Öneri Formu
Hadis Id, No:
2299, B000313
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ عَبْدِ الْوَهَّابِ قَالَ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ زَيْدٍ عَنْ أَيُّوبَ عَنْ حَفْصَةَ - قَالَ أَبُو عَبْدِ اللَّهِ أَوْ هِشَامِ بْنِ حَسَّانَ عَنْ حَفْصَةَ عَنْ أُمِّ عَطِيَّةَ - قَالَتْ: "كُنَّا نُنْهَى أَنْ نُحِدَّ عَلَى مَيِّتٍ فَوْقَ ثَلاَثٍ ، إِلاَّ عَلَى زَوْجٍ أَرْبَعَةَ أَشْهُرٍ وَعَشْرًا ، وَلاَ نَكْتَحِلَ وَلاَ نَتَطَيَّبَ وَلاَ نَلْبَسَ ثَوْبًا مَصْبُوغًا إِلاَّ ثَوْبَ عَصْبٍ ، وَقَدْ رُخِّصَ لَنَا عِنْدَ الطُّهْرِ إِذَا اغْتَسَلَتْ إِحْدَانَا مِنْ مَحِيضِهَا فِى نُبْذَةٍ مِنْ كُسْتِ أَظْفَارٍ ، وَكُنَّا نُنْهَى عَنِ اتِّبَاعِ الْجَنَائِزِ."
قَالَ رَوَاهُ هِشَامُ بْنُ حَسَّانَ عَنْ حَفْصَةَ عَنْ أُمِّ عَطِيَّةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم .
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Abdulvehhâb, ona Hammâd b. Zeyd, ona Eyyüb, ona Hafsa rivayet etti, Ebu Abdullah (Buhari) dedi ki: Yahut Hişam b. Hassan, ona Hafsa, ona Ümmü Atiyye’nin şöyle dediğini rivayet etti:
"Bizlere bir ölü için üç günden fazla yas tutmamız yasaklanmıştı. Koca için dört ay on gün (yas tutmamız) müstesnâ. Bu süre zarfında sürme çekmememiz, hoş koku sürünmememiz, asb (denilen Yemen) kumaşı dışında, boyanmış elbise giymememiz emredilmişti. Ayrıca birimiz ay halinden gusledip temizlendiği esnada bir nebze ezfâr kustu kullanmamıza ruhsat verilmişti. Diğer taraftan, cenazelerin arkasından gitmemiz de bize yasaklanıyordu."
(Buhari) dedi ki: Bu hadisi (bize) Hişâm b. Hassan, ona Hafsa, ona Ümm Atiyye, o, Nebi’den (sav) diye rivayet etmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Hayz 12, 1/256
Senetler:
1. Ümmü Atıyye el-Ensariyye (Nesibe bt. Ka'b)
2. Ümmü Hüzeyl Hafsa bt. Sirin (Hafsa bt. Sirin)
3. Ebu Abdullah Hişam b. Hassan el-Ezdi (Hişam b. Hassan)
3. Eyyüb es-Sahtiyânî (Eyyüb b. Keysân)
4. Ebu İsmail Hammad b. Zeyd el-Ezdî (Hammad b. Zeyd b. Dirhem)
5. Abdullah b. Abdülvehhab el-Hacebî (Abdullah b. Abdülvehhab)
Konular:
Cenaze, Yas tutma, ölünün ardından tutulan yasın müddeti
Kadın, cenazeyi takip etmemesi
Kadın, kadınlara yönelik yasaklar
KTB, CENAZE, CENAİZ
Yas tutmak, eşinin arkasından tutulan yas
Öneri Formu
Hadis Id, No:
9638, B001279
Hadis:
حَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا بِشْرُ بْنُ الْمُفَضَّلِ حَدَّثَنَا سَلَمَةُ بْنُ عَلْقَمَةَ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ سِيرِينَ قَالَ تُوُفِّىَ ابْنٌ لأُمِّ عَطِيَّةَ - رضى الله عنها - فَلَمَّا كَانَ الْيَوْمُ الثَّالِثُ دَعَتْ بِصُفْرَةٍ ، فَتَمَسَّحَتْ بِهِ وَقَالَتْ نُهِينَا أَنْ نُحِدَّ أَكْثَرَ مِنْ ثَلاَثٍ إِلاَّ بِزَوْجٍ .
Tercemesi:
Bize Müsedded, ona Bişr b. el-Mufaddal, ona Seleme b. Alkame, ona Muhammed b. Sîrîn’in şöyle dediğini rivayet etti: Ümm Atiyye’nin (r.anhâ) bir oğlu vefat etmişti. Üçüncü günde Safranlı bir koku getirilmesini istedi. O kokudan bir miktar süründü ve: Vefat edenin koca olması hali dışında üç günden fazla yas tutmamız bize yasaklanmıştır, dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Cenâiz 30, 1/438
Senetler:
1. Ümmü Atıyye el-Ensariyye (Nesibe bt. Ka'b)
2. Ebu Bekir Muhammed b. Sirin el-Ensarî (Muhammed b. Sirin)
3. Ebu Bişr Seleme b. Alkame et-Temimî (Seleme b. Alkame)
4. Ebu İsmail Bişr b. Mufaddal er-Rakâşi (Bişr b. Mufaddal b. Lahik)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
Cenaze, Yas tutma, ölünün ardından tutulan yasın müddeti
KTB, CENAZE, CENAİZ
Yas tutmak, eşinin arkasından tutulan yas
Öneri Formu
Hadis Id, No:
9639, B001280
Hadis:
حَدَّثَنَا الْحُمَيْدِىُّ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ حَدَّثَنَا أَيُّوبُ بْنُ مُوسَى قَالَ أَخْبَرَنِى حُمَيْدُ بْنُ نَافِعٍ عَنْ زَيْنَبَ ابْنَةِ أَبِى سَلَمَةَ قَالَتْ لَمَّا جَاءَ نَعْىُ أَبِى سُفْيَانَ مِنَ الشَّأْمِ دَعَتْ أُمُّ حَبِيبَةَ - رضى الله عنها - بِصُفْرَةٍ فِى الْيَوْمِ الثَّالِثِ ، فَمَسَحَتْ عَارِضَيْهَا وَذِرَاعَيْهَا وَقَالَتْ إِنِّى كُنْتُ عَنْ هَذَا لَغَنِيَّةً ، لَوْلاَ أَنِّى سَمِعْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « لاَ يَحِلُّ لاِمْرَأَةٍ تُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ أَنْ تُحِدَّ عَلَى مَيِّتٍ فَوْقَ ثَلاَثٍ ، إِلاَّ عَلَى زَوْجٍ ، فَإِنَّهَا تُحِدُّ عَلَيْهِ أَرْبَعَةَ أَشْهُرٍ وَعَشْرًا » .
