Öneri Formu
Hadis Id, No:
8499, M002842
Hadis:
حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ مَنْصُورٍ وَأَبُو كَامِلٍ جَمِيعًا عَنْ أَبِى عَوَانَةَ - قَالَ سَعِيدٌ حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ - عَنْ إِبْرَاهِيمَ بْنِ مُحَمَّدِ بْنِ الْمُنْتَشِرِ عَنْ أَبِيهِ قَالَ
"سَأَلْتُ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عُمَرَ - رضى الله عنهما - عَنِ الرَّجُلِ يَتَطَيَّبُ ثُمَّ يُصْبِحُ مُحْرِمًا فَقَالَ مَا أُحِبُّ أَنْ أُصْبِحَ مُحْرِمًا أَنْضَخُ طِيبًا لأَنْ أَطَّلِىَ بِقَطِرَانٍ أَحَبُّ إِلَىَّ مِنْ أَنْ أَفْعَلَ ذَلِكَ. فَدَخَلْتُ عَلَى عَائِشَةَ - رضى الله عنها - فَأَخْبَرْتُهَا أَنَّ ابْنَ عُمَرَ قَالَ مَا أُحِبُّ أَنْ أُصْبِحَ مُحْرِمًا أَنْضَخُ طِيبًا لأَنْ أَطَّلِىَ بِقَطِرَانٍ أَحَبُّ إِلَىَّ مِنْ أَنْ أَفْعَلَ ذَلِكَ. فَقَالَتْ عَائِشَةُ أَنَا طَيَّبْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عِنْدَ إِحْرَامِهِ ثُمَّ طَافَ فِى نِسَائِهِ ثُمَّ أَصْبَحَ مُحْرِمًا."
Tercemesi:
Bize Said b. Mansur ve Ebu Kamil, onlara Ebu Avane, ona İbrahim b. Muhammed b. Münteşir, ona da babasının şöyle dediğini rivayet etti:
"Abdullah b. Ömer'e (ra) hoş koku süründükten sonra ihramlı olarak sabahlayan kişinin durumunu sordum. O; ben hoş kokum etrafa yayılarak ihramlı halde sabahı etmeyi sevmem, katran ile sıvanmış olmayı böyle bir iş yapmaktan hiç şüphesiz daha çok severim dedi. Sonra Aişe'nin (r.anha) huzuruna girdim. Ona İbn Ömer'in; hoş kokunun benden etrafa yayıldığı halde ihramlı olarak sabah etmeyi arzu etmem. Çünkü şüphesiz katrana sıvanmayı böyle bir iş yapmaktan daha çok severim dediğini haber verince Aişe; ihrama gireceği sırada Rasulullah'a (sav) kendim hoş koku sürdüm, sonra hanımlarını dolaştı sonra da ihramlı olarak sabahı etti."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 2842, /470
Senetler:
()
Konular:
Hac, İhram, koku sürünerek ihrama girmek veya çıkmak,
Hac, İhramlıya mübah olan şeyler
Hadis Rivayeti
Sahâbe, sahabiler ve hadîs
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8503, M002846
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ يَحْيَى وَمُحَمَّدُ بْنُ رُمْحٍ وَقُتَيْبَةُ جَمِيعًا عَنِ اللَّيْثِ بْنِ سَعْدٍ ح
وَحَدَّثَنَا عَبْدُ بْنُ حُمَيْدٍ أَخْبَرَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا مَعْمَرٌ ح
وَحَدَّثَنَا حَسَنٌ الْحُلْوَانِىُّ حَدَّثَنَا يَعْقُوبُ حَدَّثَنَا أَبِى عَنْ صَالِحٍ كُلُّهُمْ عَنِ الزُّهْرِىِّ بِهَذَا الإِسْنَادِ أَهْدَيْتُ لَهُ حِمَارَ وَحْشٍ. كَمَا قَالَ مَالِكٌ. وَفِى حَدِيثِ اللَّيْثِ وَصَالِحٍ أَنَّ الصَّعْبَ بْنَ جَثَّامَةَ أَخْبَرَهُ.
