Giriş

Bize Müsedded ve Ahmed b. Hanbel, onlara Süfyan, ona ez-Zührî, ona Salim, ona da babası rivayet etmiştir: Bir adam Rasulullah'a (sav) gelip ihramlı biri hangi tür elbiseyi giymemesi gerektiğini sormuştu. Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Gömlek, bornoz, şalvar ve sarık giyemez. Vers ve za'feran sürülmüş bir örtü de taşıyamaz. Ayağına da mest giyemez, ancak (dikişsiz) ayakkabı bulamayanlar hariç. (Dikişsiz) ayakkabı bulamayan mest giysin, ancak topuklardan aşağıya olan kısmını keserek giysin."


Açıklama: İhramlı kişi, normal elbise giyemeyeceği gibi, ayakkabı da giyemez, başını da örtemez. Yalnız ayağın altını, zeminin zararlarından koruyacak terlik gibi üstü açık şeyler giyebilir. Uygun bir şey bulunamazsa, ayakkabının üstü kesilerek giyilir. Ayrıca ihramlının koku kullanması da yasaktır.

    Öneri Formu
11263 D001823 Ebu Davud, Menasik, 31

Bize Yahya b. Yahya, ona Malik; (T) Bize Kuteybe, ona Malik, ona Ebu'n-Nadr, ona Ebu Katade'nin azatlısı Nafi, şöyle rivayet etmiştir: "Ebu Katade, Rasulullah (sav) ile birlikte Mekke'ye giderken yolun bir yerinde ihramlı birkaç arkadaşı ile geri kaldı. Kendisi ihrama girmemişti. Yabani bir eşek görünce atına bindi, arkadaşlarından kendisine kamçısını uzatmalarını istediyse de onlar bunu yapmadı. Kendisine mızrağını uzatmalarını istedi fakat bunu da kabul etmediler. Bundan dolayı onu kendisi aldıktan sonra eşeğin üzerine hızlıca gidip hamle yaptı ve onu öldürdü. Rasulullah'ın (sav) ashabından bazıları ondan yedikleri halde, bazıları yemekten çekindi. Daha sonra Rasulullah'a (sav) ulaştıklarında ona bunun hükmünü sordular. Hz. Peygamber (sav) de “O ancak yüce Allah’ın size ikram ettiği bir rızıktır” buyurdu."


    Öneri Formu
8514 M002852 Müslim, Hac, 57

Bize Abdullah b. Yusuf, ona Malik, ona İbn Şihab, ona Ubeydullah b. Abdullah b. Utbe b. Mesud, ona da Abdullah b. Abbas şöyle rivayet etmiştir: "Sa'b b. Cessâme el-Leysî Peygamber'e (sav) Ebvâ veya Veddân'da bir yaban eşeği eti ikram etmişti. Fakat Peygamber bunu kabul etmeyip geri çevirmişti. Peygamber, Sa'b'ın yüzündeki hoşnutsuzluk ifadesini görünce “Biz senin ikramını ihramlı olduğumuz için kabul etmedik” buyurdu."


    Öneri Formu
13041 B001825 Buhari, Cezau's-Sayd, 6

Bize Kuteybe, ona Mâlik, ona Ebu’n-Nadr, ona da Ebu Katâde’nin azatlısı Nâfi şöyle rivayet etmiştir: "Ebu Katâde Rasulullah (sav) ile beraber idi. Mekke yolunun bir bölümünde iken ihramlı bir grup arkadaşı ile birlikte geri kaldı. Kendisi ise ihramlı değildi. Bir yaban eşeği görünce atına bindi, sonra da arkadaşlarına kamçısını kendisine uzatmalarını istedi. Onlar bunu yapmadılar. Bu sefer onlardan mızrağını vermelerini istedi, yine kabul etmediler. Kendisi mızrağını aldıktan sonra eşeğe bir hamle yapıp, onu öldürdü. Nebi’nin (sav) ashabından kimisi ondan yediği halde, bazıları yemek istemedi. Daha sonra Rasulullah’a (sav) yetiştiler ve ona bunun hükmünü sorduklarında, O: “Şüphesiz ki bu aziz ve celil Allah’ın önünüze getirdiği bir yemektir” buyurdu."