Tercemesi:
Bize Humeydî, ona Süfyan, ona Eyyûb b. Musa, ona Humeyd b. Nâfi, ona Ebu Seleme’nin kızı Zeyneb’in şöyle dediğini rivayet etti: Şam’dan, Ebu Süfyan’ın vefat haberi (Medine’ye) ulaşınca, Ümm Habibe (r.anhâ) üçüncü günde zaferanlı bir koku getirilmesini istedi. Bunu yanaklarına ve kollarına sürüp dedi ki: Şüphesiz, benim buna bir ihtiyacım yok, ancak Nebi’yi (sav) şöyle buyururken dinledim: “Allah’a ve âhiret gününe iman eden bir kadının, kocası müstesnâ ölen herhangi bir kimse için üç günden fazla yas tutması helâl değildir, yalnız kocası için dört ay on gün yas tutar.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Cenâiz 30, 1/438
Senetler:
1. Ümmü Habibe (Remle bt. Ebu Süfyan b. Harb b. Ümeyye)
2. Berra Zeyneb bt. Ümmü Seleme el-Mahzumiyye (Zeyneb bt. Abdullah b. Abdulesed b. Hilal)
3. Ebu Eflah Humeyd b. Nafi' el-Ensari (Humeyd b. Nafi')
4. Ebu Musa Eyyüb b. Musa el-Kuraşî (Eyyüb b. Musa b. Amr b. Said b. Âs)
5. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
6. Ebu Bekir el-Humeydî Abdullah b. Zübeyr (Abdullah b. Zübeyr b. İsa b. Ubeydullah)
Konular:
Cenaze, Yas tutma, ölünün ardından tutulan yasın müddeti
Kadın, kadınlara yönelik yasaklar
KTB, CENAZE, CENAİZ
Yas tutmak, eşinin arkasından tutulan yas
حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ حَدَّثَنِى مَالِكٌ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى بَكْرِ بْنِ مُحَمَّدِ بْنِ عَمْرِو بْنِ حَزْمٍ عَنْ حُمَيْدِ بْنِ نَافِعٍ عَنْ زَيْنَبَ بِنْتِ أَبِى سَلَمَةَ أَخْبَرَتْهُ قَالَتْ دَخَلْتُ عَلَى أُمِّ حَبِيبَةَ زَوْجِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَتْ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « لاَ يَحِلُّ لاِمْرَأَةٍ تُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ تُحِدُّ عَلَى مَيِّتٍ فَوْقَ ثَلاَثٍ ، إِلاَّ عَلَى زَوْجٍ أَرْبَعَةَ أَشْهُرٍ وَعَشْرًا » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
9641, B001281
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ حَدَّثَنِى مَالِكٌ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى بَكْرِ بْنِ مُحَمَّدِ بْنِ عَمْرِو بْنِ حَزْمٍ عَنْ حُمَيْدِ بْنِ نَافِعٍ عَنْ زَيْنَبَ بِنْتِ أَبِى سَلَمَةَ أَخْبَرَتْهُ قَالَتْ دَخَلْتُ عَلَى أُمِّ حَبِيبَةَ زَوْجِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَتْ سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « لاَ يَحِلُّ لاِمْرَأَةٍ تُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ تُحِدُّ عَلَى مَيِّتٍ فَوْقَ ثَلاَثٍ ، إِلاَّ عَلَى زَوْجٍ أَرْبَعَةَ أَشْهُرٍ وَعَشْرًا » .
