حَدَّثَنَا أَبُو الْوَلِيدِ قَالَ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ ثَابِتٍ قَالَ كَانَ أَنَسٌ:
"يَنْعَتُ لَنَا صَلاَةَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَكَانَ يُصَلِّى وَإِذَا رَفَعَ رَأْسَهُ مِنَ الرُّكُوعِ قَامَ حَتَّى نَقُولَ قَدْ نَسِىَ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5109, B000800
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو الْوَلِيدِ قَالَ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ ثَابِتٍ قَالَ كَانَ أَنَسٌ:
"يَنْعَتُ لَنَا صَلاَةَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَكَانَ يُصَلِّى وَإِذَا رَفَعَ رَأْسَهُ مِنَ الرُّكُوعِ قَامَ حَتَّى نَقُولَ قَدْ نَسِىَ."
Tercemesi:
Bize Ebu Velid, ona Şu‘be, ona da Sabit şöyle rivayet etmiştir:
"Enes bizlere Nebi'nin (sav) namazını anlatırdı ve namaz kılardı. Rükûdan başını kaldırdığı vakit bizler unuttu diyecek kadar, o ayakta dururdu."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Ezân 127, 1/346
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Muhammed Sabit b. Eslem el-Bünanî (Sabit b. Eslem)
3. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
4. Ebu Velid Hişam b. Abdülmelik el-Bahilî (Hişam b. Abdülmelik)
Konular:
İbadet, Namaz
KTB, NAMAZ,
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
حَدَّثَنَا أَبُو الْوَلِيدِ قَالَ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنِ الْحَكَمِ عَنِ ابْنِ أَبِى لَيْلَى عَنِ الْبَرَاءِ - رضى الله عنه - قَالَ:
"كَانَ رُكُوعُ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَسُجُودُهُ وَإِذَا رَفَعَ رَأْسَهُ مِنَ الرُّكُوعِ وَبَيْنَ السَّجْدَتَيْنِ قَرِيبًا مِنَ السَّوَاءِ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5111, B000801
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو الْوَلِيدِ قَالَ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنِ الْحَكَمِ عَنِ ابْنِ أَبِى لَيْلَى عَنِ الْبَرَاءِ - رضى الله عنه - قَالَ:
"كَانَ رُكُوعُ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَسُجُودُهُ وَإِذَا رَفَعَ رَأْسَهُ مِنَ الرُّكُوعِ وَبَيْنَ السَّجْدَتَيْنِ قَرِيبًا مِنَ السَّوَاءِ."
Tercemesi:
Bize Ebu Velid, ona Şu'be, ona Hakem, ona İbn Ebu Leyla, ona da Berâ (ra) şöyle rivayet etmiştir:
"Peygamber'in (sav) rukûsu, secdesi, rukûdan başını kaldırdığı zamanki duruşu ve iki secde arasındaki oturuşu takrîben birbirine yakındı."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Ezân 127, 1/346
Senetler:
1. Ebu Umare Bera b. Azib el-Ensarî (Bera b. Azib b. Haris b.Adî b. Cüşem)
2. Ebu İsa Abdurrahman b. Ebu Leyla el-Ensarî (Abdurrahman b. Yesar b. Bilal b. Büleyl b. Uhayha)
3. Ebu Abdullah Hakem b. Uteybe el-Kindî (Hakem b. Uteybe)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Ebu Velid Hişam b. Abdülmelik el-Bahilî (Hişam b. Abdülmelik)
Konular:
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5127, B000808
Hadis:
حَدَّثَنَا الصَّلْتُ بْنُ مُحَمَّدٍ قَالَ حَدَّثَنَا مَهْدِىٌّ عَنْ وَاصِلٍ عَنْ أَبِى وَائِلٍ عَنْ حُذَيْفَةَ:
رَأَى رَجُلاً لاَ يُتِمُّ رُكُوعَهُ وَلاَ سُجُودَهُ، فَلَمَّا قَضَى صَلاَتَهُ قَالَ لَهُ حُذَيْفَةُ "مَا صَلَّيْتَ" - قَالَ وَأَحْسِبُهُ قَالَ - "وَلَوْ مُتَّ مُتَّ عَلَى غَيْرِ سُنَّةِ مُحَمَّدٍ صلى الله عليه وسلم."
