163 Kayıt Bulundu.
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Leys, ona Yezid, ona Ebu Hayr, ona Abdullah b. Amr, ona Hz. Ebu Bekir'in naklettiğine göre o, Hz. Peygamber'e (sav) 'Bana namazda okuyacağım bir dua öğretir misin?' demiştir. Hz. Peygamber de (sav) ona şöyle dua etmesini söylemiştir: "Allahümme innî zalemtü nefsî zülmen kesîra, Ve la yağfiru'z-zünûbe illâ ente, fağfirlî mağfiraten min indike, verhamnî, inneke ente'l-ğafûru'r-rahîm. (Allahım! ben nefsime çok zulmettim. Günahları sadece sen affedebilirsin. Beni senin katından bir bağışlamayla bağışla. Bana merhamet et. Sen bağışlayıcı ve merhamet edicisin.)" (Başka bir isnadda) Amr , ona Yezid, ona Ebu Hayr, ona Abdullah b. Amr, ona Hz. Ebu Bekir Hz. Peygamber'e (sav) şöyle söylediğini nakletmiştir.
Açıklama: Aşağıdaki tarik muallaktır. Buhari ile Amr b. Haris arasında inkıta' vardır.
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Leys, ona Yezid (b. Ebu Habib), ona Ebu Hayr, ona da Abdullah b. Amr şöyle rivayet etmiştir: Hz. Ebu Bekir Sıddık (ra) Hz. Peygamber'e (sav) “Bana namazda okuyabileceğim bir dua öğretebilir misiniz?” dedi. Rasulullah (sav) "Şöyle dua et" buyurdu: "Allahümme innî zalemtü nefsî zülmen kesîra, Ve la yağfiru'z-zünûbe illâ ente, fa'ğfirlî mağfiraten min indike, verhamnî, inneke ente'l-ğafûru'r-rahîm. (Allahım! ben nefsime çok zülmettim. Günahları senden başka affedecek kimse yok. Beni senin katından bir bağışlamayla bağışla. Bana merhamet et. Sen bağışlayıcı ve merhamet edicisin.)" [Amr der ki: (Bana) Yezid, ona Ebu Hayr, ona da Abdullah b. Amr'ın rivayet ettiğine göre Hz. Ebu Bekir (ra), Hz. Peygamber'e (sav) ... demiştir] Hz. Ebu Bekir Sıddık (ra) Hz. Peygamber'e (sav) “Bana namazda okuyabileceğim bir dua öğretebilir misiniz?” dedi. Rasulullah (sav) "Şöyle dua et" buyurdu: "Allah'ım! Kendime pek çok zulmettim, Senden başka günahları kimse affedemez. O yüzden lütfunla benim günahlarımı affet, bana acı çünkü Sen çok affedici ve merhamet edensin."
Râvi der ki: Rasulullah (sav) bize namazlarımızda veya [ravi şöyle dedi] namazların ardından dua edeceğimiz şu kelimeleri öğretirdi: "Allah'ım, Senden, (din) işinde devamlılık, doğru yolda kararlılık isterim. Nimetine şükretmeyi ve Sana güzelce kulluk etmeyi istiyorum. Selim (temiz ve arınmış) bir kalp ve doğruyu söyleyen bir dil isterim. Bildiğin (hatalarım) için senden bağışlanma diler, bildiğin hayırlı her şeyi senden ister, bildiğin şerli her şeyden de sana sığınırım."
Açıklama: mütabileriyle hasendir.
Bize Kuteybe b. Said, ona Leys, ona Yezid b. Ebu Habîb, ona Ebu Hayr, ona da Abdullah b. Amr şöyle rivayet etmiştir: Ebu Bekir es-Sıddık (ra) Hz. Peygamber'e (sav) “Bana namazda yapacağım bir dua öğret” dedi. Rasulullah (sav) de şöyle buyurdu: "Deki: Ey Allah’ım ben nefsime çok zulmettim günahları ancak sen bağışlarsın katından bir bağışlanma ile beni bağışla bana merhamet et. Şüphesiz sen bağışlayan ve acıyansın."
