حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا شَبَابَةُ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ بْنُ سَعْدٍ عَنْ بُكَيْرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الأَشَجِّ عَنْ عِيَاضِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ سَعْدٍ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ قَالَ أُصِيبَ رَجُلٌ فِى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى ثِمَارٍ ابْتَاعَهَا فَكَثُرَ دَيْنُهُ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « تَصَدَّقُوا عَلَيْهِ » . فَتَصَدَّقَ النَّاسُ عَلَيْهِ فَلَمْ يَبْلُغْ ذَلِكَ وَفَاءَ دَيْنِهِ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « خُذُوا مَا وَجَدْتُمْ وَلَيْسَ لَكُمْ إِلاَّ ذَلِكَ » . يَعْنِى الْغُرَمَاءَ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
24541, İM002356
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا شَبَابَةُ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ بْنُ سَعْدٍ عَنْ بُكَيْرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الأَشَجِّ عَنْ عِيَاضِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ سَعْدٍ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ قَالَ أُصِيبَ رَجُلٌ فِى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى ثِمَارٍ ابْتَاعَهَا فَكَثُرَ دَيْنُهُ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « تَصَدَّقُوا عَلَيْهِ » . فَتَصَدَّقَ النَّاسُ عَلَيْهِ فَلَمْ يَبْلُغْ ذَلِكَ وَفَاءَ دَيْنِهِ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « خُذُوا مَا وَجَدْتُمْ وَلَيْسَ لَكُمْ إِلاَّ ذَلِكَ » . يَعْنِى الْغُرَمَاءَ .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Şebâbe (b. Sevvâr el-Fezârî), ona Leys b. Sa'd, ona Bükeyr b. Abdullah b. Eşec, ona da İyaz b. Abdullah b. Sa'd'ın rivayet ettiğine göre Ebu Said el-Hudrî şöyle demiştir:
"Rasulullah (sav) zamanında satın aldığı meyvelerle ilgili olarak adamın biri bir afetle karşılaştı. Dolayısıyla borçları arttı. Rasulullah (sav); 'Ona sadaka veriniz.' buyurdu. İnsanlar da ona sadaka verdiler. Ancak verilen bu sadakalar, onun borcunu ödemeye yetmedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav), adamın alacaklılarını kast ederk; '[Alacağınıza karşılık olmak üzere] bulduğunuzu alabilirsiniz. Sizin için bundan başka da bir imkan bulunmamaktadır.' buyurdu."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ahkâm 25, /376
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. İyaz b. Abdullah el-Amiri (İyaz b. Abdullah b. Sa'd b. Ebu Serh b. Haris)
3. Ebu Abdullah Bükeyr b. Abdullah el-Kuraşî (Bükeyr b. Abdullah b. Eşec)
4. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
5. Ebu Amr Şebabe b. Sevvar el-Fezarî (Şebabe b. Sevvar)
6. Ebu Bekir İbn Ebu Şeybe el-Absî (Abdullah b. Muhammed b. İbrahim b. Osman)
Konular:
Borç, borçluya kolaylık, afet sebebiyle
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ يَزِيدَ قَالَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ حُمَيْدٍ - وَهُوَ الأَعْرَجُ - عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ عَتِيقٍ عَنْ جَابِرٍ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم وَضَعَ الْجَوَائِحَ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
25561, N004533
