanlar arasında paylaştırdı. O bir kısmı Hz. Peygamber'den (sav) himaye talep ettiler de onlara aman verdi ve onlar bu emana teslim oldular. Hz. Peygamber (sav), başta Abdullah b. Selam'ın kavmi Kaynuka oğulları ve Harise oğulları Yahudileri olmak üzere Medine'deki bütün Yahudileri sürgün etti."


    Öneri Formu
18764 D003005 Ebu Davud, Harac, Fey' ve 'İmare, 22, 23

Bize Süleyman b. Harb, ona Şube, ona Sa'd b. ibrahim, ona da Ebu Ümâme b. Sehl b. Huneyf, ona da Ebu Said el-Hudrî şöyle demiştir: "Kurayza ahalisi, Sa'd b. Muâz'ın hükmüne razı olarak teslim oldular. Bunun üzerine Allah Rasulü (sav), Sa’d’a (gelmesi için) haber gönderdi. O da bir merkep üzerinde (mescide doğru) geldi. Mescide yaklaştığında, Rasulullah (sav) Ensâr’a 'Efendiniz için kalkınız (onu karşılayınız)' buyurdu. Sonra Sa’d gelip Hz. Peygamber'in (sav) yanına oturdu. Hz. Peygamber (sav) ona 'Şunlar senin hükmüne teslim oldular' dedi. Sa’d 'Savaşan erkeklerin öldürülmesi, çocuk ve kadınların esir edilmesi hükmünü veriyorum' dedi. Bunun üzerine Nebî (sav) 'Melik (olan Allah’ın) hükmüyle hükmettin' buyurdu."


    Öneri Formu
30353 B003043 Buhari, Cihad, 168

Bana Muhammed b. Beşşâr, ona Ğunder, ona Şu‘be, ona Sa‘d, ona Ebu Ümâme, ona da Ebu Saîd el-Hudrî şöyle demiştir: "Kurayza ahalisi, Sa’d b. Muâz'ın hükmüne razı olarak teslim oldular. Bunun üzerine Allah Rasulü (sav), Sa’d’a (gelmesi için) haber gönderdi. O da bir merkep üzerinde (mescide doğru) geldi. Mescide yaklaştığında, Rasulullah (sav) Ensâr’a 'Efendiniz —veya en hayırlınız— için kalkınız (onu karşılayınız)' buyurdu. Sonra (Sa’d gelince, ona ) 'Şunlar senin hükmüne teslim oldular' dedi. Sa’d 'Savaşan erkekleri öldürüp, çocukları ve kadınları esir ediniz' diye hükmetti. Bunun üzerine Nebî (sav) 'Allah’ın hükmüyle [Bazı rivayetlerde] Melikin hükmüyle hükmettin' buyurdu."


    Öneri Formu
31800 B004121 Buhari, Megâzî, 30