Açıklama: Ebu Hureyre ile Hasan el-Basri arasında inkita' vardır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18215, T001319
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ سُلَيْمَانَ الرَّازِىُّ عَنْ مُغِيرَةَ بْنِ مُسْلِمٍ عَنْ يُونُسَ عَنِ الْحَسَنِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « إِنَّ اللَّهَ يُحِبُّ سَمْحَ الْبَيْعِ سَمْحَ الشِّرَاءِ سَمْحَ الْقَضَاءِ » . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ جَابِرٍ . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ غَرِيبٌ . وَقَدْ رَوَى بَعْضُهُمْ هَذَا الْحَدِيثَ عَنْ يُونُسَ عَنْ سَعِيدٍ الْمَقْبُرِىِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ .
Tercemesi:
Bize Ebu Kureyb, ona İshak b. Süleyman Razi, ona Muğire b. Müslim, ona Yunus, ona Hasan, ona Ebu Hureyre, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu söylemiştir: "Allah, satışın, alışın ve borç ödemenin müsamahalı olanını sever."
Tirmizi, bu konuya ilişkin Cabir kanalıyla gelen rivayet olduğunu söylemiştir. Keza Ebu İsa, (Tirmizi) bu hadisin "garib" olduğunu ifade etmiş, bazı kimselerin bu hadisi; Yunus, Said Makburî ve Ebu Hureyre tarikiyle rivayet ettiklerini de belirtmiştir.
Açıklama:
Ebu Hureyre ile Hasan el-Basri arasında inkita' vardır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Buyû' 75, 3/609
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Said Hasan el-Basrî (Hasan b. Yesâr)
3. Ebu Abdullah Yunus b. Ubeyd el-Abdî (Yunus b. Ubeyd b. Dinar)
4. Ebu Seleme Muğira b. Müslim el-Kasmelî (Muğira b. Müslim)
5. Ebu Yahya İshak b. Süleyman er-Razi (İshak b. Süleyman)
6. Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ el-Hemdânî (Muhammed b. Alâ b. Kureyb)
Konular:
Ahlak, eylemle ilişkisi
Borç, ödemek, en güzel şekilde
Hoşgörü, hoşgörü ve müsamaha
İNSANLAR ARASI SEVGİ VE SAYGI
Seçki, Güzel ahlak
Ticaret
Açıklama: bu İsnad Haris b. Abdullah el-A'ver'in zayıflığından dolayı zayıftır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
36320, HM001091
Hadis:
حَدَّثَنَا وَكِيعٌ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ أَبِي إِسْحَاقَ عَنِ الْحَارِثِ عَنْ عَلِيٍّ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُ قَالَ
قَضَى النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ بِالدَّيْنِ قَبْلَ الْوَصِيَّةِ وَأَنْتُمْ تَقْرَءُونَ
{ مِنْ بَعْدِ وَصِيَّةٍ يُوصَى بِهَا أَوْ دَيْنٍ }
وَإِنَّ أَعْيَانَ بَنِي الْأُمِّ يَتَوَارَثُونَ دُونَ بَنِي الْعَلَّاتِ
Tercemesi:
Açıklama:
bu İsnad Haris b. Abdullah el-A'ver'in zayıflığından dolayı zayıftır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Ali b. Ebu Talib 1091, 1/372
Senetler:
1. Ebu Hasan Ali b. Ebu Talib el-Hâşimî (Ali b. Ebu Talib b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Hâris b. Abdullah el-A'ver (Hâris b. Abdullah b. Ka'b b. Esed)
3. Ebu İshak es-Sebiî (Amr b. Abdullah b. Ubeyd)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
Konular:
Borç, ödemek, en güzel şekilde
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18210, T001316
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ عَنْ عَلِىِّ بْنِ صَالِحٍ عَنْ سَلَمَةَ بْنِ كُهَيْلٍ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ اسْتَقْرَضَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم سِنًّا . فَأَعْطَاهُ سِنًّا خَيْرًا مِنْ سِنِّهِ وَقَالَ « خِيَارُكُمْ أَحَاسِنُكُمْ قَضَاءً » . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ أَبِى رَافِعٍ . قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ أَبِى هُرَيْرَةَ حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ . وَقَدْ رَوَاهُ شُعْبَةُ وَسُفْيَانُ عَنْ سَلَمَةَ . وَالْعَمَلُ عَلَى هَذَا عِنْدَ بَعْضِ أَهْلِ الْعِلْمِ. لَمْ يَرَوْا بِاسْتِقْرَاضِ السِّنِّ بَأْسًا مِنَ الإِبِلِ . وَهُوَ قَوْلُ الشَّافِعِىِّ وَأَحْمَدَ وَإِسْحَاقَ . وَكَرِهَ بَعْضُهُمْ ذَلِكَ .