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ يَزِيدَ قَالَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ حُمَيْدٍ - وَهُوَ الأَعْرَجُ - عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ عَتِيقٍ عَنْ جَابِرٍ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم وَضَعَ الْجَوَائِحَ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah b. Yazid, ona Süfyan (b. Uyeyne el-Hilalî), ona Humeyd (b. Kays) el-A'rec, ona Süleyman b. Atîk, ona da Cabir (b. Abdullah) rivayet etmiştir:
Hz. Peygamber (sav), [satıldıktan sonra ürünün afet görmesi halinde, söz konusu] afetlerin yol açtığı zararları, bedelden düşürmüştür.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Buyû' 30, /2381
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Süleyman b. Atik el-Muharibî (Süleyman b. Atik)
3. Ebu Safvan Humeyd b. Kays el-A'rec (Humeyd b. Kays)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Muhammed b. Abdullah el-Mukri (Muhammed b. Abdullah b. Yezid)
Konular:
Borç, borçluya kolaylık, afet sebebiyle
أَخْبَرَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ قَالَ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ عَنْ بُكَيْرٍ عَنْ عِيَاضِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ قَالَ أُصِيبَ رَجُلٌ فِى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى ثِمَارٍ ابْتَاعَهَا فَكَثُرَ دَيْنُهُ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « تَصَدَّقُوا عَلَيْهِ » . فَتَصَدَّقَ النَّاسُ عَلَيْهِ فَلَمْ يَبْلُغْ ذَلِكَ وَفَاءَ دَيْنِهِ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « خُذُوا مَا وَجَدْتُمْ وَلَيْسَ لَكُمْ إِلاَّ ذَلِكَ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
25564, N004534
Hadis:
أَخْبَرَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ قَالَ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ عَنْ بُكَيْرٍ عَنْ عِيَاضِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ قَالَ أُصِيبَ رَجُلٌ فِى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى ثِمَارٍ ابْتَاعَهَا فَكَثُرَ دَيْنُهُ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « تَصَدَّقُوا عَلَيْهِ » . فَتَصَدَّقَ النَّاسُ عَلَيْهِ فَلَمْ يَبْلُغْ ذَلِكَ وَفَاءَ دَيْنِهِ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « خُذُوا مَا وَجَدْتُمْ وَلَيْسَ لَكُمْ إِلاَّ ذَلِكَ » .
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Said, ona Leys (b. Sa'd el-Fehmî), ona Bükeyr (b. Abdullah el-Kuraşî), ona Iyaz b. Abdullah'ın rivayet ettiğine göre Ebu Said el-Hudrî şöyle demiştir:
"Rasulullah (sav) zamanında satın aldığı meyvelerle ilgili olarak adamın biri bir afetle karşılaştı. Dolayısıyla borçları arttı. Rasulullah (sav); 'Ona sadaka veriniz.' buyurdu. İnsanlar da ona sadaka verdiler. Ancak verilen bu sadakalar, onun borcunu ödemeye yetmedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav); 'Alacağınıza karşılık olmak üzere bulduğunuzu alabilirsiniz. Sizin için bundan başka da bir imkan bulunmamaktadır.' buyurdu."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Buyû' 30, /2381
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. İyaz b. Abdullah el-Amiri (İyaz b. Abdullah b. Sa'd b. Ebu Serh b. Haris)
3. Ebu Abdullah Bükeyr b. Abdullah el-Kuraşî (Bükeyr b. Abdullah b. Eşec)
4. Ebu Haris Leys b. Sa'd el-Fehmî (Leys b. Sa'd b. Abdurrahman)
5. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Borç, alacaklıyı bir kısmından vazgeçirmek
Borç, borçluya kolaylık, afet sebebiyle
أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَمْرِو بْنِ السَّرْحِ قَالَ أَخْبَرَنَا ابْنُ وَهْبٍ قَالَ حَدَّثَنِى اللَّيْثُ بْنُ سَعْدٍ وَعَمْرُو بْنُ الْحَارِثِ عَنْ بُكَيْرِ بْنِ الأَشَجِّ عَنْ عِيَاضِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ قَالَ أُصِيبَ رَجُلٌ فِى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى ثِمَارٍ ابْتَاعَهَا وَكَثُرَ دَيْنُهُ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « تَصَدَّقُوا عَلَيْهِ » . فَتَصَدَّقُوا عَلَيْهِ وَلَمْ يَبْلُغْ ذَلِكَ وَفَاءَ دَيْنِهِ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « خُذُوا مَا وَجَدْتُمْ وَلَيْسَ لَكُمْ إِلاَّ ذَلِكَ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
28232, N004682
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَمْرِو بْنِ السَّرْحِ قَالَ أَخْبَرَنَا ابْنُ وَهْبٍ قَالَ حَدَّثَنِى اللَّيْثُ بْنُ سَعْدٍ وَعَمْرُو بْنُ الْحَارِثِ عَنْ بُكَيْرِ بْنِ الأَشَجِّ عَنْ عِيَاضِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ قَالَ أُصِيبَ رَجُلٌ فِى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى ثِمَارٍ ابْتَاعَهَا وَكَثُرَ دَيْنُهُ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « تَصَدَّقُوا عَلَيْهِ » . فَتَصَدَّقُوا عَلَيْهِ وَلَمْ يَبْلُغْ ذَلِكَ وَفَاءَ دَيْنِهِ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « خُذُوا مَا وَجَدْتُمْ وَلَيْسَ لَكُمْ إِلاَّ ذَلِكَ » .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Amr b. es-Serh, ona İbn Vehb, ona el-Leys b. Sa‘d ve Amr b. el-Hâris, onlara Bukeyr b. el-Eşec, ona İyaz b. Abdullah, ona da Ebu Saîd el-Hudrî’nin şöyle dediğini rivayet etti: Rasûlullah (sav) zamanında bir adam, dallarında satın aldığı bir bahçenin meyvelerine afet isabet etti, bundan dolayı da borcu çoğaldı. Rasûlullah (sav): “Ona sadaka verin” buyurdu. Ashab da ona sadakalarını verdiler. Fakat bu, onun borcunu karşılamaya yetmedi. Rasûlullah (sav): “Bulduğunuzu alın, sizin bundan başka da bir şey almaya hakkınız yoktur” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Buyû' 95, /2390
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. İyaz b. Abdullah el-Amiri (İyaz b. Abdullah b. Sa'd b. Ebu Serh b. Haris)
3. Ebu Abdullah Bükeyr b. Abdullah el-Kuraşî (Bükeyr b. Abdullah b. Eşec)
4. Amr b. Haris el-Ensarî (Amr b. Haris b. Yakub)
5. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
6. Ebu Tahir Ahmed b. Amr el-Kuraşî (Ahmed b. Amr b. Abdullah)
Konular:
Borç, alacaklıyı bir kısmından vazgeçirmek
Borç, borçlu-alacaklı ilişkisi
Borç, borçluya kolaylık, afet sebebiyle
İFLAS
Sadaka, verilecek yerler
Ticaret, iflas hukuku
Zekat, zekat kimlere verilebilir?
Öneri Formu
Hadis Id, No:
282882, M003994-2
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ حُجْرٍ وَإِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ - وَاللَّفْظُ لاِبْنِ حُجْرٍ - قَالاَ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنِ الْمُغِيرَةِ عَنْ نُعَيْمِ بْنِ أَبِى هِنْدٍ عَنْ رِبْعِىِّ بْنِ حِرَاشٍ قَالَ اجْتَمَعَ حُذَيْفَةُ وَأَبُو مَسْعُودٍ فَقَالَ حُذَيْفَةُ « رَجُلٌ لَقِىَ رَبَّهُ فَقَالَ مَا عَمِلْتَ قَالَ مَا عَمِلْتُ مِنَ الْخَيْرِ إِلاَّ أَنِّى كُنْتُ رَجُلاً ذَا مَالٍ فَكُنْتُ أُطَالِبُ بِهِ النَّاسَ فَكُنْتُ أَقْبَلُ الْمَيْسُورَ وَأَتَجَاوَزُ عَنِ الْمَعْسُورِ . فَقَالَ تَجَاوَزُوا عَنْ عَبْدِى » . قَالَ أَبُو مَسْعُودٍ هَكَذَا سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ .
Tercemesi:
Bize Ali b. Hucr T İshak b. İbrahim -ki lafızlar (Ali) b. Hucr'a aittir-, onlara Cerir (b. Abdülhamid ed-Dabbî), ona Muğire (b. Miksem ed-Dabbî), ona Nuaym b. Ebu Hind, ona da Rib'î b. Hirâş rivayet etmiş ve şöyle demiştir:
"Huzeyfe (b. Yeman el-Absî) ve Ebu Mesud bir araya geldiler. Huzeyfe (b. Yeman el-Absî) şöyle dedi: "Bir adam, Rabbiyle karşılaştı. Rabbi ona; 'Ne [hayır] işledin?' diye sordu.Adam; 'Hayır olarak bir şey işlemedim. Fakat ben, mal mülk sahibi bir adamdım. Bu sebeple insanlardan alacaklarımı ister; ödeme imkanı olandan ödemesini kabul eder, ödeme imkanı olmayana müsamaha gösterirdim.' dedi. Bunun üzerine Allah; 'Kuluma müsamahakar davranın!' buyurdu. Ebu Mesud; '[Ben de] Rasululullah'ı (sav) böyle söylerken duydum.' dedi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Müsâkât ve'l-Müzâra 3994, /649
Senetler:
1. Ebu Abdullah Huzeyfe b. Yeman el-Absî (Huzeyfe b. Huseyl b. Cabir)
2. Ebu Meryem Rib'î b. Hiraş el-Absî (Rib'î b. Hiraş b. Cahş)
3. Nuaym b. Ebu Hind el-Eşca'î (Nuaym b. Nu'man b. Eşyem)
4. Ebu Hişam Muğira b. Miksem ed-Dabbî (Muğira b. Miksem)
5. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
6. Ebu Hasan Ali b. Hucr es-Sa'dî (Ali b. Hucr b. İyas b. Mukatil)
Konular:
Borç, borçlu-alacaklı ilişkisi
Borç, borçluya kolaylık sağlayanın ya da bir kısmını affeden
Borç, borçluya kolaylık, afet sebebiyle
Hoşgörü, hoşgörü ve müsamaha
Öneri Formu
Hadis Id, No:
282883, M003994-3
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ حُجْرٍ وَإِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ - وَاللَّفْظُ لاِبْنِ حُجْرٍ - قَالاَ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنِ الْمُغِيرَةِ عَنْ نُعَيْمِ بْنِ أَبِى هِنْدٍ عَنْ رِبْعِىِّ بْنِ حِرَاشٍ قَالَ اجْتَمَعَ حُذَيْفَةُ وَأَبُو مَسْعُودٍ فَقَالَ حُذَيْفَةُ « رَجُلٌ لَقِىَ رَبَّهُ فَقَالَ مَا عَمِلْتَ قَالَ مَا عَمِلْتُ مِنَ الْخَيْرِ إِلاَّ أَنِّى كُنْتُ رَجُلاً ذَا مَالٍ فَكُنْتُ أُطَالِبُ بِهِ النَّاسَ فَكُنْتُ أَقْبَلُ الْمَيْسُورَ وَأَتَجَاوَزُ عَنِ الْمَعْسُورِ . فَقَالَ تَجَاوَزُوا عَنْ عَبْدِى » . قَالَ أَبُو مَسْعُودٍ هَكَذَا سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ .
Tercemesi:
Bize Ali b. Hucr T İshak b. İbrahim -ki lafızlar (Ali) b. Hucr'a aittir-, onlara Cerir (b. Abdülhamid ed-Dabbî), ona Muğire (b. Miksem ed-Dabbî), ona Nuaym b. Ebu Hind, ona da Rib'î b. Hirâş rivayet etmiş ve şöyle demiştir:
"Huzeyfe (b. Yeman el-Absî) ve Ebu Mesud bir araya geldiler. Huzeyfe (b. Yeman el-Absî) şöyle dedi: "Bir adam, Rabbiyle karşılaştı. Rabbi ona; 'Ne [hayır] işledin?' diye sordu.Adam; 'Hayır olarak bir şey işlemedim. Fakat ben, mal mülk sahibi bir adamdım. Bu sebeple insanlardan alacaklarımı ister; ödeme imkanı olandan ödemesini kabul eder, ödeme imkanı olmayana müsamaha gösterirdim.' dedi. Bunun üzerine Allah; 'Kuluma müsamahakar davranın!' buyurdu. Ebu Mesud; '[Ben de] Rasululullah'ı (sav) böyle söylerken duydum.' dedi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Müsâkât ve'l-Müzâra 3994, /649
Senetler:
1. Ebu Mesud el-Ensarî (Ukbe b. Amr b. Sa'lebe b. Esire b. Asire)
2. Ebu Meryem Rib'î b. Hiraş el-Absî (Rib'î b. Hiraş b. Cahş)
3. Nuaym b. Ebu Hind el-Eşca'î (Nuaym b. Nu'man b. Eşyem)
4. Ebu Hişam Muğira b. Miksem ed-Dabbî (Muğira b. Miksem)
5. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
6. İshak b. Râhûye el-Mervezî (İshak b. İbrahim b. Mahled)
Konular:
Borç, borçlu-alacaklı ilişkisi
Borç, borçluya kolaylık sağlayanın ya da bir kısmını affeden
Borç, borçluya kolaylık, afet sebebiyle
Hoşgörü, hoşgörü ve müsamaha
Öneri Formu
Hadis Id, No:
282884, M003994-4
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ حُجْرٍ وَإِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ - وَاللَّفْظُ لاِبْنِ حُجْرٍ - قَالاَ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنِ الْمُغِيرَةِ عَنْ نُعَيْمِ بْنِ أَبِى هِنْدٍ عَنْ رِبْعِىِّ بْنِ حِرَاشٍ قَالَ اجْتَمَعَ حُذَيْفَةُ وَأَبُو مَسْعُودٍ فَقَالَ حُذَيْفَةُ « رَجُلٌ لَقِىَ رَبَّهُ فَقَالَ مَا عَمِلْتَ قَالَ مَا عَمِلْتُ مِنَ الْخَيْرِ إِلاَّ أَنِّى كُنْتُ رَجُلاً ذَا مَالٍ فَكُنْتُ أُطَالِبُ بِهِ النَّاسَ فَكُنْتُ أَقْبَلُ الْمَيْسُورَ وَأَتَجَاوَزُ عَنِ الْمَعْسُورِ . فَقَالَ تَجَاوَزُوا عَنْ عَبْدِى » . قَالَ أَبُو مَسْعُودٍ هَكَذَا سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ .
Tercemesi:
Bize Ali b. Hucr T İshak b. İbrahim -ki lafızlar (Ali) b. Hucr'a aittir-, onlara Cerir (b. Abdülhamid ed-Dabbî), ona Muğire (b. Miksem ed-Dabbî), ona Nuaym b. Ebu Hind, ona da Rib'î b. Hirâş rivayet etmiş ve şöyle demiştir:
"Huzeyfe (b. Yeman el-Absî) ve Ebu Mesud bir araya geldiler. Huzeyfe (b. Yeman el-Absî) şöyle dedi: "Bir adam, Rabbiyle karşılaştı. Rabbi ona; 'Ne [hayır] işledin?' diye sordu.Adam; 'Hayır olarak bir şey işlemedim. Fakat ben, mal mülk sahibi bir adamdım. Bu sebeple insanlardan alacaklarımı ister; ödeme imkanı olandan ödemesini kabul eder, ödeme imkanı olmayana müsamaha gösterirdim.' dedi. Bunun üzerine Allah; 'Kuluma müsamahakar davranın!' buyurdu. Ebu Mesud; '[Ben de] Rasululullah'ı (sav) böyle söylerken duydum.' dedi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Müsâkât ve'l-Müzâra 3994, /649
Senetler:
1. Ebu Mesud el-Ensarî (Ukbe b. Amr b. Sa'lebe b. Esire b. Asire)
2. Ebu Meryem Rib'î b. Hiraş el-Absî (Rib'î b. Hiraş b. Cahş)
3. Nuaym b. Ebu Hind el-Eşca'î (Nuaym b. Nu'man b. Eşyem)
4. Ebu Hişam Muğira b. Miksem ed-Dabbî (Muğira b. Miksem)
5. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
6. Ebu Hasan Ali b. Hucr es-Sa'dî (Ali b. Hucr b. İyas b. Mukatil)
Konular:
Borç, borçlu-alacaklı ilişkisi
Borç, borçluya kolaylık sağlayanın ya da bir kısmını affeden
Borç, borçluya kolaylık, afet sebebiyle
Hoşgörü, hoşgörü ve müsamaha
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22437, N002580
Hadis:
أَخْبَرَنَا يَحْيَى بْنُ حَبِيبِ بْنِ عَرَبِىٍّ عَنْ حَمَّادٍ عَنْ هَارُونَ بْنِ رِئَابٍ قَالَ حَدَّثَنِى كِنَانَةُ بْنُ نُعَيْمٍ ح وَأَخْبَرَنَا عَلِىُّ بْنُ حُجْرٍ - وَاللَّفْظُ لَهُ - قَالَ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ عَنْ أَيُّوبَ عَنْ هَارُونَ عَنْ كِنَانَةَ بْنِ نُعَيْمٍ عَنْ قَبِيصَةَ بْنِ مُخَارِقٍ قَالَ تَحَمَّلْتُ حَمَالَةً فَأَتَيْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَسَأَلْتُهُ فِيهَا فَقَالَ « إِنَّ الْمَسْأَلَةَ لاَ تَحِلُّ إِلاَّ لِثَلاَثَةٍ رَجُلٍ تَحَمَّلَ بِحَمَالَةٍ بَيْنَ قَوْمٍ فَسَأَلَ فِيهَا حَتَّى يُؤَدِّيَهَا ثُمَّ يُمْسِكَ » .
Tercemesi:
Bize Yahya b. Habib b. Arabî, ona Hammad (b. Zeyd el-Ezdî), ona Harun b. Riâb, ona Kinâne b. Nuaym T Bize Ali b. Hucr -ki lafızlar ona aittir-, ona İsmail (b. Uleyye el-Esedî), ona Eyyüb (es-Sahtiyânî), ona Harun (b. Riâb), ona Kinâne b. Nuaym, ona da Kabîsa b. Muhârik (el-Hilalî) rivayet etmiş ve şöyle demiştir:
"Bir olayda kefil olmuştum. Bu konuda yardım istemek üzere Hz. Peygamber'e (sav) geldim. Bunun üzerine şöyle buyurdu; 'Şüphesiz sadaka istemek sadece üç kişiye helal olur. Bir topluluğun arasını bulmak için kefalet borcu yüklenip de ödeyebilmek için bu konuda yardım isteyen kişiye ki böyle bir kişi, ihtiyacı karşılandıktan sonra istemeyi bırakacaktır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Zekât 80, /2255
