Öneri Formu
Hadis Id, No:
12382, T000489
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ الصَّبَّاحِ الْهَاشِمِىُّ الْبَصْرِىُّ الْعَطَّارُ حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عَبْدِ الْمَجِيدِ الْحَنَفِىُّ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ أَبِى حُمَيْدٍ حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ وَرْدَانَ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُ قَالَ « الْتَمِسُوا السَّاعَةَ الَّتِى تُرْجَى فِى يَوْمِ الْجُمُعَةِ بَعْدَ الْعَصْرِ إِلَى غَيْبُوبَةِ الشَّمْسِ » . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ غَرِيبٌ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ. وَقَدْ رُوِىَ هَذَا الْحَدِيثُ عَنْ أَنَسٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم مِنْ غَيْرِ هَذَا الْوَجْهِ . وَمُحَمَّدُ بْنُ أَبِى حُمَيْدٍ يُضَعَّفُ ضَعَّفَهُ بَعْضُ أَهْلِ الْعِلْمِ مِنْ قِبَلِ حِفْظِهِ وَيُقَالُ لَهُ حَمَّادُ بْنُ أَبِى حُمَيْدٍ وَيُقَالُ هُوَ أَبُو إِبْرَاهِيمَ الأَنْصَارِىُّ وَهُوَ مُنْكَرُ الْحَدِيثِ . وَرَأَى بَعْضُ أَهْلِ الْعِلْمِ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَغَيْرِهِمْ أَنَّ السَّاعَةَ الَّتِى تُرْجَى فِيهَا بَعْدَ الْعَصْرِ إِلَى أَنْ تَغْرُبَ الشَّمْسُ . وَبِهِ يَقُولُ أَحْمَدُ وَإِسْحَاقُ . وَقَالَ أَحْمَدُ أَكْثَرُ الأَحَادِيثِ فِى السَّاعَةِ الَّتِى تُرْجَى فِيهَا إِجَابَةُ الدَّعْوَةِ أَنَّهَا بَعْدَ صَلاَةِ الْعَصْرِ وَتُرْجَى بَعْدَ زَوَالِ الشَّمْسِ .
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Sabbâh el-Hâşimî el-Basrî el-Attâr, ona Ubeydullah b. Abdülmecîd, ona Muhammed b. Ebu Humeyd, ona Musa b. Verdân, ona da Enes b. Mâlik, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
İkindiden sonra(ki vakitten) güneşin batışına dek, Cuma gününde (duaların kabul edildiği) umulan ânı arayın.
Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, bu tarikten garîb bir hadistir. Bu hadis, Enes vasıtasıyla Hz. Peygamber'den (sav) pek çok tarik ile nakledilmiştir. (Senetteki) Muhammed b. Ebu Humeyd (hadiste) zayıf sayılır, bir kısım ilim ehli, onu, hafızasından dolayı zayıf kabul etmiştir. Ona, Hammâd b. Ebu Humeyd de, Ebu İbrahim el-Ensârî de denir ki o, aşırı derecede zayıftır (münkerü'l-hadis). Nebî'nin ashabından ve başkalarından bir kısım ilim ehli, (cuma gününde duaların kabul edildiği) umulan ânın, ikindiden sonra(ki vakitten) güneşin batışına dek (olduğunu) ifade etmişlerdir. Ahmed (b. Hanbel) ve İshak (b. Râhûye), bu görüştedir. Ahmed, ''(duaların kabul edildiği) umulan ân hususundaki hadislerin büyük çoğunluğu, ikindi namazından sonra(ki) ândır. Güneşin zevâlinden sonra da umulur'' demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 2, 2/360