Tercemesi:
Bize İsmail, ona Mâlik, ona Abdullah b. Ebu Bekr b. Muhammed b. Amr b. Hazm, ona Humeyd b. Nâfi, ona Ebu Seleme’nin kızı Zeyneb haber vererek dedi ki: Nebi’nin (sav) zevcesi Ümm Habibe yanıma geldi ve dedi ki: Ben Peygamber'i (sav) şöyle buyururken dinledim:
“Allah’a ve âhiret gününe iman eden bir kadına, ölmüş kocası için dört ay on gün yasın dışında başka herhangi bir ölüsü için üç günden fazla yas tutması helâl değildir.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Cenâiz 30, 1/438
Senetler:
1. Ümmü Habibe (Remle bt. Ebu Süfyan b. Harb b. Ümeyye)
2. Berra Zeyneb bt. Ümmü Seleme el-Mahzumiyye (Zeyneb bt. Abdullah b. Abdulesed b. Hilal)
3. Ebu Eflah Humeyd b. Nafi' el-Ensari (Humeyd b. Nafi')
4. Abdullah b. Ebu Bekir el-Ensari (Abdullah b. Ebu Bekir b. Muhammed b. Amr b. Hazm)
5. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
6. Ebu Abdullah İsmail b. Ebu Üveys el-Esbahî (İsmail b. Abdullah b. Abdullah b. Üveys b. Malik)
Konular:
Cenaze, Yas tutma, ölünün ardından tutulan yasın müddeti
Kadın, kadınlara yönelik yasaklar
KTB, CENAZE, CENAİZ
Yas tutmak, eşinin arkasından tutulan yas
Öneri Formu
Hadis Id, No:
9642, B001282
Hadis:
ثُمَّ دَخَلْتُ عَلَى زَيْنَبَ بِنْتِ جَحْشٍ حِينَ تُوُفِّىَ أَخُوهَا ، فَدَعَتْ بِطِيبٍ فَمَسَّتْ ثُمَّ قَالَتْ مَا لِى بِالطِّيبِ مِنْ حَاجَةٍ ، غَيْرَ أَنِّى سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عَلَى الْمِنْبَرِ يَقُولُ « لاَ يَحِلُّ لاِمْرَأَةٍ تُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ تُحِدُّ عَلَى مَيِّتٍ فَوْقَ ثَلاَثٍ ، إِلاَّ عَلَى زَوْجٍ أَرْبَعَةَ أَشْهُرٍ وَعَشْرًا » .
Tercemesi:
Sonra Cahş kızı Zeyneb’in yanına, kardeşi vefat ettiği sırada girdim. O da hoş koku getirilmesini istedi ve ondan sürdü, arkasından: Benim koku sürmeye bir ihtiyacım yok, şu kadar var ki Rasulullah’ı (sav) minber üzerinde şöyle buyururken dinlemiştim: “Allah’a ve âhiret gününe iman eden bir kadının, kocası için tutması gereken dört ay on gün dışında herhangi bir ölü için üç günden çok yas tutması helâl değildir.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Cenâiz 30, 1/439
Senetler:
1. Ümmül müminin Zeyneb bt. Cahş (Zeyneb bt. Cahş b. Riyâb b. Ya'mer b. Sabire)
2. Berra Zeyneb bt. Ümmü Seleme el-Mahzumiyye (Zeyneb bt. Abdullah b. Abdulesed b. Hilal)
3. Ebu Eflah Humeyd b. Nafi' el-Ensari (Humeyd b. Nafi')
4. Abdullah b. Ebu Bekir el-Ensari (Abdullah b. Ebu Bekir b. Muhammed b. Amr b. Hazm)
5. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
6. Ebu Abdullah İsmail b. Ebu Üveys el-Esbahî (İsmail b. Abdullah b. Abdullah b. Üveys b. Malik)
Konular:
Cenaze, Yas tutma, ölünün ardından tutulan yasın müddeti
Kadın, kadınlara yönelik yasaklar
KTB, CENAZE, CENAİZ
Yas tutmak, eşinin arkasından tutulan yas
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13681, D002306
Hadis:
حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ دَاوُدَ الْمَهْرِىُّ أَخْبَرَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى يُونُسُ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ حَدَّثَنِى عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُتْبَةَ
"أَنَّ أَبَاهُ كَتَبَ إِلَى عُمَرَ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الأَرْقَمِ الزُّهْرِىِّ يَأْمُرُهُ أَنْ يَدْخُلَ عَلَى سُبَيْعَةَ بِنْتِ الْحَارِثِ الأَسْلَمِيَّةِ فَيَسْأَلَهَا عَنْ حَدِيثِهَا وَعَمَّا قَالَ لَهَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حِينَ اسْتَفْتَتْهُ فَكَتَبَ عُمَرُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ إِلَى عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُتْبَةَ يُخْبِرُهُ أَنَّ سُبَيْعَةَ أَخْبَرَتْهُ أَنَّهَا كَانَتْ تَحْتَ سَعْدِ ابْنِ خَوْلَةَ - وَهُوَ مِنْ بَنِى عَامِرِ بْنِ لُؤَىٍّ وَهُوَ مِمَّنْ شَهِدَ بَدْرًا - فَتُوُفِّىَ عَنْهَا فِى حَجَّةِ الْوَدَاعِ وَهِىَ حَامِلٌ فَلَمْ تَنْشَبْ أَنْ وَضَعَتْ حَمْلَهَا بَعْدَ وَفَاتِهِ فَلَمَّا تَعَلَّتْ مِنْ نِفَاسِهَا تَجَمَّلَتْ لِلْخُطَّابِ فَدَخَلَ عَلَيْهَا أَبُو السَّنَابِلِ بْنُ بَعْكَكٍ - رَجُلٌ مِنْ بَنِى عَبْدِ الدَّارِ - فَقَالَ لَهَا مَا لِى أَرَاكِ مُتَجَمِّلَةً لَعَلَّكِ تَرْتَجِينَ النِّكَاحَ إِنَّكِ وَاللَّهِ مَا أَنْتِ بِنَاكِحٍ حَتَّى تَمُرَّ عَلَيْكِ أَرْبَعَةُ أَشْهُرٍ وَعَشْرٌ. قَالَتْ سُبَيْعَةُ فَلَمَّا قَالَ لِى ذَلِكَ جَمَعْتُ عَلَىَّ ثِيَابِى حِينَ أَمْسَيْتُ فَأَتَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَسَأَلْتُهُ عَنْ ذَلِكَ فَأَفْتَانِى بِأَنِّى قَدْ حَلَلْتُ حِينَ وَضَعْتُ حَمْلِى وَأَمَرَنِى بِالتَّزْوِيجِ إِنْ بَدَا لِى."
