46 Kayıt Bulundu.
Bize Abdurrezzak, ona Süfyan, ona Câbir, ona da Hayseme, Enes’in şöyle anlattığını rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sav) gözlerinden rahatsız olan Zeyd b. Erkam’ı ziyaret etmek üzere yanına vardı. Ona 'Gözlerinde şöyle şöyle bir rahatsızlık olsaydı ne yapardın?' diye sorduğunda, Zeyd 'Sabreder ve sevabını Allah’tan beklerdim' diye cevap verdi. Hz. Peygamber (sav) 'Şayet gözlerinde böyle bir rahatsızlık olsa (ve sen o dediklerini yapsan) Allah’a günahsız olarak kavuşurdun' buyurdu."
Açıklama: mütabileriyle hasendir.
Bize Hasan, ona İbn Lehîa, ona Zebbân, ona Sehl b. Muâz, ona da babası Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Kim oruçlu olur, bir hastayı ziyaret eder ve cenazeye iştirak ederse, ondan sonra işleyecekleri hariç, geçmiş günahları affolunur."
Bize Ubeyd b. Esbât b. Muhammed el-Kuraşî, ona babası (Esbât b. Muhammed), ona el-A‘meş, ona Abdullah b. Abdullah er-Razî, ona da Talha b. Ömer’in azatlısı Sa‘d şöyle demiştir: Nebi’yi (sav) bir hadisi zikrederken dinledim, eğer ben onu bir ya da iki defa –yedi defa sayıncaya kadar devam etti- dinlememiş olsaydım (bu hadisi rivayet etmezdim). Fakat ben bu hadisi bundan daha fazla sayıda dinledim. Rasulullah’ı (sav) şöyle buyururken dinledim: "el-Kifl İsrail oğullarından birisi idi. İşlediği hiçbir günahtan çekinmezdi. Ona bir kadın geldi, onunla beraber olma karşılığında ona altmış dinar verdi. Bir erkeğin hanımı ile beraber olmak için oturduğu şekilde, o kadının yanına oturunca kadın titredi ve ağladı. El-Kifl 'Neden ağlıyorsun, ben seni zorladım mı?' dedi. Kadın 'Hayır, fakat bu şimdiye kadar hiç yapmadığım bir iştir, beni bu işi yapmaya iten de muhtaçlıktan başkası değildir' dedi. el-Kifl 'Sen bu işi daha önce yapmadığın halde mi yapacaktın? Haydi, git, o para da senin olsun' dedi. Ayrıca 'Hayır, Allah’a yemin ederim, artık bundan sonra ebediyen Allah’a isyan etmeyeceğim' diye ekledi. Aynı gece vefat etti, sabah olunca kapısının üzerinde 'Şüphesiz Allah el-Kifl’in günahlarını bağışladı' ibaresi yazılı idi." [Ebu İsa der ki: Bu, hasen bir hadistir. Bu hadisi Şeybân ve daha başkaları da el-A‘meş’den buna yakın olarak zikretmiş ve onu Hz. Peygamber'in (sav) sözü (merfu) olarak rivayet etmişlerdir. Kimisi de bu hadisi el-A‘meş’den rivayet etmiş ama Hz. Peygamber'den (sav) (merfu olarak) rivayet etmemiştir.] [Ebu Bekr b. Ayyaş da bu hadisi el-A‘meş’den rivayet etmekle birlikte rivayetinde hata etmiş ve “Abdullah b. Abdullah’a Saîd b. Cübeyr, ona İbn Ömer rivayet etmiştir” demiştir. Hâlbuki bu mahfuz bir rivayet değildir. Abdullah b. Abdullah er-Razî ise Kûfeli birisidir. Onun büyük annesi Ali b. Ebu Talib’in bir cariyesi idi. Abdullah b. Abdullah er-Razî’den Ubeyde ed-Dabbî, el-Haccac b. Ertâ ve büyük ilim ehlinden daha başkaları rivayet almışlardır.]
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: النَّدَمُ تَوْبَةُ
Açıklama: Ebu Bekir b. Ebi Züheyr ile Hz. Ebu Bekir arasında inkıta vardır. Ayrıca Ebu Bekir b. Ebi Züheyr bir ravidir. Rivayet diğer tarikleri ve şevahidle sahih derecesine çıkar.