172 Kayıt Bulundu.
Bana Züheyr b. Harb, ona Muaz b. Muaz; (T) Bize Ubeydullah b. Muaz -lafız ona aittir, ona babası (Muaz), ona Şube, ona Adî b. Sabit, ona da Bera'nın rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) ensar hakkında şöyle buyurmuştur: "Ensarı ancak mümin olan sever. Onları ancak münafık olan sevmez. Her kim onları severse Allah da onu sever. Her kim onları sevmezse Allah da onu sevmez." [Şube şöyle demiştir: Adî'ye Bunu Bera'dan mı işittin? dedim. Bana o rivayet etti diye cevap verdi.]
Açıklama: Ensar: Hz. Peygamber’e ve muhacirlere yardımcı olan Medineli müslümanlar için kullanılan bir terimdir. Hz. Peygamber, yaptıkları pek çok fedakârlıktan dolayı Ensâr’ı sevmek ile imanın kuvveti arasında kuvvetli bir bağ olduğunu vurgulamıştır.
Açıklama: Ensar: Hz. Peygamber’e ve muhacirlere yardımcı olan Medineli müslümanlar için kullanılan bir terimdir. Ensarın fedakârlığını her fırsatta dile getiren Hz. Peygamber onları ancak müminlerin seveceğini, ensarı sevenlerin mükâfatının Allah tarafından sevilmek, nefret edenlerin cezasının da Allah’ın buğzuna uğramak olduğunu belirtmiştir.
Bize Kabisa, ona Süfyan, ona Ebu Zinad, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Üseyd es-Sâidî'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Ensar'ın kollarının en hayırlısı Neccar oğulları'dır."
Açıklama: Neccar oğulları, Hazrec kabilesinin bir koludur. Neccâroğulları ile Hz. Peygamber arasında soy yakınlığı mevcuttur. Abdülmuttalib b. Hâşim’in annesi, Adî b. Neccâr’ın neslinden Selmâ bint Amr idi, dolayısıyla kabile mensupları Abdülmuttalib’in dayılarıdır. Hz. Peygamber’in babası Abdullah, Adî b. Neccâr yurdunda bir ay kadar hasta yattıktan sonra burada vefat etmiş, Hz. Muhammed de altı yaşında iken annesiyle birlikte Neccâroğulları’nın yanında bir ay kalmıştır.(Bkz. İbrahim Sarıçam, DİA, XXXII/480-481.)
Bize Ebu Velid, ona Şu'be, ona Abdullah b. Abdullah b. Cebr, ona da Enes, Rasulullah’tan (sav) rivayet etti: "İmanın alameti, Ensâr’ı sevmek, münafıklığın alameti ise Ensâr’ı sevmemektir."
Bize Adem, ona Şu'be, Ona Amr b. Mürre, ona Ensar'dan biri olan Ebu Hamza şöyle rivayet etmiştir: Ensâr, Hz. Peygamber'e (sav) "her her topluluğun kendi müntesipleri vardır. biz de sana tabi olduk. Allah'a dua etsen de bize uyanları da bizden kılsa." dediler. Hz. Peygamber (sav) de "Allah'ım, Ensâr'a uyanları onlardan kıl" diye dua etti. Amr der ki: Ben bu hadîsi İbn Ebu Leylâ'ya aktardım, o da bunu Zeyd söylemiştir, dedi. Şu'be der ki: Sanıyorum, İbnu Ebu Leylâ'nın dediği Zeyd'in Zeyd ibn Erkam'dır.
Bize Sa'd b. Hafs, ona Şeybân, ona Yahya, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Üseyd'in rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Ensâr'ın" ya da "Ensar topluluklarının en hayırlısı Neccâr oğulları, sonra Abdu'l-Eşhel oğulları, sonra Hâris oğulları, sonra da Sâide oğullarıdır."
Bize Halid b. Mahled, ona Süleyman, ona Amr b. Yahya, ona Abbas b. Sehl, ona da Ebu Humeyd'in rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Ensâr'ın topluluklarının en hayırlısı Neccâr oğulları, sonra Abdu'l-Eşhel oğulları, sonra Hâris oğulları, sonra da Sâide oğullarıdır. Ensar'ın her kabilesinde hayır vardır." Biz Sa'd b. Ubâde'ye yetiştik, bize “Ey Ebu Üseyd, görmez misin, Hz Peygamber (sav) Ensar'ı üstünlüklerine göre sıraladı ve bizi en sona koydu” dedi. Daha sonra Sa'd, Hz. Peygamber'e (sav) yetişip “Ey Allah'ın Rasulü, Ensar kabilelerinin üstünlük sıralaması yapılmış, biz en sona kalmışız" dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) "hayırlı olanlar arasında yer almanız size yetmez mi?" buyurdu.
Bize Adem, ona Şu'be, Ona Amr b. Mürre, ona Ensar'dan biri olan Ebu Hamza şöyle rivayet etmiştir: Ensâr, Hz. Peygamber'e (sav) "her her topluluğun kendi müntesipleri vardır. biz de sana tabi olduk. Allah'a dua etsen de bize uyanları da bizden kılsa." dediler. Hz. Peygamber (sav) de "Allah'ım, Ensâr'a uyanları onlardan kıl" diye dua etti. Amr der ki: Ben bu hadîsi İbn Ebu Leylâ'ya aktardım, o da bunu Zeyd söylemiştir, dedi. Şu'be der ki: Sanıyorum, İbnu Ebu Leylâ'nın dediği Zeyd'in Zeyd ibn Erkam'dır.