177 Kayıt Bulundu.
Bize Ebû Abdullah el-Hâfız, ona Ebû Bekir b. İshak el-Fakîh, ona el-Hasan b. Ali b. Ziyâd, ona İbrahim b. Musa, ona Abdurrezzak, ona Ma'mer, ona Zeyd b. Eslem, ona Atâ b. Yesâr, ona da Ebû Saîd el-Hudrî'nin (ra) rivâyet ettiğine göre Rasûlullah (sav) şöyle buyurdu: "“Şu beş sınıf dışında zengin olanlara sadaka (zekât) helâl değildir. Bunlar; Allah yolunda savaşanlar, zekât toplamakla görevli olanlar, borçlular, parası ile sadaka malını satın alanlar ve fakir komşusu bulunan zenginlerdir ki, fakire verilen sadakayı bu fakir, komşusu zengine hediye ettiğinde, bu ona helâldir.”
Açıklama: Bir şahıs sadaka verip, sonra verilen sadaka malını zenginin para ile almasının câizdir. Bu durumda zengin insan sadaka malına, satın alma yoluyla malik olmaktadır. Bu nedenle zenginin sadaka malını satın alması câizdir. Fakir komşunun, kendisine gelen ve sadaka malı olan yiyecek veya giyeceklerden zaman zaman zengin komşusuna hediye etmesi ve bu hediyenin zengin tarafından kabul edilmesi câizdir. Çünkü zengine verilen o şey, sadaka olarak değil, hediye olarak sunulmaktadır. Bu nedenle meşrûdur. Çünkü, bir şeyin mülkiyet sebebinin değişmesi, onun özünün değişmesi gibi olduğu genel ilkedir.
Bize Muhammed b. Yusuf, ona İsrail, ona Ebu Cüveyriye, ona da Ma'n b. Yezid (ra) şöyle rivayet etmiştir: Ben, babam ve dedem birlikte Resulullah'a (sav) biat ettik. Resulullah (sav) benim için birinin kızını istedi ve beni onunla ev¬lendirdi. Sonra ben, bir hususta Resulullah'ın (sav) hüküm vermesini istedim. Bir gün babam Yezid, sadaka olarak vermek için bir miktar dinar (altın para) çıkardı ve mescitteki bir adamın yanına bıraktı. Ben de gittim onu aldım ve kendisine getirdim. Bunun üzerine babam: 'Ben bunları sana vermek istememiştim' dedi. Ben de bu hususta Resulullah'ın (sav) hüküm vermesini istedim. Resulullah da (sav): "Ey Yezid! Niyet ettiğin şeyin sevabı senindir. Ey Ma'n! Aldığın dinarlar da senindir" buyurdu.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe T Bize Ali b. Muhammed el-Kûfî, onlara (Ebu Süfyan) Veki' (b. Cerrah er-Ruâsî), ona (Ebu Avn Abdullah) b. Avn (el-Müzenî), ona (Ümmü Hüzeyl) Hafsa bt. Sîrîn, ona Rabab Ümmü Râih bt. Süley' (ed-Dabbiyye), ona da Selman b. Amir ed-Dabbî'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Yoksula verilen sadaka, tek bir sadaka sayılır. Akrabaya verilen sadaka ise hem bir sadaka hem de bir sıla-i rahim sayılır."
Bize Muhammed b. Abdüla'la (el-Kaysî), ona Halid (b. Haris el-Hüceymî), ona (Ebu Avn Abdullah) b. Avn (el-Müzenî), ona (Ümmü Hüzeyl) Hafsa (bt. Sirin), ona Ümmü Râih (Rabab bt. Süley' ed-Dabbiyye), ona da Selman b. Amir'in (ed-Dabbî) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Yoksula verilen sadaka, tek bir sadaka sayılır. Akrabaya verilen sadaka ise hem bir sadaka hem de bir sıla-i rahim sayılır."
Açıklama: Anlaşılabildiği kadarıyla rivayet muallak olmayıp muttasıldır.