Senetler:
1. Kabîsa b. Muhârik el-Hilali (Kabîsa b. Muhârik b. Abdullah b. Şeddad b. Ebu Rabi'a)
2. Ebu Bekir Kinane b. Nuaym el-Adevi (Kinane b. Nuaym)
3. Ebu Hasan Harun b. Riab et-Temimî (Harun b. Riab)
4. Ebu İsmail Hammad b. Zeyd el-Ezdî (Hammad b. Zeyd b. Dirhem)
5. Yahya b. Habib el-Harisi (Yahya b. Habib b. Arabi)
Konular:
Borç, bir başkasının borcunu ödemek
Borç, borca kefil olma, kefil olanın durumu
Borç, borçluya kolaylık, afet sebebiyle
Fakir, Yoksul, fakirlik, yoksulluk
Geçim, dilencilikle geçim sağlamak
Hz. Peygamber, cömertliği
Sadaka, verilecek yerler
Sahabe, İlk Müslüman Nesiller
Sahabe, sünneti sorarak öğrenmeleri
Ticaret, kefil olmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
22438, N002581
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ النَّضْرِ بْنِ مُسَاوِرٍ قَالَ حَدَّثَنَا حَمَّادٌ عَنْ هَارُونَ بْنِ رِئَابٍ قَالَ حَدَّثَنِى كِنَانَةُ بْنُ نُعَيْمٍ عَنْ قَبِيصَةَ بْنِ مُخَارِقٍ قَالَ تَحَمَّلْتُ حَمَالَةً فَأَتَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَسْأَلُهُ فِيهَا فَقَالَ « أَقِمْ يَا قَبِيصَةُ حَتَّى تَأْتِيَنَا الصَّدَقَةُ فَنَأْمُرَ لَكَ » . قَالَ ثُمَّ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « يَا قَبِيصَةُ إِنَّ الصَّدَقَةَ لاَ تَحِلُّ إِلاَّ لأَحَدِ ثَلاَثَةٍ رَجُلٍ تَحَمَّلَ حَمَالَةً فَحَلَّتْ لَهُ الْمَسْأَلَةُ حَتَّى يُصِيبَ قِوَامًا مِنْ عَيْشٍ أَوْ سِدَادًا مِنْ عَيْشٍ وَرَجُلٍ أَصَابَتْهُ جَائِحَةٌ فَاجْتَاحَتْ مَالَهُ فَحَلَّتْ لَهُ الْمَسْأَلَةُ حَتَّى يُصِيبَهَا ثُمَّ يُمْسِكَ وَرَجُلٍ أَصَابَتْهُ فَاقَةٌ حَتَّى يَشْهَدَ ثَلاَثَةٌ مِنْ ذَوِى الْحِجَا مِنْ قَوْمِهِ قَدْ أَصَابَتْ فُلاَنًا فَاقَةٌ فَحَلَّتْ لَهُ الْمَسْأَلَةُ حَتَّى يُصِيبَ قِوَامًا مِنْ عَيْشٍ أَوْ سِدَادًا مِنْ عَيْشٍ فَمَا سِوَى هَذَا مِنَ الْمَسْأَلَةِ يَا قَبِيصَةُ سُحْتٌ يَأْكُلُهَا صَاحِبُهَا سُحْتًا » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Nadr b. Müsâvir (el-Mervezî), ona (Ebu İsmail) Hammad (b. Zeyd el-Ezdî), ona (Ebu Hasan) Harun b. Riâb (et-Temimî), ona da (Ebu Bekir) Kinâne b. Nuaym'ın (el-Adevi) rivayet ettiğine göre Kabîsa b. Muhârik (el-Hilalî) şöyle demiştir:
"Birine kefil oldum. Bu konuda yardım istemek için Rasulullah'a (sav) geldim. Şöyle buyurdular: 'Biraz bekle! Zekat mallarından gelince emredelim de sana da verilsin.' Rasulullah (sav) devamla şöyle buyurdu: 'Ey Kabîsa! Şüphesiz sadaka istemek, sadece şu üç kişiden biri için helaldir:
1. Birine kefil olan kişi. Temel ihtiyaçlarını elde edinceye veya bu ihtiyaçlarına ulaşıncaya kadar sadaka istemek ona helaldir.
2. Başına bir felaket gelip de bu felaketin malını helak ettiği kimse. Tekrar mal kazanıp da istemekten kurtuluncaya kadar sadaka istemek ona helaldir.
