60 Kayıt Bulundu.
Bize Abd b. Humeyd, ona Abdürrezzak (b. Hemmam), ona Mamer (b. Raşid), ona (Muhammed b. Şihab) ez-Zührî, ona da Ata b. Yezid el-Leysî, Ebu Said el-Hudrî'nin (ra) şöyle dediğini rivayet etti: Adamın biri; ey Allah'ın Rasulü (sav) insanların en faziletlisi kimdir dedi. "Allah yolunda malı ve canı ile cihat eden mümindir" diye cevap verdi. Ondan sonra kim (gelir) diye sorunca; "sonra (insanlardan) uzak bir yere çekilip Rabbine ibadet eden ve insanları kendi şerrinden uzak tutan (emin kılan) kimsedir" buyurdu.
De ki: Bana, dini Allah'a hâlis kılarak O'na kulluk etmem emrolundu.
Ey iman edenler! Allah'ın (koyduğu, dinî) sembollere, haram aya, (Allah'a takdim edilmiş) kurbana, gerdanlıklı kurbanlara, Rablerinin lütuf ve rızasını arayarak Beyt-i Haram'a yönelmiş kimselere (saldırı ve) saygısızlık yapmayın. İhramdan çıkınca avlanabilirsiniz. Mescid-i Haram'a girmenizi önledikleri için bir topluma karşı beslediğiniz kin sizi saldırıya sevk etmesin! İyilik ve (Allah'ın yasaklarından) sakınma yolunda yardımlaşın, günah ve düşmanlık yolunda yardımlaşmayın. Allah'tan korkun; çünkü Allah'ın cezası çetindir.
İnsanlardan öyleleri de var ki, Allah'ın rızasını almak için kendini ve malını feda eder. Allah da kullarına şefkatlidir.
De ki: Şüphesiz benim namazım, kurbanım, hayatım ve ölümüm hepsi âlemlerin Rabbi Allah içindir.
Bize Abdullah b. Abdurrahman ed-Dârimî, ona Muhammed b. Yusuf, ona Evzâî, ona da İbn Şihâb hadisi bu isnadla, Atâ b. Yezid el-Leysî'den, o da Ebu Said el-Hudrî'den şöyle rivayet etmiştir: "Adamın biri 'Ey Allah'ın Rasulü (sav)! İnsanların en faziletlisi kimdir?' diye sorduğunda, Hz. Peygamber (sav) 'Allah yolunda canı ve malıyla cihad eden mümindir" diye cevapladı. Adam 'Ondan sonra kimdir?' dediğinde, 'Sonra insanlardan uzakta bir vadiye çekilip, Rabbine ibadet eden ve insanları kendi şerrinden uzak tutan kimsedir' buyurdu." [Bu rivayette ifade 'Sonra şu adam gelir...' değil, sadece 'Şu adamdır...' şeklinde geçmektedir.]
O ancak Yüce Rabbinin rızasını aramak için verir.
Rablerinin rızasını isteyerek sabah akşam O'na yalvaranları kovma! Onların hesabından sana bir sorumluluk; senin hesabından da onlara herhangi bir sorumluluk yoktur ki onları kovup da zalimlerden olasın!
Bize İshak el-Ezrâk, ona Şerik, ona Ebu Hişam,ona Ebu Miclez şöyle rivayet etti: Ammâr (b. Yâsir) bize namaz kıldırdı ve namazı kısa tuttu. Cemaat bunu yadırgayınca “Rükû ve secdeleri tam yapmadım mı?” diye sordu. onlar da “Evet (yaptınız)” dediler Bunun üzerine Ammar “biliniz ki ben, rükû ve secdelerde, Rasulullah’ın (sav) yaptığı şu duayı yaptım” dedi: "Allah’ım! Gaybı bilmen ve mahlûkât üzerindeki kudretin hakkı için, hayatın benim için hayırlı olduğunu bildiğin sürece beni yaşat, ölüm benim için daha hayırlıysa canımı al. Gizlide de açıkta da Sana karşı haşyet (derin saygı) duymayı, öfkeliyken de hoşnutken de hak sözü söyleyebilmeyi, fakirlikte de zenginlikte de orta yolu tutmayı isterim. Zatını temaşa eyleme lezzetini ve Sana kavuşma arzusunu bana lütfet. Sıkıntıya sokan musibetten ve saptıran fitneden Sana sığınırım. Allah’ım! Bizi iman ziynetiyle süsle ve bizi doğru yol üzere olan kimselerden eyle!"
Bize Müemmel b. İhâb, ona Abdürrezzâk, ona İbn Cüreyc, ona Yahya b. Said ve Süheyl b. Ebu Salih, onlara Numan b. Ebu Ayyâş, ona da Ebu Said el-Hudrî, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: Allah tebâreke ve teâlâ, yolunda bir gün oruç tutanın yüzünü, cehennemden 70 sene uzak tutar.