Tercemesi:
Bize Salt b. Muhammed, ona Mehdî, ona Vasıl, ona Ebu Vail, ona da Huzeyfe şöyle demiştir:
Kendisi, bir defasında rukûyu ve secdeyi tam yapmayan bir kimse görmüştü; o kimse namazını bitirince Huzeyfe ona: "Sen namaz kılmış olmadın" demiştir. Ravi Ebu Vâil dedi ki: Huzeyfe'nin şunu da söylediğini sanıyorum: "Sen bu hal üzere ölecek olsan, Muhammed'in (sav) sünneti üzere ölmüş olmazsın."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Ezân 132, 1/349
Senetler:
1. Ebu Abdullah Huzeyfe b. Yeman el-Absî (Huzeyfe b. Huseyl b. Cabir)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Vasıl b. Hayyan el-Ahdeb (Vasıl b. Hayyan)
4. Ebu Yahya Mehdi b. Meymun el-Ezdî (Mehdi b. Meymun)
5. Salt b. Muhammed el-Harikî (Salt b. Muhammed b. Abdurrahman b. Ebu Muğira)
Konular:
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
Sahâbe, sahabilerin sünnete uyma hassasiyetleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
271557, D000730-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ الضَّحَّاكُ بْنُ مَخْلَدٍ ح
وَحَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى - وَهَذَا حَدِيثُ أَحْمَدَ قَالَ - أَخْبَرَنَا عَبْدُ الْحَمِيدِ - يَعْنِى ابْنَ جَعْفَرٍ - أَخْبَرَنِى مُحَمَّدُ بْنُ عَمْرِو بْنِ عَطَاءٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا حُمَيْدٍ السَّاعِدِىَّ فِى عَشْرَةٍ مِنْ أَصْحَابِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِنْهُمْ أَبُو قَتَادَةَ قَالَ أَبُو حُمَيْدٍ أَنَا أَعْلَمُكُمْ بِصَلاَةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم. قَالُوا فَلِمَ فَوَاللَّهِ مَا كُنْتَ بِأَكْثَرِنَا لَهُ تَبَعًا وَلاَ أَقْدَمَنَا لَهُ صُحْبَةً. قَالَ بَلَى. قَالُوا فَاعْرِضْ. قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِذَا قَامَ إِلَى الصَّلاَةِ يَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ ثُمَّ يُكَبِّرُ حَتَّى يَقِرَّ كُلُّ عَظْمٍ فِى مَوْضِعِهِ مُعْتَدِلاً ثُمَّ يَقْرَأُ ثُمَّ يُكَبِّرُ فَيَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ ثُمَّ يَرْكَعُ وَيَضَعُ رَاحَتَيْهِ عَلَى رُكْبَتَيْهِ ثُمَّ يَعْتَدِلُ فَلاَ يَصُبُّ رَأْسَهُ وَلاَ يُقْنِعُ ثُمَّ يَرْفَعُ رَأْسَهُ فَيَقُولُ
"سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ." ثُمَّ يَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ مُعْتَدِلاً ثُمَّ يَقُولُ "اللَّهُ أَكْبَرُ." ثُمَّ يَهْوِى إِلَى الأَرْضِ فَيُجَافِى يَدَيْهِ عَنْ جَنْبَيْهِ ثُمَّ يَرْفَعُ رَأْسَهُ وَيَثْنِى رِجْلَهُ الْيُسْرَى فَيَقْعُدُ عَلَيْهَا وَيَفْتَحُ أَصَابِعَ رِجْلَيْهِ إِذَا سَجَدَ وَيَسْجُدُ ثُمَّ يَقُولُ
"اللَّهُ أَكْبَرُ." وَيَرْفَعُ رَأْسَهُ وَيَثْنِى رِجْلَهُ الْيُسْرَى فَيَقْعُدُ عَلَيْهَا حَتَّى يَرْجِعَ كُلُّ عَظْمٍ إِلَى مَوْضِعِهِ ثُمَّ يَصْنَعُ فِى الأُخْرَى مِثْلَ ذَلِكَ ثُمَّ إِذَا قَامَ مِنَ الرَّكْعَتَيْنِ كَبَّرَ وَرَفَعَ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ كَمَا كَبَّرَ عِنْدَ افْتِتَاحِ الصَّلاَةِ ثُمَّ يَصْنَعُ ذَلِكَ فِى بَقِيَّةِ صَلاَتِهِ حَتَّى إِذَا كَانَتِ السَّجْدَةُ الَّتِى فِيهَا التَّسْلِيمُ أَخَّرَ رِجْلَهُ الْيُسْرَى وَقَعَدَ مُتَوَرِّكًا عَلَى شِقِّهِ الأَيْسَرِ. قَالُوا صَدَقْتَ هَكَذَا كَانَ يُصَلِّى صلى الله عليه وسلم.
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Hanbel, ona Asım b. Dahhak b. Mahled; (T)
Bize Müsedded, ona Yahya, -bu, Ahmed'in rivayetidir- onlara Abdülhamid b. Cafer, ona da Muhammed b. Amr b. Ata şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah'ın (sav) ashabından on kişi (nin bulunduğu bir mecliste) Ebu Humeyd es-Sâ'dî'nin şöyle dediğini duydum ki Ebu Katade de onlardandı. Ebu Humeyd, Rasulullah'ın (sav) namazını en iyi bileniniz benim dedi. Onlar, niçin? Ne ona bizden daha çok tâbi oldun ne de sohbet bakımından bizi geride bıraktın! dediler. Ebu Humeyd ise, öyle dedi. Onlar da (o halde) anlat dediler. Ebu Humeyd rivayet etti: Namaza durduğunda Rasulullah (sav), ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırır, ardından tekbir getirirdi. Öyle ki, her kemiği itidal üzere yerine otururdu. Ardından (Kur'an) okurdu. Sonra tekbir getirip ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırırdı. Akabinde rükûa gider, avuçlarını dizlerinin üzerine koyardı. Sonra da itidal üzere olur ne başını eğer ne de yukarı kaldırırdı. Ardından başını kaldırıp "semi'allâhu li men hamideh" der, sonra ellerini itidal üzere omuzlarına hizalayana dek kaldırır ve "Allahu Ekber" derdi. Daha sonra da yere kapanırdı. Kollarını (yedeyh) da yanlardan açardı. Ardından başını kaldırıp sol ayağını yayar ve üzerine otururdu. Secde gitmek istediğinde de ayak parmaklarını (n arasını) açar ve secde ederdi. Akabinde "Allahu Ekber" deyip başını kaldırır, sol ayağını yayar ve üzerine otururdu. Öyle ki, her kemik yerine otururdu. Akabinde diğer (rekatlarda da) aynısını yapardı. Sonra ikinci rekâttan kalktığında tekbir getirir, namaza başlangıç esnasında tekbir getirdiği gibi ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırırdı. Daha sonra bunu, namazının kalanında da yapardı. Selamın olduğu rekâta (secde) geldiğinde sol ayağını geri atıp sol yanı üzerine otururdu. (Mecliste hazır bulunan sahabeler), doğru söyledin! Hz. Peygamber (sav) böyle namaz kılardı dediler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 118, /173
Senetler:
1. Ebu Katade Haris b. Rib'î es-Sülemî (Haris b. Rib'î b. Beldeme es-Sülemî)
2. Ebu Abdullah Muhammed b. Amr el-Amiri (Muhammed b. Amr b. Ata b. Ayyaş b. Alkame)
3. Ebu Fadl Abdülhamid b. Cafer el-Ensârî (Abdülhamid b. Cafer b. Abdullah b. Hakem b. Rafi' b. Sinan)
4. Ebu Âsım Dahhâk b. Mahled en-Nebîl (Dahhâk b. Mahled)
5. Ebu Abdullah Ahmed b. Hanbel eş-Şeybanî (Ahmed b. Muhammed b. Hanbel b. Hilal b. Esed)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, kılınış şekli/nasıl kılınacağı
Namaz, namazda elleri kaldırmak
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
Öneri Formu
Hadis Id, No:
271558, D000730-3
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ الضَّحَّاكُ بْنُ مَخْلَدٍ ح
وَحَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى - وَهَذَا حَدِيثُ أَحْمَدَ قَالَ - أَخْبَرَنَا عَبْدُ الْحَمِيدِ - يَعْنِى ابْنَ جَعْفَرٍ - أَخْبَرَنِى مُحَمَّدُ بْنُ عَمْرِو بْنِ عَطَاءٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا حُمَيْدٍ السَّاعِدِىَّ فِى عَشْرَةٍ مِنْ أَصْحَابِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِنْهُمْ أَبُو قَتَادَةَ قَالَ أَبُو حُمَيْدٍ أَنَا أَعْلَمُكُمْ بِصَلاَةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم. قَالُوا فَلِمَ فَوَاللَّهِ مَا كُنْتَ بِأَكْثَرِنَا لَهُ تَبَعًا وَلاَ أَقْدَمَنَا لَهُ صُحْبَةً. قَالَ بَلَى. قَالُوا فَاعْرِضْ. قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِذَا قَامَ إِلَى الصَّلاَةِ يَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ ثُمَّ يُكَبِّرُ حَتَّى يَقِرَّ كُلُّ عَظْمٍ فِى مَوْضِعِهِ مُعْتَدِلاً ثُمَّ يَقْرَأُ ثُمَّ يُكَبِّرُ فَيَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ ثُمَّ يَرْكَعُ وَيَضَعُ رَاحَتَيْهِ عَلَى رُكْبَتَيْهِ ثُمَّ يَعْتَدِلُ فَلاَ يَصُبُّ رَأْسَهُ وَلاَ يُقْنِعُ ثُمَّ يَرْفَعُ رَأْسَهُ فَيَقُولُ
"سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ." ثُمَّ يَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ مُعْتَدِلاً ثُمَّ يَقُولُ "اللَّهُ أَكْبَرُ." ثُمَّ يَهْوِى إِلَى الأَرْضِ فَيُجَافِى يَدَيْهِ عَنْ جَنْبَيْهِ ثُمَّ يَرْفَعُ رَأْسَهُ وَيَثْنِى رِجْلَهُ الْيُسْرَى فَيَقْعُدُ عَلَيْهَا وَيَفْتَحُ أَصَابِعَ رِجْلَيْهِ إِذَا سَجَدَ وَيَسْجُدُ ثُمَّ يَقُولُ
"اللَّهُ أَكْبَرُ." وَيَرْفَعُ رَأْسَهُ وَيَثْنِى رِجْلَهُ الْيُسْرَى فَيَقْعُدُ عَلَيْهَا حَتَّى يَرْجِعَ كُلُّ عَظْمٍ إِلَى مَوْضِعِهِ ثُمَّ يَصْنَعُ فِى الأُخْرَى مِثْلَ ذَلِكَ ثُمَّ إِذَا قَامَ مِنَ الرَّكْعَتَيْنِ كَبَّرَ وَرَفَعَ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ كَمَا كَبَّرَ عِنْدَ افْتِتَاحِ الصَّلاَةِ ثُمَّ يَصْنَعُ ذَلِكَ فِى بَقِيَّةِ صَلاَتِهِ حَتَّى إِذَا كَانَتِ السَّجْدَةُ الَّتِى فِيهَا التَّسْلِيمُ أَخَّرَ رِجْلَهُ الْيُسْرَى وَقَعَدَ مُتَوَرِّكًا عَلَى شِقِّهِ الأَيْسَرِ. قَالُوا صَدَقْتَ هَكَذَا كَانَ يُصَلِّى صلى الله عليه وسلم.
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Hanbel, ona Asım b. Dahhak b. Mahled; (T)
Bize Müsedded, ona Yahya, -bu, Ahmed'in rivayetidir- onlara Abdülhamid b. Cafer, ona da Muhammed b. Amr b. Ata şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah'ın (sav) ashabından on kişi (nin bulunduğu bir mecliste) Ebu Humeyd es-Sâ'dî'nin şöyle dediğini duydum ki Ebu Katade de onlardandı. Ebu Humeyd, Rasulullah'ın (sav) namazını en iyi bileniniz benim dedi. Onlar, niçin? Ne ona bizden daha çok tâbi oldun ne de sohbet bakımından bizi geride bıraktın! dediler. Ebu Humeyd ise, öyle dedi. Onlar da (o halde) anlat dediler. Ebu Humeyd rivayet etti: Namaza durduğunda Rasulullah (sav), ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırır, ardından tekbir getirirdi. Öyle ki, her kemiği itidal üzere yerine otururdu. Ardından (Kur'an) okurdu. Sonra tekbir getirip ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırırdı. Akabinde rükûa gider, avuçlarını dizlerinin üzerine koyardı. Sonra da itidal üzere olur ne başını eğer ne de yukarı kaldırırdı. Ardından başını kaldırıp "semi'allâhu li men hamideh" der, sonra ellerini itidal üzere omuzlarına hizalayana dek kaldırır ve "Allahu Ekber" derdi. Daha sonra da yere kapanırdı. Kollarını (yedeyh) da yanlardan açardı. Ardından başını kaldırıp sol ayağını yayar ve üzerine otururdu. Secde gitmek istediğinde de ayak parmaklarını (n arasını) açar ve secde ederdi. Akabinde "Allahu Ekber" deyip başını kaldırır, sol ayağını yayar ve üzerine otururdu. Öyle ki, her kemik yerine otururdu. Akabinde diğer (rekatlarda da) aynısını yapardı. Sonra ikinci rekâttan kalktığında tekbir getirir, namaza başlangıç esnasında tekbir getirdiği gibi ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırırdı. Daha sonra bunu, namazının kalanında da yapardı. Selamın olduğu rekâta (secde) geldiğinde sol ayağını geri atıp sol yanı üzerine otururdu. (Mecliste hazır bulunan sahabeler), doğru söyledin! Hz. Peygamber (sav) böyle namaz kılardı dediler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 118, /173
