243 Kayıt Bulundu.
Bize Amr b. Osman, ona Bakiyye (b. Velid), ona Zubare b. Abdullah b. Ebu Selîk, ona Düveyd b. Nafi, ona Ebu Sâlih es-Semmân, ona da Ebu Hureyre'nin dediğine göre Rasulullah (sav) şöyle dua ederdi: "Allah'ım! geçimsizlikten, iki yüzlülükten ve kötü ahlaktan sana sığınırım."
Bize Kuteybe b. Said, ona Leys, ona Said b. Ebu Said el-Makburî, ona kardeşi Abbad b. Ebu Said ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle dua ederdi: "Allah'ım, şu dört şeyden: Faydasız ilimden, ürpermeyen kalpten, doymayan nefisten, kabul görmeyen duadan sana sığınırım."
Bize Muhammed b. Mütevekkil, ona Mu'temir (b. Süleyman), ona da Enes b. Malik “Rasulullah (sav) şöyle dua ederdi” demiştir: "Allah'ım! Faydasız namazdan sana sığınırım." Sonra Hz. Peygamber (sav) bir dua daha söyledi.
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Cerir, ona Mansur, ona Hilal b. Yesaf ona da Ferve b. Nevfel el-Eşca'î şöyle rivayet etti: Ben Müminlerin Annesi Aişe'ye Hz. Peygamber'in (sav) duasını sordum, bana “Hz. Peygamber (sav) şöyle dua ederdi” diye cevap verdi: "Allah'ım! Yaptıklarımın ve yapmadıklarımın şerrinden sana sığınırım."
Bize Musa b. İsmail, ona Hammad, ona Katade ona da Enes'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle derdi: "Allah'ım! Alaca hastalığından, delilikten, cüzzamdan ve hastalıkların kötüsünden (müzmininden) sana sığınırım."
Bize Abdullah b. Muammed b. Ebu Şeybe ve Ben de Abdullah'tan, ona Muhammed b. Fudayl, ona Ata b. Saib, ona Ebu Abdurrahman, ona da Abdullah'ın rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle dua ederdi: "Allah'ım, şeytanın çarpmasından (هَمْزِ), üflemesinden (وَنَفْثِ) ve üfürmesinden (نَفْخِ) sana sığınırım. Şeytanın çarpması (هَمْزِ) sara nöbeti, ölüm nöbeti, ruhsal sıkıntı; üflemesi (نَفْثِ) şiir (batıl söz); üfürmesi de (نَفْخِ) kibirdir."
Bize Muhammed b. Alâ, ona İbn İdris, ona İbn Aclân , ona el-Makburî ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle dua ederdi: "Allah'ım, açlıktan sana sığınırım, o gerçekten çok kötü bir yoldaştır. Hıyanetten de sana sığınırım, o gerçekten çok kötü bir sırdaştır."
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: اللَّهُمَّ إِنِّى أَعُوذُ بِكَ مِنَ الْجُوعِ
Bize Ahmed b. Ubeydullah el-Ğudânî, ona Ğassan b. Avf, el-Cüreyrî, ona Ebu Nadra, ona da Ebu Said el-Hudrî şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) bir gün mescide girdi. O sırada Ensar'dan Ebu Ümame denilen bir adam da orada bulunuyordu. Ebu Ümame şöyle devam etti: Rasulullah (sav) bana 'Ey Ebu Ümame! Neden, namaz vakti dışında da seni mescitte görüyorum?' dedi. Ben de 'Ey Allah'ın Rasulü! (canımı sıkan) bazı sıkıntılarım ve borçlarım var. Rasulullah (sav) 'Sana bir dua öğreteyim mi? Sen o duayı ettiğinde Allah sendeki sıkıntıları giderir, borcunu da ödemeni nasip eder' buyurdu. Ben de' elbette, öğret Ey Allah'ın Rasulü' dedim. Bunun üzerine Rasulullah (sav) 'Sabah akşam şu duayı oku' buyurdu:" "Allah'ım! Gelecek endişesinden, geçmişe üzüntüden sana sığınırım! Acizlikten ve tembellikten sana sığınırım! Korkaklıktan ve cimrilikten sana sığınırım! Borcun yükünden ve insanların üzerime gelmesinden (kahrından) sana sığınırım." (Ebu Ümame der ki:) Ben de böyle dua ettim. Allah da benim sıkıntılarımı giderdi, borcumu da ödemeyi bana nasip etti.
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: اللَّهُمَّ إِنِّى أَعُوذُ بِكَ مِنَ الْجُبْنِ
Bize Ubeydullah b. Ömer, ona Mekkî b. İbrahim, ona Abdullah b. Said, ona Ebu Eyyüb'ün mevlası Eflah'ın mevlası Sayfî, ona da Ebu Yeser “Rasulullah (sav) şöyle dua ederdi” demiştir: "Allah'ım! Göçük altında kalmaktan, (yüksekten) düşmekten, boğulmaktan, yangından ve ihtiyarlıkta bunamaktan sana sığınırım. Ölüm esnasında şeytanın beni çiğnemesinden, senin yolunda (savaşırken) sırtım düşmana dönükken ölmekten ve (akrep ve yılan vs. tarafından) sokularak ölmekten sana sığınırım."
Bize Ebu Cevvab, ona Ammar b. Rüzeyk, ona Ata b. Saib, ona Ebu Abdurrahman, ona Abdullah b. Mesud rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) şeytanın çarpmasından (هَمْزِ), üflemesinden (وَنَفْثِ) ve üfürmesinden (نَفْخِ) Allah'a sığınırdı." Ravi (Matar) der ki: Şeytanın çarpması (هَمْزِ) sara nöbeti, ölüm nöbeti, ruhsal sıkıntı; üflemesi (نَفْثِ) şiir (batıl söz); üfürmesi de (نَفْخِ) kibirdir.