Giriş

Bize Hafs b. Ömer, ona Şu'be (b. Haccâc), ona Mansur (b. Mu'temir), ona Zer (b. Abdullah), ona Yüsey el-Hadramî, ona da Numan b. Beşir, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Dua ibadetin kendisidir. Nitekim Kur'an-ı Kerîm'de (Rabbiniz 'Bana dua edin, duanıza cevap vereyim' buyurmuştur.) (Mü'min, 40/60)."


    Öneri Formu
10323 D001479 Ebu Davud, Tefriu' ebvabi'l-vitr, 23

Bize Müsedded, ona Ebu Said Yahya, ona Şube, ona Ziyad b. Mihrâk el-Müzenî, ona da Ebu Ne'âme, ona da İbn Sa'd (b. Ebu Vakkas) şöyle demiştir: Babam, beni “Ey Allahım! Senden cenneti, nimetlerini, güzelliğini, şunları ve şunları isterim. Cehennemden, cehennemin zincirlerinden, bukağılarından, şunlardan ve şunlardan... sana sığınırım” diye dua ederken duydu ve şöyle dedi: Yavrucuğum! Ben Rasulullah'ı (sav) "Duada haddi aşan bir topluluk gelecek" derken işittim. Sakın sen onlardan olma! Şüphesiz sana cennet verilirse içindeki hayırlarla birlikte verilir. Cehennemden korunursan ondaki şerlerden de korunursun.


    Öneri Formu
10324 D001480 Ebu Davud, Tefriu' ebvabi'l-vitr, 23

Bize Müemmel b. Fadl el-Harrânî, ona İsa b. Yunus, ona Cafer b. Meymun, ona Ebu Osman (en-Nehdî), ona da Selman (el-Fârisî), Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Rabbiniz Tebâreke ve Teâlâ, hayalıdır ve kerimdir. Kulu ellerini kaldırıp da kendisine dua ettiği zaman, onu boş çevirmekten haya eder."


    Öneri Formu
10332 D001488 Ebu Davud, Tefriu' ebvabi'l-vitr, 23

Bize Musa b. İsmail, ona Hammâd (b. Seleme), ona Sâbit (el-Bünânî), ona Ali b. Zeyd ve Said el-Cüreyrî, onlara da Ebu Osman en-Nehdî, Ebu Musa el-Eş'arî'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Rasulullah'la (sav) bir yolculukta beraberdim. Medine'ye yaklaşınca, insanlar yüksek sesle tekbir getirdiler. Bunun üzerine Rasulullah (sav) 'Ey insanlar! Siz işitmeyen ve olmayan birine dua etmiyorsunuz ki. Şüphesiz dua ettiğiniz Allah (cc), sizinle develerinizin boyunları arasındadır (size o kadar yakındır)' buyurdu. Sonra Rasulullah (sav) bana 'Ey Ebu Musa! Sana cennet hazinelerinden bir hazineyi öğreteyim mi?' dedi. 'O nedir?' diye sorduğumda, 'Lâ havle velâ kuvvete illâ billâh (zikridir)' buyurdu."


    Öneri Formu
10386 D001526 Ebu Davud, Tefriu' ebvabi'l-vitr, 26

Bize Müsedded (b. Müserhed), ona Yezid b. Zürey, ona Süleyman et-Teymî, ona da Ebu Osman (en-Nehdî), Ebu Musa el-Eş'ârî'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Ashâb, Rasulullah'la (sav) birlikte yolculukta iken, her bir yokuşu aştıklarında bir adam yüksek sesle 'Lâ ilahe illellahü vellahü ekber' diye bağırmaya başlıyordu. Bunun üzerine Nebi (sav) 'Şüphesiz siz sağır veya olmayan birine seslenmiyorsunuz' buyurdu. Sonra hadisin râvilerinden (Süleyman et-Teymî) 'Ey Abdullah b. Kays!.." diyerek, rivayeti önceki hadisle aynı manada olacak şekilde tamamladı."


    Öneri Formu
10387 D001527 Ebu Davud, Tefriu' ebvabi'l-vitr, 26

Bize İshak b. İbrahim, ona Nadr b. Şümeyl, ona Osman b. Ğıyâs, ona Ebu Osman (en-Nehdî) ona da Ebu Musa el-Eş'arî şöyle rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sav) bana 'Sana cennet hazinelerinden bir kelime -yahut cennet hazinelerinden bir hazine göstereyim mi?' diye sordu. Ben 'Elbette' deyince, 'La havle vela kuvvate illa billah (Göç ve kuvvet ancak Allah'a (cc) mahsustur)' kelimesini söyledi."


    Öneri Formu
12876 M006868 Müslim, Zikir ve Dua ve Tevbe ve İstiğfar, 47

Bize Harun b. Maruf ve Ebu Tahir, o ikisine Abdullah İbn Vehb (lafız Harun'a aittir), ona Amr b. Haris, ona Yezid b. Ebu Habib ve Haris b. Yakub, o ikisine Yakub b. Abdullah el-Eşec, ona Büsr b. Said, ona Sa'd b. Ebu Vakkas, ona da Havle bt. Hakîm es-Sülemiyye, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Biriniz bir konaklama yerine gelir de 'Eûzü bi-kelimâti'llahi't-tâmmâti min şerri mâ halak (Yarattıklarının şerrinden Allah'ın tam ve eksiksiz olan kelimelerine sığınırım)" derse, o konakladığı yerden ayrılıncaya kadar hiçbir şey ona zarar veremez."


    Öneri Formu
12897 M006879 Müslim, Zikir ve Dua ve Tevbe ve İstiğfar, 55

Bize Ebu Bişr b. Halef, ona İbn Ebu Adî, ona Cafer b. Meymûn, ona Ebu Osman (en-Nehdî), ona da Selman (el-Fârisî) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Şüphesiz Rabbiniz hayâ ve kerem sahibidir. Kulu, ellerini O’na kaldırıp dua ettiğinde, onları boş çevirmekten haya eder."


    Öneri Formu
31906 İM003865 İbn Mâce, Duâ, 13


    Öneri Formu
7354 M006241 Müslim, Fadâilu's Sahabe, 46

Bana Seleme b. Şebîb, ona Hasan b. A'yen, ona Ma'kil, ona Ebu Zübeyr, ona da Cabir'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Geceleyin öyle bir an vardır ki, müslüman bir kul ona denk getirip Allah’tan bir hayır dileyecek olursa, Allah mutlaka o kuluna istediğini verir."


    Öneri Formu
6246 M001771 Müslim, Salât'ül Müsâfirîn ve Kasruhâ, 167