Senetler:
1. Ebu Humeyd Abdurrahman b. Sa'd es-Sâ'îdî (Münzir b. Sa'd b. Malik)
2. Ebu Abdullah Muhammed b. Amr el-Amiri (Muhammed b. Amr b. Ata b. Ayyaş b. Alkame)
3. Ebu Fadl Abdülhamid b. Cafer el-Ensârî (Abdülhamid b. Cafer b. Abdullah b. Hakem b. Rafi' b. Sinan)
4. Ebu Said Yahya b. Said el-Kattan (Yahya b. Said b. Ferruh)
5. Müsedded b. Müserhed el-Esedî (Müsedded b. Müserhed b. Müserbel b. Şerik)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, kılınış şekli/nasıl kılınacağı
Namaz, namazda elleri kaldırmak
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
Öneri Formu
Hadis Id, No:
271559, D000730-4
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ الضَّحَّاكُ بْنُ مَخْلَدٍ ح
وَحَدَّثَنَا مُسَدَّدٌ حَدَّثَنَا يَحْيَى - وَهَذَا حَدِيثُ أَحْمَدَ قَالَ - أَخْبَرَنَا عَبْدُ الْحَمِيدِ - يَعْنِى ابْنَ جَعْفَرٍ - أَخْبَرَنِى مُحَمَّدُ بْنُ عَمْرِو بْنِ عَطَاءٍ قَالَ سَمِعْتُ أَبَا حُمَيْدٍ السَّاعِدِىَّ فِى عَشْرَةٍ مِنْ أَصْحَابِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِنْهُمْ أَبُو قَتَادَةَ قَالَ أَبُو حُمَيْدٍ أَنَا أَعْلَمُكُمْ بِصَلاَةِ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم. قَالُوا فَلِمَ فَوَاللَّهِ مَا كُنْتَ بِأَكْثَرِنَا لَهُ تَبَعًا وَلاَ أَقْدَمَنَا لَهُ صُحْبَةً. قَالَ بَلَى. قَالُوا فَاعْرِضْ. قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِذَا قَامَ إِلَى الصَّلاَةِ يَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ ثُمَّ يُكَبِّرُ حَتَّى يَقِرَّ كُلُّ عَظْمٍ فِى مَوْضِعِهِ مُعْتَدِلاً ثُمَّ يَقْرَأُ ثُمَّ يُكَبِّرُ فَيَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ ثُمَّ يَرْكَعُ وَيَضَعُ رَاحَتَيْهِ عَلَى رُكْبَتَيْهِ ثُمَّ يَعْتَدِلُ فَلاَ يَصُبُّ رَأْسَهُ وَلاَ يُقْنِعُ ثُمَّ يَرْفَعُ رَأْسَهُ فَيَقُولُ
"سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ." ثُمَّ يَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ مُعْتَدِلاً ثُمَّ يَقُولُ "اللَّهُ أَكْبَرُ." ثُمَّ يَهْوِى إِلَى الأَرْضِ فَيُجَافِى يَدَيْهِ عَنْ جَنْبَيْهِ ثُمَّ يَرْفَعُ رَأْسَهُ وَيَثْنِى رِجْلَهُ الْيُسْرَى فَيَقْعُدُ عَلَيْهَا وَيَفْتَحُ أَصَابِعَ رِجْلَيْهِ إِذَا سَجَدَ وَيَسْجُدُ ثُمَّ يَقُولُ
"اللَّهُ أَكْبَرُ." وَيَرْفَعُ رَأْسَهُ وَيَثْنِى رِجْلَهُ الْيُسْرَى فَيَقْعُدُ عَلَيْهَا حَتَّى يَرْجِعَ كُلُّ عَظْمٍ إِلَى مَوْضِعِهِ ثُمَّ يَصْنَعُ فِى الأُخْرَى مِثْلَ ذَلِكَ ثُمَّ إِذَا قَامَ مِنَ الرَّكْعَتَيْنِ كَبَّرَ وَرَفَعَ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِىَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ كَمَا كَبَّرَ عِنْدَ افْتِتَاحِ الصَّلاَةِ ثُمَّ يَصْنَعُ ذَلِكَ فِى بَقِيَّةِ صَلاَتِهِ حَتَّى إِذَا كَانَتِ السَّجْدَةُ الَّتِى فِيهَا التَّسْلِيمُ أَخَّرَ رِجْلَهُ الْيُسْرَى وَقَعَدَ مُتَوَرِّكًا عَلَى شِقِّهِ الأَيْسَرِ. قَالُوا صَدَقْتَ هَكَذَا كَانَ يُصَلِّى صلى الله عليه وسلم.