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Musa b. Verdan el-Kuraşî (Musa b. Verdan)
3. Ebu İbrahim Muhammed b. Ebu Humeyd el-Ensari (Muhammed b. İbrahim)
4. Ebu Ali Ubeydullah b. Abdulmecid el-Hanefî (Ubeydullah b. Abdulmecid)
5. Abdullah b. Sabbah el-Haşimi (Abdullah b. Sabbah b. Abdullah)
Konular:
Dua, Allah’la iletişim aracı
KTB, NAMAZ,
Mübarek zamanlar, Cuma gününün önemi/özelliği/ fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12384, T000490
Hadis:
حَدَّثَنَا زِيَادُ بْنُ أَيُّوبَ الْبَغْدَادِىُّ حَدَّثَنَا أَبُو عَامِرٍ الْعَقَدِىُّ حَدَّثَنَا كَثِيرُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرِو بْنِ عَوْفٍ الْمُزَنِىُّ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « إِنَّ فِى الْجُمُعَةِ سَاعَةً لاَ يَسْأَلُ اللَّهَ الْعَبْدُ فِيهَا شَيْئًا إِلاَّ آتَاهُ اللَّهُ إِيَّاهُ » . قَالُوا يَا رَسُولَ اللَّهِ أَيَّةُ سَاعَةٍ هِىَ قَالَ « حِينَ تُقَامُ الصَّلاَةُ إِلَى الاِنْصِرَافِ مِنْهَا » . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ أَبِى مُوسَى وَأَبِى ذَرٍّ وَسَلْمَانَ وَعَبْدِ اللَّهِ بْنِ سَلاَمٍ وَأَبِى لُبَابَةَ وَسَعْدِ بْنِ عُبَادَةَ وَأَبِى أُمَامَةَ . قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ عَمْرِو بْنِ عَوْفٍ حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ .
Tercemesi:
Bize Ziyâd b. Eyyûb el-Bağdâdî, ona Ebu Âmir el-'Akadî, ona Kesîr b. Abdullah b. Amr b. Avf el-Müzenî, ona babası (Abdullah b. Amr), ona da (Kesîr'in) dedesi (Amr b. Avf), Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Cuma (gününde) bir ân vardır ki kul, Allah'tan istedi(ğinde) Allah, muhakkak ona (istediğini) verir. (Ashab), ''yâ Rasulullah! O hangi ândır?'' dediler. Nebî (sav), ''(Cuma) namazının kılınma(ya başlamasından) bitişene kadar (olan ândır)'' buyurdu.
Bu konuda Ebu Musa, Ebu Zer, Selmân, Abdullah b. Selâm, Ebu Lübâbe, Sa'd b. Ubâde ve Ebu Ümâme'den de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Amr b. Avf hadisi, hasen-garîb bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 2, 2/361
Senetler:
1. Ebu Abdullah Amr b. Avf el-Müzeni (Amr b. Avf b. Zeyd b. Milha)
2. Ebu Kesir Abdullah b. Amr el-Müzeni (Abdullah b. Amr b. Avf b. Zeyd b. Milha)
3. Kesir b. Abdullah el-Müzeni (Kesir b. Abdullah b. Amr b. Avf b. Zeyd)
4. Ebu Âmir Abdülmelik b. Amr el-Kaysî (Abdülmelik b. Amr)
5. Ebu Haşim Ziyad b. Eyyüb et-Tusî (Ziyad b. Eyyüb b. Ziyad)
Konular:
Dua, Allah’la iletişim aracı
KTB, NAMAZ,
Mübarek zamanlar, Cuma gününün önemi/özelliği/ fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