Tercemesi:
Bize Yahya b. Yahya, Muhammed b. Rumh ve Kuteybe, onlara da el-Leys b. Sa'd; (T)
Bize Abd b. Humeyd, ona Abdürrezzak, ona Mameri; (T)
Bize Hasan el-Hulvanî, ona Yakub, ona babası, ona Salih, onlara ez-Zührî bu isnad ile hadisi rivayet etmiş olup, buna göre –tıpkı Malik'in dediği gibi- ona bir yabani eşek hediye edildi… el-Leys'in ve Salih'in hadisi rivayetlerinde ise: es-Sa'b b. Cessâme'nin ona haber verdiğine göre denilmektedir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 2846, /471
Senetler:
()
Konular:
Hac, İhramlıya mübah olan şeyler
Hac, İhramlıya Yasak Olan Şeyler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8504, M002847
Hadis:
وَحَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ يَحْيَى وَأَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَعَمْرٌو النَّاقِدُ قَالُوا حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ عُيَيْنَةَ عَنِ الزُّهْرِىِّ بِهَذَا الإِسْنَادِ وَقَالَ
"أَهْدَيْتُ لَهُ مِنْ لَحْمِ حِمَارِ وَحْشٍ."
Tercemesi:
Bize Yahya b. Yahya, Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Amr en-Nakıd, onlara Süfyan b. Uyeyne, ona ez-Zührî bu isnad ile hadisi rivayet etmiş olup ayrıca; "ben ona yabani bir eşek etinden hediye verdim dedi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 2847, /471
Senetler:
()
Konular:
Hac, İhramlıya mübah olan şeyler
Hac, İhramlıya Yasak Olan Şeyler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8505, M002848
Hadis:
وَحَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَأَبُو كُرَيْبٍ قَالاَ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ حَبِيبِ بْنِ أَبِى ثَابِتٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ - رضى الله عنهما - قَالَ أَهْدَى الصَّعْبُ بْنُ جَثَّامَةَ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم حِمَارَ وَحْشٍ وَهُوَ مُحْرِمٌ فَرَدَّهُ عَلَيْهِ وَقَالَ
"لَوْلاَ أَنَّا مُحْرِمُونَ لَقَبِلْنَاهُ مِنْكَ."
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb, o ikisine Muaviye, ona el-A'meş, ona Habib b. Ebu Sabit, ona Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbas'ın (ra) şöyle dediğini rivayet etmiştir: es-Sa'b b. Cessâme Nebi'ye (sav) ihramlı olduğu halde bir yaban eşeği hediye etti. Nebi (sav) onu almayarak geri çevirdi ve "eğer biz ihramlı olmasaydık bunu senden kabul ederdik" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 2848, /471
Senetler:
()
Konular:
Hac, İhramlıya mübah olan şeyler
Hac, İhramlıya Yasak Olan Şeyler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8506, M002849
Hadis:
وَحَدَّثَنَاهُ يَحْيَى بْنُ يَحْيَى أَخْبَرَنَا الْمُعْتَمِرُ بْنُ سُلَيْمَانَ قَالَ سَمِعْتُ مَنْصُورًا يُحَدِّثُ عَنِ الْحَكَمِ ح
وَحَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى وَابْنُ بَشَّارٍ قَالاَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ جَعْفَرٍ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنِ الْحَكَمِ ح
وَحَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ مُعَاذٍ حَدَّثَنَا أَبِى حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ حَبِيبٍ جَمِيعًا عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ - رضى الله عنهما - فِى رِوَايَةِ مَنْصُورٍ عَنِ الْحَكَمِ أَهْدَى الصَّعْبُ بْنُ جَثَّامَةَ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم رِجْلَ حِمَارِ وَحْشٍ.
[وَفِى رِوَايَةِ شُعْبَةَ عَنِ الْحَكَمِ عَجُزَ حِمَارِ وَحْشٍ يَقْطُرُ دَمًا.]
[وَفِى رِوَايَةِ شُعْبَةَ عَنْ حَبِيبٍ أُهْدِىَ لِلنَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم شِقُّ حِمَارِ وَحْشٍ فَرَدَّهُ.]
Tercemesi:
Bize Yahya b. Yahya, ona el-Mutemir b. Süleyman, ona Mansur, ona el-Hakem; (T)
Bize Muhammed b. el-Müsenna ve İbn Beşşâr, o ikisine Muhammed b. Cafer, ona Şube, ona el-Hakem; (T)
Bize ayrıca Ubeydullah b. Muaz, ona babası, ona Şube, ona da Habib, onlara Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbas (ra) rivayet etmiştir. Mansur'un, el-[Hakem'den naklettiği rivayete göre es-Sa'b b. Cessâme, Nebi'ye (sav) bir yaban eşeğinin bacağının hediye etti.]
