407 Kayıt Bulundu.
Abdullah b. Muhammed, ona Süfyân, ona Eyyûb, ona Muhammed, ona da Enes (ra) şöyle rivayet etmiştir: Şafak vakti, Hayberliler tarım aletleri omuzlarında tarlalarına giderken Hz. Peygamber (sav) onlara baskın yaptı. Hz. Peygamber'i gördükleri zaman Hayberliler “bunlar Muhammed ve askerleri, bunlar Muhammed ve askerleri!” diyerek kaçıp kalelerine sığındılar. Hz. Peygamber (sav) ellerini kaldırarak "Allâhu Ekber, Hayber harap oldu. Biz bir kavmin yurduna vardığımızda uyarılan düşmanın sabahı ne fenadır" buyurdu. Biz ehlî eşekler elde edip onları pişirdik. Ardından Hz. Peygamber'in çağırtmacı “şüphesiz Allah ve Rasulü eşek etini size yasaklıyor” diye nida etti. Bu nida üzerine yemek tencereleri devrilip içindekiler döküldü. Ali bu hadisi Sufyân'dan "Peygamber (sav) iki elini kaldırdı" şeklinde rivayet ederek, (Abdullah b. Muhammed'e) mütâbaat etmiştir
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Ali b. el-Medînî arasında inkıta vardır.
Bize Musa b. İsmail, ona Abdulvahid, ona Şeybânî, ona da İbn Ebu Evfâ şöyle rivayet etmiştir: Hayber'de bir kaç gece süren açlık sıkıntısı çektik. Derken Hayber günü evcil eşek sürüsü içine düştük ve hemen onları keserek (pişirmeye koyulduk). Kazanlar kaynayınca Rasûlullah'ın çağırtmacı "Kazanları devirin ve sakın eşeklerin etlerinden hiçbir şey yemeyin" diye seslendi. Abdullah (İbn Evfa) der ki: Biz, ganimet henüz beşe taksim edilmediği için Hz. Peygamber (sav) evcil eşekleri yememizi yasakladı, dedik. Diğer bir kısmı da, Hz. Peygamber (sav) eşek etlerini yememizi kesin olarak yasakladı, dedi. Şeybânî der ki: Ben bunu Saîd b. Cübeyr'e sordum, o da, Hz. Peygamber eşek etlerini kesin olarak yasakladı, dedi.
Bize Süveyd b. Said, ona Ali b. Müshir, ona da Ebu İshâk eş-Şeybânî şöyle demiştir: Ben evcil eşeklerin etlerinin hükmünü Abdullah b. Ebu Evfâ'ya sordum. Şöyle cevap verdi: Hayber (savaşı) günü bir açlık bizi yakaladı, biz Peygamber'in (sav) beraberinde bulunuyorduk. Bazı kimseler Medine'nin dışından (evcil) eşekler elde ettiler. Biz de bunları boğazladık ve tencerelerimiz (bunların etleriyle) kaynamakta idi. Tam bu esnada Peygamber'in (sav) çağırtmacı: "Tencerelerinizi deviriniz ve (evcil) eşeklerin etlerinden hiçbir şey tatmayınız" diye duyuruda bulundu. Biz de tencerelerimizi devirdik. (Şeybânî der ki:) Ben Abdullah b. Ebu Evfâ'ya: Rasulullah evcil eşeklerin etini kesinlikle mi haram kıldı? diye sordum. Abdullah b. Ebu Evfâ: Biz (sahabeler) kendi aramızda konuştuk ve evcil eşekler dışkı yediği için Rasulullah (sav) onu kesinlikle ( sürekli olarak) haram kıldı, dedik.
Bana Yahya, ona Malik, ona İbn Şihâb, ona Muhammed b. Ali b. Ebu Talib'in oğulları Abdullah ve Hasan, onlara babaları (Muhammed b. Ali), ona da Ali b. Ebu Talib (ra) şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) Hayber günü mut'a nikahını ve evcil eşeklerin etini yemeyi yasakladı.
Bize Abdulvehhab b. Necde, ona Ebu Amr b. Kesir b. Dinar, ona Harîz b. Osman, ona Abdurrahman b. Ebu Avf, ona da Mikdam b. Ma'dikerib Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletti: "Şunu iyi biliniz ki bana Kur'an-ı Kerim ile (onun bir) benzeri de verilmiştir. Dikkatli olun! Koltuğuna kurulan tok bir adamın size (sadece) şu Kur'an lazımdır. Onda bulduğunuz helali helal, haramı da haram kabul ediniz (yeter) diyeceği (günler) yakındır. Şunu iyi biliniz ki ehli eşek eti, yırtıcı (hayvanlar)dan köpek dişli olanlar ve (İslam topraklarına müsaade ile giren) gayri müslimlerin kaybettiği mallar size helal değildir. Ancak sahibinin kendisine ihtiyaç duymadığı [için almadığı] yitik mallar, bu hükmün dışındadır. Kim bir kavme misafir olursa o kavmin onu ağırlaması gerekir. Eğer ağırlamazlarsa, o misafir ağırlama hakkını (kendisi) alarak onları cezalandırabilir."