19009, T003139
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مَنِيعٍ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنْ قَابُوسِ بْنِ أَبِى ظَبْيَانَ عَنْ أَبِيهِ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ قَالَ: كَانَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم بِمَكَّةَ ثُمَّ أُمِرَ بِالْهِجْرَةِ فَنَزَلَتْ عَلَيْهِ ( وَقُلْ رَبِّ أَدْخِلْنِى مُدْخَلَ صِدْقٍ وَأَخْرِجْنِى مُخْرَجَ صِدْقٍ وَاجْعَلْ لِى مِنْ لَدُنْكَ سُلْطَانًا نَصِيرًا ) . أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Meni', ona Cerir, ona Kâbus b. Ebu Zabyan, ona babası (Ebu Zabyan), ona da İbn Abbas şöyle nakletmiştir: Hz. Peygamber (sav) Mekke'deydi, hicretle emrolundu ve şu ayet nazil oldu. { وَقُلْ رَبِّ أَدْخِلْنِى مُدْخَلَ صِدْقٍ وَأَخْرِجْنِى مُخْرَجَ صِدْقٍ وَاجْعَلْ لِى مِنْ لَدُنْكَ سُلْطَانًا نَصِيرًا} (Deki: "Rabbim! (Gireceğim yere) doğruluk ve esenlik içinde girmemi sağla. (Çıkacağım yerden de) beni doğruluk ve esenlik içinde çıkar. Katından bana yardımcı bir kuvvet ver.") (İsra, 17/80)
Tirmizî şöyle demiştir: Bu, Hasen-Sahih bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Tefsîru'l-Kur'an 17, 5/304
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Zabyan Husayn b. Cündüb el-Mezhicî (Husayn b. Cündüb b. Amr b. Haris)
3. Kabus b. Ebu Zabyan el-Cenbi (Kabus b. Husayn b. Cündeb)
4. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
5. Ahmed b. Meni' el-Begavî (Ahmed b. Meni' b. Abdurrahman)
Konular:
Dua, Allah’la iletişim aracı
Siyer, Hicret
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12903, M006882
Hadis:
حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَإِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ - وَاللَّفْظُ لِعُثْمَانَ - قَالَ إِسْحَاقُ أَخْبَرَنَا وَقَالَ عُثْمَانُ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنْ مَنْصُورٍ عَنْ سَعْدِ بْنِ عُبَيْدَةَ حَدَّثَنِى الْبَرَاءُ بْنُ عَازِبٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « إِذَا أَخَذْتَ مَضْجَعَكَ فَتَوَضَّأْ وُضُوءَكَ لِلصَّلاَةِ ثُمَّ اضْطَجِعْ عَلَى شِقِّكَ الأَيْمَنِ ثُمَّ قُلِ اللَّهُمَّ إِنِّى أَسْلَمْتُ وَجْهِى إِلَيْكَ وَفَوَّضْتُ أَمْرِى إِلَيْكَ وَأَلْجَأْتُ ظَهْرِى إِلَيْكَ رَغْبَةً وَرَهْبَةً إِلَيْكَ لاَ مَلْجَأَ وَلاَ مَنْجَا مِنْكَ إِلاَّ إِلَيْكَ آمَنْتُ بِكِتَابِكَ الَّذِى أَنْزَلْتَ وَبِنَبِيِّكَ الَّذِى أَرْسَلْتَ وَاجْعَلْهُنَّ مِنْ آخِرِ كَلاَمِكَ فَإِنْ مُتَّ مِنْ لَيْلَتِكَ مُتَّ وَأَنْتَ عَلَى الْفِطْرَةِ » . قَالَ فَرَدَّدْتُهُنَّ لأَسْتَذْكِرَهُنَّ فَقُلْتُ آمَنْتُ بِرَسُولِكَ الَّذِى أَرْسَلْتَ قَالَ « قُلْ آمَنْتُ بِنَبِيِّكَ الَّذِى أَرْسَلْتَ » .
