469 Kayıt Bulundu.
Bize Süleyman, ona Şu'be, ona Hammâd ve Abdülaziz b. Rufey, İbn Hürmüz'ün azatlısı Attâb ve dördüncü bir Râvî (Süleyman et-Teymî), onlara da Enes b. Malik'in rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Kim bile bile benim adıma yalan söylerse cehennemdeki yerine hazırlansın." Yine Râvî der ki: Burada bir hata vardır. (Senedde yer alan) Abdülaziz, Abdülaziz b. Suhayb'dir. (Abdülaziz b. Rufey değil.)
Bize Yahya b. Saîd, ona Saîd b. Ubeyd, ona da Ali b. Rabîa şöyle demiştir: Bir gün Muğire b. Şu'be'yi gördüm, minbere çıkıp Allah'a hamdu senâ etti, ardından şöyle dedi: İslam'da ölünün ardından yakılan şu ağıt da neyin nesi? Ensar'dan bir adam ölmüştü de onun ardından ağıt yakılmıştı. Ben Hz. Peygamber'i işittim, şöyle buyuruyordu: "Benim adıma yalan uydurmak herhangi bir kimsenin adına yalan uydurmak gibi değildir. Kim bile bile benim adıma yalan söylerse cehennemdeki yerine hazırlansın."
Bize Harun, ona Abdullah b. Vehb, ona Amr b. Hâris, ona Ebu Uşâne, ona da Ukbe b. Âmir şöyle rivayet etmiştir: Ben Hz. Peygamber'in (sav) söylemediği bir şeyi onun adına söyleyemem. Hz. Peygamber'i işittim, şöyle buyuruyordu: "Kim, benim söylemediğim bir sözü bana nispet ederek benim adıma yalan söylerse cehennemdeki evine hazırlansın."
Yezîd b. Hayyân der ki: Zeyd b. Erkam, meclisinde, bize şöyle dedi: Abdullah b. Ziyâd bana haber saldı, ben de yanına gittim, bana “Hz. Peygamber'den (sav) rivayet ettiğin bu hadisler de neyin nesi? Biz bunları Allah'ın kitabında bulamıyoruz. Sen Hz. Peygamber'in cennette bir havuzu olduğunu rivayet ediyormuşsun” dedi. Zeyd b. Erkam “bunu Rasulullah (sav) bize haber verdi ve vadetti” dedi. Abdullah b. Ziyâd “yalan söylüyorsun. Sen ancak hurafe uyduran bir şeyhsin” dedi. Zeyd b. Erkâm şöyle cevap verdi: Ben Hz. Peygamber'in "kim bile bile benim adıma yalan söylerse cehennemdeki yerine hazırlansın" buyurduğunu kulaklarımla duydum, kalbimle belledim. Bu sebeple, Hz. Peygamber (sav) adına asla yalan söylemem.
Bize Abdurrezzâk, ona Evzâî, ona Abdurrahman b. Amr, ona Hasan b. Atiyye, ona Ebu Kebşe, ona da Abdullah b. Amr b. el-Âs'ın rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Bir ayet de olsa benden rivayette bulunun. İsrail oğullarından rivayet edin, bunda bir sakınca yoktur. Kim benim adıma bir yalan söylerse cehennemdeki yerine hazırlansın."
Bize Abdurrezzâk, ona Cafer b. Süleyman, ona Amr b. Dinâr el-Ensârî şöyle demiştir: Suhayb'in çocuklarından bazısı Suhayb'e “neden sen de Hz. Peygamber'in (sav) diğer sahabesi gibi bize hadis rivayet etmiyorsun” diye sordular, o da şöyle cevap verdi: Ben de onlar gibi Hz. Peygamber'den hadis işittim, fakat Hz. Peygamber'in "kim benim adıma bile bile yalan söylerse iki taneyi birbirine düğümleyene kadar (ki bu mümkün değil) azap edilir" buyurduğunu işittim. Ancak ben size kulaklarımla duyduğum, kalbimle anladığım bir hadisi rivayet edeyim. Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurduğunu işittim: "Kim, hakkını çalmak niyetiyle bir kadın ile evlenirse, tevbe edene kadar zina etmiş olur. Yine bir kimse birisinin hakkını çalmak niyeti ile alışveriş yaparsa tevbe edene kadar haindir."
Bize Abdurrezzâk, ona Ma'mer, ona Katâde, ona da Ka'b şöyle demiştir: Kıyamet günü ateşten bir boyun çıkar ve “bana şu üç kişiyi almam emredildi. 1. Allah'ın yanında bir tanrıya dua eden, 2. Her inatçı zalim.” der ve onları alır. -Ma'mer Üçüncüyü unuttum demiştir.- Sonra bir başka boyun çıkar, o da “bana şu üç kişiyi alamam emredildi. 1. Allah'ı yalanlayan, 2. Allah adına yalan söyleyen, 3. Allah'a eziyet eden kimse. Allah'ı yalanlayan, Allah'ın kendisini yeniden diriltmeyeceğini söyleyen kimsedir. Allah adına yalan konuşan, Allah'ın çocuğu olduğunu söyleyen kimsedir. Allah'a eziyet eden de put yapan kimsedir. Onlara “haydi yarattığınızı (yaptığınız putları) diriltin” denir. Sonra da onları kuşun yem topladığı gibi safların arasından çekip alır.
Bize Abdurrezzak, ona Ma'mer, ona Ebu Harun, ona da Ebu Saîd el-Hudrî'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Kim benim adıma yalan söylerse cehennemdeki evine hazırlansın."
Bize Abdurrezzak, ona Ma'mer, ona da Hasan'ın rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Benden hadis rivayet edebilirsiniz, bunda bir sakınca yoktur. Ancak kim bile bile benim adıma yalan söylerse cehennemdeki yerine hazırlansın."
Bize Abdurrezzâk, ona Ma'mer, ona bir adam, ona da Saîd b. Cübeyr şöyle demiştir: Bir adam Ensar köylerinden birine gidip “Hz. Peygamber (sav) beni size gönderdi ve falanca hanımla beni evlendirmenizi emretti” dedi. Kadının ailesinden bir kişi “bu adam bize bir işle geldi ama bizim bu emrin Rasulullah (sav) tarafından verildiğine dair bir bilgimiz yok. Ben bu konuda size bir haber getirene kadar bu adamı misafir edip, ona ikramda bulunun” dedi ve Hz. Peygamber'e gelip olayı anlattı. Hz. Peygamber (sav) Ali ve Zübeyir'e haber gönderip "varıp gidin, bu adamı yakalarsanız öldürün. Ama sizin onu (sağ olarak) yakalayacağınızı zannetmiyorum" buyurdu. Ali ile Zübeyir gittiler ve adamı, bir yılan tarafından sokularak, öldürülmüş bir şekilde buldular. Dönüp Hz. Peygamber'e (sav) durumu haber verdiler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) "kim bile bile benim adıma yalan söylerse cehennemdeki yerine hazırlansın" buyurdu.