3. Kavminden akl-ı selim sahibi üç kişinin, 'falan kişi aşırı yoksul düştü' şeklinde tanıklık ettiği kişi. Temel ihtiyaçlarını elde edinceye veya bu ihtiyaçlarına ulaşıncaya kadar sadaka istemek ona helaldir.
Bu üç durumun dışında dilenmek, ey Kabîsa! haramdır. Bu şekilde dilenen kişi de haram yemiş olur."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Zekât 80, /2255
Senetler:
1. Kabîsa b. Muhârik el-Hilali (Kabîsa b. Muhârik b. Abdullah b. Şeddad b. Ebu Rabi'a)
2. Ebu Bekir Kinane b. Nuaym el-Adevi (Kinane b. Nuaym)
3. Ebu Hasan Harun b. Riab et-Temimî (Harun b. Riab)
4. Ebu İsmail Hammad b. Zeyd el-Ezdî (Hammad b. Zeyd b. Dirhem)
5. Muhammed b. Nadr el-Mervezî (Muhammed b. Nadr b. Müsavir b. Mihran)
Konular:
Borç, bir başkasının borcunu ödemek
Borç, borca kefil olma, kefil olanın durumu
Borç, borçluya kolaylık sağlayanın ya da bir kısmını affeden
Borç, borçluya kolaylık, afet sebebiyle
Eğitim, Hz. Peygamber, müslümanları uyarması
Geçim, dilencilikle geçim sağlamak
Hz. Peygamber, cömertliği
İnsan, şahsiyetinin korunması
Sahabe, çektikleri sıkıntılar
Sahabe, İlk Müslüman Nesiller
Sahabe, sünneti sorarak öğrenmeleri
Ticaret, kefil olmak
Zekat, kimlere zekat verilebilir?
Zekat, zekat kimlere verilebilir?
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مُسْلِمِ بْنِ هُرْمُزٍ عَنْ سَلَمَةَ الْمَكِّىِّ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَلَعَ مُعَاذَ بْنَ جَبَلٍ مِنْ غُرَمَائِهِ ثُمَّ اسْتَعْمَلَهُ عَلَى الْيَمَنِ فَقَالَ مُعَاذٌ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم اسْتَخْلَصَنِى بِمَالِى ثُمَّ اسْتَعْمَلَنِى .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
24542, İM002357
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مُسْلِمِ بْنِ هُرْمُزٍ عَنْ سَلَمَةَ الْمَكِّىِّ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَلَعَ مُعَاذَ بْنَ جَبَلٍ مِنْ غُرَمَائِهِ ثُمَّ اسْتَعْمَلَهُ عَلَى الْيَمَنِ فَقَالَ مُعَاذٌ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم اسْتَخْلَصَنِى بِمَالِى ثُمَّ اسْتَعْمَلَنِى .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Beşşar, ona Ebu Âsım (Dahhâk b. Mahled en-Nebîl), ona Abdullah b. Müslim b. Hürmüz, ona Seleme el-Mekkî, ona da Cabir b. Abdullah rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav), alacaklılarının elinden Muaz'ı kurtardı. Sonra da onu [vali olarak] Yemen'e görevlendirdi. Nitekim Muaz şöyle dedi: "Rasulullah (sav), malım karşılığında beni [alacaklılarımdan] kurtardı. Sonra da beni [vali olarak] Yemen'e görevlendirdi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Ahkâm 25, /377
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Seleme el-Mekki (Seleme)
3. Ebu Ya'la Abdullah b. Müslim el-Fedekî (Abdullah b. Müslim b. Hürmüz)
4. Ebu Âsım Dahhâk b. Mahled en-Nebîl (Dahhâk b. Mahled)
5. Muhammed b. Beşşâr el-Abdî (Muhammed b. Beşşâr b. Osman)
Konular:
Borç, borçluya kolaylık, afet sebebiyle