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Hanbel, ona Asım b. Dahhak b. Mahled; (T)
Bize Müsedded, ona Yahya, -bu, Ahmed'in rivayetidir- onlara Abdülhamid b. Cafer, ona da Muhammed b. Amr b. Ata şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah'ın (sav) ashabından on kişi (nin bulunduğu bir mecliste) Ebu Humeyd es-Sâ'dî'nin şöyle dediğini duydum ki Ebu Katade de onlardandı. Ebu Humeyd, Rasulullah'ın (sav) namazını en iyi bileniniz benim dedi. Onlar, niçin? Ne ona bizden daha çok tâbi oldun ne de sohbet bakımından bizi geride bıraktın! dediler. Ebu Humeyd ise, öyle dedi. Onlar da (o halde) anlat dediler. Ebu Humeyd rivayet etti: Namaza durduğunda Rasulullah (sav), ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırır, ardından tekbir getirirdi. Öyle ki, her kemiği itidal üzere yerine otururdu. Ardından (Kur'an) okurdu. Sonra tekbir getirip ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırırdı. Akabinde rükûa gider, avuçlarını dizlerinin üzerine koyardı. Sonra da itidal üzere olur ne başını eğer ne de yukarı kaldırırdı. Ardından başını kaldırıp "semi'allâhu li men hamideh" der, sonra ellerini itidal üzere omuzlarına hizalayana dek kaldırır ve "Allahu Ekber" derdi. Daha sonra da yere kapanırdı. Kollarını (yedeyh) da yanlardan açardı. Ardından başını kaldırıp sol ayağını yayar ve üzerine otururdu. Secde gitmek istediğinde de ayak parmaklarını (n arasını) açar ve secde ederdi. Akabinde "Allahu Ekber" deyip başını kaldırır, sol ayağını yayar ve üzerine otururdu. Öyle ki, her kemik yerine otururdu. Akabinde diğer (rekatlarda da) aynısını yapardı. Sonra ikinci rekâttan kalktığında tekbir getirir, namaza başlangıç esnasında tekbir getirdiği gibi ellerini omuzlarına hizalayana dek kaldırırdı. Daha sonra bunu, namazının kalanında da yapardı. Selamın olduğu rekâta (secde) geldiğinde sol ayağını geri atıp sol yanı üzerine otururdu. (Mecliste hazır bulunan sahabeler), doğru söyledin! Hz. Peygamber (sav) böyle namaz kılardı dediler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 118, /173
Senetler:
1. Ebu Humeyd Abdurrahman b. Sa'd es-Sâ'îdî (Münzir b. Sa'd b. Malik)
2. Ebu Abdullah Muhammed b. Amr el-Amiri (Muhammed b. Amr b. Ata b. Ayyaş b. Alkame)
3. Ebu Fadl Abdülhamid b. Cafer el-Ensârî (Abdülhamid b. Cafer b. Abdullah b. Hakem b. Rafi' b. Sinan)
4. Ebu Âsım Dahhâk b. Mahled en-Nebîl (Dahhâk b. Mahled)
5. Ebu Abdullah Ahmed b. Hanbel eş-Şeybanî (Ahmed b. Muhammed b. Hanbel b. Hilal b. Esed)
Konular:
KTB, NAMAZ,
Namaz, kılınış şekli/nasıl kılınacağı
Namaz, namazda elleri kaldırmak
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
حَدَّثَنَا آدَمُ حَدَّثَنَا إِسْرَائِيلُ عَنْ أَبِى إِسْحَاقَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ يَزِيدَ الْخَطْمِىِّ حَدَّثَنَا الْبَرَاءُ بْنُ عَازِبٍ - وَهْوَ غَيْرُ كَذُوبٍ - قَالَ:
"كُنَّا نُصَلِّى خَلْفَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَإِذَا قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ . لَمْ يَحْنِ أَحَدٌ مِنَّا ظَهْرَهُ حَتَّى يَضَعَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم جَبْهَتَهُ عَلَى الأَرْضِ."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5132, B000811
Hadis:
حَدَّثَنَا آدَمُ حَدَّثَنَا إِسْرَائِيلُ عَنْ أَبِى إِسْحَاقَ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ يَزِيدَ الْخَطْمِىِّ حَدَّثَنَا الْبَرَاءُ بْنُ عَازِبٍ - وَهْوَ غَيْرُ كَذُوبٍ - قَالَ:
"كُنَّا نُصَلِّى خَلْفَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَإِذَا قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ . لَمْ يَحْنِ أَحَدٌ مِنَّا ظَهْرَهُ حَتَّى يَضَعَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم جَبْهَتَهُ عَلَى الأَرْضِ."