[ قَالَ ابْنُ شِهَابٍ وَلاَ أَرَى بَأْسًا أَنْ تَتَزَوَّجَ حِينَ وَضَعَتْ وَإِنْ كَانَتْ فِى دَمِهَا غَيْرَ أَنَّهُ لاَ يَقْرَبُهَا زَوْجُهَا حَتَّى تَطْهُرَ.]
Tercemesi:
Bize Süleyman b. Davud el-Mehrî, ona İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona Ubeydullah b. Utbe'nin haber verdiğine göre babası, "Ömer b. Abdullah b. el-Erkam b. ez-Zührî'ye, Eslem'li Hâris kızı Sübey'a'nın yanına giderek, ona kendisinin durumu ve Rasulullah'tan (sav) durumu ile ilgili fetva sorması üzerine, ona ne cevap verdiğini sormasını emrettiği bir mektup yazdı. Bunun üzerine Ömer b. Abdullah da Abdullah b. Utbe'ye durumu haber vermek üzere şunu yazdı: Subey‘a’nın kendisine bildirdiğine göre, o, Sa‘d b. Havle ile evli idi. Sa'd ise Âmir b. Lueyy oğullarından olup, Bedir’e katılanlardandı. Veda haccı esnasında vefat ettiğinde, kendisi hamile idi, vefatından kısa bir süre sonra doğum yaptı. Lohusalığı bittikten sonra kendisi ile evlenmeye talip olacaklar için süslenmeye başladı. Abduddar oğullarından bir kişi olan Ebu’s-Senâbil b. Ba'kek, onun yanına geldi ve ona: Senin süslenmiş olduğunu görmemin sebebi nedir? Galiba sen evlenmeyi umuyorsun, hâlbuki vallahi, senin üzerinden dört ay on gün geçmedikçe kimse ile nikâhlanamazsın, dedi. Sübey‘a dedi ki: (Ebu’s-Senâbil) bana bunları söyleyince, akşam olunca üzerime elbiselerimi giyinerek Rasulullah'ın (sav) huzuruna gittim, ona bunu sordum. O da bana: Çocuğumu doğurmakla birlikte artık nikâhlanmamın helâl olduğuna dair fetva verdi ve eğer uygun görürsem evlenebileceğimi söyledi."
[İbn Şihab dedi ki: Ben böyle bir kadının doğumu ile kanaması devam etmekte iken dahi nikâhlanmasında bir sakınca görmüyorum. Ancak kocası, temizleninceye kadar ona yaklaşamaz.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Talak 47, /538
Senetler:
1. Sübey'a bt. Haris el-Eslemiyye (Sübey'a bt. Haris)
2. Ömer b. Abdullah el-Kuraşî (Ömer b. Abdullah b. Erkam b. Abdu Yeğûs)
3. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Utbe el-Hüzelî (Abdullah b. Utbe b. Mesud b. Ğâfil b. Habib)
4. Ebu Abdullah Ubeydullah b. Abdullah el-Hüzeli (Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe b. Mesud b. Gâfil)
5. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
6. Yunus b. Yezid el-Eyli (Yunus b. Yezid b. Mişkan)
7. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
8. Süleyman b. Davud el-Mehri (Süleyman b. Davud b. Hammad b. Sa'd)
Konular:
Boşanma, iddet müddeti
KTB, CENAZE, CENAİZ
Yas tutmak, eşinin arkasından tutulan yas
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13618, D002299
Hadis:
حَدَّثَنَا الْقَعْنَبِىُّ عَنْ مَالِكٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى بَكْرٍ عَنْ حُمَيْدِ بْنِ نَافِعٍ عَنْ زَيْنَبَ بِنْتِ أَبِى سَلَمَةَ أَنَّهَا أَخْبَرَتْهُ بِهَذِهِ الأَحَادِيثِ الثَّلاَثَةِ قَالَتْ زَيْنَبُ دَخَلْتُ عَلَى أُمِّ حَبِيبَةَ حِينَ تُوُفِّىَ أَبُوهَا أَبُو سُفْيَانَ فَدَعَتْ بِطِيبٍ فِيهِ صُفْرَةٌ خَلُوقٌ أَوْ غَيْرُهُ فَدَهَنَتْ مِنْهُ جَارِيَةً ثُمَّ مَسَّتْ بِعَارِضَيْهَا ثُمَّ قَالَتْ وَاللَّهِ مَا لِى بِالطِّيبِ مِنْ حَاجَةٍ غَيْرَ أَنِّى سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ
"لاَ يَحِلُّ لاِمْرَأَةٍ تُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ أَنْ تُحِدَّ عَلَى مَيِّتٍ فَوْقَ ثَلاَثِ لَيَالٍ إِلاَّ عَلَى زَوْجٍ أَرْبَعَةَ أَشْهُرٍ وَعَشْرًا." قَالَتْ زَيْنَبُ وَدَخَلْتُ عَلَى زَيْنَبَ بِنْتِ جَحْشٍ حِينَ تُوُفِّىَ أَخُوهَا فَدَعَتْ بِطِيبٍ فَمَسَّتْ مِنْهُ ثُمَّ قَالَتْ وَاللَّهِ مَا لِى بِالطِّيبِ مِنْ حَاجَةٍ غَيْرَ أَنِّى سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ وَهُوَ عَلَى الْمِنْبَرِ
"لاَ يَحِلُّ لاِمْرَأَةٍ تُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ أَنْ تُحِدَّ عَلَى مَيِّتٍ فَوْقَ ثَلاَثِ لَيَالٍ إِلاَّ عَلَى زَوْجٍ أَرْبَعَةَ أَشْهُرٍ وَعَشْرًا." قَالَتْ زَيْنَبُ وَسَمِعْتُ أُمِّى أُمَّ سَلَمَةَ تَقُولُ جَاءَتِ امْرَأَةٌ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَتْ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّ ابْنَتِى تُوُفِّىَ عَنْهَا زَوْجُهَا وَقَدِ اشْتَكَتْ عَيْنَهَا أَفَنَكْحُلُهَا فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"لاَ." مَرَّتَيْنِ أَوْ ثَلاَثًا كُلُّ ذَلِكَ يَقُولُ
"لاَ." ثُمَّ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِنَّمَا هِىَ أَرْبَعَةُ أَشْهُرٍ وَعَشْرٌ وَقَدْ كَانَتْ إِحْدَاكُنَّ فِى الْجَاهِلِيَّةِ تَرْمِى بِالْبَعْرَةِ عَلَى رَأْسِ الْحَوْلِ."