Tercemesi:
Bize Osman b. Ebu Şeybe ve İshak b. İbrahim –lafız Osman’a ait olmak üzere- rivayet etti, İshak: “Ahberenâ: Bize haber verdi” dedi, Osman da: “Haddesenâ: Bize rivayet etti” dedi, onlara Cerir, ona Mansur, ona Sa‘d b. Ubeyrde, ona da el-Berâ b. Âzib’in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: “Yatağına yatacak olursan namaz için alır gibi abdest al, sonra sağ yanın üzere yat, sonra da: “Allahümme innî eslemtu vechî ileyke ve fevvadtu emrî ileyke ve el-ce’tu zahrî ileyke rağbeten ve rahbeten ileyke lâ melcee ve lâ mencâ minke illâ ileyke âmentü bi kitabike’l-lezî enzelte ve bi nebiyyike’l-lezî erselte. Allah’ım, ben yüzümü sana teslim ettim, işimi sana havale ettim, sırtımı sana dayadım, senden rahmetini ümit ederim, azabından korkarım, yine senden ancak sana sığınılır ve senden ancak seninle kurtulmak mümkündür, indirmiş olduğun Kitabına, göndermiş olduğun Nebine de iman ettim, de ve bunları söyleyeceğin son sözlerin yap. Eğer o gece ölürsen, sen fıtrat üzere ölmüş olursun.” (el-Berâ) dedi ki: Ben onları hatırlamak maksadıyla tekrar ettim ve: “Âmentü bir rasûlike’l-lezi erselte: Gönderdiğin rasûlüne iman ettim” dedim. O: “Amentü bi nebiyike’l-lezi erselte: Gönderdiğin Nebine iman ettim, de” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Zikir ve'd-dua ve't-tevbe ve'l-istiğfâr 6882, /1114
Senetler:
1. Ebu Umare Bera b. Azib el-Ensarî (Bera b. Azib b. Haris b.Adî b. Cüşem)
2. Sa'd b. Ubeyde es-Sülemi (Sa'd b. Ubeyde)
3. Ebu Attab Mansur b. Mu'temir es-Sülemî (Mansur b. Mu'temir b. Abdullah)
4. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
5. Ebu Hasan Osman b. Ebu Şeybe el-Absî (Osman b. Muhammed b. İbrahim)
Konular:
Abdest, uyumadan önce abdest almak
Adab, yatma-kalkma adabı
Dua
Dua, Allah’la iletişim aracı
Dua, geceleri yapılacak dualar
KTB, ADAB
Kulluk, ümitle korku arasındaki denge
Uyku, sağ tarafa yönelerek uyumak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
17668, B005666
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ يَحْيَى أَبُو زَكَرِيَّاءَ أَخْبَرَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ بِلاَلٍ عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ قَالَ سَمِعْتُ الْقَاسِمَ بْنَ مُحَمَّدٍ قَالَ قَالَتْ عَائِشَةُ وَارَأْسَاهْ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « ذَاكِ لَوْ كَانَ وَأَنَا حَىٌّ ، فَأَسْتَغْفِرُ لَكِ وَأَدْعُو لَكِ » . فَقَالَتْ عَائِشَةُ وَاثُكْلِيَاهْ ، وَاللَّهِ إِنِّى لأَظُنُّكَ تُحِبُّ مَوْتِى ، وَلَوْ كَانَ ذَاكَ لَظَلِلْتَ آخِرَ يَوْمِكَ مُعَرِّسًا بِبَعْضِ أَزْوَاجِكَ . فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « بَلْ أَنَا وَارَأْسَاهْ لَقَدْ هَمَمْتُ أَوْ أَرَدْتُ أَنْ أُرْسِلَ إِلَى أَبِى بَكْرٍ وَابْنِهِ ، وَأَعْهَدَ أَنْ يَقُولَ الْقَائِلُونَ أَوْ يَتَمَنَّى الْمُتَمَنُّونَ ، ثُمَّ قُلْتُ يَأْبَى اللَّهُ وَيَدْفَعُ الْمُؤْمِنُونَ ، أَوْ يَدْفَعُ اللَّهُ وَيَأْبَى الْمُؤْمِنُونَ » .