[Şube'ye el-Hakem'in rivayetinde ise bir yaban eşeğinin kan damlayan butu şeklindedir. Şube'ye Habib'in rivayetinde ise Nebi'ye (sav) bir yaban eşeğinin yarısı hediye edildi ama onu geri çevirdi denilmektedir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 2849, /471
Senetler:
()
Konular:
Hac, İhramlıya mübah olan şeyler
Hac, İhramlıya Yasak Olan Şeyler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8508, M002851
Hadis:
وَحَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ صَالِحِ بْنِ كَيْسَانَ ح
وَحَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى عُمَرَ - وَاللَّفْظُ لَهُ - حَدَّثَنَا سُفْيَانُ حَدَّثَنَا صَالِحُ بْنُ كَيْسَانَ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا مُحَمَّدٍ مَوْلَى أَبِى قَتَادَةَ يَقُولُ سَمِعْتُ أَبَا قَتَادَةَ يَقُولُ خَرَجْنَا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حَتَّى إِذَا كُنَّا بِالْقَاحَةِ فَمِنَّا الْمُحْرِمُ وَمِنَّا غَيْرُ الْمُحْرِمِ إِذْ بَصُرْتُ بِأَصْحَابِى يَتَرَاءَوْنَ شَيْئًا فَنَظَرْتُ فَإِذَا حِمَارُ وَحْشٍ. فَأَسْرَجْتُ فَرَسِى وَأَخَذْتُ رُمْحِى ثُمَّ رَكِبْتُ فَسَقَطَ مِنِّى سَوْطِى فَقُلْتُ لأَصْحَابِى وَكَانُوا مُحْرِمِينَ نَاوِلُونِى السَّوْطَ. فَقَالُوا وَاللَّهِ لاَ نُعِينُكَ عَلَيْهِ بِشَىْءٍ. فَنَزَلْتُ فَتَنَاوَلْتُهُ ثُمَّ رَكِبْتُ فَأَدْرَكْتُ الْحِمَارَ مِنْ خَلْفِهِ وَهُوَ وَرَاءَ أَكَمَةٍ فَطَعَنْتُهُ بِرُمْحِى فَعَقَرْتُهُ فَأَتَيْتُ بِهِ أَصْحَابِى فَقَالَ بَعْضُهُمْ كُلُوهُ. وَقَالَ بَعْضُهُمْ لاَ تَأْكُلُوهُ. وَكَانَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم أَمَامَنَا فَحَرَّكْتُ فَرَسِى فَأَدْرَكْتُهُ فَقَالَ
"هُوَ حَلاَلٌ فَكُلُوهُ."
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Said, ona Süfyan, ona Salih b. Keysan; (T)
Bize ayrıca–lafız kendisine ait olmak üzere- İbn Ebu Ömer, ona Süfyan, ona Salih b. Keysan, ona Ebu Katade'nin azatlısı Ebu Muhammed, ona Ebu Katade şöyle rivayet etti: Rasulullah (sav) ile çıktık. el-Kahe denilen yere vardığımız sırada kimimiz ihramlı idi, kimimiz değildi. Ben ansızın arkadaşlarımın bir şeyi görmeye çalıştıklarını gördüm. Ben de baktığımda onun bir yaban eşeği olduğunu gördüm. Bunun üzerine derhal atımı eyerledim, mızrağımı aldım, sonra da atıma bindim. Kamçımı düşürünce –kendileri de ihramlı olan- arkadaşlarıma; bana şu kamçıyı uzatın, dedimse de onlar: Vallahi, ona karşı sana hiçbir şekilde yardımcı olmayız dediler. Bu sefer ben indim, kamçımı aldım, sonra da bindim. Eşeğe kendisi bir tepeciğin arkasında bulunuyorken arka tarafından yetiştim, ona mızrağımı saplayıp onu yaraladım, onu arkadaşlarıma götürdüm. Kimisi; ondan yiyin, kimisi, yemeyin dedi. Nebi (sav) önümüzde idi. Ben atımı hızlandırarak ona yetiştim. O; "o helaldir, onu yiyiniz" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 2851, /472
Senetler:
()
Konular:
Hac, İhramlıya mübah olan şeyler
Hac, İhramlıya Yasak Olan Şeyler
وَحَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ عَنْ مَالِكٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ أَبِى قَتَادَةَ - رضى الله عنه - فِى حِمَارِ الْوَحْشِ . مِثْلَ حَدِيثِ أَبِى النَّضْرِ غَيْرَ أَنَّ فِى حَدِيثِ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"هَلْ مَعَكُمْ مِنْ لَحْمِهِ شَىْءٌ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8516, M002853
Hadis:
وَحَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ عَنْ مَالِكٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ أَبِى قَتَادَةَ - رضى الله عنه - فِى حِمَارِ الْوَحْشِ . مِثْلَ حَدِيثِ أَبِى النَّضْرِ غَيْرَ أَنَّ فِى حَدِيثِ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ
"هَلْ مَعَكُمْ مِنْ لَحْمِهِ شَىْءٌ."