Tercemesi:
Bize Ebu Kureyb, ona Vekî, ona Ali b. Salih, ona Seleme b. Kuheyl, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) naklettiğine göre o (Ebu Hureyre) şöyle demiştir:
Rasulullah (sav) [bir adamdan] belirli bir yaşta [bir deve] ödünç aldı. Ondan yaşça daha büyük [bir deve] verip "En hayırlılarınız borcunu en güzel biçime ödeyeninizdir." buyurdu.
Tirmizî şöyle dedi: Bu konuya ilişkin Ebu Râfi'den de hadis nakledilmiştir. Ebu Hureyre'den nakledilen bu hadis hasen sahihtir. Şu'be ve Süfyan bu hadisi Seleme'den nakletmişlerdir. Bazı alimler bu hadise göre amel etmektedir: Belirli bir yaştaki deveyi ödünç almakta sakınca görmemişlerdir. Nitekim Şâfiî, Ahmed b. Hanbel ve İshak b. Râhûye bu görüştedir. Ancak bazı alimler buna cevaz vermemişlerdir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Buyû' 75, 3/607
Senetler:
()
Konular:
Borç, ödemek, en güzel şekilde
حَدَّثَنَا عَبْدُ بْنُ حُمَيْدٍ حَدَّثَنَا رَوْحُ بْنُ عُبَادَةَ حَدَّثَنَا مَالِكُ بْنُ أَنَسٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ أَبِى رَافِعٍ مَوْلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ اسْتَسْلَفَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بَكْرًا. فَجَاءَتْهُ إِبِلٌ مِنَ الصَّدَقَةِ . قَالَ أَبُو رَافِعٍ فَأَمَرَنِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنْ أَقْضِىَ الرَّجُلَ بَكْرَهُ . فَقُلْتُ لاَ أَجِدُ فِى الإِبِلِ إِلاَّ جَمَلاً خِيَارًا رَبَاعِيًّا . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَعْطِهِ إِيَّاهُ فَإِنَّ خِيَارَ النَّاسِ أَحْسَنُهُمْ قَضَاءً » . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18214, T001318
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ بْنُ حُمَيْدٍ حَدَّثَنَا رَوْحُ بْنُ عُبَادَةَ حَدَّثَنَا مَالِكُ بْنُ أَنَسٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ أَبِى رَافِعٍ مَوْلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ اسْتَسْلَفَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بَكْرًا. فَجَاءَتْهُ إِبِلٌ مِنَ الصَّدَقَةِ . قَالَ أَبُو رَافِعٍ فَأَمَرَنِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنْ أَقْضِىَ الرَّجُلَ بَكْرَهُ . فَقُلْتُ لاَ أَجِدُ فِى الإِبِلِ إِلاَّ جَمَلاً خِيَارًا رَبَاعِيًّا . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « أَعْطِهِ إِيَّاهُ فَإِنَّ خِيَارَ النَّاسِ أَحْسَنُهُمْ قَضَاءً » . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize ِAbd b. Humeyd, ona Ravh b. Ubade, ona Malik b. Enes, ona Zeyd b. Eslem, ona Atâ b. Yesâr, ona da Rasulullah'ın (sav) azatlı kölesi Ebu Râfi'nin naklettiğine göre o şöyle demiştir:
Rasulullah (sav) [bazı ihtiyaç sahipleri için bir adamdan] genç erkek bir deve ödünç aldı. [Bir süre sonra] zekat olarak verilen develer geldi. Rasulullah (sav) adamdan alınan genç erkek deveyi ödememi emretti. Ben de "Bu sürünün içinde sadece altı yaşını doldurmuş alımlı develer var [genç bir deve yoktur]." dedim. Bunun üzerine [Rasulullah -sav-] "Onu ver o zaman. İnsanların en hayırlıları borcunu en güzel biçimde ödeyenlerdir." dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Buyû' 75, 3/609
