Giriş

Bize Abdulvehhab b. Necde, ona Said b. Salim; (T) Bize Yahya b. Fadl es-Sicistânî, ona Hatim –yani İbn İsmail- bu manada, ona Kesir b. Zeyd el-Medenî, ona el-Muttalib'in şöyle dediğini rivayet etti: Osman b. Maz'ûn vefat edince cenazesi çıkarılıp defnedildi. Nebi de (sav), bir adamdan kendisine bir taş getirmesini istedi. Adam o taşı kaldıramayınca, Rasulullah (sav), o taşı almak üzere kalktı ve kollarını sıvadı. –Kesir, ona el-Muttalib, ona da hadisi Rasulullah'tan (sav) rivayet eden kişi şöyle dedi: "Ben, Rasulullah'ın (sav) kollarını sıvadığı zaman kollarının beyazlığını görüyor gibiyim. Sonra o taşı kaldırdı ve onu (Osman'ın) baş tarafına koydu ve 'bununla kardeşimin kabrini tanımış olurum. Ev halkından ölenleri de onun yanına defnederim' buyurdu."


    Öneri Formu
20503 D003206 Ebu Davud, Cenaiz, 57, 59


    Öneri Formu
3699 M002198 Müslim, Cenaiz, 58

Bize Amr b. Osman b. Said el-Hımsî, ona Bakiyye, ona Bahîr, ona Halid b. Mikdam şöyle demiştir: Mikdam b. Madikerib, Amr b. el-Esved ve Kınnesrîn halkından olan Esedoğullarından bir kişi Muaviye b. Ebu Süfyan'a elçi olarak gelmişlerdi. Muaviye, Mikdâm'a “Hasan b. Ali'nin vefat ettiğini biliyor musun?” dedi. Mikdam hemen “inna lillâhi ve inna ileyhi râciun” dedi. Diğer kişi de Muaviye'ye “Sen bu hâdiseyi bir musibet olarak mı görüyorsun” dedi. Muaviye de “Rasulullah (sav) Hasan'ı kucağına koyup, 'bu bendendir, Hüseyin de Ali'dendir' buyurduğu halde ben bu hadiseyi niçin bir musibet olarak görmeyeyim” dedi. Esedoğullarından olan kişi de “bu olay, Allah'ın söndürdüğü bir kor parçasıdır” dedi. Mikdam da (Muaviye'ye hitaben) “Ben bugün seni öfkelendirmekten ve hoşuna gitmeyen şeyleri sana işittirmekten geri durmayacağım” dedi ve sonra da “Ey Muaviye! Eğer ben doğruyu söylersem beni tasdik et, eğer yalan söylersem o zaman da beni yalanla” dedi. Muaviye de “öyle yaparım” dedi. Mikdam “Allah aşkına söyle, sen Rasulullah'ın (sav) (erkeklere) altın takıyı yasakladığını bilir misin?” dedi. Muaviye “Evet” cevabını verdi. Mikdâd “Allah için söyle, Rasulullah'ın (sav) ipek giyinmeyi yasakladığını bilir misin?” Muâviye “Evet” dedi. Mikdâd “Allah için söyle, Rasulullah'ın (sav) yırtıcı hayvanların derilerini elbise olarak giymeyi ve o derilerin üzerine binmeyi yasakladığını bilir misin” dedi. Muâviye “Evet” karşılığını verdi. (Bunun üzerine Mikdam) “Allah'a yemin olsun ki ey Muaviye, ben bunların hepsini senin evinde gördüm” diye konuştu. Muaviye ise “Ey Mikdam, gerçekten anladım ki ben senin elinden asla kurtulamayacağım” dedi. Râvi der ki: Muaviye (Mikdam'ın) iki arkadaşına verilmesini emrettiğinden daha fazlasının Mikdam'a verilmesini emretti ve Mikdâm'ın oğlunun da iki yüz dinar (alanlar) arasına kaydedilmesini istedi. Mikdam bahşişleri arkadaşlarına dağıttı. Esedoğullarından olan kişi ise kimseye bir şey vermedi. Bu haber Muaviye'ye ulaşınca “Mikdam cömert bir insandır. (Bu yüzden) elini açtı, (elinde olanı arkadaşlarına dağıttı). Esed oğullarından olan kişi ise elindekileri çok iyi tutan (tutumlu) bir insandır” dedi.


    Öneri Formu
31467 D004131 Ebu Davud, Libas, 40


    Öneri Formu
3695 M002195 Müslim, Cenaiz, 56


    Öneri Formu
3696 M002196 Müslim, Cenaiz, 57


    Öneri Formu
3697 M002197 Müslim, Cenaiz, 57