قَالَ حُمَيْدٌ فَقُلْتُ لِزَيْنَبَ وَمَا تَرْمِى بِالْبَعْرَةِ عَلَى رَأْسِ الْحَوْلِ فَقَالَتْ زَيْنَبُ كَانَتِ الْمَرْأَةُ إِذَا تُوُفِّىَ عَنْهَا زَوْجُهَا دَخَلَتْ حِفْشًا وَلَبِسَتْ شَرَّ ثِيَابِهَا وَلَمْ تَمَسَّ طِيبًا وَلاَ شَيْئًا حَتَّى تَمُرَّ بِهَا سَنَةٌ ثُمَّ تُؤْتَى بِدَابَّةٍ حِمَارٍ أَوْ شَاةٍ أَوْ طَائِرٍ فَتَفْتَضُّ بِهِ فَقَلَّمَا تَفْتَضُّ بِشَىْءٍ إِلاَّ مَاتَ ثُمَّ تَخْرُجُ فَتُعْطَى بَعْرَةً فَتَرْمِى بِهَا ثُمَّ تُرَاجِعُ بَعْدُ مَا شَاءَتْ مِنْ طِيبٍ أَوْ غَيْرِهِ.
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ الْحِفْشُ بَيْتٌ صَغِيرٌ.]
Tercemesi:
Bize el-Ka'neb, ona Malik, ona Abdullah b. Ebu Bekir, ona Humeyd b. Nafi'den rivayet edildiğine göre, Zeyneb bt. Ebu Seleme ona şu üç hadisi şöyle anlatmıştır; Ben, babası Ebu Süfyan öldüğü zaman Ümmü Habibe'nin yanına girdim. İçinde halûk sarısı bulunan bir koku yahut da başka bir şey istedi ve onu önce bir cariyeye sürdü, sonra kendi yanaklarına sürdü ve şunları söyledi: Vallahi benim kokuya hiçbir ihtiyacım yoktur fakat ben Rasulullah'ı (sav) minber üzerinde:
"Allah'a ve ahiret gününe iman eden bir kadına, ölü için (üç gün ve) üç geceden fazla yas tutmak helâl değildir. Yalnız koca için dört ay on gün yas müstesna!" derken işittim. Zeyneb bt. Ebu Seleme, ikinci hadisi de şöyle anlatmıştır; Erkek kardeşi öldüğü zaman Zeyneb bt. Cahş'ın yanına girdim. Bir koku isteyip ondan süründü sonra şöyle dedi; Vallahi kokuya hiçbir ihtiyacım yok, ancak ben Rasulullah'ı (sav) minber üzerinde;
"Allah'a ve ahiret gününe iman eden bir kadına ölü için üç gün ve geceden fazla yas tutmak helâl değildir. Ancak koca için tutulan dört ay ongun yas müstesna!" derken işittim. Üçüncü hadisi anlatırken Hz. Zeyneb dedi ki; Annem Ümmü Seleme'yi şöyle derken işittim: Bir kadın Rasulullah'a geldi ve Ey Allah'ın Rasulü! Kızımın kocası vefat etti. Kendisinin de gözü ağrıyor. Ona sürme çekebilir miyim? diye sordu. Rasulullah (sav) iki veya üç defa; "hayır olmaz", cevabını verdi. Sonra Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Bu iddet topu topu dört ay on gündür. Halbuki sizden biriniz cahiliye döneminde tezeği senenin sonunda atardı." (Bu hadisi Zeyneb'den nakleden) Humeyd dedi kî; Zeyneb'e tezeği senettin sonunda atardı ne demektir? diye sordum. Zeyneb şu cevabı verdi; Kadın kocası öldüğü zaman küçük bir eve girer, en kötü elbisesini giyer, bir sene geçinceye kadar, koku ve hiçbir şey sürünmezdi. Sonra kendisine bir hayvan; eşek veya koyun yahut kuş getirilir de onunla silinirdi. Silindiği şey ekseriya Ölürdü. Sonra dışarıya çıkar, kendisine bir hayvan tezeği verilerek onu atardı. Ondan sonra dilediği koku ve saireye avdet ederdi.