Senetler:
1. Ebu Râfi' el-Kıbtî (Eslem)
2. Ebu Muhammed Ata b. Yesar el-Hilalî (Ata b. Yesar)
3. Ebu Üsame Zeyd b. Eslem el-Kuraşî (Zeyd b. Eslem)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Muhammed Ravh b. Ubade el-Kaysî (Ravh b. Ubade b. Alâ b. Hasan b. Amr b. Mersed)
6. Abd b. Humeyd el-Keşşi (Abdulhumeyd b. Humeyd b. Nasr)
Konular:
Borç, ödemek, en güzel şekilde
Borç, öderken fazlasıyla ödemek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18217, T001320
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبَّاسُ الدُّورِىُّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْوَهَّابِ بْنُ عَطَاءٍ أَخْبَرَنَا إِسْرَائِيلُ عَنْ زَيْدِ بْنِ عَطَاءِ بْنِ السَّائِبِ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ الْمُنْكَدِرِ عَنْ جَابِرٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « غَفَرَ اللَّهُ لِرَجُلٍ كَانَ قَبْلَكُمْ. كَانَ سَهْلاً إِذَا بَاعَ. سَهْلاً إِذَا اشْتَرَى. سَهْلاً إِذَا اقْتَضَى » . قَالَ هَذَا حَدِيثٌ صَحِيحٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ .
Tercemesi:
Bize Abbas ed-Durî, ona Abdulvehhab b. Atâ, ona İsrail, ona Zeyd b. Atâ b. Sâib, ona Muhammed b. Münkedir, ona da Câbir'in naklettiğine göre Rasulullah (sav) "Allah (cc), geçmiş zamanlarda yaşayan bir adamı bağışlamıştı. [Çünkü o adam] satarken ikram ve hoşgörü sahibi, satın alırken ikram ve hoşgörü sahibi, borcunu tahsil ederken ikram ve hoşgörü sahibiydi." buyurmuştur.
Tirmizî şöyle dedi: Bu, bu tarik itibariyle sahih hasen garib bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Buyû' 75, 3/610
Senetler:
()
Konular:
Ahlak, eylemle ilişkisi
Borç, borçlu-alacaklı ilişkisi
Borç, ödemek, en güzel şekilde
Hoşgörü, hoşgörü ve müsamaha
TİCARET HAYATI
Öneri Formu
Hadis Id, No:
28284, N004690
Hadis:
أَخْبَرَنِى مُحَمَّدُ بْنُ قُدَامَةَ قَالَ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنْ مَنْصُورٍ عَنْ زِيَادِ بْنِ عَمْرِو بْنِ هِنْدٍ عَنْ عِمْرَانَ بْنِ حُذَيْفَةَ قَالَ كَانَتْ مَيْمُونَةُ تَدَّانُ وَتُكْثِرُ فَقَالَ لَهَا أَهْلُهَا فِى ذَلِكَ وَلاَمُوهَا وَوَجَدُوا عَلَيْهَا فَقَالَتْ لاَ أَتْرُكُ الدَّيْنَ وَقَدْ سَمِعْتُ خَلِيلِى وَصَفِيِّى صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « مَا مِنْ أَحَدٍ يَدَّانُ دَيْنًا فَعَلِمَ اللَّهُ أَنَّهُ يُرِيدُ قَضَاءَهُ إِلاَّ أَدَّاهُ اللَّهُ عَنْهُ فِى الدُّنْيَا » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Kudâme, ona Cerîr, ona Mansur, ona Ziyâd b. Amr b. Hind, ona İmrân b. Huzeyfe şunları nakletmiştir:
[Rasulullah'ın (sav) hanımı] Meymûne [annemiz] çok borç yapardı. Ailesi bundan dolayı onu eleştirip kınadılar ve kızdılar. O da "Borç yapmaktan vazgeçmeyeceğim! Zira dostum ve [hayat] arkadaşım (Rasulullah -sav-) 'Allah borç yapan bir kişinin aldığı borcu ödemek istediğini bilirse ona dünyadayken borcunu ödemeyi nasip eder.' dediğini işittim." diye yanıt verdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Buyû' 99, /2390
Senetler:
1. Ümmülmüminin Meymune bt. Haris (Meymune bt. Haris b.Cübeyr b. Hazn b. Ruveybe)
2. İmran b. Huzeyfe el-Kufî (İmran b. Huzeyfe)
3. Ziyad b. Amr el-Cemelî (Ziyad b. Amr b. Hind)
4. Ebu Attab Mansur b. Mu'temir es-Sülemî (Mansur b. Mu'temir b. Abdullah)
5. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
6. Ebu Abdullah Muhammed b. Kudame el-Messîsî (Muhammed b. Kudame b. A'yen b. Misver)
Konular:
Borç, borçlu-alacaklı ilişkisi
Borç, Hz. Peygamber borç konusunda çok hassas idi
Borç, ödemek, en güzel şekilde
Borç, vadesinde ödenmeyen
Borç, vermek/almak
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى قَالَ حَدَّثَنَا وَهْبُ بْنُ جَرِيرٍ قَالَ حَدَّثَنَا أَبِى عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ حُصَيْنِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُتْبَةَ أَنَّ مَيْمُونَةَ زَوْجَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم اسْتَدَانَتْ فَقِيلَ لَهَا يَا أُمَّ الْمُؤْمِنِينَ تَسْتَدِينِينَ وَلَيْسَ عِنْدَكِ وَفَاءٌ قَالَتْ إِنِّى سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « مَنْ أَخَذَ دَيْنًا وَهُوَ يُرِيدُ أَنْ يُؤَدِّيَهُ أَعَانَهُ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
28288, N004691
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى قَالَ حَدَّثَنَا وَهْبُ بْنُ جَرِيرٍ قَالَ حَدَّثَنَا أَبِى عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ حُصَيْنِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ عُبَيْدِ اللَّهِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُتْبَةَ أَنَّ مَيْمُونَةَ زَوْجَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم اسْتَدَانَتْ فَقِيلَ لَهَا يَا أُمَّ الْمُؤْمِنِينَ تَسْتَدِينِينَ وَلَيْسَ عِنْدَكِ وَفَاءٌ قَالَتْ إِنِّى سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « مَنْ أَخَذَ دَيْنًا وَهُوَ يُرِيدُ أَنْ يُؤَدِّيَهُ أَعَانَهُ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Müsennâ, ona Vehb b. Cerîr, ona babası (Cerîr b. Hâzım), ona A'meş, ona Husayn b. Abdurrahman, ona da Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe şunları nakletmiştir:
Hz. Peygamber'in (sav) eşi Meymûne borca girmişti. Ona "Ey Müminlerin annesi! Ödeyecek bir şeyin olmamasına rağmen borç yapıyorsun!" denilince o da "Ben Rasulullah'ın (sav) 'Kim ödemeyi isteyerek bir borç alırsa Allah azze ve celle [ödeyebilmesi için] ona yardım eder.' dediğini işittim." diye yanıt vermiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Buyû' 99, /2390
Senetler:
1. Ümmülmüminin Meymune bt. Haris (Meymune bt. Haris b.Cübeyr b. Hazn b. Ruveybe)
2. Ebu Abdullah Ubeydullah b. Abdullah el-Hüzeli (Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe b. Mesud b. Gâfil)
3. Ebu Hüzeyl Husayn b. Abdurrahman es-Sülemî (Husayn b. Abdurrahman)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Ebu Nadr Cerîr b. Hazım el-Ezdî (Cerir b. Hâzim b. Zeyd b. Abdullah b. Şucâ')
6. Ebu Abbas Vehb b. Cerir el-Ezdi (Vehb b. Cerir b. Hazim b. Zeyd b. Abdullah b. Şuca')
7. Muhammed b. Müsenna el-Anezî (Muhammed b. Müsenna b. Ubeyd b. Kays b. Dinar)
