Öneri Formu
Hadis Id, No:
18157, M007375
Hadis:
حَدَّثَنِى عَمْرٌو النَّاقِدُ وَالْحَسَنُ الْحُلْوَانِىُّ وَعَبْدُ بْنُ حُمَيْدٍ - وَأَلْفَاظُهُمْ مُتَقَارِبَةٌ وَالسِّيَاقُ لِعَبْدٍ - قَالَ حَدَّثَنِى وَقَالَ الآخَرَانِ حَدَّثَنَا يَعْقُوبُ - وَهُوَ ابْنُ إِبْرَاهِيمَ بْنِ سَعْدٍ - حَدَّثَنَا أَبِى عَنْ صَالِحٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ أَخْبَرَنِى عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُتْبَةَ أَنَّ أَبَا سَعِيدٍ الْخُدْرِىَّ قَالَ حَدَّثَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَوْمًا حَدِيثًا طَوِيلاً عَنِ الدَّجَّالِ فَكَانَ فِيمَا حَدَّثَنَا قَالَ « يَأْتِى وَهُوَ مُحَرَّمٌ عَلَيْهِ أَنْ يَدْخُلَ نِقَابَ الْمَدِينَةِ فَيَنْتَهِى إِلَى بَعْضِ السِّبَاخِ الَّتِى تَلِى الْمَدِينَةَ فَيَخْرُجُ إِلَيْهِ يَوْمَئِذٍ رَجُلٌ هُوَ خَيْرُ النَّاسِ - أَوْ مِنْ خَيْرِ النَّاسِ - فَيَقُولُ لَهُ أَشْهَدُ أَنَّكَ الدَّجَّالُ الَّذِى حَدَّثَنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حَدِيثَهُ فَيَقُولُ الدَّجَّالُ أَرَأَيْتُمْ إِنْ قَتَلْتُ هَذَا ثُمَّ أَحْيَيْتُهُ أَتَشُكُّونَ فِى الأَمْرِ فَيَقُولُونَ لاَ . قَالَ فَيَقْتُلُهُ ثُمَّ يُحْيِيهِ فَيَقُولُ حِينَ يُحْيِيهِ وَاللَّهِ مَا كُنْتُ فِيكَ قَطُّ أَشَدَّ بَصِيرَةً مِنِّى الآنَ - قَالَ - فَيُرِيدُ الدَّجَّالُ أَنْ يَقْتُلَهُ فَلاَ يُسَلَّطُ عَلَيْهِ » . قَالَ أَبُو إِسْحَاقَ يُقَالُ إِنَّ هَذَا الرَّجُلَ هُوَ الْخَضِرُ عَلَيْهِ السَّلاَمُ .
Tercemesi:
Bana Amru'n-Nâkıd ile Hasen el-Hulvânî ve Abd b. Humeyd rivayet ettiler. Lâfızları birbirine yakındır. İbare Abd'indir. (Abd: Haddesenî, ötekiler: Haddesenâ tâbirlerini kullandılar. Dediler ki); Bize Yâkub (bu zat İbnû İbrahim b, Sa'd'dır) rivayet etti. (Dedi ki): Bize babam, Sâiih'den, o da İbnû Şihab'dan naklen rivayet etti. (Demiş ki): Bana Ubeydullah b. Abdillah b. Utbe haber verdi ki, Ebû Saîd-i Hudrî şöyle demiş: Bize Resûlüllah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bir gün Deccal hakkında uzun bîr hadîs söyledi. Bize anlattıkları arasında şu da vardı. Buyurdular ki:
«Deccal gelecek, fakat kendisine Medine'nin yollarına girmek haram edilecektir. Binâenaleyh Medine'nin dışındaki bazı işlenmedik tarlalara kadar gelecektir. Müteakiben kendisine o günün en hayırlı insanı yahut en hayırlı insanlarından bir adam çıkacak ve ona: Şehadet ederim ki, bize Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem'in sözünü ettiği Deccal sensin, diyecek; Deccal da : Ne dersiniz, ben bu adamı ö!dürsem, sonra diriltsem, bu işte şüphe eder misiniz? diyecek. (Oradakiler) Hayır! cevabını vereceklerdir. Bunun üzerine Deccal onu öldürecek, sonra diriltecek. Dirilttiği anda o adam : Vallahi senin hakkında hiç bir zaman şimdikinden daha basiretli olmamış'md'r, diyecek. Deccal onu tekrar öldürmek isteyecek, fakat ona musallat edilmeyecektir.» Ebû İshak dedi kî: «Bu zâtın Hızır (Aleyhi's-selam) olduğu söylenir.»