Tercemesi:
Bize Ebu Zekeriya Yahya b. Yahya, ona Süleyman b. Bilal, ona Yahya b. Said, ona da Kasım b. Muhammed, Hz. Aişe'nin (r.anha) (şiddetli baş ağrısından dolayı) sızlanarak vay başım, dediğini nakletmiştir. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: Eğer bundan dolayı (sen ölür de) ben hayatta kalırsam, senin için istiğfar ve dua edeceğim. Hz. Aişe, Vay başıma gelenler! Benim ölümümü temenni ediyorsun. Eğer ben ölürsem o son günde eşlerinden birisiyle gerdeğe girersin, dedi. Bu sözler üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu. Bilakis asıl benim vay başıma gelenler. (Asıl ben öleceğim) Ebu Bekir'e ve oğluna (hilafet için) haber göndereyim de tayin edeyim diye niyetlendim veya murad ettim. Ancak dedikoducuların sözlerinden (hilafeti) umanların temennilerinden çekinerek vazgeçtim. Sonra, Allah bunu kabul etmez de müminler bunu talep edebilirler. Yahut da Allah bunu dileyebilir de müminler kabul etmezler, diyerek çekindim.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Merzâ 16, 2/439
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Ebu Muhammed Kasım b. Muhammed et-Teymî (Kasım b. Muhammed b. Ebu Bekir es-Sıddîk)
3. Ebu Said Yahyâ b. Saîd el-Ensârî (Yahyâ b. Saîd b. Kays b. Amr)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Bilal el-Kuraşi (Süleyman b. Bilal)
5. Ebu Zekeriyya Yahya b. Yahya en-Neysâbûrî (Yahya b. Yahya b. Bekir b. Abdurrahman)
Konular:
Aile, eşler, arasında ilişkiler
Dua, Allah’la iletişim aracı
Yönetim, halife, tayini ve seçimi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
23123, B006403
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مَسْلَمَةَ عَنْ مَالِكٍ عَنْ سُمَىٍّ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ - رضى الله عنه - أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « مَنْ قَالَ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ ، وَحْدَهُ لاَ شَرِيكَ لَهُ ، لَهُ الْمُلْكُ وَلَهُ الْحَمْدُ ، وَهْوَ عَلَى كُلِّ شَىْءٍ قَدِيرٌ . فِى يَوْمٍ مِائَةَ مَرَّةٍ ، كَانَتْ لَهُ عَدْلَ عَشْرِ رِقَابٍ ، وَكُتِبَ لَهُ مِائَةُ حَسَنَةٍ ، وَمُحِيَتْ عَنْهُ مِائَةُ سَيِّئَةٍ ، وَكَانَتْ لَهُ حِرْزًا مِنَ الشَّيْطَانِ يَوْمَهُ ذَلِكَ ، حَتَّى يُمْسِىَ ، وَلَمْ يَأْتِ أَحَدٌ بِأَفْضَلَ مِمَّا جَاءَ بِهِ إِلاَّ رَجُلٌ عَمِلَ أَكْثَرَ مِنْهُ » .
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Malik (b. Enes), ona Sümeyy, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hüreyre (ra) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: Kim günde yüz defa 'Lâ ilâhe illallah vahdehû lâ şerîke leh, lehü'l-mülkü ve lehü'l-hamdü ve hüve alâ külli şey'in kadîr' (Allah'tan başka ilah yoktur. O tektir, ortağı yoktur. Mülk O'nundur, hamd da ona mahsustur. O'nun herşeye gücü yeter) derse ona on köleyi azat etmiş muadili sevap vardır. O kişiye yüz iyilik sevabı yazılır. Yüz kötülüğü silinir. O sözü söylediği gün akşama kadar Şeytan'a karşı bir koruması olur. O gün o kişiden daha çok amel işlemiş (o sözü söylemiş) kişi hariç hiç kimse bu sözü söyleyen kişiden daha faziletli bir şey (amel) getirmemiştir (işlememiştir).