Konular:
Borç, borçlanmaya dikkat etmek
Borç, Hz. Peygamber borç konusunda çok hassas idi
Borç, ödemek, en güzel şekilde
Borç, vermek/almak
أَخْبَرَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ عَنْ وَكِيعٍ قَالَ حَدَّثَنِى عَلِىُّ بْنُ صَالِحٍ عَنْ سَلَمَةَ بْنِ كُهَيْلٍ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « خِيَارُكُمْ أَحْسَنُكُمْ قَضَاءً » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
28300, N004697
Hadis:
أَخْبَرَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ عَنْ وَكِيعٍ قَالَ حَدَّثَنِى عَلِىُّ بْنُ صَالِحٍ عَنْ سَلَمَةَ بْنِ كُهَيْلٍ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « خِيَارُكُمْ أَحْسَنُكُمْ قَضَاءً » .
Tercemesi:
Bize İshak b. İbrahim, ona Vekî, ona Ali b. Salih, ona Seleme b. Kuheyl, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre'nin naklettiğine göre Rasulullah (sav) "Sizin en hayırlı ve iyiniz borcunu en güzel biçimde ödeyeninizdir." buyurmuştur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Buyû' 103, /2391
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Seleme b. Abdurrahman ez-Zuhrî (Abdullah b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf)
3. Seleme b. Küheyl el-Hadramî (Seleme b. Küheyl b. Husayn)
4. Ebu Muhammed Ali b. Salih el-Hemedanî (Ali b. Salih b. Salih b. Hayy)
5. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
6. İshak b. Râhûye el-Mervezî (İshak b. İbrahim b. Mahled)
Konular:
Borç, ödemek, en güzel şekilde
Öneri Formu
Hadis Id, No:
44956, DM002607
Hadis:
- أَخْبَرَنَا الْحَكَمُ بْنُ الْمُبَارَكِ عَنْ مَالِكٍ قِرَاءَةً عَلَيْهِ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ أَبِى رَافِعٍ مَوْلَى رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ : اسْتَسْلَفَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- بَكْراً ، فَجَاءَتْ إِبِلٌ مِنْ إِبِلِ الصَّدَقَةِ - قَالَ أَبُو رَافِعٍ - فَأَمَرَنِى أَنْ أَقْضِىَ الرَّجُلَ بَكْرَهُ ، فَقُلْتُ : لَمْ أَجِدْ فِى الإِبِلِ إِلاَّ جَمَلاً خِيَاراً رَبَاعِياً. فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« أَعْطِهِ إِيَّاهُ ، فَإِنَّ خَيْرَ النَّاسِ أَحْسَنُهُمْ قَضَاءً ». قَالَ عَبْدُ اللَّهِ : هَذَا يُقَوِّى قَوْلَ مَنْ يَقُولُ الْحَيَوَانُ بِالْحَيَوَانِ.
Tercemesi:
Bize Hakem b. Mübarek (el-Bahilî), ona kendisine kıraat yoluyla Malik (b. enes el-Esbahî), ona Zeyd b. Eslem (el-Kuraşî), ona da Ata b. Yesar (el-Hilâlî), Rasulullah’ın (sav) azadlısı Ebu Rafi’in şöyle anlattığını nakletti: "Rasulullah (sav) (bir defasında) genç bir deve borç almıştı. Derken (Medine'ye) zekat develerinden bir miktar deve gelmişti. Ebu Râfi' anlatımına şöyle devam etti: Bunun üzerine Rasulullah (sav) bana, alacaklıya genç deve borcunu ödememi emretti. Ben de (gelen develere baktım ve) “Bu develer içinde seçkin ve altı yaşındaki seçkinden başka (ona verebileceğimiz bir deve) bulamadım” dedim. O zaman Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: “Bunu ona ver! Çünkü insanların en hayırlısı, borcunu en iyi ödeyenleridir! buyurdu.