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Fiten ve Eşratu's-sâat 7375, /1202
Senetler:
()
Konular:
Fitne, Fesat, İfsat, fitnecilik, bozgunculuk
Kıyamet, alametleri
Kıyamet, alametleri, Deccal
Tarihsel şahsiyetler, Hızır, kimdir, kimliği
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18292, M007395
Hadis:
حَدَّثَنِى زُهَيْرُ بْنُ حَرْبٍ حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ إِسْحَاقَ الْحَضْرَمِىُّ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ - يَعْنِى ابْنَ الْمُخْتَارِ - حَدَّثَنَا أَيُّوبُ عَنْ حُمَيْدِ بْنِ هِلاَلٍ عَنْ رَهْطٍ مِنْهُمْ أَبُو الدَّهْمَاءِ وَأَبُو قَتَادَةَ قَالُوا كُنَّا نَمُرُّ عَلَى هِشَامِ بْنِ عَامِرٍ نَأْتِى عِمْرَانَ بْنَ حُصَيْنٍ فَقَالَ ذَاتَ يَوْمٍ إِنَّكُمْ لَتُجَاوِزُونِى إِلَى رِجَالٍ مَا كَانُوا بِأَحْضَرَ لِرَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِنِّى وَلاَ أَعْلَمَ بِحَدِيثِهِ مِنِّى سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « مَا بَيْنَ خَلْقِ آدَمَ إِلَى قِيَامِ السَّاعَةِ خَلْقٌ أَكْبَرُ مِنَ الدَّجَّالِ » .
Tercemesi:
Bana Züheyr b. Harb rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ahmed b. İshak El-Hadramî rivayet etti. (Dedi ki): Bize Abdü'1-Aziz (yâni; İbnû Muhtar) rivayet etti. (Dedi ki): Bize Eyyûb, Humeyd b. Hilâl'den, o da içlerinde Ebû'd-Dehmâ ile Ebû Katâde'nin bulunduğu bir cemâatdan naklen rivayet etti. (Şöyle demişler) : İmran b. Husayn'a gelirken Hişam b. Âmir'e uğrardık. Bir gün şunu söyledi : — Hakikaten sizler beni geçerek öyle bir takım adamlara gidiyorsunuz ki, onlar ne Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ye Sellem)'in meclisinde benden çok bulunmuşlardır. Ne de onun hadîsini benden iyi bilirler. Ben Re-sûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'i: «Âdem'in yaratılışı ile kıyametin kopması arasında Deccal'dan daha büyük bir fitne yoktur.» buyururken işittim.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Fiten ve Eşratu's-sâat 7395, /1207
Senetler:
()
Konular:
Fitne, Fesat, İfsat, fitnecilik, bozgunculuk
Kıyamet, alametleri, Deccal
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18165, M007377
Hadis:
حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ قُهْزَاذَ مِنْ أَهْلِ مَرْوَ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ عُثْمَانَ عَنْ أَبِى حَمْزَةَ عَنْ قَيْسِ بْنِ وَهْبٍ عَنْ أَبِى الْوَدَّاكِ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « يَخْرُجُ الدَّجَّالُ فَيَتَوَجَّهُ قِبَلَهُ رَجُلٌ مِنَ الْمُؤْمِنِينَ فَتَلْقَاهُ الْمَسَالِحُ مَسَالِحُ الدَّجَّالِ فَيَقُولُونَ لَهُ أَيْنَ تَعْمِدُ فَيَقُولُ أَعْمِدُ إِلَى هَذَا الَّذِى خَرَجَ - قَالَ - فَيَقُولُونَ لَهُ أَوَمَا تُؤْمِنُ بِرَبِّنَا فَيَقُولُ مَا بِرَبِّنَا خَفَاءٌ . فَيَقُولُونَ اقْتُلُوهُ . فَيَقُولُ بَعْضُهُمْ لِبَعْضٍ أَلَيْسَ قَدْ نَهَاكُمْ رَبُّكُمْ أَنْ تَقْتُلُوا أَحَدًا دُونَهُ - قَالَ - فَيَنْطَلِقُونَ بِهِ إِلَى الدَّجَّالِ فَإِذَا رَآهُ الْمُؤْمِنُ قَالَ يَا أَيُّهَا النَّاسُ هَذَا الدَّجَّالُ الَّذِى ذَكَرَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ فَيَأْمُرُ الدَّجَّالُ بِهِ فَيُشَبَّحُ فَيَقُولُ خُذُوهُ وَشُجُّوهُ . فَيُوسَعُ ظَهْرُهُ وَبَطْنُهُ ضَرْبًا - قَالَ - فَيَقُولُ أَوَمَا تُؤْمِنُ بِى قَالَ فَيَقُولُ أَنْتَ الْمَسِيحُ الْكَذَّابُ - قَالَ - فَيُؤْمَرُ بِهِ فَيُؤْشَرُ بِالْمِئْشَارِ مِنْ مَفْرِقِهِ حَتَّى يُفَرَّقَ بَيْنَ رِجْلَيْهِ - قَالَ - ثُمَّ يَمْشِى الدَّجَّالُ بَيْنَ الْقِطْعَتَيْنِ ثُمَّ يَقُولُ لَهُ قُمْ . فَيَسْتَوِى قَائِمًا - قَالَ - ثُمَّ يَقُولُ لَهُ أَتُؤْمِنُ بِى فَيَقُولُ مَا ازْدَدْتُ فِيكَ إِلاَّ بَصِيرَةً - قَالَ - ثُمَّ يَقُولُ يَا أَيُّهَا النَّاسُ إِنَّهُ لاَ يَفْعَلُ بَعْدِى بِأَحَدٍ مِنَ النَّاسِ - قَالَ - فَيَأْخُذُهُ الدَّجَّالُ لِيَذْبَحَهُ فَيُجْعَلَ مَا بَيْنَ رَقَبَتِهِ إِلَى تَرْقُوَتِهِ نُحَاسًا فَلاَ يَسْتَطِيعُ إِلَيْهِ سَبِيلاً - قَالَ - فَيَأْخُذُ بِيَدَيْهِ وَرِجْلَيْهِ فَيَقْذِفُ بِهِ فَيَحْسِبُ النَّاسُ أَنَّمَا قَذَفَهُ إِلَى النَّارِ وَإِنَّمَا أُلْقِىَ فِى الْجَنَّةِ » . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « هَذَا أَعْظَمُ النَّاسِ شَهَادَةً عِنْدَ رَبِّ الْعَالَمِينَ » .
Tercemesi:
Bana Merv halkından Muhammed b. Abdillah b. Kuhsâz rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Abdullah b. Osman, Ebû Hamza'dan, o da Kays b. Vehb'den, o da Ebû'l-Veddâk'den, o da Ebû Saîd-i Hudrî'den naklen rivayet etti. (Demiş ki): Resûlüllah (Sallallah'û Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdular : «Deccal çıkacak ve mü'minlerden bir zât onun tarafına doğru yönelecektir. Karşısına silâhlılar, Deccal'ın silâhlıları çıkacak ve ona : Nereye gitmek istiyorsun? diye soracaklar. O da, şu çıkan adcıma gitmek istiyorum, cevabını verecek. Silâhlılar kendisine : — Sen bizim Rabbimize iman etmiyor musun? diyecekler. O zât: — Bizim Rabbimizde bir gizlilik yoktur! cevâbını verecek. Silâhlılar: — öldürün şunu! diyecekler. Fakat birbirlerine: -Rabbiniz size ondan başka hiç birinizin bir kimse öldürmesini yasak etmedi mi? diyecekler. Arkacığından onu Deccal'a götüreceklerdir. Mü'-min onu görünce: — Ey insanlar! Resûlüllah (SalJallahü Aleyhi ve Sellem) 'in andığı Deccal işte budur, diyecek. Müteakiben Deccal onun hakkında emir verecek ve karnı üzerine uzatılacaktır. Deccal: — Onu alın ve başını yarın! diyecek. Bunun üzerine dayaktan sırtı ve karnı genişletilecektir. Deccal: —Bana iman eîmiyor musun? diyecek. Mü'min de: — Sen yalancı Mesih'sin! cevâbını verecektir. Bunun üzerine mü'min hakkında emir verilecek ve başının ayrıntısında ta bacaklarının araşma kadar testere ile varılacaktır. Sonra Deccal İki parçanın arasında yürüyecek ve ona, kalk! diyecek, o da hemen kalkıp doğrulacaktir. Sonra ona : — Bana iman ediyor musun? diyecek. Mü'min de : — Senin hakkında ancak basiretim arttı, cevâbını verecek. Sonra: — Ey insanlar! Bu adam benden sonra insanlardan hiç birine bü işİ yapamıyacaktsr, diyecek. Deccal onu kesmek için derhal yakalayacaktır. Fakat mü'minin boynu ile köprücük kemiği arası bakır kesilecek, Deccal onu kesmeye imkân bulamıyacaktır. Bunun üzerine elleriyle ayaklarından tutarak onu atacak. İnsanlar da onun cehenneme atıldığını sanacaklardır. Fakat o ancak cennete konacaktır.» Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem): «Bu zât Rabbu'l-Âlemîn İndinde insanların en büyük şehididir.» buyurdular.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Fiten ve Eşratu's-sâat 7377, /1202
Senetler:
()
Konular:
Fitne, Fesat, İfsat, fitnecilik, bozgunculuk
Kıyamet, alametleri
Kıyamet, alametleri, Deccal
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18298, M007396
Hadis:
حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ حَاتِمٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ جَعْفَرٍ الرَّقِّىُّ حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عَمْرٍو عَنْ أَيُّوبَ عَنْ حُمَيْدِ بْنِ هِلاَلٍ عَنْ ثَلاَثَةِ رَهْطٍ مِنْ قَوْمِهِ فِيهِمْ أَبُو قَتَادَةَ قَالُوا كُنَّا نَمُرُّ عَلَى هِشَامِ بْنِ عَامِرٍ إِلَى عِمْرَانَ بْنِ حُصَيْنٍ . بِمِثْلِ حَدِيثِ عَبْدِ الْعَزِيزِ بْنِ مُخْتَارٍ [ذَاتَ يَوْمٍ إِنَّكُمْ لَتُجَاوِزُونِى إِلَى رِجَالٍ مَا كَانُوا بِأَحْضَرَ لِرَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم مِنِّى وَلاَ أَعْلَمَ بِحَدِيثِهِ مِنِّى سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ « مَا بَيْنَ خَلْقِ آدَمَ إِلَى قِيَامِ السَّاعَةِ خَلْقٌ أَكْبَرُ مِنَ الدَّجَّالِ »] غَيْرَ أَنَّهُ قَالَ « أَمْرٌ أَكْبَرُ مِنَ الدَّجَّالِ » .
Tercemesi:
Bana Muhammed b. Hatim de rivayet etti. (Dedi ki): Bize Abdullah b. Ca'fer Er-Rakkî rivayet etti. (Dedi ki): Bize Ubeydullah b. Amr, Eyyub'dan, o da Humeyd b. Hilâl'den, o da kavminden içlerinde Ebû Katâde de bulunan üç kişiden naklen rivayet etti. (Şöyle demişler) : Biz İmran b. Husayn'a giderken Hişam b. Âmir'e uğrardık...
Râvi Abdü'l-Aziz b. Muhtâr'ın hadîsi gibi rivayette bulunmuştur. Yalnız o : «Deccal'dan daha büyük bir şey yoktur." demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Fiten ve Eşratu's-sâat 7396, /1207
Senetler:
()
Konular:
Fitne, Fesat, İfsat, fitnecilik, bozgunculuk
Kıyamet, alametleri, Deccal
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18322, M007397
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ أَيُّوبَ وَقُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ وَابْنُ حُجْرٍ قَالُوا حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ - يَعْنُونَ ابْنَ جَعْفَرٍ - عَنِ الْعَلاَءِ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « بَادِرُوا بِالأَعْمَالِ سِتًّا طُلُوعَ الشَّمْسِ مِنْ مَغْرِبِهَا أَوِ الدُّخَانَ أَوِ الدَّجَّالَ أَوِ الدَّابَّةَ أَوْ خَاصَّةَ أَحَدِكُمْ أَوْ أَمْرَ الْعَامَّةِ » .