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Da'vât 64, 2/560
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Sümey el-Kuraşi (Sümey)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesleme el-Harisî (Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb)
Konular:
Dua, Allah’la iletişim aracı
KTB, TEVHİD
Öneri Formu
Hadis Id, No:
23042, B006328
Hadis:
حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنْ مَنْصُورٍ عَنْ أَبِى وَائِلٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ - رضى الله عنه - قَالَ كُنَّا نَقُولُ فِى الصَّلاَةِ السَّلاَمُ عَلَى اللَّهِ ، السَّلاَمُ عَلَى فُلاَنٍ . فَقَالَ لَنَا النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم ذَاتَ يَوْمٍ « إِنَّ اللَّهَ هُوَ السَّلاَمُ ، فَإِذَا قَعَدَ أَحَدُكُمْ فِى الصَّلاَةِ فَلْيَقُلِ التَّحِيَّاتُ لِلَّهِ إِلَى قَوْلِهِ الصَّالِحِينَ . فَإِذَا قَالَهَا أَصَابَ كُلَّ عَبْدٍ لِلَّهِ فِى السَّمَاءِ وَالأَرْضِ صَالِحٍ ، أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ ، وَأَشْهَدُ أَنَّ مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ . ثُمَّ يَتَخَيَّرُ مِنَ الثَّنَاءِ مَا شَاءَ » .
Tercemesi:
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Cerir, ona Mansur, ona Ebu Vâil, ona da Abdullah (b. Mesud) (ra) şöyle demiştir: Namazda 'es-Selâmu alellah, es-Selâmu alâ fülân' (Selam Allah'ın üzerine olsun, Selam falan kişinin üzerine olsun) derdik. Hz. Peygamber (sav) bir gün bize şöyle buyurdu: Namazda oturduğunuz zaman şöyle deyiniz: et-Tahiyyetü duasını salihîn kelimesine kadar okudu. (et-Tahiyyetü lillahi ve's-salavâtü ve't-tayyibâtü es-selâmü aleyke eyyühe'n-nebiyyü ve rahmetullahi ve berakâtühü es-selâmü aleyna ve alâ ibâdillahi's-sâlihîn) Böyle dediğiniz zaman yerdeki ve gökteki bütün salih kimselere bu duanız ulaşmış olur. Daha sonra 'Eşhedü en-lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve rasûlüh' (Allah'tan başka ilah yoktur. Muhammed O'nun kulu ve elçisidir) desin. Bundan sonra istediği övgüyü (duayı) söylemeyi seçebilir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Da'vât 17, 2/549
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Ebu Attab Mansur b. Mu'temir es-Sülemî (Mansur b. Mu'temir b. Abdullah)
4. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
5. Ebu Hasan Osman b. Ebu Şeybe el-Absî (Osman b. Muhammed b. İbrahim)
Konular:
Dua, Allah’la iletişim aracı
Namaz, Tahiyyat
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْعَلاَءِ حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ عَنْ بُرَيْدِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ أَبِى بُرْدَةَ عَنْ أَبِى مُوسَى - رضى الله عنه - قَالَ قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « مَثَلُ الَّذِى يَذْكُرُ رَبَّهُ وَالَّذِى لاَ يَذْكُرُ مَثَلُ الْحَىِّ وَالْمَيِّتِ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
23146, B006407
