599 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Kureyb, ona Abdurrahman el-Muharibî, ona İsmail b. Müslim, ona Hasan(-ı Basri), ona Cabir b. Abdullah’ın rivayet ettiğine göre "Bir cuma günü Rasulullah'ın (sav) hutbe irad ettiği sırada bir adam mescide girdi ve cemaatin üstünden atlayarak ilerlemeye çalıştı. Bunun üzerine Rasulullah (sav): “Otur, otur! Hem geç geliyorsun hem insanları rahatsız ediyorsun!” buyurdu.
Bize Ebu Kureyb, ona Rişdîn b. Sa‘d, ona Zebbân b. Fâid, ona Sehl b. Muâz b. Enes, ona babasının rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: “Cuma günü cemaati çiğneye çiğneye üzerlerinden atlayıp ilerleyen kişi cehenneme uzanan bir köprü yaptırmış gibidir.”
Bize İshak b. İbrahim (Râhûye el-Mervezî), ona Yahya b. Said (el-Kattân), ona (Ebu Abdullah Muhammed) b. Aclân, ona (Ebu İbrahim) Amr b. Şuayb (el-Kuraşî), ona babası (Şuayb b. Muhammed es-Sehmi) ona da dedesinin (Abdullah b. Amr) rivayet ettiğine göre "Hz. Peygamber (sav) Cuma günü namazdan önce mescitte halka yaparak oturmayı ve mescitte alış veriş yapmayı yasaklamıştır."
Bize İbn Ebu Akîl el-Mısrî ve Muhammed b. Seleme el- Mısrî, onlara İbn Vehb -İbn Ebu Akîl (rivayetine göre İbn Vehb) şöyle dedi: -bana Üsame -yani İbn Zeyd-, ona Amr b. Şuayb, ona babası, ona da Abdullah b. Amr b. As, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Her kim cuma günü gusleder, -varsa- hanımının kokusundan sürünür, en güzel elbisesini giyer, (camide) insanların omuzlarına basmadan ilerler ve hutbe esnasında konuşmazsa (bu yaptıkları) iki cuma arasındaki (günahlarına) kefaret olur. (Hutbe esnasında) konuşan ve insanların omuzlarına basan kimseye ise (cuma namazı) öğle namazı (gibi) olur."