Tercemesi:
Bize Kuteybe, ona Malik, ona Zeyd b. Eslem, ona Ata b. Yesar, ona da Ebu Katade (ra) yaban eşeği hakkında Ebu'n-Nadr'ın hadisinin aynısını rivayet etmiş olmakla birlikte Zeyd b. Eslem'in rivayet ettiği hadiste Rasulullah'ın (sav); "beraberinizde onun etinden bir şey var mı?" ifadesi de yer almaktadır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 2853, /472
Senetler:
()
Konular:
Hac, İhramlıya mübah olan şeyler
Hac, İhramlıya Yasak Olan Şeyler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8520, M002855
Hadis:
حَدَّثَنِى أَبُو كَامِلٍ الْجَحْدَرِىُّ حَدَّثَنَا أَبُو عَوَانَةَ عَنْ عُثْمَانَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَوْهَبٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى قَتَادَةَ عَنْ أَبِيهِ - رضى الله عنه - قَالَ خَرَجَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حَاجًّا وَخَرَجْنَا مَعَهُ - قَالَ - فَصَرَفَ مِنْ أَصْحَابِهِ فِيهِمْ أَبُو قَتَادَةَ فَقَالَ
"خُذُوا سَاحِلَ الْبَحْرِ حَتَّى تَلْقَوْنِى." قَالَ فَأَخَذُوا سَاحِلَ الْبَحْرِ. فَلَمَّا انْصَرَفُوا قِبَلَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَحْرَمُوا كُلُّهُمْ إِلاَّ أَبَا قَتَادَةَ فَإِنَّهُ لَمْ يُحْرِمْ فَبَيْنَمَا هُمْ يَسِيرُونَ إِذْ رَأَوْا حُمُرَ وَحْشٍ فَحَمَلَ عَلَيْهَا أَبُو قَتَادَةَ فَعَقَرَ مِنْهَا أَتَانًا فَنَزَلُوا فَأَكَلُوا مِنْ لَحْمِهَا - قَالَ - فَقَالُوا أَكَلْنَا لَحْمًا وَنَحْنُ مُحْرِمُونَ - قَالَ - فَحَمَلُوا مَا بَقِىَ مِنْ لَحْمِ الأَتَانِ فَلَمَّا أَتَوْا رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالُوا يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّا كُنَّا أَحْرَمْنَا وَكَانَ أَبُو قَتَادَةَ لَمْ يُحْرِمْ فَرَأَيْنَا حُمُرَ وَحْشٍ فَحَمَلَ عَلَيْهَا أَبُو قَتَادَةَ فَعَقَرَ مِنْهَا أَتَانًا فَنَزَلْنَا فَأَكَلْنَا مِنْ لَحْمِهَا فَقُلْنَا نَأْكُلُ لَحْمَ صَيْدٍ وَنَحْنُ مُحْرِمُونَ. فَحَمَلْنَا مَا بَقِىَ مِنْ لَحْمِهَا. فَقَالَ
"هَلْ مِنْكُمْ أَحَدٌ أَمَرَهُ أَوْ أَشَارَ إِلَيْهِ بِشَىْءٍ." قَالَ قَالُوا لاَ. قَالَ
"فَكُلُوا مَا بَقِىَ مِنْ لَحْمِهَا."