[Ebû Davud dedi ki: Metinde geçen el-Hıfş kelimesi küçük bir ev demektir. ]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Talak 43, /535
Senetler:
1. Berra Zeyneb bt. Ümmü Seleme el-Mahzumiyye (Zeyneb bt. Abdullah b. Abdulesed b. Hilal)
2. Ebu Eflah Humeyd b. Nafi' el-Ensari (Humeyd b. Nafi')
3. Abdullah b. Ebu Bekir el-Ensari (Abdullah b. Ebu Bekir b. Muhammed b. Amr b. Hazm)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesleme el-Harisî (Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb)
Konular:
Boşanma, iddet müddeti
cahiliye, âdetleri
Cenaze, Yas tutma, ölünün ardından tutulan yasın müddeti
Kadın, kadınlara yönelik yasaklar
KTB, CENAZE, CENAİZ
Yas tutmak, eşinin arkasından tutulan yas
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270718, D002299-2
Hadis:
حَدَّثَنَا الْقَعْنَبِىُّ عَنْ مَالِكٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى بَكْرٍ عَنْ حُمَيْدِ بْنِ نَافِعٍ عَنْ زَيْنَبَ بِنْتِ أَبِى سَلَمَةَ أَنَّهَا أَخْبَرَتْهُ بِهَذِهِ الأَحَادِيثِ الثَّلاَثَةِ قَالَتْ زَيْنَبُ دَخَلْتُ عَلَى أُمِّ حَبِيبَةَ حِينَ تُوُفِّىَ أَبُوهَا أَبُو سُفْيَانَ فَدَعَتْ بِطِيبٍ فِيهِ صُفْرَةٌ خَلُوقٌ أَوْ غَيْرُهُ فَدَهَنَتْ مِنْهُ جَارِيَةً ثُمَّ مَسَّتْ بِعَارِضَيْهَا ثُمَّ قَالَتْ وَاللَّهِ مَا لِى بِالطِّيبِ مِنْ حَاجَةٍ غَيْرَ أَنِّى سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ
"لاَ يَحِلُّ لاِمْرَأَةٍ تُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ أَنْ تُحِدَّ عَلَى مَيِّتٍ فَوْقَ ثَلاَثِ لَيَالٍ إِلاَّ عَلَى زَوْجٍ أَرْبَعَةَ أَشْهُرٍ وَعَشْرًا." قَالَتْ زَيْنَبُ وَدَخَلْتُ عَلَى زَيْنَبَ بِنْتِ جَحْشٍ حِينَ تُوُفِّىَ أَخُوهَا فَدَعَتْ بِطِيبٍ فَمَسَّتْ مِنْهُ ثُمَّ قَالَتْ وَاللَّهِ مَا لِى بِالطِّيبِ مِنْ حَاجَةٍ غَيْرَ أَنِّى سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ وَهُوَ عَلَى الْمِنْبَرِ
"لاَ يَحِلُّ لاِمْرَأَةٍ تُؤْمِنُ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الآخِرِ أَنْ تُحِدَّ عَلَى مَيِّتٍ فَوْقَ ثَلاَثِ لَيَالٍ إِلاَّ عَلَى زَوْجٍ أَرْبَعَةَ أَشْهُرٍ وَعَشْرًا." قَالَتْ زَيْنَبُ وَسَمِعْتُ أُمِّى أُمَّ سَلَمَةَ تَقُولُ جَاءَتِ امْرَأَةٌ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَتْ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنَّ ابْنَتِى تُوُفِّىَ عَنْهَا زَوْجُهَا وَقَدِ اشْتَكَتْ عَيْنَهَا أَفَنَكْحُلُهَا فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"لاَ." مَرَّتَيْنِ أَوْ ثَلاَثًا كُلُّ ذَلِكَ يَقُولُ
"لاَ." ثُمَّ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِنَّمَا هِىَ أَرْبَعَةُ أَشْهُرٍ وَعَشْرٌ وَقَدْ كَانَتْ إِحْدَاكُنَّ فِى الْجَاهِلِيَّةِ تَرْمِى بِالْبَعْرَةِ عَلَى رَأْسِ الْحَوْلِ."
قَالَ حُمَيْدٌ فَقُلْتُ لِزَيْنَبَ وَمَا تَرْمِى بِالْبَعْرَةِ عَلَى رَأْسِ الْحَوْلِ فَقَالَتْ زَيْنَبُ كَانَتِ الْمَرْأَةُ إِذَا تُوُفِّىَ عَنْهَا زَوْجُهَا دَخَلَتْ حِفْشًا وَلَبِسَتْ شَرَّ ثِيَابِهَا وَلَمْ تَمَسَّ طِيبًا وَلاَ شَيْئًا حَتَّى تَمُرَّ بِهَا سَنَةٌ ثُمَّ تُؤْتَى بِدَابَّةٍ حِمَارٍ أَوْ شَاةٍ أَوْ طَائِرٍ فَتَفْتَضُّ بِهِ فَقَلَّمَا تَفْتَضُّ بِشَىْءٍ إِلاَّ مَاتَ ثُمَّ تَخْرُجُ فَتُعْطَى بَعْرَةً فَتَرْمِى بِهَا ثُمَّ تُرَاجِعُ بَعْدُ مَا شَاءَتْ مِنْ طِيبٍ أَوْ غَيْرِهِ.
[قَالَ أَبُو دَاوُدَ الْحِفْشُ بَيْتٌ صَغِيرٌ.]