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْعَلاَءِ حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ عَنْ بُرَيْدِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ أَبِى بُرْدَةَ عَنْ أَبِى مُوسَى - رضى الله عنه - قَالَ قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « مَثَلُ الَّذِى يَذْكُرُ رَبَّهُ وَالَّذِى لاَ يَذْكُرُ مَثَلُ الْحَىِّ وَالْمَيِّتِ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Ala', ona Ebu Üsame, ona Büreyd b. Abdullah, ona Ebu Bürde, ona da Ebu Musa el-Eşari (ra) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: Rabbini zikreden ile zikretmeyen kimsenin misali diri ile ölü gibidir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Da'vât 66, 2/561
Senetler:
1. Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eş'arî (Abdullah b. Kays b. Süleym)
2. Ebu Bürde b. Ebu Musa el-Eş'arî (Amir b. Abdullah b. Kays b. Süleym)
3. Büreyd b. Abdullah el-Eşari (Büreyd b. Abdullah b. Ebu Bürde)
4. Ebu Üsame Hammâd b. Üsame el-Kuraşî (Hammâd b. Üsame b. Zeyd)
5. Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ el-Hemdânî (Muhammed b. Alâ b. Kureyb)
Konular:
Dua, Allah’la iletişim aracı
Zikir, mahlukatın Allah'ı zikretmesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
28772, B007217
Hadis:
حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ يَحْيَى أَخْبَرَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ بِلاَلٍ عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ سَمِعْتُ الْقَاسِمَ بْنَ مُحَمَّدٍ قَالَ قَالَتْ عَائِشَةُ - رضى الله عنها - وَارَأْسَاهْ . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « ذَاكِ لَوْ كَانَ وَأَنَا حَىٌّ فَأَسْتَغْفِرُ لَكِ وَأَدْعُو لَكِ » . فَقَالَتْ عَائِشَةُ وَاثُكْلِيَاهْ وَاللَّهِ إِنِّى لأَظُنُّكَ تُحِبُّ مَوْتِى وَلَوْ كَانَ ذَاكَ لَظَلِلْتَ آخِرَ يَوْمِكَ مُعَرِّسًا بِبَعْضِ أَزْوَاجِكَ . فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « بَلْ أَنَا وَارَأْسَاهْ لَقَدْ هَمَمْتُ - أَوْ أَرَدْتُ - أَنْ أُرْسِلَ إِلَى أَبِى بَكْرٍ وَابْنِهِ فَأَعْهَدَ أَنْ يَقُولَ الْقَائِلُونَ أَوْ يَتَمَنَّى الْمُتَمَنُّونَ » . ثُمَّ قُلْتُ يَأْبَى اللَّهُ وَيَدْفَعُ الْمُؤْمِنُونَ ، أَوْ يَدْفَعُ اللَّهُ وَيَأْبَى الْمُؤْمِنُونَ .
Tercemesi:
Bize Yahya b. Yahya, ona Süleyman b. Bilal, ona Yahya b. Said, ona da Kasım b. Muhammed, Hz. Aişe'nin (r.anha) (şiddetli baş ağrısından dolayı) sızlanarak vay başım, dediğini nakletmiştir. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: Eğer bundan dolayı (sen ölür de) ben hayatta kalırsam, senin için istiğfar ve dua edeceğim. Hz. Aişe, Vay başıma gelenler! Benim ölümümü temenni ediyorsun. Eğer ben ölürsem o son günde eşlerinden birisiyle gerdeğe girersin, dedi. Bu sözler üzerine Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu. Bilakis asıl benim vay başıma gelenler. (Asıl ben öleceğim) Ebu Bekir'e ve oğluna (hilafet için) haber göndereyim de tayin edeyim diye niyetlendim veya murad ettim. Ancak dedikoducuların sözlerinden (hilafeti) umanların temennilerinden çekinerek vazgeçtim. Sonra, Allah bunu kabul etmez de müminler bunu talep edebilirler. Yahut da Allah bunu dileyebilir de müminler kabul etmezler, diyerek çekindim.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Ahkâm 51, 2/713