Abdullah (ed-Dârimî): “Bu (Hadis), hayvanı hayvan karşılığında (veresiye satmanın caiz olduğunu) söyleyenlerin görüşünü kuvvetlendirir!” demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Buyû' 31, 3/1670
Senetler:
1. Ebu Râfi' el-Kıbtî (Eslem)
2. Ebu Muhammed Ata b. Yesar el-Hilalî (Ata b. Yesar)
3. Ebu Üsame Zeyd b. Eslem el-Kuraşî (Zeyd b. Eslem)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Hakem b. Mübarek el-Bahilî (Hakem b. Mübarek)
Konular:
Borç, ödemek, en güzel şekilde
Ticaret, hayvanı hayvan karşılığında veresiye satmaktan nehiy
حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ الْمُنْذِرِ حَدَّثَنَا أَنَسٌ عَنْ هِشَامٍ عَنْ وَهْبِ بْنِ كَيْسَانَ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ - رضى الله عنهما - أَنَّهُ أَخْبَرَهُ أَنَّ أَبَاهُ تُوُفِّىَ ، وَتَرَكَ عَلَيْهِ ثَلاَثِينَ وَسْقًا لِرَجُلٍ مِنَ الْيَهُودِ ، فَاسْتَنْظَرَهُ جَابِرٌ ، فَأَبَى أَنْ يُنْظِرَهُ ، فَكَلَّمَ جَابِرٌ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لِيَشْفَعَ لَهُ إِلَيْهِ ، فَجَاءَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَكَلَّمَ الْيَهُودِىَّ لِيَأْخُذَ ثَمَرَ نَخْلِهِ بِالَّذِى لَهُ فَأَبَى ، فَدَخَلَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم النَّخْلَ ، فَمَشَى فِيهَا ثُمَّ قَالَ لِجَابِرٍ « جُدَّ لَهُ فَأَوْفِ لَهُ الَّذِى لَهُ » . فَجَدَّهُ بَعْدَ مَا رَجَعَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَأَوْفَاهُ ثَلاَثِينَ وَسْقًا ، وَفَضَلَتْ لَهُ سَبْعَةَ عَشَرَ وَسْقًا ، فَجَاءَ جَابِرٌ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لِيُخْبِرَهُ بِالَّذِى كَانَ ، فَوَجَدَهُ يُصَلِّى الْعَصْرَ ، فَلَمَّا انْصَرَفَ أَخْبَرَهُ بِالْفَضْلِ ، فَقَالَ « أَخْبِرْ ذَلِكَ ابْنَ الْخَطَّابِ » . فَذَهَبَ جَابِرٌ إِلَى عُمَرَ ، فَأَخْبَرَهُ . فَقَالَ لَهُ عُمَرُ لَقَدْ عَلِمْتُ حِينَ مَشَى فِيهَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لَيُبَارَكَنَّ فِيهَا .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18017, B002396
Hadis:
حَدَّثَنَا إِبْرَاهِيمُ بْنُ الْمُنْذِرِ حَدَّثَنَا أَنَسٌ عَنْ هِشَامٍ عَنْ وَهْبِ بْنِ كَيْسَانَ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ - رضى الله عنهما - أَنَّهُ أَخْبَرَهُ أَنَّ أَبَاهُ تُوُفِّىَ ، وَتَرَكَ عَلَيْهِ ثَلاَثِينَ وَسْقًا لِرَجُلٍ مِنَ الْيَهُودِ ، فَاسْتَنْظَرَهُ جَابِرٌ ، فَأَبَى أَنْ يُنْظِرَهُ ، فَكَلَّمَ جَابِرٌ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لِيَشْفَعَ لَهُ إِلَيْهِ ، فَجَاءَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَكَلَّمَ الْيَهُودِىَّ لِيَأْخُذَ ثَمَرَ نَخْلِهِ بِالَّذِى لَهُ فَأَبَى ، فَدَخَلَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم النَّخْلَ ، فَمَشَى فِيهَا ثُمَّ قَالَ لِجَابِرٍ « جُدَّ لَهُ فَأَوْفِ لَهُ الَّذِى لَهُ » . فَجَدَّهُ بَعْدَ مَا رَجَعَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَأَوْفَاهُ ثَلاَثِينَ وَسْقًا ، وَفَضَلَتْ لَهُ سَبْعَةَ عَشَرَ وَسْقًا ، فَجَاءَ جَابِرٌ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لِيُخْبِرَهُ بِالَّذِى كَانَ ، فَوَجَدَهُ يُصَلِّى الْعَصْرَ ، فَلَمَّا انْصَرَفَ أَخْبَرَهُ بِالْفَضْلِ ، فَقَالَ « أَخْبِرْ ذَلِكَ ابْنَ الْخَطَّابِ » . فَذَهَبَ جَابِرٌ إِلَى عُمَرَ ، فَأَخْبَرَهُ . فَقَالَ لَهُ عُمَرُ لَقَدْ عَلِمْتُ حِينَ مَشَى فِيهَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لَيُبَارَكَنَّ فِيهَا .
Tercemesi:
Bize İbrahim b. el-Munzir, ona Enes, ona Hişâm, ona Vehb b. Keysân, ona da Câbir b. Abdullah şunları haber vermiştir:
Babasının Yahudi bir adama otuz vesk (3.918 kg) borcu varken vefat etti. Câbir bu borcu ödemek için Yahudi’den süre istemişse de o, bunu kabul etmedi. Bunun üzerine Câbir, Rasulullah’a (sav) Yahudi’nin (borucunu ertelemesi konusunda) ricada bulunması için konuştu. Akabinde Rasulullah (sav) gelip Yahudi’nin alacağına karşılık, hurmalığın meyvesini alması için onunla konuştu; fakat o bunu da kabul etmedi. Rasulullah (sav) de hurma bahçesine girip içinde yürüdükten sonra Câbir’e “Hurmayı topla ve ona ait olan borcu tamamını ver” dedi. Allah’ın Rasulü (sav) döndükten sonra Câbir mahsulü toplayıp Yahudi’nin otuz vesk borcunun tamamını verdi. Ayrıca mahsulden kendisine on iki vesk de kaldı. Bu sebeple Câbir, Rasulullah’e (sav) olup biteni haber vermek için geldi de, O’nu (sav) ikindi namazını kılarken gördü. Namazını bitirince Rasulullah’a (sav), kendisine kalan fazlalığı haber verdi. Allah’ın Rasulü (sav) de “Bunu, İbn Hattab’a ilet” buyurdu. Câbir, Ömer’e gidip durumu haber verdi. Ömer de ona, “Rasulullah (sav) bahçede yürüdüğünde kesinlikle oranın bereketleneceğini anlamıştım” dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Kitâb fî'l-İstikrâz ve Edâi'd-Duyûn ve'l-Hacr ve't 9, 1/666
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Nuaym Vehb b. Keysan el-Kuraşi (Vehb b. Keysan b. Ebu Muğis)
3. Ebu Münzir Hişam b. Urve el-Esedî (Hişam b. Urve b. Zübeyr b. Avvam)
4. Ebu Damra Enes b. İyaz el-Leysî (Enes b. İyaz b. Damra)
5. İbrahim b. Münzir el-Hizamî (İbrahim b. Münzir b. Abdullah)
Konular:
Bereket, rızkın, malın ve ömrün bereketlenmesi
Bereket, yiyecek ve içeceklerin bereketlenmesi
Borç, ödemek, en güzel şekilde
Şefaat, şefaat