Tercemesi:
Bize el-Ka'neb, ona Malik, ona Abdullah b. Ebu Bekir, ona Humeyd b. Nafi'den rivayet edildiğine göre, Zeyneb bt. Ebu Seleme ona şu üç hadisi şöyle anlatmıştır; Ben, babası Ebu Süfyan öldüğü zaman Ümmü Habibe'nin yanına girdim. İçinde halûk sarısı bulunan bir koku yahut da başka bir şey istedi ve onu önce bir cariyeye sürdü, sonra kendi yanaklarına sürdü ve şunları söyledi: Vallahi benim kokuya hiçbir ihtiyacım yoktur fakat ben Rasulullah'ı (sav) minber üzerinde:
"Allah'a ve ahiret gününe iman eden bir kadına, ölü için (üç gün ve) üç geceden fazla yas tutmak helâl değildir. Yalnız koca için dört ay on gün yas müstesna!" derken işittim. Zeyneb bt. Ebu Seleme, ikinci hadisi de şöyle anlatmıştır; Erkek kardeşi öldüğü zaman Zeyneb bt. Cahş'ın yanına girdim. Bir koku isteyip ondan süründü sonra şöyle dedi; Vallahi kokuya hiçbir ihtiyacım yok, ancak ben Rasulullah'ı (sav) minber üzerinde;
"Allah'a ve ahiret gününe iman eden bir kadına ölü için üç gün ve geceden fazla yas tutmak helâl değildir. Ancak koca için tutulan dört ay ongun yas müstesna!" derken işittim. Üçüncü hadisi anlatırken Hz. Zeyneb dedi ki; Annem Ümmü Seleme'yi şöyle derken işittim: Bir kadın Rasulullah'a geldi ve Ey Allah'ın Rasulü! Kızımın kocası vefat etti. Kendisinin de gözü ağrıyor. Ona sürme çekebilir miyim? diye sordu. Rasulullah (sav) iki veya üç defa; "hayır olmaz", cevabını verdi. Sonra Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Bu iddet topu topu dört ay on gündür. Halbuki sizden biriniz cahiliye döneminde tezeği senenin sonunda atardı." (Bu hadisi Zeyneb'den nakleden) Humeyd dedi kî; Zeyneb'e tezeği senettin sonunda atardı ne demektir? diye sordum. Zeyneb şu cevabı verdi; Kadın kocası öldüğü zaman küçük bir eve girer, en kötü elbisesini giyer, bir sene geçinceye kadar, koku ve hiçbir şey sürünmezdi. Sonra kendisine bir hayvan; eşek veya koyun yahut kuş getirilir de onunla silinirdi. Silindiği şey ekseriya Ölürdü. Sonra dışarıya çıkar, kendisine bir hayvan tezeği verilerek onu atardı. Ondan sonra dilediği koku ve saireye avdet ederdi.
[Ebû Davud dedi ki: Metinde geçen el-Hıfş kelimesi küçük bir ev demektir. ]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Talak 43, /535
Senetler:
1. Ümmül müminin Zeyneb bt. Cahş (Zeyneb bt. Cahş b. Riyâb b. Ya'mer b. Sabire)
2. Berra Zeyneb bt. Ümmü Seleme el-Mahzumiyye (Zeyneb bt. Abdullah b. Abdulesed b. Hilal)
3. Ebu Eflah Humeyd b. Nafi' el-Ensari (Humeyd b. Nafi')
4. Abdullah b. Ebu Bekir el-Ensari (Abdullah b. Ebu Bekir b. Muhammed b. Amr b. Hazm)
5. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
6. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesleme el-Harisî (Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb)
Konular:
Boşanma, iddet müddeti
cahiliye, âdetleri
Cenaze, Yas tutma, ölünün ardından tutulan yasın müddeti
Kadın, kadınlara yönelik yasaklar
KTB, CENAZE, CENAİZ
Yas tutmak, eşinin arkasından tutulan yas
حَدَّثَنَا زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ أَبِى بُكَيْرٍ حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ طَهْمَانَ حَدَّثَنِى بُدَيْلٌ عَنِ الْحَسَنِ بْنِ مُسْلِمٍ عَنْ صَفِيَّةَ بِنْتِ شَيْبَةَ عَنْ أُمِّ سَلَمَةَ زَوْجِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُ قَالَ
"الْمُتَوَفَّى عَنْهَا زَوْجُهَا لاَ تَلْبَسُ الْمُعَصْفَرَ مِنَ الثِّيَابِ وَلاَ الْمُمَشَّقَةَ وَلاَ الْحُلِىَّ وَلاَ تَخْتَضِبُ وَلاَ تَكْتَحِلُ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13679, D002304
Hadis:
حَدَّثَنَا زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ أَبِى بُكَيْرٍ حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ طَهْمَانَ حَدَّثَنِى بُدَيْلٌ عَنِ الْحَسَنِ بْنِ مُسْلِمٍ عَنْ صَفِيَّةَ بِنْتِ شَيْبَةَ عَنْ أُمِّ سَلَمَةَ زَوْجِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُ قَالَ
"الْمُتَوَفَّى عَنْهَا زَوْجُهَا لاَ تَلْبَسُ الْمُعَصْفَرَ مِنَ الثِّيَابِ وَلاَ الْمُمَشَّقَةَ وَلاَ الْحُلِىَّ وَلاَ تَخْتَضِبُ وَلاَ تَكْتَحِلُ."