Tercemesi:
Bize Âdem, ona İsrail, ona Ebu İshak, ona Abdullah b. Yezid el-Hatmî, ona Berâ b. Âzib’in –ki o asla yalan söylemeyen birisidir- şöyle dediğini rivayet etmiştir:
"Biz Nebinin (sav) arkasında namaz kılardık da o, semia Allahu limen hamideh dediği vakit bizden hiçbir kimse, Nebi (sav) alnını yere koymadan eğilmezdi."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Ezân 133, 1/349
Senetler:
1. Ebu Umare Bera b. Azib el-Ensarî (Bera b. Azib b. Haris b.Adî b. Cüşem)
2. Ebu Ümeyye Abdullah b. Yezid el-Evsî (Abdullah b. Yezid b. Zeyd b. Husayn b. Amr)
3. Ebu İshak es-Sebiî (Amr b. Abdullah b. Ubeyd)
4. Ebu Yusuf İsrail b. Yunus es-Sebîî (İsrail b. Yunus b. Ebu İshak)
5. Ebu Hasan Adem b. Ebu İyas (Adem b. Abdurrahman b. Muhammed b. Şuayb)
Konular:
İbadet, Namaz
KTB, NAMAZ,
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5156, B000820
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ الرَّحِيمِ قَالَ حَدَّثَنَا أَبُو أَحْمَدَ مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ الزُّبَيْرِىُّ قَالَ حَدَّثَنَا مِسْعَرٌ عَنِ الْحَكَمِ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِى لَيْلَى عَنِ الْبَرَاءِ قَالَ:
"كَانَ سُجُودُ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَرُكُوعُهُ، وَقُعُودُهُ بَيْنَ السَّجْدَتَيْنِ قَرِيبًا مِنَ السَّوَاءِ."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdürrahim, ona Ebu Ahmed Muhammed b. Abdullah ez-Zübeydî, ona Mis'ar, ona Hakem, ona Abdurrahman b. Ebu Leyla, ona da Berâ şöyle rivayet etmiştir:
"Peygamber (sav)'in rukûsu ve iki secde arasındaki oturuşu takriben birbirine eşitti."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Ezân 140, 1/351
Senetler:
1. Ebu Umare Bera b. Azib el-Ensarî (Bera b. Azib b. Haris b.Adî b. Cüşem)
2. Ebu İsa Abdurrahman b. Ebu Leyla el-Ensarî (Abdurrahman b. Yesar b. Bilal b. Büleyl b. Uhayha)
3. Ebu Abdullah Hakem b. Uteybe el-Kindî (Hakem b. Uteybe)
4. Ebu Seleme Misar b. Kidam el-Âmirî (Misar b. Kidam b. Zuheyr b. Ubeyde b. Haris)
5. Ebu Ahmed Muhammed b. Abdullah ez-Zübeyrî (Muhammed b. Abdullah b. Zübeyr b. Ömer b. Dirhem)
6. Muhammed b. Abdurrahim el-Kuraşi (Muhammed b. Abdurrahim b. Ebu Züheyr)
Konular:
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
Öneri Formu
Hadis Id, No:
5158, B000821
Hadis:
حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَرْبٍ قَالَ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ زَيْدٍ عَنْ ثَابِتٍ عَنْ أَنَسٍ - رضى الله عنه - قَالَ:
إِنِّى لاَ آلُو أَنْ أُصَلِّىَ بِكُمْ كَمَا رَأَيْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم يُصَلِّى بِنَا.
قَالَ ثَابِتٌ كَانَ أَنَسٌ يَصْنَعُ شَيْئًا لَمْ أَرَكُمْ تَصْنَعُونَهُ، كَانَ إِذَا رَفَعَ رَأْسَهُ مِنَ الرُّكُوعِ قَامَ حَتَّى يَقُولَ الْقَائِلُ قَدْ نَسِىَ. وَبَيْنَ السَّجْدَتَيْنِ حَتَّى يَقُولَ الْقَائِلُ قَدْ نَسِ.