Tercemesi:
Bize Ebu Kamil el-Cahderî, ona Ebu Avane, ona Osman b. Abdullah b. Mevheb, ona Abdullah b. Ebu Katade, babasının (ra) şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (sav) haccetmek üzere çıktı. Biz de onunla çıktık. Aralarında Ebu Katade'nin de bulunduğu ashabından birkaç kişiyi ayırarak; "benimle karşılaşıncaya kadar siz deniz sahilini takıp edin" buyurdu. Rasulullah'ın (sav) (dediği) tarafa ayrıldıklarında, Ebu Katade dışında hepsi ihrama girdi, o ihrama girmedi. Onlar yol almakta iken bir yaban eşeği sürüsü gördüler, Ebu Katade o sürüye hamle yaptı, aralarından bir dişi eşeği vurdu. Sonra bineklerinden inip o eşeğin etinden yediler. Arkasından da: Bizler ihramlı olduğumuz halde böyle bir eti yedik dediler. Yabani dişi eşeğin etinden kalanları da beraberlerinde götürdüler. Rasulullah'ın (sav) yanına vardıklarında; Ey Allah'ın Rasulü! Biz ihrama girmiştik. Ebu Katade ise ihrama girmemişti. Bir yabani eşek sürüsü gördük. Ebu Katade o sürüye hamle yaptı, onlardan dişi bir eşek vurdu, biz de inip onun etinden yedik, sonra; ihramlı olduğumuz halde av eti yiyoruz, dedik ve etinden geri kalanı beraberimizde alıp getirdik. Rasulullah (sav); "aranızdan herhangi bir kimse ona emretti yahut ona herhangi bir işarette bulundu mu?" buyurdu. Onlar; hayır dediler. Allah Rasulü; "o halde, etinden geri kalanı da yiyin" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 2855, /473
Senetler:
()
Konular:
Hac, İhramlıya mübah olan şeyler
Hac, İhramlıya Yasak Olan Şeyler
Yiyecekler, yaban eşeğinin eti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8523, M002856
Hadis:
وَحَدَّثَنَاهُ مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ جَعْفَرٍ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ ح
وَحَدَّثَنِى الْقَاسِمُ بْنُ زَكَرِيَّاءَ حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ عَنْ شَيْبَانَ جَمِيعًا عَنْ عُثْمَانَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَوْهَبٍ بِهَذَا الإِسْنَادِ فِى رِوَايَةِ شَيْبَانَ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"أَمِنْكُمْ أَحَدٌ أَمَرَهُ أَنْ يَحْمِلَ عَلَيْهَا أَوْ أَشَارَ إِلَيْهَا."
وَفِى رِوَايَةِ شُعْبَةَ قَالَ "أَشَرْتُمْ أَوْ أَعَنْتُمْ." أَوْ "أَصَدْتُمْ."
قَالَ شُعْبَةُ لاَ أَدْرِى قَالَ "أَعَنْتُمْ أَوْ أَصَدْتُمْ."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. el-Müsenna, ona Muhammed b. Cafer, ona da Şube; (T)
Bize Kasım b. Zekeriyya, ona Ubeydullah, ona Şeyban, onlara Osman b. Abdullah b. Mevheb bu isnad ile rivayet etmiş olup, Şeyban'ın rivayetine göre Rasulullah (sav); "sizden herhangi birisi ona, bu eşeğe hamle yapmasını emretti mi? Yahut onu göstererek işarette bulundu mu?" buyurdu.
Şube'nin rivayetinde ise; "işaret ettiniz yahut yardım ettiniz mi?" ya da "avladınız mı?" denilmektedir.
Şube; "yardım ettiniz mi ya da avladınız mı?" buyurduğunu bilmiyorum dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 2856, /473
Senetler:
()
Konular:
Hac, İhramlıya mübah olan şeyler
Hac, İhramlıya Yasak Olan Şeyler
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8507, M002850
Hadis:
وَحَدَّثَنِى زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ عَنِ ابْنِ جُرَيْجٍ قَالَ أَخْبَرَنِى الْحَسَنُ بْنُ مُسْلِمٍ عَنْ طَاوُسٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ - رضى الله عنهما - قَالَ قَدِمَ زَيْدُ بْنُ أَرْقَمَ فَقَالَ لَهُ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ عَبَّاسٍ يَسْتَذْكِرُهُ كَيْفَ أَخْبَرْتَنِى عَنْ لَحْمِ صَيْدٍ أُهْدِىَ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَهُوَ حَرَامٌ قَالَ قَالَ أُهْدِىَ لَهُ عُضْوٌ مِنْ لَحْمِ صَيْدٍ فَرَدَّهُ. فَقَالَ
"إِنَّا لاَ نَأْكُلُهُ إِنَّا حُرُمٌ."
Tercemesi:
Bana Züheyr b. Harb, ona Yahya b. Said, ona İbn Cüreyc, ona el-Hasan b. Müslim, ona Tâvus, ona da İbn Abbas (ra) dedi ki: Zeyd b. Erkam gelerek kendisine; ey Abdullah b. Abbas diyerek ona hatırlatmak istedi: Sen bana, Rasulullah'a (sav) ihramlı olduğu halde av etinin kendisine hediye edildiğini nasıl haber vermiştin? İbn Abbas dedi ki: Ona av etinden bir uzuv hediye edildi de o da onu geri çevirdi ve "biz bunu ihramlı olduğumuz için yemeyiz" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 2850, /472
Senetler:
()
Konular:
Hac, İhramlıya mübah olan şeyler
Hac, İhramlıya Yasak Olan Şeyler
Hadis Rivayeti
Sahâbe, sahabiler ve hadîs