Tercemesi:
Bize Züheyr b. Harb, ona Yahya b. Ebu Bukeyr, ona İbrahim b. Tahman, ona Budeyl, ona el-Hasan b. Müslim, ona Şeybe kızı Safiyye, ona Nebi'nin (sav) zevcesi Ümmü Seleme'nin rivayet ettiğine göre Nebi (sav) şöyle buyurmuştur:
"Kocası vefat etmiş bir kadın aspur ile ve kırmızı kil ile boyanmış elbise de giyemez, süs eşyası takınamaz, kına yakamaz ve sürme çekemez."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Talak 46, /537
Senetler:
1. Ümmü Seleme Zevcü'n Nebi (Hind bt. Huzeyfe b. Muğire)
2. Safiyye bt. Şeybe (Safiyye bt. Şeybe b. Osman b. Ebu Talha b. Abdüluzza)
3. Hasan b. Müslim el-Huzaî (Hasan b. Müslim b. Yennâk)
4. Büdeyl b. Meysere el-Ukaylî (Büdeyl b. Meysere)
5. Ebu Said İbrahim b. Tahman el-Herevî (İbrahim b. Tahman b. Şube)
6. Ebu Zekeriyya Yahya b. Ebu Bükeyr el-Kaysî (Yahya b. Ebu Bükeyr)
7. Ebu Hayseme Züheyr b. Harb el-Haraşî (Züheyr b. Harb b. Eştâl)
Konular:
Kadın, kadınlara yönelik yasaklar
KTB, CENAZE, CENAİZ
Yas tutmak, eşinin arkasından tutulan yas
Öneri Formu
Hadis Id, No:
13680, D002305
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ صَالِحٍ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى مَخْرَمَةُ عَنْ أَبِيهِ قَالَ سَمِعْتُ الْمُغِيرَةَ بْنَ الضَّحَّاكِ يَقُولُ أَخْبَرَتْنِى أُمُّ حَكِيمٍ بِنْتُ أُسَيْدٍ عَنْ أُمِّهَا أَنَّ زَوْجَهَا تُوُفِّىَ وَكَانَتْ تَشْتَكِى عَيْنَيْهَا فَتَكْتَحِلُ بِالْجَلاَءِ - قَالَ أَحْمَدُ الصَّوَابُ بِكُحْلِ الْجَلاَءِ - فَأَرْسَلَتْ مَوْلاَةً لَهَا إِلَى أُمِّ سَلَمَةَ فَسَأَلَتْهَا عَنْ كُحْلِ الْجَلاَءِ فَقَالَتْ لاَ تَكْتَحِلِى بِهِ إِلاَّ مِنْ أَمْرٍ لاَ بُدَّ مِنْهُ يَشْتَدُّ عَلَيْكِ فَتَكْتَحِلِينَ بِاللَّيْلِ وَتَمْسَحِينَهُ بِالنَّهَارِ. ثُمَّ قَالَتْ عِنْدَ ذَلِكَ أُمُّ سَلَمَةَ دَخَلَ عَلَىَّ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حِينَ تُوُفِّىَ أَبُو سَلَمَةَ وَقَدْ جَعَلْتُ عَلَى عَيْنِى صَبِرًا فَقَالَ
"مَا هَذَا يَا أُمَّ سَلَمَةَ." فَقُلْتُ إِنَّمَا هُوَ صَبِرٌ يَا رَسُولَ اللَّهِ لَيْسَ فِيهِ طِيبٌ . قَالَ
"إِنَّهُ يَشُبُّ الْوَجْهَ فَلاَ تَجْعَلِيهِ إِلاَّ بِاللَّيْلِ وَتَنْزِعِينَهُ بِالنَّهَارِ وَلاَ تَمْتَشِطِى بِالطِّيبِ وَلاَ بِالْحِنَّاءِ فَإِنَّهُ خِضَابٌ." قَالَتْ قُلْتُ بِأَىِّ شَىْءٍ أَمْتَشِطُ يَا رَسُولَ اللَّهِ قَالَ
"بِالسِّدْرِ تُغَلِّفِينَ بِهِ رَأْسَكِ."
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Salih, ona İbn Vehb, ona Mahreme, ona da babasının şöyle dediğini rivayet etti: El-Muğira b. ed-Dahhak'ı şöyle derken dinledim: Bana Useyd kızı Ümmü Hakim, ona annesinin rivayet ettiğine göre kocası vefat etmişti, o sırada gözlerinden rahatsız olduğundan ötürü, gözlerini el-celâ ile sürmeliyordu –ravi Ahmed: Doğrusu el-Celâ sürmesi…dir dedi.- Bunun üzerine bir cariyesini Ümmü Seleme'ye gönderdi ve ona el-Celâ sürmesi çekmenin durumunu sordu, Ümmü Seleme: Ancak senin için katlanması zor bir rahatsızlıktan ötürü ve kaçınılmaz olan bir iş sebebiyle o sürmeyi kullanabilirsin. Bu durumda da geceleyin o sürmeyi çeker, gündüzün silersin. Sonra Ümm Seleme sözlerine şöyle devam etti: Ebu Seleme vefat ettiğinde Rasulullah (sav) yanıma girdi. O sırada gözlerime sabır suyu denilen bir ilaç koymuştum. O:
"Bu ne ey Ümmü Seleme?" buyurdu. Ben: Ey Allah'ın Rasulü, o sadece bir sabır suyudur, onda güzel koku yok, dedim. Allah Rasulü şöyle buyurdu:
"Ama gerçekte o yüze bir renk verir, bir güzellik katar, bu sebeple onu ancak gece koy, gündüzün sil, hoş koku ile ve kına ile de taranma çünkü bu bir kına yakmaktır." (Ümmü Seleme) dedi ki: Peki, ey Allah'ın Rasulü, ne ile taranayım, dedim. O:
"Başını kaplarcasına sidr ile" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Talak 46, /537
Senetler:
1. Ümmü Seleme Zevcü'n Nebi (Hind bt. Huzeyfe b. Muğire)
2. Valide Ümmü Hakîm bt. Esîd (Valide Ümmü Hakîm bt. Esîd)
3. Ümmü Hakîm bt. Esîd (Ümmü Hakîm bt. Esîd)
4. Muğira b. Dahhak el-Kuraşî (Muğira b. Dahhak b. Abdullah b. Halid)
5. Ebu Abdullah Bükeyr b. Abdullah el-Kuraşî (Bükeyr b. Abdullah b. Eşec)
6. Ebu Misver Mahreme b. Bükeyr el-Kuraşi (Mahreme b. Bükeyr b. Abdullah b. Eşec)
7. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
8. Ebu Cafer Ahmed b. Salih el-Mısrî (Ahmed b. Salih)
Konular:
Kadın, kadınlara yönelik yasaklar
KTB, CENAZE, CENAİZ
Yas tutmak, eşinin arkasından tutulan yas