عبد الرزاق عن إسرائيل عن فرات قال : سألت سعيد ابن جبير عن التكبير في الصلاة ، قال : أتموا التكبير.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
89247, MA002505
Hadis:
عبد الرزاق عن إسرائيل عن فرات قال : سألت سعيد ابن جبير عن التكبير في الصلاة ، قال : أتموا التكبير.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Salât 2505, 2/64
Senetler:
()
Konular:
Namaz, tekbir
أخبرنا عبد الرزاق عن معمر عن قتادة أن عبد الله ابن عمرو بن العاص قال : إن الرجل إذا قال : لا إله إلا الله ، فهى كلمة الاخلاص التي لم يقبل الله من أحد عملا حتى يقولها ، فإذا قال : الحمد لله ، وهي الكلمة التي لم يغفر الله عبدا قط حتى يقولها ، وإذا قال : الله أكبر ، فهي تملا ما بين السماء والارض ، وإذا قال : سبحان الله ، قال : أسلم واستسلم.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
89573, MA020579
Hadis:
أخبرنا عبد الرزاق عن معمر عن قتادة أن عبد الله ابن عمرو بن العاص قال : إن الرجل إذا قال : لا إله إلا الله ، فهى كلمة الاخلاص التي لم يقبل الله من أحد عملا حتى يقولها ، فإذا قال : الحمد لله ، وهي الكلمة التي لم يغفر الله عبدا قط حتى يقولها ، وإذا قال : الله أكبر ، فهي تملا ما بين السماء والارض ، وإذا قال : سبحان الله ، قال : أسلم واستسلم.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Câmi' 20579, 11/295
Senetler:
()
Konular:
Hamd, Allah'a hamdetmek
Namaz, tekbir
Tesbih
Tesbih, parmakla saymak
Tevhit, La ilahe illallah / kelime-i tevhidi söyleyen cennete girecektir
Zikir, lafızları, şekli
Zikir, mahlukatın Allah'ı zikretmesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
75214, HM023997
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ عَنْ عَبْدِ الْحَمِيدِ بْنِ جَعْفَرٍ قَالَ حَدَّثَنِي مُحَمَّدُ بْنُ عَطَاءٍ عَنْ أَبِي حُمَيْدٍ السَّاعِدِيِّ قَالَ
سَمِعْتُهُ وَهُوَ فِي عَشَرَةٍ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَحَدُهُمْ أَبُو قَتَادَةَ بْنُ رِبْعِيٍّ يَقُولُ أَنَا أَعْلَمُكُمْ بِصَلَاةِ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالُوا لَهُ مَا كُنْتَ أَقْدَمَنَا صُحْبَةً وَلَا أَكْثَرَنَا لَهُ تَبَاعَةً قَالَ بَلَى قَالُوا فَاعْرِضْ قَالَ كَانَ إِذَا قَامَ إِلَى الصَّلَاةِ اعْتَدَلَ قَائِمًا وَرَفَعَ يَدَيْهِ حَتَّى حَاذَى بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ فَإِذَا أَرَادَ أَنْ يَرْكَعَ رَفَعَ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِيَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ ثُمَّ قَالَ اللَّهُ أَكْبَرُ فَرَكَعَ ثُمَّ اعْتَدَلَ فَلَمْ يَصُبَّ رَأْسَهُ وَلَمْ يَقْنَعْهُ وَوَضَعَ يَدَيْهِ عَلَى رُكْبَتَيْهِ ثُمَّ قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ ثُمَّ رَفَعَ وَاعْتَدَلَ حَتَّى رَجَعَ كُلُّ عَظْمٍ فِي مَوْضِعِهِ مُعْتَدِلًا ثُمَّ هَوَى سَاجِدًا وَقَالَ اللَّهُ أَكْبَرُ ثُمَّ جَافَى وَفَتَحَ عَضُدَيْهِ عَنْ بَطْنِهِ وَفَتَحَ أَصَابِعَ رِجْلَيْهِ ثُمَّ ثَنَى رِجْلَهُ الْيُسْرَى وَقَعَدَ عَلَيْهَا وَاعْتَدَلَ حَتَّى رَجَعَ كُلُّ عَظْمٍ فِي مَوْضِعِهِ ثُمَّ هَوَى سَاجِدًا وَقَالَ اللَّهُ أَكْبَرُ ثُمَّ ثَنَى رِجْلَهُ وَقَعَدَ عَلَيْهَا حَتَّى يَرْجِعَ كُلُّ عُضْوٍ إِلَى مَوْضِعِهِ ثُمَّ نَهَضَ فَصَنَعَ فِي الرَّكْعَةِ الثَّانِيَةِ مِثْلَ ذَلِكَ حَتَّى إِذَا قَامَ مِنْ السَّجْدَتَيْنِ كَبَّرَ وَرَفَعَ يَدَيْهِ حَتَّى يُحَاذِيَ بِهِمَا مَنْكِبَيْهِ كَمَا صَنَعَ حِينَ افْتَتَحَ الصَّلَاةَ ثُمَّ صَنَعَ كَذَلِكَ حَتَّى إِذَا كَانَتْ الرَّكْعَةُ الَّتِي تَنْقَضِي فِيهَا الصَّلَاةُ أَخَّرَ رِجْلَهُ الْيُسْرَى وَقَعَدَ عَلَى شِقِّهِ مُتَوَرِّكًا ثُمَّ سَلَّمَ
Tercemesi:
(Muhammed b. Amr b. Atâ), Ebû Humeyd es-Sâidî'den
(Radıyallahü anh) nakletti:
Ebû Humeyd'in (Radıyallahu anh) şöyle dediğini işittim ki o, Hz. Peygamber'den (Sallallahu aleyhi ve sellem) (bu tür haberleri) nakleden on sahabeden birisidir, diğeri de Ebû Katâde b. Rib'î'dir:
'Ben Rasûlullah'ın (Sallallahu aleyhi ve sellem) namazını sizin en iyi bileninizim.' Oradakiler:
'Rasûlullah'la sohbette bizden önde gelen ve ona itaatte bizden çok ilerde olan birisi değilsin' deyince Humeyd şöyle dedi:
'Bilâkis, (dediğinizin tam tersi.)'
'0 zaman arz et/ anlat!'
'Rasûlullah namaza kalktığında ayakta tam dik olarak durdu, (tekbirde) ellerini kaldırarak omuzları hizasına getirdi. (Sonra 'Allahü ekber' dedi ve) rükûa gitmek istediğinde ellerini kaldırarak omuzlarının hizasına getirdi, sonra 'Allahü ekber' dedi ve rükûa vardı, orada dengeli olarak durup, başını salmadı ya da (yukarıya) kaldırmadı ve ellerini diz kapaklarına koydu. Sonra 'Semi'a'llahü limen hamideh' deyip (başını) kaldırdı, her kemik yerini tam olarak alacak şekilde doğruldu. Sonra secdeye gitti ve 'Allahü ekber' dedi, pazılarını (kollarını) karnından uzaklaştırdı ve açtı. İki ayağının parmaklarını dikti.'0 sol ayağını yatırdı ve üzerine oturdu, her kemik yerini alacak şekilde durdu. Sonra tekrar secdeye gitti ve 'Allahü ekber' dedi, sonra (sol) ayağını yatırdı ve üzerine oturdu, her uzuv yerine dönecek şekilde durdu. Sonra kalktı ve ikinci rekâtta da böyle yaptı. İki rekâtı kıldıktan sonra kalkarken tekbir getirdi, namazın başlangıcındaki gibi ellerini omuzları hizasına kaldırdı. Sonra öncekinin benzeri şekilde kıldı. Namazın biteceği son rekâta gelince sol ayağını (sağ tarafa) çıkarttı ve sol kabası üzerine (teverruk yaparak) oturdu, sonra selâm verdi
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Ebu Humeyd es-Sa'di 23997, 7/789
Senetler:
()
Konular:
Hz. Peygamber, namaz kılış şekli
Namaz, kıyam
Namaz, oturuş şekli
Namaz, rüku ve secdeden kalkış biçimi
Namaz, rüku'da nasıl olunacağı ve ne kadar kalınacağı
Namaz, rüku'dan kalkınca ne denileceği
Namaz, secde, okunacak dualar vs,
Namaz, Selam
Namaz, tekbir