Tercemesi:
Bize Süleyman b. Harb, ona Hammad b. Zeyd, ona Sabit, ona Enes (ra) rivayetle şöyle demiştir:
"Ben Nebi'nin (sav) bize namaz kıldırdığını gördüğüm şekilde size namaz kıldırmaktan geri kalmam."
Sabit dedi ki: Enes bir şey yapardı, ben sizin onu yaptığınızı görmüyorum. O başını rükûdan kaldırdığı vakit onu gören kişi, o secdeye varmayı unuttu diyecek kadar ayakta dururdu. İki secde arasında da kişi (secdeye varmayı) unuttu diyecek kadar dururdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Ezân 140, 1/351
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Muhammed Sabit b. Eslem el-Bünanî (Sabit b. Eslem)
3. Ebu İsmail Hammad b. Zeyd el-Ezdî (Hammad b. Zeyd b. Dirhem)
4. Ebu Eyyüb Süleyman b. Harb el-Vâşihî (Süleyman b. Harb b. Büceyl)
Konular:
İbadet, Namaz
KTB, NAMAZ,
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet
Öneri Formu
Hadis Id, No:
270729, D000520-2
Hadis:
حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا قَيْسٌ يَعْنِى ابْنَ الرَّبِيعِ ح
وَحَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ سُلَيْمَانَ الأَنْبَارِىُّ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ عَنْ سُفْيَانَ جَمِيعًا عَنْ عَوْنِ بْنِ أَبِى جُحَيْفَةَ عَنْ أَبِيهِ قَالَ
"أَتَيْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم بِمَكَّةَ وَهُوَ فِى قُبَّةٍ حَمْرَاءَ مِنْ أَدَمٍ فَخَرَجَ بِلاَلٌ فَأَذَّنَ فَكُنْتُ أَتَتَبَّعُ فَمَهُ هَا هُنَا وَهَا هُنَا. قَالَ ثُمَّ خَرَجَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَعَلَيْهِ حُلَّةٌ حَمْرَاءُ بُرُودٌ يَمَانِيَةٌ قِطْرِىٌّ. وَقَالَ مُوسَى قَالَ رَأَيْتُ بِلاَلاً خَرَجَ إِلَى الأَبْطَحِ فَأَذَّنَ فَلَمَّا بَلَغَ حَىَّ عَلَى الصَّلاَةِ حَىَّ عَلَى الْفَلاَحِ. لَوَى عُنُقَهُ يَمِينًا وَشِمَالاً وَلَمْ يَسْتَدِرْ ثُمَّ دَخَلَ فَأَخْرَجَ الْعَنَزَةَ وَسَاقَ حَدِيثَهُ."
Tercemesi:
Bize Musa b. İsmail, ona Kays b. Rabî'; (T)
Bize Muhammed b. Süleyman el-Enbari, ona Veki', ona Süfyan, onlara Avn b. Ebu Cuheyfe, ona da babası (Vehb b. Vehb) şöyle rivayet etmiştir:
"Mekke'ye, Hz. Peygamber'in (sav) huzuruna geldim, o ise deriden (yapılmış) kırmızı bir çadır içerisindeydi. Bilal çıkıp ezan okudu. Ben de onun ağzını bir o tarafa bir bu tarafa (çevirişini) izliyordum. Daha sonra Rasulullah (sav), üzerinde Yemen işi kırmızı çizgili bir elbise olduğu halde (çadırından) çıktı. (Ebû Davud'un hocası) Musa, Bilal'i Ebtah (denilen yere) çıkıp ezan okurken gördüm. Hayye ale's-salât, hayye ale'l-felâh (kısmına) geldiğinde boynunu sağa ve sola çevirdi ancak bedenini çevirmedi. Sonra (Bilal, çadıra) girip (Hz. Peygamber'in (sav) namaz kılarken sütre edindiği) değneği çıkardı diyerek rivayetin (devamını) zikretti."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Salât 34, /130
Senetler:
1. Ebu Cuhayfe Vehb b. Vehb es-Süvaî (Vehb b. Abdullah b. Cünade)
2. Avn b. Ebu Cuheyfe es-Süvâi (Avn b. Vehb b. Abdullah)
3. Ebu Muhammed Kays b. Rabî' el-Esedî (Kays b. Rabî')
4. Ebu Seleme Musa b. İsmail et-Tebûzeki (Musa b. İsmail)
Konular:
Ezan, okurken yüzü kıbleye, sağa sola çevirmek
KTB, EZAN
KTB, NAMAZ,
Namaz, ta'dil-i erkâna riayet