Tercemesi:
Bize Yahya b. Eyyûb ile Kuteybe b. Saîd ve İbnü Hucur rivayet ettiler. (Dediler ki) : Bize tsmâîl (yâni; İbnû Ca'fer) Alâ'dan, o da babasından, o da Ebû Hüreyre'den naklen rivayet etti ki, Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'den şöyle buyurmuşlar:
«Altı şeyden : Güneşin battığı yerden doğmasından, dumandan, Deccal'dan, dabbeden bîrinizin hassaten başına gelecek vakıadan ve âmmeten gelecek fitneden önce, amellere şitab edin!»
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Fiten ve Eşratu's-sâat 7397, /1207
Senetler:
()
Konular:
Fitne, Fesat, İfsat, fitnecilik, bozgunculuk
Kıyamet, alametleri
Kıyamet, alametleri, Deccal
Öneri Formu
Hadis Id, No:
18326, M007398
Hadis:
حَدَّثَنَا أُمَيَّةُ بْنُ بِسْطَامَ الْعَيْشِىُّ حَدَّثَنَا يَزِيدُ بْنُ زُرَيْعٍ حَدَّثَنَا شُعْبَةُ عَنْ قَتَادَةَ عَنِ الْحَسَنِ عَنْ زِيَادِ بْنِ رِيَاحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « بَادِرُوا بِالأَعْمَالِ سِتًّا الدَّجَّالَ وَالدُّخَانَ وَدَابَّةَ الأَرْضِ وَطُلُوعَ الشَّمْسِ مِنْ مَغْرِبِهَا وَأَمْرَ الْعَامَّةِ وَخُوَيِّصَةَ أَحَدِكُمْ » .
Tercemesi:
Bize Ümeyye b. Bistam El-Ayşî rivayet etti. (Dedi ki): Bize Yezîd b. Zürey' rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Şu'fce, Katâde'den, o da Hasan'dan, o da Ziyad b. Rıyah'dan, o da Ebû Hüreyre'den, o da Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'den naklen rivayet etti. (Şöyle buyurmuşlar) : «Altı şeyden : Deccal, duman, dabbetü'l-Ârz, güneşin battığı yerden doğması, umûmî fitne ve bîrinizin başına gelecek husûsî vakıadan önce amellere şitab edin.»
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Fiten ve Eşratu's-sâat 7398, /1207
Senetler:
()
Konular:
Amel, devamlılık
Fitne, Fesat, İfsat, fitnecilik, bozgunculuk
Kıyamet, alametleri
Kıyamet, alametleri, Deccal
حدثنا أحمد بن خالد قال : حدثنا أبو يعقوب قال :أخبرنا عبد الرزاق قال : أخبرنا معمر عن الزهري قال : ثارت الفتنة ودهاة الناس خمسة ، يعد من قريش : معاوية وعمرو. ويعد من من الانصار : قيس بن سعد ، ويعد من المهاجرين : عبد الله بن بديل بن ورقاء الخزاعي ، ويعد من ثقيف : المغيرة بن شعبة.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
89859, MA020726
Hadis:
حدثنا أحمد بن خالد قال : حدثنا أبو يعقوب قال :أخبرنا عبد الرزاق قال : أخبرنا معمر عن الزهري قال : ثارت الفتنة ودهاة الناس خمسة ، يعد من قريش : معاوية وعمرو. ويعد من من الانصار : قيس بن سعد ، ويعد من المهاجرين : عبد الله بن بديل بن ورقاء الخزاعي ، ويعد من ثقيف : المغيرة بن شعبة.