Bize Kuteybe b. Said, ona Leys, ona Yezid b. Kays, ona Ebu Hayr, ona da Abdullah b. Amr şöyle rivayet etmiştir: Ebu Bekir es-Sıddık “Ey Allah’ın Rasulü! Bana namazda yapacağım bir dua öğret” dedi. Rasulullah (sav) de şöyle buyurdu: "Deki: Ey Allah’ım ben nefsime çok zulmettim günahları ancak sen bağışlarsın katından bir bağışlanma ile beni bağışla bana merhamet et. Şüphesiz sen bağışlayan ve acıyansın." [Tirmizî der ki: Bu hadis Leys b. Sa’d rivâyeti olarak hasen garibtir. Ebu’l Hayr'ın ismi Mersed b. Abdullah el Yezenî’dir.]
Bize Kuteybe b. Said, ona Leys, ona Yezid b. Ebu Habib, ona Ebu Hayr, ona da Abdullah b. Amr şöyle rivayet etmiştir: Hz. Ebu Bekir Sıddık (ra) “Ya Rasulallah! Bana namazda okuyabileceğim bir dua öğretebilir misiniz?” dedi. Rasulullah (sav) "Şöyle dua et" buyurdu: "Allah'ım! Kendime pek çok zulmettim, Senden başka günahları kimse affedemez. O yüzden lütfunla benim günahlarımı affet, bana acı çünkü Sen çok affedici ve merhamet edensin."
Bize İshak b. İbrahim, ona Cerir, ona Mansur, ona Hilal b. Yesaf, ona da Ferve b. Nevfel şöyle demiştir: Hz. Aişe'ye, “asulullah'ın (sav) namazda yaptığı duayı bana söyler misin?” diye sordum, bana “evet, Rasulullah (sav) şöyle dua ederdi” dedi: "Allah'ım! Yaptıklarımın şerrinden Sana sığınırım, yapmadıklarımın şerrinden de Sana sığınırım."
Bize Amr b. Sevvad b. Esved, ona Amr, ona İbn Vehb, ona Hafs b. Meysere, ona Musa b. Ukbe, ona da Ata b. Ebu Mervan, ona babas( Ebu Mervân el-Eslemî), ona da Ka'b, Musa'ya denizi yarıp kupkuru yol yapan Allah'a yemin ederek “biz Davud'un (as), namazını bitirince okuduğu şu duayı Tevrat'ta bulurduk” demiştir: "Allah'ım! Cehennem azabından ve zalimlerin zulmünden korunmak için bir sığınak yaptığın dinimi benim için hayırlı kıl. Rızkımı elde etmeme vasıta kıldığın dünyayı da benim için hayırlı kıl. Allah'ım! Gazabından rızana, azabından affına sığınırım. Senden, Sana sığınırım. Hiç kimse Senin verdiğine kimse engel olamaz, vermediğini de veremez. Hiç bir servet sahibinin serveti Senin katında fayda vermez." Ka'b daha sonra, Hz. Peygamber'in (sav) de namazdan sonra bu duayı okuduğunu, Suheyb'den bize rivayet etmiştir.
Bize Amr b. Ali, ona Yahya, ona Osman eş-Şehhâm, ona da Müslim b. Ebu Bekre şöyle demiştir: Babam namazlarının arkasından “Allah'ım! Küfürden, fakirlikten, kabir azabından Sana sığınırım” dua ederdi. Bende bu duayı okurdum. Babam “yavrum bu duayı kimden öğrendin?” dedi. “Senden” deyince “Rasulullah (sav) bu duaları namazdan sonra okurdu” dedi.
Bize Muhammed b. Rumh, ona el-Leys b. Sa'd, ona Yezid b. Ebu Habib, ona Ebu'l-Hayr, ona da Abdullah b. Amr b. el-As şöyle rivayet etmiştir: Ebu Bekir es-Sıddık, Rasulullah'a (sav) “bana namazımda okuyacağım bir dua öğret” dedi. Hz. Peygamber (sav) de ona "Allah'ım! Şüphesiz ben kendi nefsime çok zulüm ettim. Senden başka hiçbir kimse günahları bağışlayamaz. Bu itibarla katından (ikram olarak) bir mağfiretle beni bağışla ve bana merhamet eyle. Şüphesiz bağışlayan ve merhamet eden sensin' duasını oku" buyurdu.