    Öneri Formu
23536 N002818 Nesai, Menâsikü'l-Hac, 78

Bize Abdulaziz b. Abdullah, ona Muhammed b. Cafer, ona Ebu Hazim, ona Abdullah b. Ebu Katade es-Selemî, ona da babası (Haris b. Rib'i) şöyle rivayet etti: Ben bir gün Hz. Peygamber'in (sav) sahâbîlerinden bir takım adamlarla beraber Mekke yolundaki bir konakta oturuyordum. Rasûlullah önümüzde konaklamıştı. Sahâbîler ihrama girmişlerdi. Bense ihramlı değildim. Arkadaşlar bir yaban eşeği gördüler. Ben ayakkabımı dikmekle meşguldüm. Onlar (ihramlı oldukları için) yaban eşeğini bana bildirememişler; onu ben kendim göreyim istemişler. Döndüm ve hayvanı gördüm. Hemen ata doğru yöneldim ve onu eyerledim. Sonra bindim. Fakat kamçıyı ve mızrağı unuttum. Hemen arkadaşlara kamçı ile mızrağı bana uzatıverin, dedim. Onlar: Hayır, vallahi biz sana bu hayvan aleyhine hiçbir şekilde yardım edemeyiz, dediler. Ben öfkelendim ve attan aşağı inip, onları kendim aldım. Sonra ata bindim ve onu yaban eşeğinin üzerine koşturdum. Akabinde yaban eşeğini yaraladım. Sonra onu getirdim, fakat ölmüştü. Arkadaşlar onun üzerine üşüşüp etini yemeğe giriştiler. Sonra kendileri ihrâmlı iken bu av etinden yemeleri hususunda şüphe ettiler. Akabinde biz yürüdük. Ben beraberimde ön budunu sakladım. Hz. Peygamber'e (sav) yetiştik ve kendisine bu mes'eleyi sorduk. Hz. Peygamber: “Yanınızda ondan bir parça bir şey var mı?” diye sordu." Ben Evet var, dedim ve kendisine o budu uzatıp verdim. Rasûlullah ihramlı olduğu halde onu yedi ve tamâmiyle bitirdi." Bu hadisi bana Zeyd b. Eslem, Atâ b. Yesâr, Ebu Katâde isnadıyla Hz. Peygamber’den rivayet etti.


    Öneri Formu
276806 B002570-2 Buhari, Hibe, 3


    Öneri Formu
275766 D001823-2 Ebu Davud, Menasik, 31


    Öneri Formu
46030 HM005243 İbn Hanbel, II, 60


    Öneri Formu
287722 HM005243-2 İbn Hanbel, II, 60

Bana Malik, ona İbn Şihâb, ona da Enes b. Malik şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) Mekke'ye fetih senesinde, başında miğfer olduğu halde Mekke'ye girdi. Başından miğferi çıkardığında, bir adam yanına gelip “ya Rasulullah, İbn Hatal, Kabe'nin örtülerine tutunmuş duruyor” dedi. Rasulullah (sav) da "onu öldürün" buyurdu. Malik der ki: O gün Rasulullah (sav) da -Allah bilir- ihramlı değildi.


    Öneri Formu
36497 MU000952 Muvatta, Hacc, 81

Bize Kuteybe, ona Leys, ona İbn Şihâb, ona Ubeydullah b. Abdullah, ona İbn Abbas, ona da şöyle haber vermiştir: "Rasulullah (sav) Ebvâ’da ya da Veddân’da iken Sa‘b b. Cessâme'ye uğradı. Sa'b, Hz. Peygamber'e (sav) yabani bir eşek eti ikram etti, ancak Rasulullah (sav) ikramı geri çevirdi. Sonra onun yüzünden hoşnutsuzluk ifadesi görünce “Biz ikramını reddetmiş değiliz, ama biz ihramlıyız” buyurdu." [Ebu İsa (Tirmizi) der ki: Bu, hasen sahih bir hadistir. Sahabeden ve sahabe olmayanlar arasından ilim ehli bir topluluk, bu hadisten yola çıkarak, ihramlı kimsenin avlanmış bir hayvanın etini yemenin mekruh olduğu görüşündedir. Şâfiî der ki: Bize göre bu hadisin açıklaması şudur: Hz. Peygamber (sav) yaban eşeğinin kendisi için avlandığını zannetmesinden dolayı tenezzühen (kaçınmak amacıyla) bu ikramı reddetmiştir. Zührî’nin ravilerinden bazısı, bu hadisi Zührî'den rivayet etmiş ve “Ona bir yaban eşeği eti hediye edilmişti” demiştir. Ama bu mahfuz bir rivayet değildir. (Tirmizi) der ki: Bu hususta Ali ve Zeyd b. Erkam tarafından da hadis rivayet edilmiştir.]


    Öneri Formu
14845 T000849 Tirmizi, Hac, 26