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Câmi' 20726, 11/349
Senetler:
()
Konular:
Fitne, Fesat, İfsat, fitnecilik, bozgunculuk
أخبرنا عبد الرزاق قال : أخبرنا معمر عن ابن خثيم عن نافع بن سرجس عن أبي هريرة قال : يا أيها الناس أظلتكم فتن كأنها قطع الليل المظلم ، أنجى الناس فيها - أو قال : منها - صاحب شاء يأكل من رسل غنمه ، أو رجل من وراء الدرب آخذ بعنان فرسه يأكل من سيفه .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
89871, MA020731
Hadis:
أخبرنا عبد الرزاق قال : أخبرنا معمر عن ابن خثيم عن نافع بن سرجس عن أبي هريرة قال : يا أيها الناس أظلتكم فتن كأنها قطع الليل المظلم ، أنجى الناس فيها - أو قال : منها - صاحب شاء يأكل من رسل غنمه ، أو رجل من وراء الدرب آخذ بعنان فرسه يأكل من سيفه .
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Câmi' 20731, 11/353
Senetler:
()
Konular:
Fitne, Fesat, İfsat, fitnecilik, bozgunculuk
أخبرنا عبد الرزاق عن معمر عن طارق عن منذر الثوري قال : ويل للعرب من شر قد اقترب ، الاجنحة وما الاجنحة ؟ الويل الطويل في الاجنحة ، [ ريح فيها هبوبها ، وريح تهيج هبوبها ، وريح تواحي هبوبها ]، ويل للعرب بعد الخمس والعشرين والمئدة ، من قتل ذريع ، وموت سريع ، وجوع فظيع ، يصب عليها البلاء صبا ، فتكفر صدورها ، وتغير سرورها ، وتهتك ستورها ، ألا وبذنوبها [ يظهر مراقها ، و ] تنزع أوتادها ، وتقطع أطنابها ، ويل لقريش من زنديقها يحدث أحداثا ، [ يكذب بدينها - أو كلمة نحوها - ] وينزع منها هيبتها ، وتهدم عليها جدرها ، [ وتغلب عليها جنودها ]، وعند ذلك تقوم النائحات الباكيات ، فباكية تبكي على دينها ، [ وباكية تبكي على دنياها ] ، وباكية تبكي من ذلها بعد عزها ، وباكية تبكي من جوع أولادها ، [ وباكية تبكي من قتل ولدانها في بطونها ، وباكية تبكي من استذلال رقابها ] ، وباكية تبكي من استحلال فروجها ، [ وباكية تبكي من سفك دمائها ]، وباكية تبكي خوفا من جنودها ، وباكية تبكي شوقا إلى قبورها .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
89868, MA020730
Hadis:
أخبرنا عبد الرزاق عن معمر عن طارق عن منذر الثوري قال : ويل للعرب من شر قد اقترب ، الاجنحة وما الاجنحة ؟ الويل الطويل في الاجنحة ، [ ريح فيها هبوبها ، وريح تهيج هبوبها ، وريح تواحي هبوبها ]، ويل للعرب بعد الخمس والعشرين والمئدة ، من قتل ذريع ، وموت سريع ، وجوع فظيع ، يصب عليها البلاء صبا ، فتكفر صدورها ، وتغير سرورها ، وتهتك ستورها ، ألا وبذنوبها [ يظهر مراقها ، و ] تنزع أوتادها ، وتقطع أطنابها ، ويل لقريش من زنديقها يحدث أحداثا ، [ يكذب بدينها - أو كلمة نحوها - ] وينزع منها هيبتها ، وتهدم عليها جدرها ، [ وتغلب عليها جنودها ]، وعند ذلك تقوم النائحات الباكيات ، فباكية تبكي على دينها ، [ وباكية تبكي على دنياها ] ، وباكية تبكي من ذلها بعد عزها ، وباكية تبكي من جوع أولادها ، [ وباكية تبكي من قتل ولدانها في بطونها ، وباكية تبكي من استذلال رقابها ] ، وباكية تبكي من استحلال فروجها ، [ وباكية تبكي من سفك دمائها ]، وباكية تبكي خوفا من جنودها ، وباكية تبكي شوقا إلى قبورها .
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Abdürrezzak b. Hemmam, Musannef, Câmi' 20730, 11/352
Senetler:
()
Konular:
Fitne, Fesat, İfsat, fitnecilik, bozgunculuk
Kureyş, Kureyş hakkında