77 Kayıt Bulundu.
Bize Ahmed b. Said b. Sahr ed-Dârimî, ona Ebu Numan Ârim b. Fadl, ona Abdülvahid b. Ziyad, ona Asım el-Ahvel, ona eş-Şa'bî, ona Bera b. Azib şöyle rivayet etti: "Rasulullah (sav) bir Kurban Bayramı günü bize hutbe vererek “namaz kılmadan sakın kimse kurban kesmesin” buyurdu. Bir adam 'bende henüz süt emen bir oğlak var, o iki et koyunundan iyidir' dedi. Rasulullah (sav) 'onu kurban kes, fakat senden sonra bir yaşını doldurmamış bir hayvan hiçbir kimse için (kurban olarak) geçerli olmaz' buyurdu."
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Muhammed b. Cafer, ona Şube, ona Seleme, ona Ebu Cuhayfe, ona da Bera b. Azib şöyle demiştir: "Ebu Bürde namazdan önce kurban kesti. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) 'onun yerine başkasını kes' buyurdu. Ebu Bürde de 'ey Allah'ın Rasulü! Benim küçük bir hayvan dışında bir hayvanım yoktur' dedi. Şube der ki: Zannederim 'Ama o yaşlı olandan daha hayırlıdır' dedi. Rasulullah da (sav) 'bunu onun yerine koy! Fakat senden sonra hiçbir kimse bunu yapmasın' buyurdular."
Bize Ahmed b. Yunus, ona Züheyr, ona Ebu Zübeyr, ona da Cabir (b. Abdullah) rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Yaşını doldurmuş (kesime uygun) hayvandan başkasını kesmeyin. Bunda zorlanırsanız o zaman bir kuzu kesebilirsiniz."
Bize Muhammed b. Yusuf, ona Süfyan, ona Mansur ve Zübeyd, onlara da eş-Şa'bî, Bera b. Azib’in şöyle dediğini rivayet etti: "Ebu Bürde b. Niyâr (bayram) namazını kılmadan önce kurbanını kesti. Sonra Hz. Peygamber (sav) namazını kılınca O'nu çağırdı, O da yaptığını O'na anlattı. Bunun üzerine Rasulullah (sav) O'na 'Senin (kestiğin) koyun, et (için kesilen bir) koyun (oldu!)' buyurdu. Ebu Bürde de 'Ey Allah'ın Rasulü! Yanımda dişi bir oğlak -veya dişi bir keçi yavrusu- var. Bu bana bir koyundan daha sevimlidir, (acaba bunu kurban etsem olur mu?)' dedi. (Hz. Peygamber de); 'O halde onu kurban et. Ancak bu, senden sonra hiç kimse için (kurban olmaya) yeterli olmaz' buyurdu." [Ebu Muhammed (ed-Dârimî) der ki: Muhammed'in Süfyan'dan, bana aktardığı rivayette "Kim de (bayram) namazından sonra, imam hutbe okuyorken (kurbanını) keserse, (bu kurban) ona yeter." ifadesi vardır.]
Bize Muhammed b. Yusuf, ona Süfyan, ona Mansur ve Zübeyd, onlara da eş-Şa'bî, Bera b. Azib’in şöyle dediğini rivayet etti: "Ebu Bürde b. Niyâr (bayram) namazını kılmadan önce kurbanını kesti. Sonra Hz. Peygamber (sav) namazını kılınca O'nu çağırdı, O da yaptığını O'na anlattı. Bunun üzerine Rasulullah (sav) O'na 'Senin (kestiğin) koyun, et (için kesilen bir) koyun (oldu!)' buyurdu. Ebu Bürde de 'Ey Allah'ın Rasulü! Yanımda dişi bir oğlak -veya dişi bir keçi yavrusu- var. Bu bana bir koyundan daha sevimlidir, (acaba bunu kurban etsem olur mu?)' dedi. (Hz. Peygamber de); 'O halde onu kurban et. Ancak bu, senden sonra hiç kimse için (kurban olmaya) yeterli olmaz' buyurdu." [Ebu Muhammed (ed-Dârimî) der ki: Muhammed'in Süfyan'dan, bana aktardığı rivayette "Kim de (bayram) namazından sonra, imam hutbe okuyorken (kurbanını) keserse, (bu kurban) ona yeter." ifadesi vardır.]
Bana Ziyad b. Yahya el-Hassânî, ona Hatim b. Ver'dân, ona Eyyüb, ona Muhammed b. Sirin, ona da Enes b. Malik şöyle rivayet etti: Rasulullah (sav) kurban günü bize hutbe okudu. Arkasından et kokusu duydu, hemen ashabı hayvan kesmekten menetti ve "Her kim kurban kesti ise hemen iade etsin" buyurdu. Sonra ravi yukarıdakilerin hadisi gibi rivayette bulundu.
Açıklama: hadisin tam metni için [M005079] numaralı hadise bakınız.