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Ebu Muhammed Kasım b. Muhammed et-Teymî (Kasım b. Muhammed b. Ebu Bekir es-Sıddîk)
3. Ebu Said Yahyâ b. Saîd el-Ensârî (Yahyâ b. Saîd b. Kays b. Amr)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Bilal el-Kuraşi (Süleyman b. Bilal)
5. Ebu Zekeriyya Yahya b. Yahya en-Neysâbûrî (Yahya b. Yahya b. Bekir b. Abdurrahman)
Konular:
Aile, eşler, arasında ilişkiler
Dua, Allah’la iletişim aracı
Yönetim, halife, tayini ve seçimi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
275125, M006882-2
Hadis:
حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَإِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ - وَاللَّفْظُ لِعُثْمَانَ - قَالَ إِسْحَاقُ أَخْبَرَنَا وَقَالَ عُثْمَانُ حَدَّثَنَا جَرِيرٌ عَنْ مَنْصُورٍ عَنْ سَعْدِ بْنِ عُبَيْدَةَ حَدَّثَنِى الْبَرَاءُ بْنُ عَازِبٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ « إِذَا أَخَذْتَ مَضْجَعَكَ فَتَوَضَّأْ وُضُوءَكَ لِلصَّلاَةِ ثُمَّ اضْطَجِعْ عَلَى شِقِّكَ الأَيْمَنِ ثُمَّ قُلِ اللَّهُمَّ إِنِّى أَسْلَمْتُ وَجْهِى إِلَيْكَ وَفَوَّضْتُ أَمْرِى إِلَيْكَ وَأَلْجَأْتُ ظَهْرِى إِلَيْكَ رَغْبَةً وَرَهْبَةً إِلَيْكَ لاَ مَلْجَأَ وَلاَ مَنْجَا مِنْكَ إِلاَّ إِلَيْكَ آمَنْتُ بِكِتَابِكَ الَّذِى أَنْزَلْتَ وَبِنَبِيِّكَ الَّذِى أَرْسَلْتَ وَاجْعَلْهُنَّ مِنْ آخِرِ كَلاَمِكَ فَإِنْ مُتَّ مِنْ لَيْلَتِكَ مُتَّ وَأَنْتَ عَلَى الْفِطْرَةِ » . قَالَ فَرَدَّدْتُهُنَّ لأَسْتَذْكِرَهُنَّ فَقُلْتُ آمَنْتُ بِرَسُولِكَ الَّذِى أَرْسَلْتَ قَالَ « قُلْ آمَنْتُ بِنَبِيِّكَ الَّذِى أَرْسَلْتَ » .
Tercemesi:
Bize Osman b. Ebu Şeybe ve İshak b. İbrahim –Lafız Osman’a ait- rivayet etti. İshak “haber verdi”, Osman “hadis olarak rivayet etti” ifadesini kullandı. Onlara Cerir, ona Mansur, ona Sa’d b. Ubeyde, ona Berâ b. Âzib (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: “Yatacağın vakit namaz için abdest alır gibi abdest al. Sonra sağ tarafına yat ve şöyle de: ‘Allah’ım! Ben yüzümü sana teslim ettim, işimi sana havale ettim. Sırtımı sana dayadım. Senden hem ümit beslerim, hem de korkarım. Senden yine ancak sana sığınırım. Senin indirdiğin kitabına iman ettim, gönderdiğin peygambere iman ettim.’ Bunlar senin son sözlerin olsun. Şayet o gece ölürsen fıtrat üzere ölürsün.” Berâ b. Âzib (ra) şöyle dedi: Ezberlemek için bu sözleri tekrarladım. Ama “Senin gönderdiğin resulüne..” dedim. Hz. Peygamber (sav) düzeltip “Senin gönderdiğin nebîye” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Zikir ve'd-dua ve't-tevbe ve'l-istiğfâr 6882, /1114
Senetler:
1. Ebu Umare Bera b. Azib el-Ensarî (Bera b. Azib b. Haris b.Adî b. Cüşem)
2. Sa'd b. Ubeyde es-Sülemi (Sa'd b. Ubeyde)
3. Ebu Attab Mansur b. Mu'temir es-Sülemî (Mansur b. Mu'temir b. Abdullah)
4. Ebu Abdullah Cerir b. Abdulhamid ed-Dabbî (Cerir b. Abdülhamid b. Cerir b. Kurt b. Hilal b. Ekyes)
5. İshak b. Râhûye el-Mervezî (İshak b. İbrahim b. Mahled)
Konular:
Abdest, uyumadan önce abdest almak
Adab, yatma-kalkma adabı
Dua
Dua, Allah’la iletişim aracı
Dua, geceleri yapılacak dualar
KTB, ADAB
Kulluk, ümitle korku arasındaki denge
Uyku, sağ tarafa yönelerek uyumak